Evlilik Dışı Çocuk, Velayeti, Teslimi

Bu hususta daha önce açılmış konu olsa da kesin bir çözüm sunulamamış..

Müvekkil 13 yaşında evlenmiş, ama tabi resmiyet yok. Şu an 7 yaşında bir çocuğu var ve çocuğun babasından 2 yıldır ayrı yaşıyor ve babası çocuğu göstermiyor, yani çocuk babada kalmış.

Müvekkil çocuğun kendisine verilmesini istiyor.

Çocuk evlilik dışı olduğu için velayet annede olması lazım, ama nüfusta çocuk babanın soyadını almış ve babanın kütüğüne geçirilmiş, anne adına ise müvekkilin adı yazılmış.

Çocuğu teslim almak, soyadını değiştirip annesinin kütüğüne geçirmek için nasıl bir usuli yol izlemem gerekiyor.

4721 Sayılı Türk Medeni Kanununun 321. maddesi hükmüne göre doğru nesepli çocuk babanın ( ailenin ) soyadını taşır. Boşanma veya ölüm üzerine velayetin annede olması soyadında herhangi bir değişikliğe neden olamaz. Babanın soyadı veya çocuk reşit olduktan sonra kendi soyadı usulüne uygun olarak açacağı bir dava sonunda verilecek kararla değişmedikçe çocuğun da soyadı değişmez. O halde velayete sahip ana dahi bu hakka dayanarak çocuğun soyadının değiştirilmesi davasını açamaz.

Madde 321- Çocuk, ana ve baba evli ise ailenin; evli değilse ananın soyadını taşır. Ancak, ana önceki evliliğinden dolayı çifte soyadı taşıyorsa çocuk onun bekârlık soyadını taşır. (1)


(1) Anayasa Mahkemesi’nin 2/7/2009 tarihli ve E.: 2005/114, K.: 2009/105 sayılı Kararı ile; bu maddenin birinci cümlesinde yer alan “… evli değilse ananın …” ibaresi iptal edilmiş olup, Kararın Resmi Gazete’de yayımlandığı 7/10/2009 tarihinden başlayarak bir yıl sonra yürürlüğe girmesi hüküm altına alınmıştır.


Şu an itibariyle çocuğun ananın soyadını taşıması gerekir. Çünkü çocuk evlilik dışıdır ve ananın nüfus kütüğüne kayıtlı olmalıydı. Evlilik sözkonusu olmadığı için velayet de anadadır. Benim esas öğrenmek istediğim, önce bu nüfus kütüğünün düzeltilmesini mi istemeliyim, yoksa çocuğun teslimini buna gerek olmadan isteyebilir miyim ve usuli yolu nedir?

Değerli Meslekdaşım;

Yukarıdaki yorumlara kısmen katılıyorum. Açıklamam gerekir ise;

Evlilik birliği dışında doğan çocuğun biyolojik babası TMK 295/1 uyarınca öncelikle çocuğu tanımalıdır ki nüfusta baba hanesinde adı yazılsın.

Türk Medeni Kanununun 295. maddesi tanımanın baba tarafından, nüfus memuruna veya mahkemeye yazılı başvurusu ile yada resmi senetle veya vasiyetnameyle yapılabileceğini hükme bağlamıştır. Bu bakımdan nüfus işleri genel müdürlüğü yönetmeliğini okumanızı tavsiye derim.


Noterde düzenlenen tanıma senediyle de tanıma işlemi gerçekleştirebilir. (zaten noterde anne ve babanın kimlikleri ile nüfus kayıt örnekleri de istenmekte).
Nüfus memuruna yapılacak beyan ve düzenlenecek tanıma senedi ile de baba tanıma yapabilir ancak Noterde veya Nüfüs memuru kanalı ile tanıma yapar iken çocuğun nüfusta baba hanesinin boş olması gerekir. Anlatımınızdan anlaşılan çocuk doğduğunda nüfustaki baba hanesi boş olduğundan olaydaki baba Nüfus Müdürlüğüne beyan ile çocuğu tanımış ve kendi soyadını vermiş olmalı.

FAKAT

Çocuk tanındıktan sonra Türk Medeni Kanununa göre velaeyetin allınması için ayrı bir dava açmak gerekecektir. Zira tanıma davası bir tespit hükmü olduğundan çocuğun velayetinin anneden alınıp babaya verilmesine NÜFUSTAKİ TANIMA BEYANI VEYA TANIMA DAVASI İLE karar verilemeyecektir.

Evlilik dışı doğan çocukların velayeti annenindir. TMK madde 337 : Ana ve baba evli değilse velayet anaya aittir. Ana küçük, kısıtlı veya ölmüş ya da velayet kendisinden alınmışsa hakim, çocuğun menfaatine göre, vasi atar veya velayeti babaya verir. Dolayısı ile buradaki baba hukuka aykırı olarak çocuğu alıkoymaktadır. Buradaki babanın TMK'nın 348 ve 349. maddesine dayalı olarak velayet davası açması gerekir ki çocuk üzerindeki hakimiyeti yasal olsun.

Çocuğun velayeti halen annede olduğundan şu an için babanın velayet hakkı olmadığından yapılacak iş velayet hakkını koruyan tek usulü uygulamaktır. Ben olsam çocuk teslimine ilişkin icra emri gönderip icra kanalı ile bir atak yapmayı denerdim. ayrıca burada burada nüfus kaydının düzeltilmesi için Nüfus Müdürlüğünü ve babayı davalı gösterek soyisim düzeltilmesi (tashihi) isterdim.

Bunlar pratik çözüm yolu olabilir diye dşünüyorum. Bilginize...

Acaba velayeti anneye ait olan çocuğun, babası tarafından alıkonulduğu iddiasıyla savcılık kanalıyla bir işlem yapmamız mümkün müdür? Sonuçta ortada bir evlilik yok ve velayet hakkı engellenmektedir. Çocuk babasının yanında velisi olan annesinin iradesi dışında kalmaktadır ve çocuk henüz 7 yaşlarındadır.

Çocuğun kaçırılması ve alıkonulması Madde 234- (1) Velayet yetkisi elinden alınmış olan ana veya babanın ya da üçüncü derece dahil kan hısmının, onaltı yaşını bitirmemiş bir çocuğu veli, vasi veya bakım ve gözetimi altında bulunan kimsenin yanından cebir veya tehdit kullanmaksızın kaçırması veya alıkoyması halinde, üç aydan bir yıla kadar hapis cezasına hükmolunur.

Bu maddeye dayanarak şikayette bulunmamız durumunda acaba akibeti ne olur.? Babanın velayet yetkisi elinden alınma durumu yok, zaten babanın velayet yetkisi yok, velayet annede kanun gereği.