12-09-2008, 12:12 | #301 |
|
Bir şiir geldi aklıma, kimin di hatırlayamıyorum.Bölük pörçük aklımda kalmış,
Ruhumu eritip kalıpta dondurmuşlar Onu İstanbul diye toprağa kondurmuşlar ...... Kadını keskin bıçak Taze kan gibi sıcak İstanbul, İstanbul Keşke yaşama imkanım olsa idi. Kısa ziyaretler bile gönlümü çalmaya yetti. |
12-09-2008, 12:20 | #302 |
|
İstanbul'u terk etmek isteyen dostların, İstanbul'u terk edemiyeceğini anlayıp susmaları gerçekten hoşuma gidiyor...
|
17-09-2008, 16:50 | #303 |
|
İstanbul'u terketmek gerçekten iyi bir fikir zaten terketip gittikten sonra emin olun İstanbul'un güzelliklerinden daha çok faydalanacaksınız...Çünkü stressiz bir hayata başlayacaksınız ve ara sıra o çok sevdiğiniz İstanbul'a bir turist gibi gidip bütün imkanlarından yararlanma imkanına sahip olacaksınız. Kısaca bence İstanbul'u terkederseniz emin olun daha uzun yaşarsınız.
|
17-09-2008, 18:12 | #304 |
|
Istanbul'u terk etmenin en güzel tarafı bir gün geri dönme ihtimalinin olmasıdır. Geri dönmek ihtimal dahilinde olsa bile...
|
17-09-2008, 21:08 | #305 |
|
Her zaman kalabalığından, trafiğinden, insanı tüketişinden şikayet ettiğim İstanbul'dan ayrılığa, en fazla dayanabildiğim zaman bir hafta; kendimi İstanbul'a dönene kadar şikayet ettiğim her şeyi özlemiş buluyorum.
|
22-02-2009, 23:53 | #306 |
|
Bir adım, belki taze bir adım
Gerek bize. Gidip yarınlara, geri dönmek Küçükken büyümek, yaşarken ölmek gibi Terk etmek şart oldu seni İstanbul! |
23-02-2009, 10:34 | #307 |
|
İstanbul gerçekten çok güzel de, her gittiğimde kayboluyorum. Herzaman klavuz bulunmuyor ki...
Bol zamanınız, iyi bir geliriniz, kendinize ait bir eviniz, Kalp - Damar ve tansiyon hastası olmamanız, güçlü bir sinir sistemine sahip olmanız İstanbul' da yaşamanız için iyi bir sebep olabilir. |
09-03-2009, 23:52 | #308 |
|
İstanbul gezip tozmak için çok cazip bir şehir gezen için çok güzel.Nitekim taşradan gelenlere de çok cazip gözükür.Buraya kadar istanbulun melek yüzü ancak İstanbulun bir de öteki yüzü varki berbat.En başta trafik,insanlar,adliyeler ve icra dairelerindeki yoğunluk ve rezalet çok fena soğuttu beni.Hukuk 1. sınıfta avukatın yanında çalışmaya başladığım sıralar istanbuldan hiç ayrılamam ben vs diyordum ama son 2 senede fikirlerim çok değişti.Artık boğuyor bu şehir beni kadıköye inmek bile angarya.Hele hele bu şehirde avukatlık yapmak bana göre intiharla eşdeğer.O yüzden hakimlik sınavını kazanıp bir an evvel kaçmaya çalışıyorum bu şehirden.
|
27-04-2009, 12:19 | #309 |
|
Dün, uğruna İstanbul'u terk ettiğim evime gittim. Oksijen, Karbondioksiti kovalıyor, Karbonmonoksit'e resmen tekme sallıyordu. Aralarından geçtim, bahçıvan'ın benden habersiz bahçeye ektiği, marul, soğan, sarmısak, dereotu ve maydanozları topladım. Toplarken bile toprağın bahar kokusu oksijen'e selam veriyordu. Sebzelerin lezzetini anlatamam ancak kokusunu tasvir edebilirim. Üç ay gençleşip, İstanbul'a dönerken, topladığım sebzeleri 5 ayrı poşete koyup ve hepsini de sıkı sıkıya bağladığım halde, bu sabah halen arabam taze sarmısak kokuyordu.
İyi ki İstanbul var. Yoksa, oksjeni, baharı ve tazeliği fark edemeyeceğiz. |
27-04-2009, 12:36 | #310 |
|
İstanbul'da doğdum ve büyüdüm. Cenetten bir köşe vaad etseler bile İstanbul dışında başka bir yerde yaşayamam. -Alışkanlık meselesi,kusura bakılmasın-
10 senedir, İstanbul'un bir ilçesinde yaşıyorum, güzel bir yer.Burada yaşayanların çoğunluğu gibi benzer bir semt nedeniyle burayı tercih ettim. Tek sorunum işim nedeniyle İstanbul içindeki adliyelere zamanında yetişememek kaygısı. Pendik'te sabah 09.30'daki duruşmalara 4 saat önce yola çıkarsam varabiliyorum. |
27-04-2009, 12:36 | #311 |
|
Dün İstanbul tıka basa dolu idi. Bir kişilik yer vardı (demek ki Sn Saim ayrıldığı için boş kalmış) oraya kuruldum. Filmin sonuna doğru baktım Saim Bey İstanbul'a dönüyor, son sahneyi seyretmeden kalktım yerimden, koşa koşa Ankara'ya geldim. İstanbul'u bir kez de ben terk ettim, O beni terk etmeden.
|
27-04-2009, 13:24 | #312 | |||||||||||||||||||||||
|
AB'ye bu nedenle almıyorlar işte. |
27-04-2009, 13:49 | #313 | |||||||||||||||||||||||
|
Ben de dün itibariyle yeni yaz sezonu nebatlarımı ektim: Domates, cheery domates ve sırık domates, uzun patlıcan ve topan patlıcan, dolmalık biber, acı sivri biber ve diğer sivri biber ile kabak vee salatalık. -Offff sayarken yoruldum, dikerken ne kadar yoruldum siz tahmin edin ) Bahçıvanım yok, bizzat ekiyorum ancak; tavsiye ederim. Zira hem dikimi gerçek bir terapi, hem de yetişenleri sahiplenme duygunuzun pekişmesine aracılık ediyor, özellikle de olgunlaştıklarında dalından koparıp İstanbul'lu misafirlerinize sunarken Saygılarımla... |
27-04-2009, 13:51 | #314 | |||||||||||||||||||||||
|
Yumurtayla servis ediniz. |
27-04-2009, 13:55 | #315 | |||||||||||||||||||||||
|
Biber ve bir de yetenekli bir menemen ustası lazım |
27-04-2009, 13:55 | #316 | |||||||||||||||||||||||
|
Valla ben de inşallah haftaya ekeceğim. Bu ekilenlerden haberimiz yoktu, denemek için ekmiş amcamız. Neyi nasıl ekeceğimi bilmediğim için ilkinde ondan yardım alacağım, seneye inşallah herşeyini ben yaparım. Demek dün aynı duyguları yaşamışız. Biz de Ayvalıktan gelen misafirimiz olur diye fazla ekeceğiz. |
27-04-2009, 14:01 | #317 | |||||||||||||||||||||||
|
Ben de bu hafta sonu, yani 4 günlük tatilimi küçük bahçemde geçirdim. Kuruyan 2 ağacın yerine yenisini diktim, meyve ağaçlarını da günlük yevmiye ile bulduğum bahçevana budattım. Gülleri de ben... Fırsat buldukça da çimenlerin üzerine uzandım. Emek harcanarak üretilen ve tüketileni anlatmaya kelimeler kifayetsiz kalıyor. Bu arada domates, biber ve salatalık da ekecem ancak, 15 Mayıstan sonra... Konu başlığı ile alakalı değil ama, konunun akışına kaptırdım kendimi. |
27-04-2009, 14:02 | #318 | |||||||||||||||||||||||
|
Hani hepsi benimdi? |
27-04-2009, 14:03 | #319 | |||||||||||||||||||||||
|
Abi, senin vizenin süresi dolmuş. |
07-06-2009, 21:26 | #320 |
|
Çilek boynunu büküp, toprağa bakıyor
Köşedeki yaşlı amcaya göz kırparak Yenileceği gün yakın, Tıpkı onun gibi... |
07-06-2009, 22:30 | #321 | |||||||||||||||||||||||
|
Çok felsefi olmuş 4 cümleyle bundan fazlası anlatılamazdı. İstanbul'u geçici bile olsa terkedenler şair oluyor demek ki... |
08-06-2009, 18:53 | #322 |
|
|
09-06-2009, 10:36 | #323 |
|
Temmuz 2007'de terk ettim İstanbul'u..İşim, düzenim belki ama ruhum hala iflah olmadı Altı yıl İzmir'de yaşadım ama sohbetlerimde hep İstanbul var... Ortaköy'de kahvaltı, Boğaz'ı gören herhangi bir yerde güzel bir akşam yemeği (herşeye değer), yemeğin peşinden Beyoğlu'nda bir gece.... En kısa ifadesi bile içimde nelere yol açıyor bilemzsiniz.
|
09-06-2009, 11:32 | #324 |
|
|
09-06-2009, 11:52 | #325 |
|
Fotoğraflarda at yok?
|
09-06-2009, 12:02 | #326 | |||||||||||||||||||||||
|
Var, ama abimiz izin verirse ekleyeceğim: Su- at |
09-06-2009, 12:15 | #327 | |||||||||||||||||||||||
|
Saim Abi, emlak komisyonculuğuna mı başladın.B.K. na göre yazılı sözleşme yapmayı unutma bak. |
09-06-2009, 12:17 | #328 | |||||||||||||||||||||||
|
Yok abi, asıl amaç beygiri satmak. |
09-06-2009, 14:36 | #329 |
|
tüm olumsuzluklarına rağmen istanbul'u terk edemem bu şehirde beni bağlayan nedir bilmiyorum ama vazgeçemiyorum.
|
09-06-2009, 17:45 | #330 | |||||||||||||||||||||||
|
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 6 (0 Site Üyesi ve 6 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Atiye Terk Ettiğimiz Davayı Tekrar Takip Etmek İstersek Yeniden Harç Gerekir Mi? | av.suleyman | Meslektaşların Soruları | 21 | 30-09-2014 15:18 |
Savcının görevi "suç isnat etmek" mi, yoksa "suç ispat etmek" mi olmalı? | sibelniko | Hukuk Sohbetleri | 21 | 30-09-2013 08:43 |
Karşılıksız Yararlanma - Konaklama Ücreti Ödemeden Oteli Terk Etmek | Av. Çetin | Meslektaşların Soruları | 3 | 20-12-2006 09:43 |
Ölümü İhale Etmek! | Av.Mehmet Saim Dikici | Site Lokali | 2 | 01-05-2003 17:20 |
Evi Terk | M.Günel | Hukuk Soruları Arşivi | 2 | 15-02-2002 00:14 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |