Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İhalenin Feshi ve Karar Düzeltme-ACİL

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 04-01-2008, 15:45   #1
pallanco

 
Varsayılan İhalenin Feshi ve Karar Düzeltme-ACİL

İcra Mahkemesi ihalenin feshi davasının reddi kararı veriyor. Yargıtay onama kararı veriyor. Bu noktadan sonra karar düzeltme hakkı var mıdır ? Varsa bile, karar düzeltme talep edildiğinde ihale alıcısı yine de tescil isteyebilir mi ? Yani buradaki karar düzeltme talebi ilamın icrasını durdurur mu ? Teşekkürler.
Old 04-01-2008, 16:13   #2
Av. Bülent Sabri Akpunar

 
Varsayılan

İcra Hakimliğinin temyizi kabil tüm kararları hakkında karar düzeltme yolunun açık olduğu kabul edilmektedir.Karar düzeltme satış dahil hiçbir icra işlemini durdurmaz.Ancak karar kesinleşmedikçe ihale bedelinin alacaklılara ödenmeyeceği öğretide ve uygulamada kabul edilmektedir.

Alıntı:
T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2000/11999
K. 2001/368
T. 18.1.2001
• İHALENİN FESHİ DAVASI ( Alıcının Satış Bedeli İçin Banka Teminat Mektubu Vermesi - Teminatın Paraya Çevrilme Zamanı Hakkında Yasada Açık Hüküm Bulunmaması )
• İCRA MEMURUNUN KUSURU ( Merci Kararı Onandıktan Sonra Teminat Mektubunu Paraya Çevirmesi - Teminatın Paraya Çevrilme Zamanı Hakkında Yasada Açık Hüküm Bulunmaması )
• İHALE BEDELİ ( İhalenin Feshi Davası/İcra Memurunun Merci Kararı Onandıktan Sonra Teminat Mektubunu Paraya Çevirmesi - Karar Kesinleşmeden Alacaklılara Ödenemeyeceği )
• MERCİ KARARININ ONANMASINDAN SONRA TEMİNAT MEKTUBUNUN PARAYA ÇEVRİLMESİ ( İcra Memurunun Kusuru - Karar Kesinleşmeden Alacaklılara Ödenemeyeceği )
• TEMİNAT MEKTUBUNUN PARAYA ÇEVRİLMESİ ( Merci Kararının Onanmasından Sonra/İcra Memurunun Kusuru - Karar Kesinleşmeden Alacaklılara Ödenemeyeceği )
• İCRA MEMURUNUN EYLEMİ NEDENİYLE UĞRANILAN ZARARIN TAZMİNİ ( Merci Kararı Onandıktan Sonra Teminat Mektubunu Paraya Çevirmesi - Karar Kesinleşmeden Alacaklılara Ödenemeyeceği )
2004/m.5,134,363,364
1086/m.422
ÖZET : Dava, icra memurunun eylemi nedeniyle uğranılan zararın tazmini talebine ilişkindir. İhalenin feshi davası açılmış ise alıcı satış bedeli için banka teminat mektubu verebilir. Teminatın ne zaman paraya çevrileceği hususunda yasada açık bir hüküm yoktur. İcra Tetkik Merciinin verdiği ihalenin feshi veya reddi kararının temyizi satıştan başka icra işlemini durdurmaz. Karar düzeltme talep edilmiş ise satış dahil hiçbir icra işlemi durmaz. Bu nedenle merci kararları onanmakla icra işlemleri kaldığı yerden devam eder. Ancak karar kesinleşmedikçe ihale bedelinin alacaklılara ödenmeyeceği öğretide ve uygulamada kabul edilmektedir. Açıklanan nedenlerle, icra memurunun merci kararının onanmasından sonra teminat mektubunu paraya çevirmekte kusurlu davrandığı ve bu eylemi ile zarara sebep olduğu, fakat, açık bir kanun hükmüne aykırı hareket ettiği kabul edilemez.

DAVA : Dava dilekçesinde 400.000.000 lira tazminatın faiz ve masraflarla birlikte davalı taraftan tahsili istenilmiştir. Mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü.

KARAR : Dava dilekçesinde, icra memurunun eylemi nedeniyle uğranılan zararın davalı Adalet Bakanlığından tahsili istenilmiştir.

Davacı, Kütahya 2. İcra Müdürlüğü'nün 1999/460 sayılı takip dosyasında ihaleye katılmış, borçlunun açtığı ihalenin feshi davası üzerine ihale bedeli karşıliğında banka teminat mektubu vermiştir. Reddedilen ihalenin feshi davasının henüz kesinleşmesi beklenmeden icra müdürlüğünce teminat mektubu paraya çevrilmiş ise de şikayet üzerine davacı yeniden teminat mektubu vererek satış bedelini geri almış, ancak yeni bir teminat mektubu ibraz etmiştir. Davada ikinci teminat mektubu için yapılan 272.000.000 lira gider ile ihale bedelinin bankada vadesiz hesapta bekletilmesi nedeniyle 120.000.000 lira faiz kaybı olduğunu, toplam 350.000.000 lira maddi ve 50.000.000 lira manevi tazminatın faizi ile birlikte tahsili talep ve dava edilmiştir.

Davalı idare vekili, masraflara teminat mektubunu ibraz edenin katlanması gerektiğini, yersiz ve dayanaktan yoksun davanın reddini savunmuş, mahkemece davanın kabulü cihetine gidilmiş olup, karar davalı vekili tarafından süresinde temyiz edilmiştir.

İİK.'nun 5. maddesi hükmüne göre: "İcra ve iflas dairesi görevlilerinin kusurlarından doğan tazminat davaları, idare aleyhine açılabilir." O halde bu davanın açılabilmesi için; İcra dairesi görevlilerinin görevlerini yaparken hukuka aykırı davranması, bu davranışın açık bir kanun hükmüne aykırılık teşkil etmesi ( kusur ) ve bundan üçüncü kişinin zarara uğraması ve eylem veya işlem ile zarar arasında uygun illiyet bağı bulunması gerekmektedir.

İİK. madde 134/son'da ihalenin feshi davası açılmış ise alıcının satış bedelini nakden ödeyecek yerde ( masraflarına kendisi katlanarak ) banka kefaleti gösterebileceği belirtilmiş ise de teminatın ne zaman paraya çevrileceği konusunda sözü edilen maddede açık bir hüküm bulunmamaktadır.

İcra Tetkik Merciilerinin verdiği ihalenin feshi ( veya reddi ) kararının temyiz kabiliyeti varsa da ( İİK. mad. 363 ), temyizin satıştan başka icra muamelelerini ( İİK. mad. 364 ), karar düzeltme isteğinin de icrayı durdurmayacağı ( HUMK. mad. 422 ) açıklanmış olup, İİK.'da aksine bir hüküm bulunmadığından tashihi karar isteğinde bulunulmasının satış dahil hiçbir icra işlemini durdurmayacağı, bundan ötürü merci kararları onanmakla icra muamelelerine kaldığı yerden devam edilebileceği, yalnız karar kesinleşmedikçe ihale bedelinin alacaklılara ödenmeyeceği öğretide ve uygulamada kabul edilmektedir.

Açıklanan bu hukuki olgular karşısında icra memurunun merci kararının onanmasından sonra teminat mektubunu paraya çevirmesinde kusurlu davrandığının ve bu eylemi ile zarara sebep olduğunun ( açık bir kanun hükmüne aykırı hareket ettiğinin ) kabulü doğru görülmediği gibi, delil ve gerekçe gösterilmeksizin unsurları da oluşmayan manevi tazminat talebini de içerir şekilde davanın kabulüne karar verilmesi doğru görülmemiştir.

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK.'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.1.2001 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

yarx
Old 04-01-2008, 16:28   #3
pallanco

 
Varsayılan

Teşekkür ederim ilginize.

Ancak ben, karar düzeltme olsa bile sonucunu beklemeden ihale alıcısının ihale konusu taşınmazı kendi adına tescil ettirip ettiremeyeceğini merak ediyorum.

Karar düzeltme hakkı konusunda da İ.İ.K. 366. maddedeki değişiklikler nedeniyle açıkçası kararsızım. Karar düzeltme hakkının kalkması, istinaf mahkemeleri kurulunca mı kalkacak, yoksa şu anda da kalktı mı zaten ?
Old 04-01-2008, 17:37   #4
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan pallanco
Teşekkür ederim ilginize.

Ancak ben, karar düzeltme olsa bile sonucunu beklemeden ihale alıcısının ihale konusu taşınmazı kendi adına tescil ettirip ettiremeyeceğini merak ediyorum.

Karar düzeltme hakkı konusunda da İ.İ.K. 366. maddedeki değişiklikler nedeniyle açıkçası kararsızım. Karar düzeltme hakkının kalkması, istinaf mahkemeleri kurulunca mı kalkacak, yoksa şu anda da kalktı mı zaten ?

İstinaf mahkemeleri henüz faaliyete geçmediği için İİK 366 ıncı madde eski haliyle yürürlüktedir.

Saygılarımla
Old 04-01-2008, 23:24   #5
pallanco

 
Varsayılan

Teşekkür ederim.

Karar düzelrtme yoluna gidilebileceği anlaşıldı. Peki, karar düzeltme olsa bile sonucunu beklemeden ihale alıcısının ihale konusu taşınmazı kendi adına tescil ettirip ettiremeyeceğini merak ediyorum.
Old 05-01-2008, 00:12   #6
ali ekmekçi

 
Varsayılan

bu konuda yargıtay kararı bulamadım ama ihalenin feshi davaları gayrımenkulün aynıyla ilgili olduğuna göre kesinleşme gerekir ve kesinleşme de karar düzeltme yolu da reddedilirse mümkün olacağından alıcı tescil yaptıramaz diye düşünüyorum.
Old 05-01-2008, 00:32   #7
Av.Suat Ergin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan pallanco
Teşekkür ederim.

Karar düzelrtme yoluna gidilebileceği anlaşıldı. Peki, karar düzeltme olsa bile sonucunu beklemeden ihale alıcısının ihale konusu taşınmazı kendi adına tescil ettirip ettiremeyeceğini merak ediyorum.

İİK 366 ıncı maddede açık hüküm bulunmaktadır. Kesinleşmeden tescil edilemez. Ancak mülkiyet alıcıya geçmiş bulunmaktadır.

Saygılarımla
Old 05-01-2008, 01:24   #8
Mustafa ÖZCAN

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan pallanco
Teşekkür ederim.

Karar düzelrtme yoluna gidilebileceği anlaşıldı. Peki, karar düzeltme olsa bile sonucunu beklemeden ihale alıcısının ihale konusu taşınmazı kendi adına tescil ettirip ettiremeyeceğini merak ediyorum.

T.C.

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 1983/3036

K. 1983/4376

T. 2.6.1983

DAVA : Mercii kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine, bu işle ilgili dosya mahallinden daireye 28.3.1983 tarihinde gönderilmiş olmakla okundu ve gereği görüşülüp düşünüldü
KARAR : Taşınmaz 25.5.1981 tarihinde ihale edilmiş, bu ihalenin feshi borçlu mirasçıları ve borçlu şirket tarafından ayrı ayrı davalarla 1.6.1981 tarihinde ve süresinde istenmiş, mirasçılar tarafından açılan dava 16.4.1982 tarihinde vazgeçme sebebiyle reddedilip kesinleşmiş, şirket tarafından açılan dava da 20.11.1981 tarihinde reddedilmiş ve kesinleşmiştir. Süresinde ihalenin feshi istendiğinden İİK.nun 134. maddesi son fıkrası gereğince alıcı, verilen 20 günlük mehil içinde satış bedelini karşılıyacak miktarda 1.6.1981 tarihinde 4.660.000 liralık, 15.6.1981 tarihinde 15.340.000 liralık teminat mektuplarını yatırmış olmasına, ihalenin feshi isteklerinin red kararlarının kesinleşmesi üzerine alıcı adına tapuya tescil edilmesinde 134. maddenin 6. fıkrasına göre bir usulsüzlük bulunmamasına ve tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre yerinde bulunmayan temyiz sebeplerinin reddiyle usul ve kanuna uygun mercii kararının İİK.nun 366. ve HUMK.nun 438. maddeleri uyarınca ONANMASINA, 500 lira onama harcının temyiz edenden alınmasına, peşin harcın mahsubuna bakiye kalmadığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 2.6.1983 gününde oybirliğiyle karar verildi.


Cümlenin aksinden İhalenin Feshi Kararının kesinleşmesinden önce tapuya tescil usulsüz olacaktır. Kararın kesinleşmesi içinde tüm yargı yollarının tüketilmesi gerektiğini hatırlatmaya gerek yok zannediyorum.

Saygılarımla...
Old 06-01-2008, 15:17   #9
Av.Ergün Vardar

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY
10.Hukuk Dairesi
Esas: 2004/9086
Karar: 2005/1982
Karar Tarihi: 01.03.2005
ÖZET: 6183 sayılı Yasanın 99. maddesindeki, <Tescil için tapu dairesine yapılacak tebligat şikayet için muayyen müddetin geçmesinden ve eğer şikayet edilmişse şikayetin intacından sonra yapılır.> İçerikli düzenleme karşısında, 6183 sayılı Yasa uyarınca yürütülen takip sürecinde, hacizli taşınmazların satışına ilişkin ihalenin, süresinde açılan dava nedeniyle ihalenin kesinleşmediğinin 01.03.2004 tarihi itibariyle Kurum tarafından bilindiği halde, aynı tarihte tapu sicil müdürlüğüne ihale sonucuna göre tescil gereğini belirtir yazı yazılması ve bu yazıya dayalı olarak 08.03.2004 tarihinde taşınmazın ihale olunan adına tesciline yol açılması işleminin, ihale kesinleşmeden gerçekleştirildiği için usul ve yasaya aykırı olduğu yönü gözetilmeksizin yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.

(6183 S. K. m. 99)
Dava: Davacı, ihalenin henüz kesinleşmediği belli olduğu halde, ihale konusu taşınmazların, ihale olunan adına tesciline yönelik icra memuru işleminin iptaline karar verilmesini istemiştir.
Mahkeme, ilamında belirtildiği şekilde şikayetin reddine karar vermiştir.
Hükmün, davacı Avukatı tarafından temyiz edilmesi üzerine, temyiz isteğinin süresinde olduğu anlaşıldıktan ve Tetkik Hakimi E. Turan tarafından düzenlenen raporla dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği düşünüldü ve aşağıdaki karar tespit edildi:
Karar: 19.02.2004 tarihli ihalenin feshi için dava açıldığı ve ihalenin henüz kesinleşmediği belirgin olduğu halde, ihale konusu taşınmazların, ihale olunan adına tesciline yönelik 01.03.2004 tarih, 9538 sayılı yazıyla gerçekleştirilen icra memuru işleminin iptali istemli davanın yargılaması sonucunda, <Her ne kadar davacı vekili tarafından davalı aleyhine süresinde ihalenin feshi davası açılmış ise de davacı vekili tarafından ihalenin feshi davası açıldığına dair davalı Kuruma ilgili mahkemeden herhangi bir yazı götürülmemiştir.... ihalenin feshi davası açıldığı Kuruma bildirilmediğinden...> ve davalı Kurum'un, ihalenin feshi davası açılıp açılmadığını araştırma yükümlülüğünün bulunmadığı gerekçesine yer verilerek, davanın reddine karar verilmiştir.
İhale tarihi 19.02.2004 olup, ihalenin feshi amacıyla 23.02.2004 tarihinde Gaziosmanpaşa İcra Mahkemesi'nde dava açıldığı, anılan mahkemenin 2004/116 E., 2004/122 K. sayılı, 23.02.2004 tarihli kararla iş mahkemelerinin görevinden bahisle görevsizlik kararı verdiği ve anılan kararın, 01.3.2004 T., 054099 sayıyla Kurum'a intikal eden davacı vekili Av. A. Şen imzalı dilekçe ekinde Gaziosmanpaşa Sigorta Müdürlüğü'ne sunulduğu, davalının ise ihale konusu taşınmazın ihale olunan adına tesciline ilişkin yazıyı 01.3.2004 tarihli olarak aynı gün yazdığı ve tescil işleminin de 08.3.2004 tarihinde yapıldığı dosya içeriğindeki belgeler ve karar gerekçesiyle sabittir.
6183 sayılı Yasanın 99. maddesindeki, <Tescil için tapu dairesine yapılacak tebligat şikayet için muayyen müddetin geçmesinden ve eğer şikayet edilmişse şikayetin intacından sonra yapılır.> İçerikli düzenleme karşısında, 6183 sayılı Yasa uyarınca yürütülen takip sürecinde, hacizli taşınmazların satışına ilişkin ihalenin, süresinde açılan dava nedeniyle ihalenin kesinleşmediğinin 01.03.2004 tarihi itibariyle Kurum tarafından bilindiği halde, aynı tarihte tapu sicil müdürlüğüne ihale sonucuna göre tescil gereğini belirtir yazı yazılması ve bu yazıya dayalı olarak 08.03.2004 tarihinde taşınmazın ihale olunan adına tesciline yol açılması işleminin, ihale kesinleşmeden gerçekleştirildiği için usul ve yasaya aykırı olduğu yönü gözetilmeksizin yazılı şekilde davanın reddine karar verilmiş olması usul ve yasaya aykırı olup bozma nedenidir.
O halde, davacı vekilinin bu yönleri amaçlayan temyiz itirazları kabul edilmeli ve hüküm bozulmalıdır.
Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarıda açıklanan nedenlerle BOZULMASINA, temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 01.03.2005 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)
Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programları
**************************************
Old 21-02-2011, 17:23   #10
iyakupoglu

 
Varsayılan İhalenin Feshi Talebinin Sonuçları

Alıntı:
Yazan pallanco
Teşekkür ederim.

Karar düzelrtme yoluna gidilebileceği anlaşıldı. Peki, karar düzeltme olsa bile sonucunu beklemeden ihale alıcısının ihale konusu taşınmazı kendi adına tescil ettirip ettiremeyeceğini merak ediyorum.

-İhale bedelinin nakden ödenmesi zorunludur
-İhale bedeli alacaklılara ödenmez
-Tescil için tapuya yazı gönderilmez
-Satılan mal alıcıya teslim edilmez
-Borçlu veya 3.kişi taşınmazdan çıkarılamaz
Kaynak: Prof.Dr.Baki Kuru, İcra-İflas Hukuku El Kitabı
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İhalenin Feshi- Temyiz- Davadan Feragat Seyda Meslektaşların Soruları 36 13-05-2022 16:28
Kesinleşmiş Satış- İhalenin Feshi Kararının İcrası orthia Meslektaşların Soruları 1 11-10-2016 21:28
İhalenin Feshi, İcra Memurunun Kusurundan Doğan Tazminat Talepleri Av.Hatice Çilenger Meslektaşların Soruları 4 01-08-2013 14:22
İhalenin Feshi - Uzman Sorusu Armağan Konyalı Meslektaşların Soruları 5 11-06-2012 10:51
İhalenin Feshi Davası Süresince İşleyen Faiz Yazgan Meslektaşların Soruları 8 18-08-2008 16:58


THS Sunucusu bu sayfayı 0,03939295 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.