Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Bono Takibi-Yetki

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 06-03-2011, 20:12   #1
Mare Nostrum

 
Varsayılan Bono Takibi-Yetki

Müvekkil sözleşmeye bağlı alacağı için borçludan bono almış. Bono da keşide yeri yok ama borçlu adının altında adresi yazıyor(Kuşadası/Aydın) .Bonoda yetkili mahkeme olarak Kuşadası Mahkemeleri yazılmış.

Fakat aralarındaki sözleşmede yetkili olarak İzmir mahkemeleri belirlenmiş.

Bonoyu takibe koyacağım,İzmir İcra Daireleri yetkili midir?
Old 06-03-2011, 21:13   #2
yildiz2005

 
Varsayılan

Bonodan dolayı kambiyo senetlerine mahsus takip yapmayı düşünüyorsanız. Kambiyo senedi üzerinde belirtilmiş olan mahalde icra takibi yapmanızı tavsiye ederim.
Old 06-03-2011, 21:22   #3
Mare Nostrum

 
Varsayılan

Evet bonoyu kambiyo senetlerine özgü yolla takibe koymak istiyorum ama sözleşmedeki yetki maddesinden yararlanmak istiyorum. Bu konuda benzer karar da bulamadım...
Old 06-03-2011, 21:25   #4
tiryakim

 
Olumlu Yargıtay İlamı

T.C. YARGITAY
12.Hukuk Dairesi

Esas: 2009/19005
Karar: 2010/101
Karar Tarihi: 11.01.2010

YETKİ İTİRAZI - TAKİP DAYANAĞI BONONUN TANZİM YERİ - ÖDEME EMRİNİN BORÇLUYA TEBLİĞ EDİLDİĞİ YER - TAKİP DAYANAĞI BONODA YETKİLİ MAHKEMENİN BELİRLENMİŞ OLMASI - TAKİP BORÇLUSUNA İTİRAZ TARİHİNDE ÖDEME EMRİ ÇIKARILMAMIŞ OLMASI - İTİRAZIN KABULÜ GEREĞİ

ÖZET: Somut olayda takip dayanağı bononun tanzim yeri Çanakkale olup, ödeme emri de borçluya Çanakkale'de tebliğ edilmiştir. Takip dayanağı bonoda da ihtilaf halinde Çanakkale Mahkemelerinin salahiyetli olduğu kararlaştırılmış olmakla, takipte Bursa İcra Müdürlüğü yetkisizdir. Her dava açıldığı şartlara göre değerlendirileceğinden, diğer takip borçlusuna, itiraz tarihinde henüz ödeme emri çıkarılmamıştır. Başvuru tarihi itibariyle mahkemece, borçlunun yetki itirazının kabulüne karar verilmesi gerekir.(1086 S. K. m. 9, 22) (2004 S. K. m. 50) (6762 S. K. m. 689)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki borçlu vekili tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü:

Karar: Bonoya dayalı olarak, borçlunun ikametgahının bulunduğu yerdeki genel yetkili icra dairesinde (HUMK. 9.md.), bonoda öngörülen ödeme yerinde ancak, TTK'nun 689/3. maddesine göre ödeme yeri gösterilmeyen bonoda, ödeme yerinin <keşide yeri> olduğunun kabulü gerekeceğinden, bononun tanzim yerinde icra takibi yapılabilir.

İİK. nun 50. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken HUMK. nun 22. maddesi gereğince, kamu düzeni ile ilgili bulunmayan hallerde taraflar yetkili mahkemeyi (icra dairesini) sözleşme ile belirleyebilirler.

Borçlular birden fazla ise İİK'nun 50. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken HUMK'nun 9/2. maddesi uyarınca borçlulardan birinin ikametgahı icra dairesinde de takip yapılabilir.

Somut olayda takip dayanağı bononun tanzim yeri Çanakkale olup, ödeme emri de borçluya Çanakkale'de tebliğ edilmiştir. Takip dayanağı bonoda da ihtilaf halinde Çanakkale Mahkemelerinin salahiyetli olduğu kararlaştırılmış olmakla, takipte Bursa İcra Müdürlüğü yetkisizdir.

Yukarıda da belirtildiği gibi İİK. nun 50. maddesinin göndermesiyle uygulanması gereken HUMK’nun 9/2. maddesinin 1.cümlesine göre, davalı birden fazla ise bunlardan birinin ikametgahında takip yapılabilir ve bu durumda diğer borçlular yetki itirazında bulunamazlar. Ancak, anılan hüküm yalnız borçlulardan birinin ikametgahındaki (onun için genel yetkili) icra dairesinde takip yapılması hali içindir. Borçlulardan biri için özel yetkili bir icra dairesinde takip yapılması halinde HUMK’nun 9/2. maddesinin 1.cümlesi hükmü uygulanmaz. Anılan kuralların somut olaya uygulanmasında; borçlunun örnek 10 numaralı ödeme emrinin 27.04.2009 tarihinde kendisine tebliği üzerine, yasal beş günlük süre içerisinde 04.05.2009 tarihinde icra mahkemesine başvurarak icra dairesinin yetkisine itiraz ettiği, diğer takip borçlusuna ise itiraz tarihinde henüz ödeme emrinin tebliğ edilmediği anlaşılmaktadır.

Her dava açıldığı şartlara göre değerlendirileceğinden, diğer takip borçlusu Ali Özkan'a, itiraz tarihinde henüz ödeme emri çıkarılmadığından, somut olayda İİK'nun 50. maddesinin göndermesiyle uygulanması gerekli HUMK'nun 9/2. maddesinin uygulama yeri bulunmamaktadır. Başvuru tarihi itibariyle mahkemece, borçlunun yetki itirazının kabulüne karar verilmesi gerekirken aksine düşüncelerle bu yöne ilişkin istemin reddi ile işin esasının incelenmesi isabetsizdir.

Sonuç: Borçlu vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK.366. ve HUMK.428. maddeleri uyarınca BOZULMASINA, bozma nedenine göre sair temyiz itirazının incelenmesine şimdilik yer olmadığına, 11.01.2010 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları


Kıymetli Meslektaşım İşinize yarayabilir düşüncesi ile kararı ekliyorum.Kolay gelsin...
Old 06-03-2011, 21:31   #5
Av. Yavuz Şahin

 
Varsayılan

Eğer yetki sözleşmesinde elinizdeki bonoya ilişkin yetki düzenlenmesi yoksa bence bonoyu alacaklının ikametgahında takibe koyabilirsiniz.

Bono kayıtsız şartsız para borcu içerir. BK'ya göre para borçları alacaklının ikametgahında ödenir. Bu nedenle takibi alacaklının ikametgahında yapabilirsiniz.

Konuya ilişkin,

Alıntı:
T.C. YARGITAY 6.Hukuk Dairesi
Esas: 2008/9297 - Karar: 2008/12258 - Karar Tarihi: 10.11.2008

Dava: Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan alacak davasına dair karar davacı tarafından süresi içinde temyiz edilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü.

Karar: Dava, kira alacağının tahsiline ilişkindir. Mahkemece yetkisizlik kararı verilmiş, hüküm davacı tarafından temyiz edilmiştir.

Davada dayanılan ve hükme esas alınan 01.02.2005 başlangıç tarihli ve 560 gün süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında bir uyuşmazlık bulunmamaktadır. Sözleşmenin kira bedeli bölümünde <kira parası nakit olmayıp kiraya verilen arazilerin yapılaşmaya müsait olacak biçimde kooperatif sorumlu mimarı Erol'un belirteceği kotta hafriyatının ve tesviyesinin yapılacağı, bu sebeple kiracı şirkete hiçbir bedel ödenmeyeceği, kiracı şirketin söz konusu taşınmazları şantiye ve konkosör faaliyet alanı olarak kullanacağı, bir başkasına kiraya vermeyeceği, alt kiracı almayacağı, kira süresinin bitiminde kiracı taahhüt ettiği işleri bitirmiş olarak tesviye edilmiş ve boş olarak kooperatife teslim edileceği> kararlaştırılmıştır.

Kira sözleşmesi iki taraf için borç doğuran bir akit olup, bunun sonucu kiralayan, kiralanan şeyi belli bir süre için kullanmak ya da yararlanmak üzere kiracıya bırakır. Kiracı da buna karşılık kiralayana bir bedel ödemekle yükümlü olur. Kullanma karşılığı ödenecek bedele kira bedeli denir. Kira karşılığı kural olarak paradır. Ancak bu bedel paradan başka bir şey, örneğin hizmet akdi veya bir şey imal etme (istisna akdi) gibi şeyler de olabilir. Bu nedenle 01.02.2005 başlangıç tarihli sözleşmede kira bedeli para olarak kararlaştırılmamış, arsa üzerinde yapılacak hafriyat ve tesviye karşılığı hizmet olarak belirlenmiştir.

Bu ilkeler çerçevesinde taraflar arasında düzenlenen sözleşmenin tüm unsurları itibariyle kira sözleşmesi niteliğinde olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan süre bitiminde davalı taşınmazı tahliye etmeyip kiracılığını devam ettirmiştir. BK'nın adi kiraya ilişkin hükümlerine tabi olan kira sözleşmesi, aynı Yasa'nın 263. maddesi gereğince taraflarca feshedilmediğinden süresinin bitimiyle süresiz hale dönüşmüş olup, bu nedenle kiracılığı devam eden davalının taşınmazı haksız işgal ettiği de düşünülemez. Davacı bu kira akdine dayanarak kira bedeli olarak belirlenen hafriyat ve tesviyenin eksik yapılmasından kaynaklanan ve eksik yapılan hizmet bedelinin yerine getirilmesi için tespit edilen bedelin yani kira alacağının tahsilini isteyebilir.

Taraflar arasındaki ilişki kira sözleşmesi olarak nitelendirildikten sonra mahkemenin yetkisine ilişkin itirazın da bu nitelendirmeye bağlı olarak çözümlenmesi gerekir. HUMK'nın 9. maddesi hükmü uyarınca kural olarak yasada aksine hüküm bulunmadıkça davanın açıldığı tarihte davalının ikametgahı sayılan yer mahkemesi yetkili ise de davacının istemi kira sözleşmesinden kaynaklanan kira alacağı olduğuna göre HUMK'nın 10. maddesi uyarınca sözleşmeden doğan uyuşmazlıkta sözleşmenin yerine getirileceği yer mahkemesi yetkili olduğu gibi BK'nın 73. maddesi gereğince kira borcu alacaklıya götürülerek ödenmesi gereken borçlardan olduğundan davacının ikametgahı mahkemesi de yetkilidir.


Umarım faydalı olur.
Taşınmazın bulunduğu yer ve davacının ikametgahı K... köyü Ula/Muğla olup, sözleşmenin bu adreste yapıldığı anlaşılmaktadır. Borcun ifa edileceği ve sözleşmenin yapıldığı yer itibariyle yetkili mahkeme Ula mahkemesi olduğundan, mahkemece işin esasının incelenerek sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken, yazılı şekilde yetkisizlik kararı verilmesi doğru olmadığından hükmün bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Hükmün yukarıda açıklanan nedenle BOZULMASINA ve istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 10.11.2008 tarihinde oybirliği ile karar verildi.

Old 06-03-2011, 21:42   #6
tiryakim

 
Olumlu Hangi mahkeme

Yavuz Bey ; verdiğiniz karardan yola çıkarak bir soru sormak istiyorum ;

Alıntı:
HUMK'nın 10. maddesi uyarınca sözleşmeden doğan uyuşmazlıkta sözleşmenin yerine getirileceği yer mahkemesi yetkili olduğu gibi BK'nın 73. maddesi gereğince kira borcu alacaklıya götürülerek ödenmesi gereken borçlardan olduğundan davacının ikametgahı mahkemesi de yetkilidir.


Kira borcu alacaklıya götürülerek ödenmesi gereken borçlardan denilmektedir. Peki alacaklı birden fazlaysa mesela alacaklarından bir tanesi ankara bir tanesi adana bir tanesi bursa da ise hangi mahkeme yatkili olur ?
Old 06-03-2011, 22:26   #7
BALDIRAN

 
Varsayılan

Ben ce bonoya bağlanmış borç, görüldüğünde ödenecek bir borçtur, bononuntedavül edilebilme özelliği gereği, borçlu, bononun kimin elinde olduğunu bilemez, bu nedenle bonoyu, alacaklının ikametgahında takibe koyamazsınız, sadece borçlunun ikametgahındA yada bonoda özel yetkili bir yer varsa orada koyabilirsiniz diye düşünüyorum.Saygılar.
Old 07-03-2011, 11:06   #8
avukatmine

 
Varsayılan

Merhaba benim sorum müvekkil evini bir şahsa satıyor taşınmaz antalyada. ve taşınmaz bedeli için müvekkil borçluya fatura gönderiyor ancak borçlu ödemeyi kabul etmiyor. bizde faturaya karşı ilamsız takip yaptık. borçlu ikametgahının ankara olması sebebi ile yetkiye ve borca itiraz etti. yetkiye ve borcun itirazının kaldırılması için asliye hukuk mahkemesinde dava açacağım. ancak yetki konusunda sıkıntı çekmekteyim. icra takibinde yetki itirazını kabul edip görevli icra müdürlüğünemi göndereyim yoksa taşınmaz bedelinin ödenmesi için açılan faturada "taşınmazın aynından doğan davalar taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılır "kuralından hareket mi edeyim. bilidğim kadarı ile icra müdürlüğünde yetkiye itirazın kabulü harca tabi. görevli icra müdürlüğünde tekrar harç ödeniyormu yoksa sadece ödeme emri göndermem yeterli olacakmıdır? yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.
Old 07-03-2011, 11:37   #9
Av. Yavuz Şahin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan tiryakim
Yavuz Bey ; verdiğiniz karardan yola çıkarak bir soru sormak istiyorum ;



Kira borcu alacaklıya götürülerek ödenmesi gereken borçlardan denilmektedir. Peki alacaklı birden fazlaysa mesela alacaklarından bir tanesi ankara bir tanesi adana bir tanesi bursa da ise hangi mahkeme yatkili olur ?

Sayın Tiryakim,
Kira borcunun kira sözleşmesinde nasıl ödeneceği düzenlenmiş mi?
Old 07-03-2011, 13:05   #10
Av.Serkan Arıcan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Mare Nostrum
Müvekkil sözleşmeye bağlı alacağı için borçludan bono almış. Bono da keşide yeri yok ama borçlu adının altında adresi yazıyor(Kuşadası/Aydın) .Bonoda yetkili mahkeme olarak Kuşadası Mahkemeleri yazılmış.

Fakat aralarındaki sözleşmede yetkili olarak İzmir mahkemeleri belirlenmiş.

Bonoyu takibe koyacağım,İzmir İcra Daireleri yetkili midir?

1. Bono sebepten mücerrettir. Zaten sebebe bağlı veya bir sözleşme ile ilişkilidir derseniz, bu kez kambiyo senetlerine mahsus takip yolu ile takip edemezsiniz. Bu nedenle sözleşmeden bahsetmeden sadece ve sadece bonoyu takibe koymalısınız.

2. Bonoyu incelediğimizde ve genel yetki kuralına göre de yetkili yer Kuşadası' dır. Ancak yetki itiraz davası yemeyi, bir miktar zaman kaybını ve en fazla 200 TL si vekalet ücretinden oluşabilecek zararı göze alırsanız İzmir' den de yürüyün derim. (Şahsen ben böyle yapıyorum. Yetki itirazı gelmeyede bilir çünkü.)
Old 07-03-2011, 13:11   #11
Av.Serkan Arıcan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan avukatmine
Merhaba benim sorum müvekkil evini bir şahsa satıyor taşınmaz antalyada. ve taşınmaz bedeli için müvekkil borçluya fatura gönderiyor ancak borçlu ödemeyi kabul etmiyor. bizde faturaya karşı ilamsız takip yaptık. borçlu ikametgahının ankara olması sebebi ile yetkiye ve borca itiraz etti. yetkiye ve borcun itirazının kaldırılması için asliye hukuk mahkemesinde dava açacağım. ancak yetki konusunda sıkıntı çekmekteyim. icra takibinde yetki itirazını kabul edip görevli icra müdürlüğünemi göndereyim yoksa taşınmaz bedelinin ödenmesi için açılan faturada "taşınmazın aynından doğan davalar taşınmazın bulunduğu yer mahkemesinde açılır "kuralından hareket mi edeyim. bilidğim kadarı ile icra müdürlüğünde yetkiye itirazın kabulü harca tabi. görevli icra müdürlüğünde tekrar harç ödeniyormu yoksa sadece ödeme emri göndermem yeterli olacakmıdır? yardımlarınız için şimdiden teşekkür ederim.

Üstad, yanlış anlamıyorum değil mi? Müvekkiliniz evini satmış ve bedeli için fatura mı kesmiş? Yetkiye itirazı kabul edip dosyayı yetkili yere götürün, herhangi bir harca tabi değildir! Orada yeniden ödeme emri çıkacaksınız. O ödeme emrinde borca itiraz ederse dava açılacak. Ancak görevli mahkeme taraflar tacir ise( ki fatura var) Asliye ticaret mahkemesi olabilir, iyi inceleyin derim. Ancak tapuda satış yaparken alıcı veya vekili, satıcı veya vekili huzurda hazır olur ve bedelin ödendiği taraflarca teyit edilir. Ben sonradan gayrimenkul için fatıra kesildiğini bilmiyorum doğrusu...
Old 08-03-2011, 00:01   #12
Mare Nostrum

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Serkan Arıcan
1. Bono sebepten mücerrettir. Zaten sebebe bağlı veya bir sözleşme ile ilişkilidir derseniz, bu kez kambiyo senetlerine mahsus takip yolu ile takip edemezsiniz. Bu nedenle sözleşmeden bahsetmeden sadece ve sadece bonoyu takibe koymalısınız.

2. Bonoyu incelediğimizde ve genel yetki kuralına göre de yetkili yer Kuşadası' dır. Ancak yetki itiraz davası yemeyi, bir miktar zaman kaybını ve en fazla 200 TL si vekalet ücretinden oluşabilecek zararı göze alırsanız İzmir' den de yürüyün derim. (Şahsen ben böyle yapıyorum. Yetki itirazı gelmeyede bilir çünkü.)

Peki bonoda borçlu isminin altında adres var orda Kuşadası/Aydın yazıyor. Ayrıca bir tanzim yeri yazılmış değil. Bildiğim kadarıyla tanzim yeri alacaklı tarafından doldurulabiliyor. Tanzim tarihinin yanına "İzmir" yazılsa olur mu? (Hem hukuki hem etik açıdan soruyorum)
Old 08-03-2011, 11:32   #13
Av.Serkan Arıcan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Mare Nostrum
Peki bonoda borçlu isminin altında adres var orda Kuşadası/Aydın yazıyor. Ayrıca bir tanzim yeri yazılmış değil. Bildiğim kadarıyla tanzim yeri alacaklı tarafından doldurulabiliyor. Tanzim tarihinin yanına "İzmir" yazılsa olur mu? (Hem hukuki hem etik açıdan soruyorum)

Benim bildiğim kadarı ile bonoda tanzim tarihinin yanına keşide yeri yazılmaz. Sadece bononun son cümlesinde yetkili yer belirtilir. Senette oynama yapmamanızı tavsiye ederim, hem etik hem hukuki açıdan
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
bono-adi takip-yetki-teminat senedi-itiraz gamze tuna Meslektaşların Soruları 3 16-02-2011 00:28
Bono Takibi İsmail metin Meslektaşların Soruları 3 15-10-2009 00:15
Sahte bono da yetki Emin GÜNEŞ Meslektaşların Soruları 1 08-01-2009 22:31
bono takibinde yetki ve faiz sorunu qendal21 Meslektaşların Soruları 8 08-01-2009 15:47
Bono takibi, zaman aşımı, alacağın ıspatı Av.Nebi Meslektaşların Soruları 7 08-09-2007 15:21


THS Sunucusu bu sayfayı 0,07620001 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.