Kamulaştırmasız El Atma Davasında Islah Sorunu Çok Acil!!

Sayın meslektaşlarım;
İdare Mahkemesinde kamulaştırmasız el atma davası açtım belediyeye karşı. Bedeli de 50.000 TL olarak belirledim. Fazlaya ilişkin hakları saklı tuttum. Bilirkişi raporu geldi. 1 buçuk milyon. Ama biz bu taşınmazın bedelin çok daha yüksek olduğunu biliyoruz rapor fahiş hatalar içeriyor bunları da tek tek açıkladım ve yeniden ek rapora gitsin dedim. Karşı taraf da raporu kabul etmemiş tekrar rapor istemiş. İtirazlarımızın üzerinden 2 ay geçti. Hakim duruşma günü vermiş karar açıklanacak demiş. Ama ara karar yok. Yani muhtemelen rapordaki bedel üzerinden karara çıkacak. Şimdi sormak istediğim husus şu :

- Ben bu davayı duruşmadan önce rapordaki 1 buçuk milyon üzerinden ıslah etmeli miyim?
- Eğer hakim duruşmada başka bir bedele hükmederse ne olacak? Örneğin daha düşük bir bedele hükmetti. Aradaki fark kadar karşı vekalet ücreti çıkacak öyle olursa.
- Ve en önemlisi: Ben bu bedeli rapordaki meblağdan ıslah edersem ve hakim de o rapor üzerinden karara çıkartırsa, ben bu dosyayı temyiz ettiğimde Danıştay'dan yüzde seksen bozma gelecek ve yeniden yargılamada örneğin 2 milyon çıktı. Ben bir kere zaten 8 buçuk milyon üzerinden ıslah ettiğim için ikinci kere ıslah edebilecek miyim?
Ne yapacağımı bilemedim. Yardımcı olabilir misiniz sevgili meslektaşlarım. Benzer bir şey yaşayanınız var mı?

İdare Mahkemesi'nde açtıysanız hukuki el atma söz konusu diye anlıyorum. Bu Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesi kapsamında bir davadır. İlgili hükme göre bu hüküm kapsamındaki davalarda her türlü vekalet ücreti maktudur.

Dolayısıyla talebinizi istediğiniz tutara kadar artırın. Mahkeme daha düşük bir tutara hükmetse bile aradaki fark üzerinden nisbi vekalet ücreti doğmaz.

Bilirkişi raporundaki tutara uygun olarak artırırsanız bir daha artıramazsınız (İYUK 16/4).

Yanlış mı düşünüyorum? Gelişmeleri paylaşabilir misiniz? Yakında ben de benzer bir durumla karşılaşacağım.

Alıntı: Yazan Bukowski Sayın meslektaşlarım; İdare Mahkemesinde kamulaştırmasız el atma davası açtım belediyeye karşı. Bedeli de 50.000 TL olarak belirledim. Fazlaya ilişkin hakları saklı tuttum. Bilirkişi raporu geldi. 1 buçuk milyon. Ama biz bu taşınmazın bedelin çok daha yüksek olduğunu biliyoruz rapor fahiş hatalar içeriyor bunları da tek tek açıkladım ve yeniden ek rapora gitsin dedim. Karşı taraf da raporu kabul etmemiş tekrar rapor istemiş. İtirazlarımızın üzerinden 2 ay geçti. Hakim duruşma günü vermiş karar açıklanacak demiş. Ama ara karar yok. Yani muhtemelen rapordaki bedel üzerinden karara çıkacak. Şimdi sormak istediğim husus şu : - Ben bu davayı duruşmadan önce rapordaki 1 buçuk milyon üzerinden ıslah etmeli miyim? - Eğer hakim duruşmada başka bir bedele hükmederse ne olacak? Örneğin daha düşük bir bedele hükmetti. Aradaki fark kadar karşı vekalet ücreti çıkacak öyle olursa. - Ve en önemlisi: Ben bu bedeli rapordaki meblağdan ıslah edersem ve hakim de o rapor üzerinden karara çıkartırsa, ben bu dosyayı temyiz ettiğimde Danıştay'dan yüzde seksen bozma gelecek ve yeniden yargılamada örneğin 2 milyon çıktı. Ben bir kere zaten 8 buçuk milyon üzerinden ıslah ettiğim için ikinci kere ıslah edebilecek miyim? Ne yapacağımı bilemedim. Yardımcı olabilir misiniz sevgili meslektaşlarım. Benzer bir şey yaşayanınız var mı?

1-ilk olarak bu davanın asliye hukuk mahkemesinde açılması gerekir.mahkeme nasıl görevden reddetmemiş anlayamadım.eğer danıştayda temyize götürülürse danıştay görevden bozabilir.
2-ikinci olarak ıslah hakkı bir kere tek kullanılabilir.ıslah edemezsiniz.ama ek dava açma hakkınız var

Alıntı: Yazan H. Ozan İdare Mahkemesi'nde açtıysanız hukuki el atma söz konusu diye anlıyorum. Bu Kamulaştırma Kanunu'nun Geçici 6. maddesi kapsamında bir davadır. İlgili hükme göre bu hüküm kapsamındaki davalarda her türlü vekalet ücreti maktudur. Dolayısıyla talebinizi istediğiniz tutara kadar artırın. Mahkeme daha düşük bir tutara hükmetse bile aradaki fark üzerinden nisbi vekalet ücreti doğmaz. Bilirkişi raporundaki tutara uygun olarak artırırsanız bir daha artıramazsınız (İYUK 16/4). Yanlış mı düşünüyorum? Gelişmeleri paylaşabilir misiniz? Yakında ben de benzer bir durumla karşılaşacağım.

Evet Sayın Meslektaşım hukuki el atma mevcut bu davada. Aslında bizim için bu vekalet ücreti nisbi ne yazık ki. Anayasa Mahkemesi tarafından harç ve vekaletlerin maktu olacağını düzenleyen 6487 sayılı kanunun iptal edilen fıkrası "bu madde derdest davalara da uygulanır" fıkrası. Bizim davamız bu kanunun yürürlüğe girmesinden önce açılmış bir dava. Bu sebeple zaten bu kanundan yararlanamıyor. Bu yüzden bizde nisbi harç söz konusu. Bu hafta içinde ıslah etmemiz gerek mahkeme süre verdi.
Bakıcaz artık bir şeyler düşünücez

Alıntı: Yazan Av.Celalettin 1-ilk olarak bu davanın asliye hukuk mahkemesinde açılması gerekir.mahkeme nasıl görevden reddetmemiş anlayamadım.eğer danıştayda temyize götürülürse danıştay görevden bozabilir. 2-ikinci olarak ıslah hakkı bir kere tek kullanılabilir.ıslah edemezsiniz.ama ek dava açma hakkınız var

Asliye Hukuk Mahkemelerinde açılan davalar fiili el atmaya ilişkin davalar Sayın Meslektaşım. Aslen kanunumuzda böyle bir ayrım yok fakat İçtihadı Birleştirme Kararı var hukuki el atmalar İdare davası vasfında. Aynı konu hakkında hukuki el atma için İdarede fiili el atma için Asliye Hukukta dava açtık ikisi de derdest. Örneğin Asliye Hukuktaki davamız daha sonra açıldığı için harç ve vekalet maktu. O davada bir sorun yok. Ama bunda ıslah sorunu var. İdarede ek dava açma hakkımız var ise çok iyi olur. Çünkü ben hakimle de konuştum. "Bu konuda inanın hiç emsal de yok yeni yeni uygulanıyor bu ıslah konusu o yüzden biz de bir şey söyleyemiyoruz" dedi. Ek dava konusu da belirsiz ne yazık ki

Hukuki el atmanın yasal dayanağı 2942 sayılı Kanunun Geçici 6. maddesinde yer alan “3194 sayılı İmar Kanunu’nda öngörülen başvuru ve işlemler tamamlandıktan sonra idari yargıda dava açılabilir” şeklindeki hükümdür.

Bu davaların İYUK da öngörülen dava şekillerinden hangisine girdiği konusunda bir açıklama bulunmamaktadır. Bu tür uyuşmazlıkların idari işlemden kaynaklanan tam yargı davaları kapsamına girdiğini düşünüyorum.

İYUK madde 4. (Ek Cümle: 6459 S.K. 30.04.2013) " tam yargı davalarında dava dilekçesinde belirtilen miktar, süre veya diğer usul kuralları gözetilmeksizin nihai karar verilinceye kadar, harcı ödenmek suretiyle bir defaya mahsus olmak üzere artırılabilir ve miktarın artırılmasına ilişkin dilekçe otuz gün içinde cevap verilmek üzere karşı tarafa tebliğ edilir. "Hükmüne göre nihai karar verilinceye kadar dava konusunun bir defaya mahsus olmak üzere arttırabileceği (ıslah edilebileceği) kabul edilmiştir.

Dava konusu miktarı bilirkişi raporundaki miktara göre çoğaltarak ıslah etmenizin yasaya uyan bir davranış olacağını aksinin hak kaybına neden olabileceğini düşünüyorum.

Hukuki El atmadan kaynaklanan davalarda, 6487 Sayılı yasa ile değişik 2942 sayılı Yasanın geçici 6. Maddesinin 7. FIKRA hükmü gereği, maktu harç ve vekalet ücreti ödenmesine ilişkin düzenleme uygulanmaya devam edecektir. Anayasa mahkemesinin iptal ettiği 13. fıkrası 1983 sonrası fiili el atmaya ilişkin davalar için getirilmiş bir hükümdü . Oysa ki, 6487 sayılı yasa ile değişik geçici 6. maddenin 10. fıkrası, (HUKUKİ EL ATMA İLE İLGİLİ DAVALAR) zaman sınırlaması gözetilmeksizin, gerek devam eden, gerekse karar verilmiş ancak kesinleşmemiş tüm davalara uygulanacaktır. Bu konuda Danıştay 6. Dairesinin 27.05.2014 tarihli (AYM İPTAL KARARI ÖNCESİ OLSA BİLE) 2014/2387 E.-2014/4122 K. sayılı ilamında ;

"Bakılan dava, 6487 sayılı Kanunla değişik 2942 sayılı Kamulaştırma Kanununa eklenen geçici 6. madde kapsamında, imar planlarında umumi hizmetlere ve resmi kurumlara ayrılmak suretiyle tasarrufu kısıtlanan ve uzun zaman kamulaştırma yapılmamak suretiyle hukuki olarak el atılan taşınmaza yönelik açılmış bir tazminat davası olup, geçici 6. maddenin 1. fıkrasında belirtilen tarih aralığından bağımsız olarak ve tarih sınırlaması getirilmeksizin imar planlarından kaynaklanan hukuki el atmalara ilişkin açılacak tazminat davalarında anılan geçici maddenin 7. fıkrasındaki düzenleme dikkate alınarak yargılama esnasında maktu harç alınması gerekirken, nisbi harç alınması gerektiğinden bahisle verilen kararda isabet görülmemiştir. denilmiştir.

Bu çerçevede kişisel görüşüm, davanızı ıslah edecekseniz, raporda belirtilen maiktarın da düşük olduğu kanaatindeyseniz, rapordaki 1.500.000 TL yerine, tahmin ettiğiniz en yüksek bedel üzerinden ıslah edin. Bu suretle, talebinizin red edilen kısmı yönünden maktu vekalet ücreti ödeyeceğiniz gibi, talebinizin RED edlen kısmı yönünden temyiz ettiğinizde, ileride kararın lehinize bozulması halinde, 2. kez ıslah edemiyor olmanın önüne geçmiş olursunuz. Saygılarımla...