Arabulucunun Görev Yaptığı Yer Sulh Hukuk Mahkemesi

Öncelikle herkese merhabalar sayın meslektaşlarım;
Arabuluculuk ile ilgili hükümleri düzenleyen 6325 sayılı kanun m.18/2'deki düzenlemede
"Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesinden talep edilebilir." denmektedir.
Bu kapsamda arabulucunun görev yaptığı yerden başka bir sulh hukuk mahkemesinden böyle bir talepte bulunulabilir mi ?

Çünkü ;

HUKUK UYUŞMAZLIKLARINDA ARABULUCULUK KANUNU YÖNETMELİĞİ
m.21/3'teki düzenleme de şöyle;
"Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, çekişmesiz yargıya ilişkin yetki hükümleri yanında arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesinden talep edilebilir."

Son durumda siz meslektaşlarıma sorum; dava açılmadan önce arabuluculuk anlaşmasının icra edilebilirliğine ilişkin şerh talebinde yetkili mahkeme hangisidir? Yetki kuralına uyulmaması durumunda karşılaşılabilecek muhtemel durum ve çözümü nasıl olmalıdır? Anlaşmanın taraflarından her birinin yerleşim yeri yetkili midir ?
Saygılarımla...

Alıntı: Yazan Cyclops Öncelikle herkese merhabalar sayın meslektaşlarım; Arabuluculuk ile ilgili hükümleri düzenleyen 6325 sayılı kanun m.18/2'deki düzenlemede "Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesinden talep edilebilir." denmektedir. Bu kapsamda arabulucunun görev yaptığı yerden başka bir sulh hukuk mahkemesinden böyle bir talepte bulunulabilir mi ? Çünkü ; HUKUK UYUŞMAZLIKLARINDA ARABULUCULUK KANUNU YÖNETMELİĞİ m.21/3'teki düzenleme de şöyle; "Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, çekişmesiz yargıya ilişkin yetki hükümleri yanında arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesinden talep edilebilir." Son durumda siz meslektaşlarıma sorum; dava açılmadan önce arabuluculuk anlaşmasının icra edilebilirliğine ilişkin şerh talebinde yetkili mahkeme hangisidir? Yetki kuralına uyulmaması durumunda karşılaşılabilecek muhtemel durum ve çözümü nasıl olmalıdır? Anlaşmanın taraflarından her birinin yerleşim yeri yetkili midir ? Saygılarımla...

Sayın meslektaşım daha 2 hafta önce icra edilebilirlik şerhi için davalının bulunduğu yer mahkemesinde dava açmıştım. Kalem ile görüştüğümde yetkisizlik kararı verileceğini, davanın arabulucunun yerleşim yerinde açılması gerektiğini söyleyince arabuluculuk kanunundaki bir hükmü gösterdim ve davada basit yargılama usulüne ilişkin genel hükümlere göre yetki kuralının geçerli olduğunu dosyaya sundum. Sonuç olarak iş hukukundan kaynaklı arabuluculuk tutanağı için icra edilebilirlik şerhi alınabilmesi adına davacının, davalının ve arabulucunun bulunduğu yer mahkemesinin yetkili olduğunu bilgilerim dahilinde size sunuyorum. Kolay gelsin.

Şu anda genelde uygulamada yetkisizlik kararı veriliyor:

Alıntı: T.C. BÜYÜKÇEKMECE 3. Sulh Hukuk 2019/927 Esas 2019/718 K Arabuluculukta İcra Edilebilirlik Şerhi 18/07/2019 Mahkememizde görülmekle bulunan Arabuluculukla İcra Edilebilirlik Şerhi davasının yapılan açık yargılamasının sonunda. GEREĞİ DÜŞÜNÜLDÜ: Davacı dava dilekçesinde özelle; 24/05/2019 tarih 2019/141559 sayılı " Hukuk Uyuşmazlıklarında Dava Şartı Arabuluculuk Son Tutanağı/Anlaşma Tutanağına istinaden; müvekkilleri … ile işverenlerden …."nin kıdem tazminatı olarak toplam ... TL.yi. işçinin 12/06/2019 tarihinde kalan ... TL olmak üzere iki taksitle ödenmesi hususunda anlaştıklarını, bu nedenle icra edilebilirlik şerhinin verilmesini, yargılama giderlerinin karşı tarafa yükletilmesine karar verilmesini talep etmiştir. Dava icra edilebilirlik şerhinin verilmesi talebine ilişkindir. 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu'nun 18. Maddesinde icra edilebilirlik şerhi verilmesi düzenlenmiş olup, 18/2 maddesine göre; Taraflar arabuluculuk faaliyeti sonunda bir anlaşmaya varırlarsa, bu anlaşma belgesinin icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesini talep edebilirler. Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesinden talep edilebilir. Arabuluculuk anlaşma tutanağında belirtildiği gibi arabulucunun adres bilgisinin "….. Merter/İSTANBUL" adresinde görev yaptığı anlaşılmaktadır. 6325 Sayılı Hukuk Uyuşmazlıklarında Arabuluculuk Kanunu' nun 18/2 maddesine göre; Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesinden talep edilebileceği, arabulucunun İstanbul adliyesi yargı çevresi içinde görev yaptığı, böylece mahkememizin yetkisiz olduğu, yetkili mahkemenin BAKİRKÖY NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİ olduğu anlaşıldığından aşağıdaki hüküm kurulmuştur. HÜKÜM: AYRINTILARI yukarıda açıklandığı üzere ; 1-Mahkememizin YETKİSİZLİĞİNE, 2- Yetkili mahkemenin BAKIRKÖY NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİ OLDUĞUNA, 3-Dosyanın res'en bu davaya bakmakla yetkili BAKIRKÖY NÖBETÇİ SULH HUKUK MAHKEMESİ'ne gönderilmesine, 4-Yargılama giderlerinin yetkili mahkemece değerlendirilmesine, Dair verilen karar tarafların yokluğunda gerekçeli kararın taraflara tebliğinden itibaren 2 hafta içinde istinaf kanun yolu açık olmak üzere açıkça okunup usulen anlatıldı. 18/07/2019

İstinaf nasıl rota çizer bilinmez.

Kânun maddesi açık bir şekilde belirtmiş. Mahkemelerin uygulamak istemeyişi diyelim. Istinaf kanuna uygun kararı verecektir. Burada önemli olan dosyanın istinafa gittiği süre zarfında yetkili mahkemeden kararın alınabiliyor olması. Kolay alınabilen bir karar için aylar geçmesini beklemek birçok meslektaşımız için külfet olduğundan istinaf tercih edilmiyor.

avsami meslektaşımızın söylediklerine aynen katılıyor olmama karşın, benzer verilen yetksizlik kararına karşı yapmış olduğum istinaf dilekçem den bir alıntıyı aynen aktarıyorum.
"Şu hususu özellikle de belirtmek isterim. Yetkili olarak gösterilen İstanbul Hukuk Mahkemesine yapacağımız başvuru ile gerekli icra edilebilirlik şerhini alabilmek için harcanan süre, istinaf kanun yoluna başvurumuz üzerine alabileceğimiz sonucun verilmesine dair süreden çok çok daha önce gerçekleşecektir. Hal böyle iken dezavantaj gibi görünen istinaf kanun yoluna başvuru da ki amacımız ; "benzeri yanlış kararların önüne geçerek adaletin sağlanması ve kanuna açıkça aykırı karar verilmesi halin de karar verenlerin sonraki kararların alınmasın da vicdan, hakkaniyet gibi evrensel değerlerin de" göz önünde bulundurulması sağlamaya yönelik inancımızdandır..."
Arkadaşlar ben hem istinaf kanun yoluna başvurdum hem de bu kanun yolunun süresini dikkate alarak yeniden yetkili mahkemeden icra edilebilirlik kararını aldım ve halen de istinaf sonucunu bekliyorum. Amacımız, arabuluculuk yönetmeliği ve kanunu çok açık. HUKUK UYUŞMAZLIKLARINDA ARABULUCULUK KANUNU YÖNETMELİĞİNİN "Tarafların Anlaşması" başlığında yer alan 21. Maddesinin 3.fıkrasında ; "...Dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, çekişmesiz yargıya ilişkin yetki hükümleri yanında arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesinden talep edilebilir..." şeklin de düzenleme ile de arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesi ile birlikte çekişmesiz yargıya ilişkin yetki hükümleri de geçerli kabul edildiğinden davacı işçinin oturduğu yer Sulh Hukuk Mahkemesi de yetkili olduğu" açıkça düzenlenmiş olmasına karşın, Hakimlerimizin tembelliği mi, kanunu iyi okumamaları mı bilmem ama, bu açık hatayı birileri düzeltmez ise açıkça kanuna aykırı kararlar hukuka uygunmuş gibi değerlendirilecek.

Çabanızı takdir ediyorum.

Ancak bahsettiğiniz yönetmelik hükmünün kanuna aykırı kaleme alınmış olabileceği ihtimalini de değerlendirmek gerek bence. Zira kanunda "dava açılmadan önce arabuluculuğa başvurulmuşsa, anlaşmanın icra edilebilirliğine ilişkin şerh verilmesi, arabulucunun görev yaptığı yer sulh hukuk mahkemesinden talep edilebilir." ifadesi yer alıyor, "çekişmesiz yargıya ilişkin yetki hükümleri yanında" kısmı kanunda yok.

Dolayısıyla konuya yönetmelik kanuna aykırı olamaz ve kanuna göre de yetki yeri arabulucunun görev yaptığı yer mahkemesidir şeklinde de bakılabilir diye düşünüyorum. Bakılmasa iyi olur derseniz, katılırım..