İtİrazİn İptalİ

Muvekkille davali arasinda 01.03.2010 tarihinde yazili harici gayrimenkul satim sozlesmesi yapilmis muvekkil bu satima iliskin bedeli odemistir. Ancak davali satmis oldugu hisseyi tapuda devre yanasmamaktadir. Biz yazili sozlesmeye dayali olarak bedelin iadesi icin davali aleyhinde dorudan ilamsiz takip baslattik. Ancak davali icra dairesinde sozlesmenin gecersiz oldugunu ve borcunun olmadigi yonunde genel bir itirazda bulunmustur.itirazin iptali davasi actik. Devam eden davada ise oncelikle temerrude dusurulmesi gerektigini buna iliskin bir bildiri gonderilmesi gerekirken gonderilmistir seklinde sebep gostererek savunmada bulunmustur. Acaba boyle bir sozlesmeye dayali takipte takipten once ihbarname gondermek gerekir mi?tum arkadaslara simdiden saygilar.

Alıntı: Yazan halilkalli Muvekkille davali arasinda 01.03.2010 tarihinde yazili harici gayrimenkul satim sozlesmesi yapilmis muvekkil bu satima iliskin bedeli odemistir. Ancak davali satmis oldugu hisseyi tapuda devre yanasmamaktadir. Biz yazili sozlesmeye dayali olarak bedelin iadesi icin davali aleyhinde dorudan ilamsiz takip baslattik. Ancak davali icra dairesinde sozlesmenin gecersiz oldugunu ve borcunun olmadigi yonunde genel bir itirazda bulunmustur.itirazin iptali davasi actik. Devam eden davada ise oncelikle temerrude dusurulmesi gerektigini buna iliskin bir bildiri gonderilmesi gerekirken gonderilmistir seklinde sebep gostererek savunmada bulunmustur. Acaba boyle bir sozlesmeye dayali takipte takipten once ihbarname gondermek gerekir mi?tum arkadaslara simdiden saygilar.

Gerekmez, zira temerrüt faiz başlangıcının belirlenmesi amaçlıdır. Harici yapılan satış vaadi sözleşmelerinin geçerli olmadığı, neticede ihtilaf halinde herkesin aldığını vermesi gerektiği yerleşmiş Yargıtay içtihatıdır. Bu durumda davalının kabulü doğrultusunda alacağına geç ulaşan davacı lehine icra inkar tazminatı da dahil olmak üzere kabul kararı verilmesi gerektiğini düşünüyorum. Saygılarımla.

İbrahim Bey'in yanıtına aynen katılıyorum. İlave olarak; borçlu/davalı hem "borcum yok" diyor, sonrasında ise "önceden ihtar edilmeliydim" şeklinde bir savunma yapıyor, ve böylelikle kendi içinde çelişiyor bence... "Önce ihtar edilmeliydim" şeklindeki savunmasını faizin başlangıcı konusunda yapıyorsa bu kabul görebilir; ancak, yoksa "ihtar edilseydim ben resmi satışı gerçekleştirirdim veya parayı öderdim ve bu dava da olmazdı" diyemez ve bu savunması davanın usulden ve/veya esastan reddine hiçbir şekilde neden olmaz...