Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

gayrı musakkaf arsa kirasında sözleşmenin devam edip etmediği sorunu

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 11-06-2011, 16:52   #1
Kuvvetle_Muhtemel

 
Varsayılan gayrı musakkaf arsa kirasında sözleşmenin devam edip etmediği sorunu

Değerli meslektaşlarım cevaplarınız için şimdiden teşekkür ederim.

Müvekkil 01.11.2009 tarihli adi kira sözleşmesi ile belediye sınırları içerisinde olan ve fakat üstü kapalı olmadığından
(musakkaf olmadığından) 6570 sayılı Yasaya değil, Borçlar Kanunu'na tabi olan bir arsayı bir seneliğine kiralamış durumdadır.

Müvekkil sözleşme süresince (01.11.2009 ve 01.10.2010 arasındaki) kiralarını eksiksiz ödemiştir. Sözleşmenin bitiş tarihinden sonra ise taraflar arasında yeni bir sözleşme imzalanmamış, müvekkilim de arsa üzerinde mevsimlik olarak yaptığı işi devam ettirip ettirmemek arasında tereddüt etmekte iken kendisine kiracısı olduğu arsa için, örnek 13 icra takibi başlatılmış ve ödenmemiş kiralar, ileriye dönük kira alacakları ile birlikte bir yıllık kira alacağı ve tahliye için ödeme emri tebliğ edilmiştir.
(01.11.2010-2011 arası)

Takdir edeceğiniz üzere dava konusu taşınmaz musakkaf olmadığından kira sözleşmesi Borçlar Kanunu hükümlerine tabidir.

Borçlar Kanununun 263. maddesi hükmünde ise
Alıntı:
İcar, muayyen bir müddetle akdedilip te bu müddetin hitamında mucirin malümatı ile ve muhalefeti olmaksızın mecurun kullanılmasına devam olunduğu yahut mukavelede fesih hakkında gösterilen ihbarı iki taraftan hiç biri yapmadığı takdirde,hilafına mukavele yok ise akit, gayri muayyen bir müddet için tecdit edilmiş sayılır.
denmektedir.

Taraflar arasında akdedilen adi kira sözleşmesinin 12. maddesinde ise açıkça " Kira sözleşmesi bir yıl süreli olup, başlangıcı 01.11.2009 dur. Taraflar isterlerse yazılı olarak anlaşmak suretiyle kira sözleşmesini bir yıl süre ile uzatabilirler. Taraflar bir yılın hitamından iki ay önceden yazılı ihbarda bulunmak kaydıyla kira akdi hitamında kira akdine son vermekte serbesttirler" denmektedir.

iki tarafda ihbar konusunda bir girişimde bulunmamaıştır.

Bu durumda akdedilen sözleşmenin yukarıdaki maddesine dayanarak, BK. 263 anlamında sözleşmenin belirsiz bir süre için uzatılamayacağını; zira uzatılması hilafında tarafların yazılı anlaşma şartını getirdiklerinden bahisle sözleşmenin 01.11.2010; yani bir yıllık süre sonunda bittiğinden hareket edip akde, ödeme emrine itiraz edebilir miyiz?
Old 13-06-2011, 11:32   #2
Admin

 
Varsayılan

Takdir edersiniz ki sorun sözleşme maddesinin güzel kaleme alınmamış olmasından çıkıyor.

Sizin altını çizdiğiniz bölüm okunduğunda yazılı sözleşme olmadığına göre sözleşme uzatılmamış sayılabilir sonucu doğuyor ama bir sonraki cümleyi okuduğunuzda da yazılı ihbar olmadığına göre sözleşme fesh edilmemiş neticesine varılıyor. Dolayısıyla bu cümle birbiriyle çelişkili olduğu için bence birbirlerine "götürürler" ve sonuçta elimizde sizin de altını çizdiğiniz BK 263. madde gereğince gayrı muayyen müddetle uzatılmış bir kira akdi kalır.

Şaka bir yana, bu tartışmanın sadece teorik olacağını ve 01.11.2010 tarihinde önemli olacağını düşünüyorum. Eğer bu konuyu tam sözleşmenin bittiği gün konuşuyor olsaydık, sözleşmenin akıbetinin bir önemi olacaktı ama o tarihten bu yana 7 ay geçtiğine göre, fiili durum bu teorik tartışmayı önemsiz kılıyor diye düşünüyorum. Bu olayda artık dikkate alacağımız bu 7 aylık sürede ne olduğu olsa gerek. Sanıyorum siz kiracı tarafı temsil ediyorsunuz, dolayısıyla sorulması gereken soru iddia ettiğiniz gibi "sözleşmenin sona ermesi söz konusuysa" siz kiracı olarak buna uygun davrandınız mı? Örneğin arsayı tahliye ettiniz mi? Eğer arsa halen zilyetliğinizdeyse, artık sözleşmenin sona erdiğinden bahsetmenizin de -sözleşme de ne yazarsa yazsın- mümkün olmadığını düşünüyorum.
Old 13-06-2011, 12:09   #3
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Kuvvetle_Muhtemel
Değerli meslektaşlarım cevaplarınız için şimdiden teşekkür ederim.

Müvekkil 01.11.2009 tarihli adi kira sözleşmesi ile belediye sınırları içerisinde olan ve fakat üstü kapalı olmadığından
(musakkaf olmadığından) 6570 sayılı Yasaya değil, Borçlar Kanunu'na tabi olan bir arsayı bir seneliğine kiralamış durumdadır.

Müvekkil sözleşme süresince (01.11.2009 ve 01.10.2010 arasındaki) kiralarını eksiksiz ödemiştir. Sözleşmenin bitiş tarihinden sonra ise taraflar arasında yeni bir sözleşme imzalanmamış, müvekkilim de arsa üzerinde mevsimlik olarak yaptığı işi devam ettirip ettirmemek arasında tereddüt etmekte iken kendisine kiracısı olduğu arsa için, örnek 13 icra takibi başlatılmış ve ödenmemiş kiralar, ileriye dönük kira alacakları ile birlikte bir yıllık kira alacağı ve tahliye için ödeme emri tebliğ edilmiştir.
(01.11.2010-2011 arası)

Takdir edeceğiniz üzere dava konusu taşınmaz musakkaf olmadığından kira sözleşmesi Borçlar Kanunu hükümlerine tabidir.

Borçlar Kanununun 263. maddesi hükmünde ise
denmektedir.

Taraflar arasında akdedilen adi kira sözleşmesinin 12. maddesinde ise açıkça " Kira sözleşmesi bir yıl süreli olup, başlangıcı 01.11.2009 dur. Taraflar isterlerse yazılı olarak anlaşmak suretiyle kira sözleşmesini bir yıl süre ile uzatabilirler. Taraflar bir yılın hitamından iki ay önceden yazılı ihbarda bulunmak kaydıyla kira akdi hitamında kira akdine son vermekte serbesttirler" denmektedir.

iki tarafda ihbar konusunda bir girişimde bulunmamaıştır.

Bu durumda akdedilen sözleşmenin yukarıdaki maddesine dayanarak, BK. 263 anlamında sözleşmenin belirsiz bir süre için uzatılamayacağını; zira uzatılması hilafında tarafların yazılı anlaşma şartını getirdiklerinden bahisle sözleşmenin 01.11.2010; yani bir yıllık süre sonunda bittiğinden hareket edip akde, ödeme emrine itiraz edebilir miyiz?

"Sözleşmenin belirsiz süreli uzatılamayacağını"şeklindeki görüşünüze katılmak mümkün değil. Kira süresinin uzayan yıllarda nasıl olacağı belirtilmemişse, sözleşme belirsiz süreli hale gelir. Yani, uzatmak için "yazılı anlaşma şartı" yerine gelmemiş derseniz, o halde "belirsiz süreli" uzadığını da kabul etmişsiniz demektir. "Yazılı anlaşma şartı" geçersizdir, sözleşme bitiminden 2 ay önce feshi ihbarda bulunulmamış derseniz de sözleşme 1 yıl uzamış olacaktır.

Aslında bu tartışmaya girmeniz somut olay bazında anlamsızdır.Çünkü ortada ödenmeyen kira aylıkları bulunmaktadır. B.K. 260 ıncı maddedeki sürelerde borç ödenmezse, temerrüd olgusu gerçekleşmiş olacaktır. Ardından açılacak temerrüd nedeniyle tahliye davasında şansınız kalmayacaktır.

Size "süre bitim nedeniyle tahliye" davası açılmış olsaydı, tartışmak istediğiniz hususların bir anlamı olurdu.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Tahlİye Talebİ Olmaksizin İlamsiz İcra Yoluyla Kİra AlacaĞinin Tahsİlİ Ve Faİz Av.Nursel Meslektaşların Soruları 6 12-11-2011 17:20
TaŞinmazin SatiŞi Ve Kİracinin Tahlİyesİ Av.Ömer Faruk Meslektaşların Soruları 2 05-01-2011 14:35
Acİll-kİra SÖzleŞmesİ İcra Takİbİ dadaş Meslektaşların Soruları 4 29-03-2009 16:51


THS Sunucusu bu sayfayı 0,05186200 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.