![]() |
|
![]() |
|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
![]() |
![]() |
#1 |
|
![]() Arkadaşlar bir şahsa belediye İmar Kanununun 32 ve 42. maddelerine aykırılıktan dolayı bundan 10 veya 15 sene önce ceza veriyor.Her nasılsa ozamanlar takip edilmiyor ancak şu anda belediye alacağının peşine düşmüş.2008te açtığı icra takibi önce mahkemece kabul olunmuş sonra da Yargıtayca Aynen şöyle "6183 sayılı kanunun 1. maddesi gereğince belediyelerce verilen cezaların, bu yasa hükümleri uyarınca takip edilmesi gerekir.Cezaya itiraz merciinin sulh ceza mahkemesi olması cezanın niteliğini ve takip usulünü değiştirmez." denilerek bozulmuş.
Şahıs hakkında belediyece ödeme emri düzenlenmiş ve yanıma geldi.Bende anılan karar gereğince sulh cezaya itiraz dilekçesi yazdım.Ama hakimimiz reddetmiş.Ancak ben hala cezanın idari itiraz merciinin sulh ceza olduğunu düşünüyorum. Siz ne tavsiye edersiniz Sayın Meslektaşlarım? |
![]() |
#2 |
|
![]() Belediye, İmar Kanunu 32. ve 42. maddelere aykırı hareket edildiğinden ceza verdiği için idari yaptırımın iptali için idare mahkemesinde dava açılması gerektiğini düşünüyorum.
|
![]() |
#3 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
İdari para cezasına itiraz ile ödeme emrine itiraz ayrı düşünülmelidir. İdari para cezası verilmesi bir işlem; ödeme emri gönderilmesi ise ayrı bir işlemdir. Bu iki işleme itiraz ayrı usule tabidir. Sizin konunuz idari para cezasına itiraz değil; ceza kesinleşmiş. Cezanın tahsili için ödeme emri gönderilmiş. Ödeme emri ikinci bir işlemdir. 6183 sayılı Kanun'a göre gönderilen ödeme emrine itiraz (vergi borcuyla ilgili ise vergi mahkemesine) idari para cezasıyla ilgili ise idare mahkemesine yapılmalıdır. Saygılarımla |
![]() |
#4 |
|
![]() İtiraz nedeni olarak da aşağıdaki görüşümü sunuyorum:
“Kanunsuz suç ve ceza olmaz.” ilkesi ceza hukukunun temel ilkelerindendir. 17.12.2009 tarihinde yayınlanarak yürürlüğe giren 42.madde değişikliğinden önce işlenmiş imar mevzuatına aykırılık eylemleri için ceza verilemez; ancak 17.12.2009 tarihinde hala sürmekte olan inşaatlar için yeniden yapı tatil zaptı tutulursa ceza verilebilir. Anayasa’nın 38/1 maddesine göre “Kimse, işlendiği zaman yürürlükte bulunan kanunun suç saymadığı bir fiilden dolayı cezalandırılamaz; kimseye suçu işlediği zaman kanunda o suç için konulmuş olan cezadan daha ağır bir ceza verilemez.” 17.12.2009 tarihinden önce 42.maddede yazılı olan ceza hükmü Anayasa’ya aykırı olduğundan Anayasa Mahkemesi tarafından iptal edilmiştir. Anayasa’ya uygun olarak getirilen yeni ölçütlerle yeniden düzenlenen 42.maddenin yürürlük tarihi 17.12.2009 olduğuna göre bu tarihten önceki kabahatlere ceza verilmesi mümkün değildir. Kabahatler Kanunu’nun zaman açısından uygulama başlıklı 5.maddesi TCK’nun 7.maddesine gönderme yapmıştır: KABAHATLER KANUNU Zaman Bakımından Uygulama Madde 5 - (1) 26.9.2004 tarihli ve 5237 sayılı Türk Ceza Kanununun zaman bakımından uygulamaya ilişkin hükümleri kabahatlar bakımından da uygulanır. Ancak, kabahatlar karşılığında öngörülen idari yaptırımlara ilişkin kararların yerine getirilmesi bakımından derhal uygulama kuralı geçerlidir. (2) Kabahat, failin icrai veya ihmali davranışı gerçekleştirdiği zaman işlenmiş sayılır. Neticenin oluştuğu zaman, bu bakımdan dikkate alınmaz. TCK’nın ilgili 7.maddesi aşağıda sunulmuştur: TÜRK CEZA KANUNU Zaman Bakımından Uygulama MADDE 7 - (1) İşlendiği zaman yürürlükte bulunan Kanuna göre suç sayılmayan bir fiilden dolayı kimseye ceza verilemez ve güvenlik tedbiri uygulanamaz. İşlendikten sonra yürürlüğe giren Kanuna göre suç sayılmayan bir fiilden dolayı da kimse cezalandırılamaz ve hakkında güvenlik tedbiri uygulanamaz. Böyle bir ceza veya güvenlik tedbiri hükmolunmuşsa infazı ve Kanuni neticeleri kendiliğinden kalkar. (2) Suçun işlendiği zaman yürürlükte bulunan Kanun ile sonradan yürürlüğe giren Kanunların hükümleri farklı ise, failin lehine olan Kanun uygulanır ve infaz olunur. **** Her ne kadar TCK 7.maddesinin 2.bendi “lehe uygulamadan” söz etmekte ise de 17.12.2009 tarihinden önceki 42.madde Anayasa’ya aykırı olduğu için iptal edildiğinden 17.12.2009 tarihinden önce bir ceza hükmü bulunduğunu kabul etmek mümkün değildir. Bu durumda lehe uygulama yapmak için karşılaştırılacak iki ceza bulunmamaktadır. Tek ceza vardır o da 17.12.2009 tarihinde yürürlüğe giren değişik 42.maddede yazılı olan cezadır. |
![]() |
#5 |
|
![]() Çok teşekkür ederim.
|
![]() |
#6 |
|
![]() Ayrıca, bakınız: Kabahatler Kanunu
YERİNE GETİRME ZAMANAŞIMI Madde 21 - (1) Yerine getirme zamanaşımının dolması halinde idari para cezasına veya mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin karar artık yerine getirilemez. (2) Yerine getirme zamanaşımı süresi; a) Ellibin Türk Lirası veya daha fazla idari para cezasına karar verilmesi halinde yedi, b) Yirmibin Türk Lirası veya daha fazla idari para cezasına karar verilmesi halinde beş, c) Onbin Türk Lirası veya daha fazla idari para cezasına karar verilmesi halinde dört, d) Onbin Türk Lirasından az idari para cezasına karar verilmesi halinde üç, Yıldır. (3) Mülkiyetin kamuya geçirilmesine ilişkin zamanaşımı süresi on yıldır. (4) Zamanaşımı süresi, kararın kesinleşmesi tarihinden itibaren işlemeye başlar. (5) Kanun hükmü gereği olarak idari yaptırımın yerine getirilmesine başlanamaması veya yerine getirilememesi halinde zamanaşımı işlemez. |
![]() |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Hakimin verdiği 2. süre ve hukuki niteliği... | Koray Ö. | Meslektaşların Soruları | 6 | 07-12-2009 13:03 |
belediye başkanı belediye adına senet verebilir mi? | avktderya | Meslektaşların Soruları | 1 | 05-03-2009 10:24 |
belediye encümenin verdiği para cazasına karşı kanun yolu | lawyer1316 | Meslektaşların Soruları | 8 | 03-09-2008 09:25 |
cezanın infazı? | gencerx07 | Meslektaşların Soruları | 2 | 04-04-2007 11:17 |
cezanın infazı | emrahcevik | Meslektaşların Soruları | 1 | 23-02-2007 13:53 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |