![]() |
|
![]() |
|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
![]() |
![]() |
#1 |
|
![]() Müvekkil kendisine ait olan aracı uzun süre önce bir yakınına devretmiştir. Ancak ne noter huzurunda ne de aralarında yapılan yazılı bir sözleşme bulunmamaktadır. Aracı devralan şahsın ödemediği trafik cezaları, vergiler dolayısıyla, Müvekkilin banka hesaplarına bloke koyulmuştur. Müvekkil devrettiği şahsı da hatırlamamaktadır. Öncelikle yapmamız gereken aracın kimde olduğunu tespit etmek, daha sonra da usulüne uygun şekilde devir yapmaktır.
![]() |
![]() |
#2 |
|
![]() Ben olsam, Trafik Müdürlüğüne gider, kaydı üzerime olan aracı hurdaya çıkarırdım...
Anlatılan devir şekline göre de esasen mülkiyet, devralana intikal etmemiştir... |
![]() |
#3 |
|
![]() İyi Çalışmalar;
Bahsettiğiniz sözlü devir işlemi taşra sayılan bir yerde gerçekleşmiş ise mahkeme tarafından örf ve adet kuralları gereği, devir dolayısıyla mülkiyetin geçtiğine karar verilebilir. Ancak bunun için tescil davası açmanız gerekir. Ancak bu söylediğiniz durum şehirlerde gerçekleşmişse tescilin düzeltilmesi davanız şehirlerde örf ve adet kurallarının geçerliliği kalmadığından esastan reddedilecektir. Benim düşüncem ile benim dosyam olsaydı; icra takibi var mo yok mu bilgi vermemişssiniz. Bu bilgiyide paylaşır iseniz bu konuyla ilgilide düşüncülerimi paylaşmak isterim. En büyük sıkıntı aracın kime devredildiğinin hatırlanmamış olmasıdır. plakaya kesilmiş cezalarda sürücü bilgisi bulunmadığı için aracı sürenin kimliğini öğrenemezsiniz. müvekkiliniz emniyetten aracın plakası geçen ama sürücüye elden teslim edilen bir trafik cezasına ulaşabilirse sürücüyü öğrenebilirsiniz. Onun dışında aracın kimde olduğunu tespit etmeniz çok zor bir ihtimal nereden sorgulatırsanız sorgulatın karşınıza müvekkilinizin adı çıkacaktır. eğer hiç bir şekilde devir alan kişi haricen tespit edilemez ve müvekkilinizde hatırlayamaz ise hasımsız şekilde eğer kişiyi öğrenebilir iseniz 2 tanıkla birlikte devir alan şahsı davalı olarak gösterip, ödemiş yada ödemek zorunda kaldığınız miktarları talep değeri yaparak MENFİ TESPİT davası açarım. Talebimde ise olayı ve tarihi anlatır. Aracın devir tarihinden itibaren tescilsiz olarak mülkiyetinde olduğunun, dolayısıyla ödemiş yada ödemek zorunda kaldığımız miktarların aslen onun borcu olmakla tarafımıza iadesini geçirim. Menfi tespit davasını şahsı hatırlayıp yada tespit edip açarsınız sıkıntı yok ancak hasımsız olarak açarsanız; mahkemede belirttiğiniz araç plakası üzerine talebinizle yakalama emri çıkarttırıp şahsa kendisi ulaşacaktır. umarım takip edeceğiniz yol konusunda bir ışık yakabilmişimdir. iyi çalışmalar |
![]() |
#4 |
|
![]() bence bir paradoks var; madem "yakınına" devrediyor, nasıl kim olduğunu hatırlamıyor ??? yok öle birşey...
üstad bu konuda uygulamada genellikle aracın üzerine gerçekte olmayan bir borç için icra takibinden haciz koyuluyor, sonra yakalama talebinde bulunuluyor ve daha sonra da şahsın aracının yakalanması sonrasında aracın borçlarını ödemesi teklif edilip, kabul edilmez ise aracın satışı yapılıp, bahsi geçen vergi ve cezalar ve avukatlık ücretleri ile ve sair ödeniyor. Tavsiye eder misiniz dersen o başka; şöyle ki, avukatın müvekkiline böyle bir yol önermesinin avukatlık kanununa göre suç ve ayrıca TCK anlamında suça azmettirme ( resmi evrakta sahtekarlığa dahi varabilir) girdiğine dair "Çoook Yüksek Yargıtay" kararı var. yani tavsiye etmem. ama yöntem işe yarıyor ![]() |
![]() |
#5 |
|
![]() Müvekkili borçlandırarak icra takibi ile birlikte araç üzerinde haciz işlemi yapmak yakalama kararı ile birlikte araç bulunabildiği ölçüde etkilidir. Ancak borçlanma gerçek değilse en iyi ihtimalle muvazalı bir işlem söz konusudur. Tramer kayıtlarından aracın trafik sigortası veya kasko sigortalarını araştırın. Ben bu şekilde müvekkile ait bir aracı bulmuş ve biriken vergi borçlarını tahsil etmiştim.
|
![]() |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Tacirler arasında sözlü olarak akdedilen eser sözleşmesinin varlığının ispatında kullanılacak delil olarak ses kaydı | feel-in-law | Meslektaşların Soruları | 4 | 08-08-2019 11:06 |
Yazılı savunmanın sözlü olarak tekrarlanması | Yerleşik Yabancı | Meslektaşların Soruları | 2 | 04-01-2010 23:18 |
İş aktinin sözlü olarak feshedilmesi | Derya DEMİR | Meslektaşların Soruları | 13 | 02-11-2009 16:10 |
İş sözleşmesinin işçi tarafından sözlü olarak feshi | avukat152 | Meslektaşların Soruları | 7 | 12-08-2008 09:19 |
sözlü olarak yapılan araba satışı | av.tuğbabal | Meslektaşların Soruları | 5 | 06-04-2007 16:09 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |