|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
12-07-2016, 21:45 | #1 |
|
Haksız İcra Takibine Karşı Yapılabilecek İşlemler
Mesnetsiz yere müvekkile karşı gönderilen ödeme emirleri vardır. Müvekkilin bu kişilere borcu olmadığı gibi, başkaca suçlardan dolayı haklarında bir çok şikayette bulunduk.
Kötü niyetli ve haksız olarak açılmış bu icra takiplerine karşı itirazda bulunduk ve takipler durdu. Duran bu takipler için Menfi Tespit Davası açmayı düşünüyorum ayrıca bazıları için de dolandırıcılıktan dolayı ayrıca suç duyurusunda da bulunmayı düşünüyorum. Sorularım ve ricam, 1. Haksız ve Kötüniyetli başlatılan ve itiraz üzerine duran söz konusu takiplerde kötüniyet tazminatına hükmettirebilirsek, ayrıca Manevi Tazminat davası da açılabilir mi? Zira aşağıda paylaşacağım Yargıtay Kararlarında haksız icra takibinin açıkça kişilik haklarının ihlali olduğu oldukça açık bir şekilde belirtilmiştir. 2. Haksız ve kötüniyetli yapılan takip ve hapis hakkı ile zarara uğrayan müvekkil karşı tarafı TCK anlamında yargılatabilir mi? Bu konuda yargıtay kararları aramaktayım. 3. Haksız İcra Takibi sebebiyle Manevi Tazminata yönelik yüksek Yargı kararları aramaktayım. Teşekkür ederim. Y. 4 HD E 2014/12811 K. 2014/13983 T. 27.10.2014 Davacı vekili, davalı banka tarafından davacı aleyhine bireysel kredi sözleşmesine dayalı olarak… 18. İcra Müdürlüğü’nün 2005/9880 sayılı dosyası ile icra takibi başlatıldığını, oysa davacı ile davalı banka arasındaki herhangi bir kredi sözleşmesi imzalanmadığını, bu nedenle menfi tespit davası açıldığını, üçüncü şahıslar tarafından davacının adının kullanılarak davalı tarafından gerekli özen ve itina gösterilmeden kredi kullandırıldığını, başlatılan takip nedeniyle davacının mağdur olduğunu belirterek manevi zararının tazminini istemiştir. Davalı vekili ise, davalı bankanın yaptığı işlemlerin yasalara aykırı hiçbir yönünün bulunmadığını belirterek davanın reddini savunmuştur. Mahkemece, davacının dava dışı kardeşi G…’ın davacıya ait kimlikteki fotografı kendi fotografı ile değiştirmek suretiyle sahte kimlik düzenleyerek davalı bankadan bireysel kredi kullanarak bankayı dolandırdığı, davalı bankanın kimlik belgesindeki mührün ve fotografın sahteliğini ayırt etmesinin mümkün olmadığı, yapılan işlemlerde herhangi bir dikkatsizliğin ve özensizliğinin bulunmadığı, kaynaklanan manevi zararının tazminini davalı bankadan isteyemeyecegi gerekçesiyle davanın reddine karar verilmiştir. Dosya kapsamından, davacı tarafından davalı banka aleyhine açılan menfi tespit davasının yapılan yargılaması sonucunda, …2. Tüketici Mahkemesi’nin 14/02/2013 gün ve 2009/527 Esas, 2013/63 Karar sayılı kararı ile kredi sözleşmesindeki imzanın davacıya ait olmadığı belirlendiğinden davanın kabulü ile …18. İcra Müdürlüğü’nün 2005/9880 takip sayılı dosyasında davacının borçlu olmadığının tespitine karar verildiği ve kararın 03/04/2013 gününde kesinleştiği, kesinleşen menfi tespit davası sonucu davacı aleyhine yapılan icra takibinin haksız olduğu anlaşılmaktadır. Şu durumda, hakkındaki haksız icra takibi nedeniyle davacının kişilik haklarının ihlal edildiği kabul edilerek uygun miktarda manevi tazminata hükmedilmesi gerekirken istemin tümden reddine karar verilmesi doğru değildir. Kararın bu nedenle bozulması gerekirken onanması doğru bulunmadığından davacının karar düzeltme isteminin kabulüne karar verilmesi gerekmiştir. SONUÇ Davacının karar düzeltme isteğinin Hukuk Usulü Muhakemeleri Yasasının 440-442. maddeleri gereğince kabulü ile, Dairemizin 24/06/2014 tarih 2013/14163 Esas ve 2014/10435 karar sayılı onama kararının kaldırılmasına, mahkeme kararının yukarıda gösterilen nedenlerle BOZULMASINA ve tashihi karar talep eden davacıdan önceki onama kararımızla alınan harç ile peşin alınan tashihi karar harcının istek halinde geri verilmesine 27.10.2014 gününde oybirliği ile, karar verildi. |
17-07-2016, 15:22 | #2 |
|
değerli meslektaşım,
başlatılmış olan icra takibinin haksız yere açıldığının düşünüldüğünde, eğer ki ilamsız icra takibi ise zaten icra takibine itiraz etmekle icra takibi duruyor. itiraz süresinin geçmesinden sonra ise menfi tespit davası açabilirsiniz ki bu durumda da davacı taraf lehine(eğer ki iddianızda haklıysanız) vekalet ücreti ve diğer yargılama giderlerinin ödenmesine hükmediliyor. ayrıca bu takip sebebiyle uğramış olduğunuz zararların da genel hükümler çerçevesinde talep edebileceğiniz kanaatindeyim. yüksek mahkeme kararı bulduğumda yine buradan iletirim. ( biliyorum ki benim talep edilebileceği kanaatinde olmam yeterli bir kaynak değil ) |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
İsim Benzerliği Sebebiyle Yapılan İcra Takibine Karşı İtiraz | Av.SYağmur | Meslektaşların Soruları | 9 | 23-01-2019 10:13 |
Karar Kesinleşmeden Karşı Vekalet Ücreti İcra Takibine Konulabilir mi? | av.suleyman | Meslektaşların Soruları | 47 | 15-01-2019 12:56 |
Karar Kesinleşmeden Karşı Vekalet Ücreti İcra Takibine Konulabilir mi? | Av.İlkim | Meslektaşların Soruları | 3 | 31-01-2015 21:21 |
Valiliğe Karşı Başlatılan İcra Takibine Bakanlığın İtiraz Etmesi | Engin YILMAZ | Meslektaşların Soruları | 1 | 13-01-2014 14:20 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |