Tüketici Mahkemesi İhtiyati Tedbirin Reddi Kararı İstinaf

Merhaba meslektaşlarım,

Satıcı tüketici hakem heyetinden alınan karara itiraz ederek Tüketici Mahkemesi önünde dava açtı ve hakem heyetinde lehimize olan karar yönünden ihtiyati tedbir kararı aldı.

Biz de bu tedbir kararına itiraz ettik ancak itirazımız yerel mahkemece reddedildi ve kararda istinaf kanun yolu açık olduğu yazıldı.

Biz de her ne kadar tüketici mahkemesinin esas yönünden verdiği kararların kesin olmasına rağmen tedbir hususunda verilen ek karara karşı kararda belirtilen istinaf yolu açık olması sebebiyle istinafa başvurduk.

Bugün istinaftan karar geldi ve istinaf başvurumuz kararın kesin olması sebebiyle usulden reddedildi.

6502 sayılı kanun 70/5 "Tüketici hakem heyeti kararlarına karşı yapılan itiraz üzerine tüketici mahkemesinin
vereceği karar kesindir." maddesi açık ancak ihtiyati tedbir kararları da buna dahil midir? Eğer dahilse ilk derece mahkemesinin kararında istinaf hakkı vermesi usuli kazanılmış hak sayılır mı?

Teşekkürler şimdiden.

İhtiyati tedbir olarak bahsettiğiniz karar esasen 6100 sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu bağlamında bir ihtiyati tedbir değil 6502 sayılı Tüketicinin Korunması Hakkında Kanun'un 70. maddesinin 3. fıkrasındaki sui generis bir tedbir yoludur ve bu tedbir yolunun sadece bir ara karardan ibaret olduğunu, bu sebeple istinaf yolunun açık olmadığını düşünüyorum.

1. TKHK'nun 70/3 m. de geçen "talep edilmesi şartıyla hâkim, tüketici hakem heyeti kararının icrasını tedbir yoluyla durdurabilir."şeklindeki hüküm Furkan Terzioğlu'nun da belirttiği gibi HMK'da düzenlenen "ihtiyati tedbir" niteliğinde bir hüküm olmayıp,kendine özgü, geçici koruma tedbirlerine dahil bir hükümdür.

Bu yönden kararı "ihtiyati tedbir" olarak nitelendirip, HMK'nun ihtiyati tedbire ve itiraza dair hükümleri uygulanarak bir sonuca gidilemez. Öğretide 70/3 m.deki düzenlemenin daha ziyade İİK m. 36'daki " icranın geri bırakılması" düzenlemesine benzediği ve İİK/36 m.deki prosedürün burada uygulanacağı ifade edilmektedir. Hal böyle olunca İİK m 36'ya göre verilen "icranın geri bırakılması" kararları kesin nitelikli olmakla, kıyasen uygulanarak TKHK'nun 70/3 m. göre verilen "hakem heyeti kararının icrasının tedbir yoluyla durdurulması" kararının da "kesin" kararlardan olduğunu söyleyebiliriz.

2.Kesinleşen mahkeme kararları kazanılmış hak teşkil eder. Oysa mahkemenin “kanun yolunun açık “ olduğuna dair kararı üst mahkemece yerinde görülmediğinden kesinlik kazanmamıştır. Kaldı ki kesinleşmiş olsaydı dahi yerel mahkemenin bu yoldaki değerlendirmesi “maddi hataya” dayalı olduğundan yine de kazanılmış hak teşkil etmezdi.