![]() |
|
![]() |
|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
![]() |
![]() |
#1 |
|
![]() Boşanma davasında HMUK 391 vd maddelerine göre istediğimiz ihtiyati tedbir talebi Yargıtay 2. Hukuk Dairesinin 01/04/2013 tarih 2013/5601 Esas 2013/8913 Karar sayılı yargıtay ilamı gerekçe gösterilerek ret edildi.
Ancak bu içtihadı incelediğimde karşı oy yazısından da anlaşılacağı üzere 6100 sayılı HMK geçici 3.madde gereği ihtiyati tedbir kararının temyiz incelemesi yapılarak karar verildiği açık. Bu içtihattan sonra 2014 tarihli YİBHGK, 21.2.2014 T., 2013/1 E., 2014/1 K. na göre ihtiyati tedbir kararlarının eski kanun olan temyiz yolu ile ele alınamayacağı geçici maddenin yeni kanuna atıf olduğu belirtilmiştir.…ihtiyati tedbir ile ilgili kararların nihai nitelikte bir karar olup olmadığı ve bu tür kararların temyiz edilebileceği konusunda özel bir düzenlemenin bulunup bulunmadığı hususlarının irdelenmesi gerekir. Görüşmeler sırasında ihtiyati tedbir kararlarının teknik olarak bir ara kararı olmayıp hem ara kararı, hem de nihai karar niteliği taşımayan kendine özgü niteliği olan bir karar türü olduğu; geçici nitelikteki bir nihai karar özelliğini taşıdığı şeklinde görüşler ileri sürülmüş ise de; 1086 sayılı Kanuna göre, sadece nihai nitelikteki kararlar ile özel yasalarla öngörülen karar türlerinin (ihtiyati haciz kararlarında olduğu gibi) temyiz edilebileceğinin kabul edilmesi karşısında Kurul çoğunluğunca bu görüşe itibar edilmemiştir….Anayasanın 6.maddesine göre:” Hiçbir kimse veya organ, kaynağını Anayasadan almayan bir Devlet yetkisini kullanamaz”. Yine Anayasanın 142.maddesine göre de: “Mahkemelerin kuruluşu, görev ve yetkileri, işleyişi kanunla düzenlenir”. Nitekim bu husus,6100 sayılı HMK’nun 1. maddesinde: “Mahkemelerin görevi, ancak kanunla düzenlenir. Göreve ilişkin kurallar kamu düzenindendir.” Şeklinde düzenlenmiştir. Aynı ilkeye Yargıtay’ın“ Mahkemelerin görevi kamu düzeni ile ilgilidir; kıyas veya yorum yolu ile genişletilemez” Bu bakımdan mahkemelerin görev ve yetkilerinin kıyas ve yorum yoluyla genişletilmesinin olanaklı olmadığı sonucuna varılmıştır. Bu bağlamda temyiz kanun yolunun amacı, kanunların ülke sınırları içinde yer alan bütün mahkemelerde aynı anlayışla (yeknesak) uygulanmasını sağlamak olup, söz konusu Geçici 3.maddenin birinci fıkrası yollamasıyla, ilk derece mahkemelerinin kararları HUMK’nun temyize ilişkin maddelerinde belirtilen esas ve usuller çerçevesinde incelenecek ve sonucunda sadece; onama, bozma veya düzelterek onama şeklinde karar verilebilecek, diğer bir ifadeyle bu tür kararlara karşı istinaf yolunun açılmasını öngören düzenlemelere ilişkin gerekçelerde belirtildiği gibi maddi ve hukuki yanlışlıkların herhangi bir hak kaybına neden olmadan süratle düzeltilmesi şeklinde sonuca etkili bir karar verilemeyecektir. Çünkü Yargıtay mevcut hükümleri çerçevesinde bölge adliye mahkemeleri gibi hukukilik denetimi yanında yerindelik denetimi yaparak ilk derece mahkemesinin kararını kaldırıp yeniden bir karar veremeyecektir…1086 sayılı Kanunda ihtiyati tedbir kararlarına karşı kanun yoluna gidilmesine yönelik herhangi bir hüküm bulunmaması ve bu müessesenin HMK ile getirilmiş yeni bir müessese olduğu hususları gözetildiğinde anılan maddenin bu fıkrası hükmü uyarınca da ihtiyati tedbirler hakkında temyiz yoluna gidilebileceği hususunda bir yorum ve uygulama yapılamayacağı da açıktır …Bu itibarla HMK’nun 391. ve 394. maddelerinde geçen “kanun yolu” ibaresi ile kastedilenin istinaf yolu olduğu, Geçici 3.madde yollamasının sadece HUMK’nun temyize ilişkin hükümlerini kapsadığı ve ihtiyati tedbire ilişkin kararların nihai nitelikte kararlardan olmadığı, ayrıca bu konuda özel bir düzenlemenin de bulunmadığı gözetildiğinde bu tür kararların temyiz yolu kapsamında incelenemeyeceği kanaatine varılmıştır.”SONUÇ: Yukarıda açıklanan nedenlerle;“İlk derece mahkemelerinden verilen ihtiyati tedbir taleplerinin reddi ve bu taleplerin kabulü hâlinde, itiraz üzerine verilecek kararlara karşı temyiz yoluna başvurulamayacağına” 21.02.2014 tarihinde oy çokluğu ile karar verildi. (YİBHGK, 21.2.2014 T., 2013/1 E., 2014/1 K.) Bu İBHGK'na göre görevsiz olduğu sonradan tespit olunan Yargıtay 2.hukuk dairesinin kararının gerekçe gösterilmesi ve başkaca inceleme yapılmaması doğru mudur? ayrıca MK 169 a atıf yapılmış Yargıtay 2. hukuk dairesince ve boşanma davasında nafaka ve tazminat yönünden ihtiyati tedbir kararları sınırlandırılmış. (not: davalı eş,kumar bağımlısıdır bu arada ![]() |
![]() |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Yargıtay 6. HD. nin 2013/9552 E. 2013/11644 K. kararını arıyorum. | mdelen82 | Meslektaşların Soruları | 2 | 14-10-2014 20:41 |
sigorta rücu alacağında kira sözleşmesi varsa sulh hukuk görevlidir diyen yargıtay 17 hukuk dairesi 01/07/2013 tarih, 2013/8082 e , 2013/10428 K sayıl | ash | Meslektaşların Soruları | 1 | 06-05-2014 11:11 |
Yargıtay 14.HD. 2013/8114 esas sayılı ilamını arıyorum. | mdelen82 | Meslektaşların Soruları | 1 | 28-03-2014 11:35 |
Yargıtay 4. HD. 05.11.2013 tarih 2013/15618 E. ve 2013/16980 K sayılı kararı. | lawyersoylu | Meslektaşların Soruları | 1 | 31-01-2014 12:35 |
Yargıtay 12. HD. 2013/124 E 2013/9344 K. ve Yargıtay 12. HD. 2013/15365 E. 2013/23945 K. sayılı kararları | Av. İlker SARAÇ | Meslektaşların Soruları | 1 | 06-01-2014 17:04 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |