|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
18-06-2007, 08:05 | #1 |
|
kamulaştırmasız el atma davası-dava hakkı
Değerli meslektaşlar öncelikle iyi bir hafta geçirmenizi diliyorum.
Üzerinde müşterek mülkiyet hakkı bulunan taşınmaz kanuna aykırı olarak kamulaştırlıyor.Bununla ilgili olarak kamulaştırmasız el atma davası açmayı düşünüyoruz.BU dava için paydaşlar bakımından mecburi dava arkadaşlığı mı sözkonusudur? Yani davayı açarken tüm paydaşların rıza göstermesi mi gerekir? yoksa her bir paydaş bu davayı açabilir mi? Yanıtlarınız için çok teşekkür ediyorum.. |
18-06-2007, 10:03 | #2 |
|
Merhaba,
Bir taşınmaz üzerinde paylı(müşterek) mülkiyet sözkonusu ise payları ile sınırlı olmak üzere bedel davası açabilirler. T.C. YARGITAY 5. HUKUK DAİRESİ E. 2006/4072 K. 2006/7004 T. 8.6.2006 • DAVA ARKADAŞLIĞI ( Paydaşlar Payları İle Sınırlı Olarak Tek Başlarına Dava Açabileceklerinden Diğer Paydaşların Davaya Dahil Edilmesine Gerek Olmayıp Yargılamaya Devam Edilmesi Gereği - Kamulaştırmasız Elatma ) • KAMULAŞTIRMASIZ ELATMA ( Paydaşlar Payları İle Sınırlı Olarak Tek Başlarına Dava Açabileceklerinden Diğer Paydaşların Davaya Dahil Edilmesine Gerek Olmayıp Yargılamaya Devam Edilmesi Gereği ) • PAYDAŞIN PAYI İLE SINIRLI DAVA HAKKI ( Tek Başlarına Dava Açabileceklerinden Diğer Paydaşların Davaya Dahil Edilmesine Gerek Olmayıp Yargılamaya Devam Edilmesi Gereği - Kamulaştırmasız Elatma ) • PAYLI MÜLKİYET ( Paydaşlar Payları İle Sınırlı Olarak Tek Başlarına Dava Açabileceklerinden Diğer Paydaşların Davaya Dahil Edilmesine Gerek Olmayıp Yargılamaya Devam Edilmesi Gereği - Kamulaştırmasız Elatma ) ÖZET : Kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkin davada, davacı taşınmazda paydaştır. Türk Medeni Kanunu'nun 688 ve devamı maddeleri uyarınca, paydaşlar payları ile sınırlı olarak tek başlarına dava açabileceklerinden diğer paydaşların davaya dahil edilmesine gerek olmayıp yargılamaya devam edilerek işin esası hakkında karar verilmelidir. DAVA : Taraflar arasındaki kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili davasından dolayı yapılan yargılama sonunda: Davanın reddine dair verilen hükmün Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili yönünden verilen dilekçe ile istenilmiş olmakla, dosyadaki belgeler okunup iş anlaşıldıktan sonra gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR : Dava, kamulaştırmasız el atılarak üzerine pilon dikilip enerji nakil hattı geçirilen taşınmazın, pilon yeri bedeli ile irtifak hakkı karşılığının tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece, müşterek mülkiyete konu dava konusu taşınmazda paydaş olan davacı tarafın verilen kesin süre içerisinde diğer paydaşları davaya dahil etmediği veya muvafakatlerini almadığından bahisle davanın reddine karar verilmiş, hüküm davacı vekilince temyiz edilmiştir. Yapılan incelemede; davacı taraf dava konusu taşınmazda 80/480 pay sahibidir. TMK'nın 688 vd. maddeleri uyarınca paydaşlar payları ile sınırlı olarak tek başlarına dava açabilirler. Bu nedenle yargılamaya devam olunarak işin esası hakkında hüküm kurulması gerekirken, paydaş olan davacı tarafın, verilen kesin süre içerisinde diğer paydaşları davaya dahil etmediği veya muvafakatlerini almadığından bahisle davanın reddine karar verilmesi, doğru görülmemiştir. SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazları yerinde görüldüğünden hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle HUMK'nın 428. maddesi gereğince ( BOZULMASINA ), peşin alınan temyiz harcının istenildiğinde ödeyene geri verilmesine 08.06.2006 gününde oybirliğiyle karar verildi. ve el atmanın önlenmesi davası açabilirler T.C. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU E. 1993/5-42 K. 1993/144 T. 7.4.1993 • ELATMANIN ÖNLENMESİ ( Müşterek mülkiyetli taşınmaz ) • MÜŞTEREK MÜLKİYETLİ TAŞINMAZ ( Elatmanın önlenmesi ) • TAZMİNAT DAVASI ( Müşterek mülkiyetli taşınmaz ) • MÜŞTEREK MÜLKİYETLİ TAŞINMAZ ( Tazminat davası ) ÖZET : Müşterek mülkiyet üzere bulunan taşınmazlarda paydaşlardan herbiri diğer paydaşlardan bağımsız olarak bu yere el atan üçüncü şahıs ayeyhine taşınmazın tamamı üzerinden elatmanın önlenmesi davası açabilir. Bu müşterek menfaatin haklı saydığı, bir paydaşın diğer paydaşları yasal temsil hakkından kaynaklanmaktadır. Somut olayda da daha sonra tazminata dönüştürülmüş olsa dahi bu durum mevcuttur. DAVA VE KARAR : Taraflar arasındaki "tazminat davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Suluova Asliye Hukuk Mahkemesince davanın reddine dair verilen 19.11.1991 gün ve 194-467 sayılı kararın incelenmesi davacı vekili tarafından istenilmesi üzerine; Yargıtay 5. Hukuk Dairesi’nin 28.5.1992 gün ve 7250-14464 sayılı ilamı: ( ... Dava kamulaştırmasız el atılan yerin bedelinin alınması istemine ilişkindir. Bu nev'i davalarda her paydaş yalnız başına dava açıp müdahalenin önlenmesini veya taşınmaz malın bedelini isteyebileceği düşünülmeden diğer paydaşların davaya katılmadıklarından reddine karar verilmesi doğru görülmemiştir... ) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir. YARGITAY HUKUK GENEL KURULU KARARI: Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü: Dava, tapuya dayalı el atmanın önlenmesi isteği ile açılmış, daha sonra tazminata dönüştürülmüştür. Öncelikle belirtmek gerekir ki, çekişmeli taşınmaz müşterek mülkiyet üzeredir ve davalı, taşınmazın tamamına el atmaktadır. Müşterek mülkiyet üzere bulunan taşınmazlarda paydaşlardan herbiri diğer paydaşlardan bağımsız olarak bu yere el atan üçüncü şahıs aleyhine taşınmazın tamamı üzerinde el atmanın önlenmesi davacı açabilir. Bu müşterek menfaatin haklı saydığı, bir paydaşın diğer paydaşları yasal temsil hakkından kaynaklanmaktadır. Somut olayda da istek daha sonra tazminata dönüştürülmüş olsa dahi bu durum mevcuttur .O itibarla, davanın esasının görülmesi gereğine işaret eden ve Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulması gerekirken önceki kararda direnilmesi doığru değildir. O halde, Usul ve Yasa’ya aykırı bulunan direnme kararı bozulmalıdır. SONUÇ : Davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile, direnme kararının Özel Daire bozma kararında ve yukarıda gösterilen nedenlerden dolayı ( BOZULMASINA ) oybirliği ile karar verildi. (kazancı'dan alınmıştır.) |
18-06-2007, 12:43 | #3 |
|
Sayın Korayad,yanıtınız için çok teşekkür ediyorum..iyi çalışmalar
|
14-11-2010, 11:49 | #4 |
|
peki aydın bey diyelim ki bir taşınmazda birden fazla hissedar var onlar ortak hareket edip dava açabilirler mi?Usul ekonomisi açısından daha faydalı olur diye düşünüyorum.mesela bir hissedarın 10 mt yeri var diğerinin 200 kiminin daha fazla ayrı ayrı açıldığında her bir dosya için ayrı keşif ve bilirkişi ücreti ödenecek ve ayrı vekalet ücreti takdir edilecek.Bununla ilgili yargıtay kararı var mı elinizde.
|
21-12-2010, 15:41 | #5 | |||||||||||||||||||||||
|
Bu konuda yargıtay kararına gerek yok. Hissedarlar kendi adlarına ayrı ayrı ya da birlikte tek dosyada dava açabilirler. |
10-01-2012, 23:47 | #6 |
|
bu konuyla ilgili olarak, 221 sayılı yasa ile taşınmazı elinden alınan malik, kalan yeri başkalarına satıyor. Taşınmazın altında kültür ve tabiat varlığı olduğu gerekçesiyle alınan bu yerler, şu an eski maliklerine üzerinde irtifak hakkı kurulmak suretiyle devredilebiliyor. ancak şahit olduğum söz konusu olayda yukarıda dediğim gibi malik kalan kısmı başkalarına satmış ve ölmüş. dava hakkı şu an varislerinde. ancak kalan parseli elinde bulunduranlar ölen malik varislerinden dava haklarını devralmak istiyor. Bu mümkün müdür acaba? dava hakkını devraldı diyelim dava sonucunda tescil dava hakkını alana mı yapılacaktır? değerli katkılarınızı bekliyorum
|
15-02-2012, 11:46 | #7 |
|
kamulaştırmasız el atmaya ilişkin olarak imar planında 6 yıldır çocuk bahçesi ve sağlık tesis alanı olarak
görünen ancak kamulaştırma yapılmamış iki komşu parselde arsa var. Söz konusu davayı kamulaştırmasız müdahalenin meni olarak açarsak (yeni Yargıtay görüşü doğrultusunda -hukuki el atma olarak) Büyükşehir Belediye mi yoksa ilçe belediye mi davalı olarak göstermeliyiz?? Davayı kime açmalıyız??? |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
kamulaştırmasız el atmada kesinleşme | akgnc | Meslektaşların Soruları | 14 | 05-10-2016 16:45 |
Kamulaştırmasız el atma | Av.Tevfik TATAR | Meslektaşların Soruları | 2 | 15-06-2007 13:15 |
kamulaştırmasız el atma | Burak Demirci | Meslektaşların Soruları | 2 | 31-05-2007 19:04 |
Acil---Kamulaştırmasız El Atma | Av.Gülsüm Sezen | Meslektaşların Soruları | 4 | 29-03-2007 11:55 |
Kamulaştırmasız El Atma-Ecrimisil | arif0275 | Meslektaşların Soruları | 2 | 04-06-2006 20:46 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |