![]() |
|
![]() |
|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
![]() |
![]() |
#1 |
|
![]() müvekkil ayıplı ürün nedeniyle hakem heyetine başvurur ve sözleşmenin feshi ile ödediği taksiti geri alıp ürün iadesine karar verilir.Ancak bu arada firma icra takibine başlar tebliğden haberi olmadığı için itiraz edip hakem heyeti kararını sunarak takibi durdurmaz.evine hacze gelinir,çilingirle girilir ve telefonla aranır.gelir ve elindeki kararı gösterir ama tabiiki avukat kendsini bağlamadığını söyler ve taahhütte bulunur.Şimdi menfi tespit davası açmaktan başka bir yolumuz var mıdır?tebligatın usulüne uygun olmaması halinde yapacağımız ne olmalıdır.taahhüdden vazgeçmek bu kararla mümkün değil midir?müvekkil benden önce hakimle ve başka bir avukatla görüşmüş.herikisi de savcılığa suç duyurusu,taahhüt ettiği borcu ödememesi ve maddi manevi tazminat hakkı olduğunu söylemişler.buna dayanarak taahhüdü ihlal etmiş ikinci taksidi ödememiş.şu an avukat sürekli arayıp borcu yatırmasını istiyor.Ayrıca icraya değil kendi hesaplarına yatırmasını istiyor,ilk taksidi de avukatın hesabına yatırmış zaten.ben taahhüdünü ihlal etmemesi ancak menfi tespit ve alacak davasından başka yolunun olmadığı kanaatindeyim.ancak diğer meslektaşlarımın önerilerini de almak istiyorum.
|
![]() |
#2 |
|
![]() Taahhüt alınırken dosya hesabı açık olarak hesaplandığında ayrıca müvekkiliniz borcu kabul ettiğini beyan etti ise, tutanakta borca karşı dediğiniz itirazları geçmedi ise menfi tespit davası açma yolunuz da kapanmış olabilir.Öncelikle icra dosyasını incelemenizde yarar var diye düşünüyorum
|
![]() |
#3 | |||||||||||||||||||
|
![]()
|
![]() |
#4 |
|
![]() bu durumda ben ödenen kısım için istirdat ödenmeyen kısım için menfi tespit davası açmayı uygun buldum.Dilekçemi yazdım ve icranın durdurulmasını istedim.Ancak borç miktarı az olduğu için vatandaşın kendisinin takip etmesini avukatlık ücretinin borçtan fazl aolacağını söyledim ve dilekçesini verdim.bedel itibariyle de sulh huka açtım.Ancak hakim asliye hukuka açılması gerektiğini söyleyerek geri göndermiş.Dilekçeyi değiştirdim.Bunun sebebi borcun olmadığını ispat eden tüketici hakem heyeti kararı olabilir mi?Ben buna rağmen sulhun görevli olması gerktiği kanaatindeyim.
|
![]() |
#5 |
|
![]() Neden Tüketici Mahkemesinde dava açmıyorsunuz?
|
![]() |
#6 |
|
![]() meselenin icrayı durdurmak olmasından hareketle sulh hukukta açmayı uygun buldum.Tüketici mahkemesiyle ilgili bir ihtilaf yok.Zaten hakem heyeti sorunu çözmüş ve ona göre icranın durdurlmasını talebettim.
|
![]() |
#7 |
|
![]() Mesajınızı yazdığınız tarih (19.10.2011) itibarıyla, davayı sulh hukuk mahkemesinde açmadan önce 6100 sayılı HMK.nun göreve ilişkin maddelerini bir kez daha dikkatle incelemenizi öneririm. Saygılar
|
![]() |
#8 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Asliye hukuk mahkemelerinin görevi MADDE 2 - (1) Dava konusunun değer ve miktarına bakılmaksızın malvarlığı haklarına ilişkin davalarla, şahıs varlığına ilişkin davalarda görevli mahkeme, aksine bir düzenleme bulunmadıkça asliye hukuk mahkemesidir. (2) Bu Kanunda ve diğer kanunlarda aksine düzenleme bulunmadıkça, asliye hukuk mahkemesi diğer dava ve işler bakımından da görevlidir. Sulh hukuk mahkemelerinin görevi MADDE 4 - (1) Sulh hukuk mahkemeleri, dava konusunun değer veya tutarına bakılmaksızın; a) Kiralanan taşınmazların, 9/6/1932 tarihli ve 2004 sayılı İcra ve İflas Kanununa göre ilamsız icra yoluyla tahliyesine ilişkin hükümler ayrık olmak üzere, kira ilişkisinden doğan alacak davaları da dahil olmak üzere tüm uyuşmazlıkları konu alan davalar ile bu davalara karşı açılan davaları, b) Taşınır ve taşınmaz mal veya hakkın paylaştırılmasına ve ortaklığın giderilmesine ilişkin davaları, c) Taşınır ve taşınmaz mallarda, sadece zilyetliğin korunmasına yönelik olan davaları, ç) Bu Kanun ile diğer kanunların, sulh hukuk mahkemesi veya sulh hukuk hakimini görevlendirdiği davaları,görürler. Para alacakları ile ilgili tüm davalar asliye hukukta açılır. Bana göre hakimin kararı doğru.HMK 4. maddede sulh hukuk mahkemesinin görevine giren davalar bellidir. Eğer borçlunun verdiği ödeme taahhüdünde '' Borçu kabul ediyorum.Borca karşı hiçbir itirazım yok '' gibi bir ibare yazıyorsa açacağınız davaların hiçbirinden sonuç alacağınızı sanmıyorum. Kolaylıklar Dilerim... |
![]() |
#9 |
|
![]() usulsüz tebliğ nedeniyle merciye başvurmanız halinde tebliğin usulüne uygun yapılmadığına karar verilirse. taahhüdün bir anlamı kalmaz ve ayrıca icranın iadesi yoluna gidilir. ancak sanıyorum süreleri kaçırmışsınız. bu durumda TÜKETİCİ mahkemesinde menfi tespit ve istirdad davası açmanız gerekir. taahhüdün haciz baskısı altında verildiğini gerçek iradesini yansıtmadığını, zaten konuyla ilgili tüketici hakem heyetine başvurulduğunu diekçenize ekleyebilirsiniz.
iyi çalışmalar |
![]() |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
sgk'nın iş kazası olmadığına dair tesbit kararından sonra hukuki süreç | bb6549 | Meslektaşların Soruları | 3 | 15-08-2011 13:10 |
şahit olunmadığına dair polisle zabıt tutturmak | Konuk | Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) | 1 | 17-04-2010 08:21 |
müflis olunmadığına dair belge | melis aksu | Meslektaşların Soruları | 2 | 03-08-2008 20:39 |
Müflis olunmadığına ve konkordato ilan edilmemesine dair | Av.Turgut Kaan Kayacan | Meslektaşların Soruları | 5 | 28-05-2008 17:30 |
ölümden sonra,vekaletname ile gayrimenkul satışı-45 yıl sonra dava | Av.Hikmet ÖZLÜ | Meslektaşların Soruları | 1 | 03-04-2007 11:49 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |