menfi tespit davası-maaş haczi

Menfi tespit davası sonucu borçlu lehine sonuçlanmış, ancak karar kesinleşmemiştir. Borçlunun maaşı üzerinde haciz vardır ve kesinti devam etmektedir. Borçlu vekilince borçlunun maaşındaki kesintinin durdurulması talep edilmiştir.
İlamlı takiplerde ilamın yargıtay tarafından bozulması halinde takibin durdurulmasına karar verilir. Baki Kuru tarafından bu halde (Yargıtayın eski görüşünden döndüğü belirtilmektedir) borçlunun maaşı üzerindeki haczin kaldırılmayıp, kesintinin durdurulması gerektiği yönünde doktrini mevcuttur. İlamın bozulması ile menfi tespit davasının borçlu lehine sonuçlanması neticesi itibari ile aynı sonuçları doğurmak ve takip durdurulmakta, kararın kesinleşmesini müteakip icra eski haline iade edilmektedir. Yargıtayca ilamın bozulması halinde uygulanacak doktrinin menfi tespit davası sonucunda da uygulanıp uygulanamayacağı hususunda görüşleriniz ve var ise yargıtay kararı.
Aynı durumda araç kaydı üzerine konulan yakalama şerhleri için de kıyasen uygulanabilir diye düşünmekteyim, düşüncelerinizi paylaşırsanız sevinirim.

İİK Md.72/5 "Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir."

Borçlu lehine hüküm kurulduğu için takibin ve dolayısıyla kesintilerin de durması gerekir. Bundan sonra kararın kesinleşme beklenmeli ve kesinleştikten sonra eski hale iade ile ilgili işlemler yapılmalıdır.

Aynı sebeple araç üzerindeki yakalama şerhinin de kaldırılması gerekmektedir. Zira takip durması gerektiğinden aracın yakalanması borçluyu mağdur edecektir.

Bu hususta yargıtay kararına gerek olduğunu da sanmamaktayım. Kanaatimce kanun maddesi yeterince açıktır.