![]() |
|
![]() |
|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
![]() |
![]() |
#1 |
|
![]() Karayolları tarafından yapılan duble yol için daha önce fiili el atma nedeniyle tazminat davalarımız kesinleşti. Daha sonra bu davalara konu el atılan yerlerden başka bir kısım yerler daha tapuda müvekkillerin bilgi ve onayı olmaksızın ifraz edildi ve yol olarak terkin edildi. Ancak bu yerler halen müvekkilin fiili kullanımındadır. Hukuki el atma nedeniyle tazminat davası açmayı düşünüyoruz, ancak benzer durumla karşılaşan ve elinde yüksek mahkeme kararı olan arkadaşların yardımına ihtiyaç duyuyoruz. Yardımcı olacak arkadaşlara peşinen teşekkür ederiz.
|
![]() |
#2 |
|
![]() Tapulu taşınmazın , kamulaştırma yapılmadan ya da tapu malikinin rızası alınmaksızın ifraz edilip yol olarak terkin edilmesi imkan ve ihtimali bulunmamaktadır. Bunun dışında belediye veya valiliklerin İmar K.m.18' e göre ,tapu malikinin rızası olmaksızın imar uygulaması yapma hakları bulunmaktadır. İmar uygulamaları İmar K.m. 19'a göre Belediye Encümeni veya İl İdare Kurulunun onayı ile yürürlüğe girer ,1 ay süre ile askıda kalır ve kesinleşmesi üzerine resen tapuda tescil veya terkin işlemleri yapılabilir.
İmar uygulamasında, idarenin yol,meydan,yeşil alan gibi kamu hizmetlerine tahsis edilmek üzere parselin %45'ini aşmayacak şekilde bedelsiz DOP (Düzenleme Ortaklık Payı) kesintisi yapma hakkı vardır. Eğer bu oranı aşan bir kesinti varsa, fazlalık için kamulaştırmasız el atma kurallarına göre adli yargıda bedel davası açılabilir. Bu dava tebligat varsa 30 günlük hak düşürücü süre içinde açılmalıdır. Tebligat yoksa her zaman açılabilir. Diğer yandan, taşınmaz tapudan yol olarak tefrik edilmekle %45'i aşan fazlalık için "fiili el atma" gerçekleşmiş olur ve bu durum "hukuki el atma" olarak isimlendirilemez. Diye düşünüyorum. |
![]() |
#3 |
|
![]() Yücel bey, ilginize teşekkür ediyorum.
Karayolları, müvekkilleri çağırıp bir miktar teklif etmiş, ancak taşınmaz çok hisseli ve iştirak halinde malik olduğu için müvekkiller ferağ verememişlerdir. Bunun üzerine görüşmeye çağrılan bölüm ifraz edilmiştir. 2019 yılı başlarında olmuş olay. Kadastro müdürlüğünden araştırdığımda üç ayrı parselden değişik miktarlarda kısımlar ifraz edilmiş ve tapudan terkin edilmiş olduğunu öğrendim. Ya da kadastro müdürlüğü bana bu şekilde bilgi verdi. Benzer şekilde başka müvekkillerin de taşınmazından bir kısım ifraz edilerek terkin edilmiş. Ancak fiilen el atma olgusu yok. Müvekkiller halen ifraz edilen bölümü kullanmaya devam ediyorlar. Bu nedenle fiili el atmaya dayalı dava açılamayacağını düşünüyorum. Ancak bana göre burada açıkça bir hukuki el atma var. Dolayısıyla idare mahkemesinde dava açılabilir diye düşünüyorum. Ancak emin olmak adına yüksek mahkeme kararı arıyorum. |
![]() |
#4 |
|
![]() Kamulaştırma K.Ek m.1 hükmüne göre idarenin eylemi hukuki el atma olarak nitelendirilebilmesi için , "tapu malikinin taşınmaz üzerindeki tasarruf hakkının ,taşınmazın uygulama imar planlarında umumi hizmetlere ve resmi kurumlara ayrılması suretiyle mülkiyet hakkının özüne dokunacak şekilde kısıtlanması" gerekir. Hukuki el atmada tapu kaydı mülk sahibi üzerinde kalmakta taşınmazın sadece uygulama imar planlarındaki tahsisi nedeni ile mülk sahibinin mülkiyet ve tasarruf hakları kısıtlanmaktadır. Oysa somut olayda taşınmazın sadece imar planlarında kamuya tahsisi ile yetinilmemiş, taşınmaz idare adına tapuda tescil (yol olarak terkin) edilerek ,tescil sureti ile mülkiyet ve tasarruf hakkı elinden alınmış fiili ve hukuki hakimiyet tescil yolu ile idareye geçmiştir. Başkasının (idare) adına kayıtlı taşınmazı kullanmanın herhangi bir geçerliliği bulunmamaktadır. Bu yönden iddia doğrulanırsa, bana göre ortada hukuki el koyma değil "fiili el koyma" durumu söz konusu olmaktadır.
Tapulu taşınmazın idare adına geçmesi, Kamulaştırma K.8 md.göre rızaen ferağ verilmesi sureti ile olabileceği gibi,10 m.göre açılacak bedel tayini ve tescil davası sonucu mahkemenin vereceği tescil (terkin) kararı ile gerçekleşebilir. 25.md.göre "mülkiyetin idareye geçmesi mahkemece verilecek tescil kararı ile olur" Bir de, önceki cevabımda belirttiğim gibi imar k.18.m.göre yapılan parselasyona ait yasal işlemler sonucu mülkiyet idareye geçebilir. Bunun dışında hukuk devletinde kişinin malının tapudan yol olarak terkini imkanı bulunmamaktadır. Onun için yapılan terkin işleminin hukuki dayanağının tapudan, Kadastro Müdürlüğünden, Karayolları ve Belediyeden araştırılması bence uygun olur. Ortada eğer yasal dayanağı bulunmayan yada yanlışlıkla yapılan bir tescil varsa, bu durum "yolsuz tescil" teşkil eder .Bu durumda, mülk sahibi yönünden idare aleyhine adli yargıda yolsuz tescilin iptali ile taşınmazın adına tescili davası açabileceği gibi, mülkiyetin idare üzerinde kalmasına razı olarak "kamulaştırmasız el atma " ilkelerine göre yine adli yargıda bedel davası açılabileceğini düşünüyorum. |
![]() |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Aynı taşınmaz üzerinde hem fiili hem de hukuki el atma olması durumunda görevli mahkeme | Av. Emre Öntekin | Meslektaşların Soruları | 4 | 21-02-2025 17:10 |
yol olarak tescil edilen taşınmaz | avukat152 | Meslektaşların Soruları | 4 | 11-11-2023 13:42 |
Taşınmaz için tesis edilen intifa hakkına ilişkin dava ve talep. | chdymn | Meslektaşların Soruları | 0 | 06-08-2020 10:33 |
Sit alanı ilan edilen taşınmaz için, kamulaştırmasız el atma davası açılabilir mi? | sincap | Meslektaşların Soruları | 3 | 07-10-2013 08:57 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |