|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
03-03-2010, 15:45 | #1 |
|
belediye kanunu 28. madde
merhaba,
bilgim olmayan ve de araştırmalarıma rağmen bir bilgi edinemediğim bir konuda görüşlerinizi almak istiyorum Belediye Kaunu'nun ilgili maddesini aynen yazıyorum "MADDE 28.- Belediye başkanı görevi süresince veya görevinin sona ermesinden itibaren üç yıl süreyle, meclis üyeleri ise görevleri süresince ve görevlerinin sona ermesinden itibaren iki yıl süreyle, belediye ve bağlı kuruluşlarına karşı doğrudan doğruya veya dolaylı olarak taahhüde giremez, komisyonculuk ve temsilcilik yapamaz. " Sorum şu; Yaklaşık bir yıl önce meclis üyeliği sona eren bir kimse şu anda bir ltd şirketin ortağıdır. Belediyeye bağlı bir kuruluş ile bu kişinin ortağı bulunduğu ltd. şti. danışmanlık sözleşmesi imzalamışlar ve sözleşmede bahsettiğim kişinin imzası var. Danışmanlık hizmeti yukarıda yazdığım kanun maddesinde belirtilen işlerden midir.? Bu durumun hukuki snuçları ne olur.? Elinde bu konuyla ilğili yargı kararı olan meslektaşlar varsa paylaşırlarsa sevnirim. |
04-03-2010, 01:57 | #2 | |||||||||||||||||||||||
|
Sayın meslektaşım, sizin de bildiğiniz üzere, danışmanlık hizmeti, avukatlık hizmeti, muhasebe ve mali danışmanlık hizmetleri gibi özel yasalrda düzenlenen konulara müessir değil ise Borçlar Kanunun, hizmet sözleşmesine dair hükümleri kapsamında değerlendirilir. Keza her ne konuda danışmanlık hizmeti verilirse verilsin, sonuçta taraflar arasında karşılıklı edimlerin ifasını içeren yazılı ya da şifahi bir akit olacaktır. Akit yapmak, açıkça taahhüt altına girmektir. Sizin yazınızda ve eklediğiniz yasa maddesinde belirtildiği gibi, meclis üyesi, belirtilen süre içinde, somut örneğinizde bildirdiğiniz biçimde akit kurup iki tarafa borç yükleyen taahhüt altına girmektedirler. Eski meclis üyesi, şirket adına akti imza etse de, şirket adına bir vaatte bulunmakta ve karşılığında da bir edimi şirket adına kabul etmektedir. Burada şirket ortağı olması nedeniyle açıkça menfaati vardır ve şirket ortaklığı dolayısıyla yasada öngörülen yasağı ihlal etmiş olacaktır. Yasanın amacı, genel bir ifadeyle, kamu görevi sayılan işleri ifa edenlerin kamu kurumlarından haksız biçimde faydalanma ihtimalini ortadan kaldırmaktır. Böylesi durumlar, içişleri bakanlığı müfettişlerince tespit edildiğinde, hukuki ve ceza-i sorumlulukların olacağı kuşkusuz dikkate alınmalıdır. Ne var ki ülkemizde somut olaydakine benzer çok örnek olmasına karşın yeterli tahkikat yapılıp caydırıcı yaptırımlar uygulanılmadığından, emsali de azdır. Elimde emsal karar olmasa da, benim de benzeri bir mecliste seçilmiş olarak ifa ettiğim bir görevim var (il genel meclisi) ve konuya genel hatları ile vakıfız. Teftiş olması durumunda akit iptal edilip ödemeler var ise bununla ilgili kurum zararı olup olmadığı araştırılır. Kurum zararı var ise durum farklı boyutlarıyla ele alınıp belediye temsilcileri ve eski meclis üyesi hakkında işlem yapılabilir. Bu hususlarda ayrıntı olmadığından, ayrıntı olsa da konu ele alınıp ince ince müzakere edilemediğinden sadece bu genel kanaatlerimi sizinle paylaşmış oldum. Fikir vermesi dileğimle selam ve saygılar... |
04-03-2010, 09:12 | #3 |
|
verdiğiniz bilgiler için teşekkür ederim sayın Ali Türker
|
10-04-2014, 12:32 | #4 |
|
Belediye meclis üyeliği görevi sona erdikten sonra vekaleten dilekçe vermek
Sayın meslektaşlarım ; Belediye meclis üyeliği yeni seçim ile sona eren ve aynı zamanda avukat olan bir kişi ; meclis üyeliği sırasında mecliste oylamasına katılmış olduğu İLGİLİ VATANDAŞIN İMAR TALEBİ HAKKINDA ; meclis üyeliği görevi sona erdikten sonra AYNI VATANDAŞIN TALEBİ HAKKINDA VEKİL SIFATI İLE BELEDİYE MECLİSİNE TALEPTE BULUNABİLİR Mİ?
Vatandaşın talebi aynı konuda olmayıp ; benzer konuda farklı bir imar talebidir. Konu ile ilgili cevap veren meslektaşlarımıza şimdiden teşekkür ederiz. |
10-04-2014, 13:11 | #5 | |||||||||||||||||||||||
|
Bazı görevlerden ayrılanların avukatlık edememe yasağı: Madde 14 - Devlet, belediye, il özel idare ve Kamu İktisadi Teşebbüsleri Hakkında 233 Sayılı Kanun Hükmünde Kararnamenin kapsamına giren iktisadi Devlet Teşekkülleri ile kamu iktisadi kuruluşları ve bunların müessese, bağlı ortaklık ve iştiraklerinde çalışanlar, buralardan ayrıldıkları tarihten itibaren iki yıl geçmeden ayrıldıkları idare aleyhine dava alamaz ve takipte bulunamazlar. ..... Bu konuda verilmiş çok eski tarihli bir Yargıtay kararını da sunuyorum: T.C. YARGITAY 8.Hukuk Dairesi Esas: 1980/266 Karar: 1980/478 Karar Tarihi: 16.04.1980 BELEDİYE MECLİSİ ÜYELERİNİN İSTİFA ETMİŞ OLSALAR BİLE İSTİFA TARİHİNDEN İTİBAREN İKİ YIL İÇERİSİNDE BELEDİYE ALEYHİNE DAVA ALAMAMALARI GEREĞİ ÖZET: 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu'nun 14. maddesi 1580 Sayılı Belediyeler Kanunu'nun 29. maddesine göre belediye meclisi üyeleri istifa etmiş olsalar bile istifa tarihinden itibaren iki yıl içerisinde belediye aleyhine dava alamazlar. (1086 S. K. m. 61) (1136 S. K. m. 14) (1580 S. K. m. 29) Dava: Dava belediye meclisi üyesi olan davacı vekil tarafından davacıyı temsilen açılmış ve bu sıfatla yürütülmüştür. 1136 Sayılı Avukatlık Kanunu'nun 14. maddesi ve 1580 Sayılı Belediyeler Kanunu'nun 29. maddesine göre belediye meclisi üyeleri istifa etmiş olsalar bile istifa tarihinden itibaren iki yıl içerisinde belediye aleyhine dava alamazlar. Öte yandan HUMK.nun 61. maddesi (Davaya vekalet deruhte etmesine kanunen imkan bulunmayan vekil mahkemeye kabul olunmaz.Bu takdirde mahkemeye kabul edilmeyen vekilin müvekkilini keyfiyetten bahisle bir defaya mahsus olmak üzere re'sen davetiye gönderilmesi) hükmü yeralmıştır. Bu bakımdan davacıya başka bir vekil marifetiyle temsil edilmek veya dava kendisi tarafından takip edilmek üzere mehil ve imkan verilmeli, bu amaçla davetiye gönderilmek gerekir. Bundan zuhul ile davanın sonuçlandırılıp davanın reddine karar verilmesi usul ve yasaya aykırı ve davacı tarafından temyiz itirazları yerinden olduğundan kabulü ile hükmün BOZULMASINA 16.4.1980 gününde ve bozma nedenlerine göre sair yönlerin şimdilik incelenmesine mahal olmadığına oybirliği ile karar verildi. Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
belediye yıkım kararı,imar kanunu md.32 ye aykırı işlem, | Aybüke Kağan | Meslektaşların Soruları | 25 | 05-09-2013 10:59 |
5393 sayılı belediye kanunu 4/B | avsevilaldemir | Meslektaşların Soruları | 2 | 02-02-2010 11:48 |
2 Belediye başkan yardımcısı atama (5393 sayılı kanun madde 49) | yunusemre_85 | Meslektaşların Soruları | 0 | 12-08-2009 08:32 |
köy kanunu madde 13 ve köy yerleşme alanı uygulama yönetmeliği madde 15 | lawyer beyaz | Meslektaşların Soruları | 0 | 22-10-2008 13:42 |
Belediye Gelirleri Kanunu | SerKurt | Hukuk Soruları Arşivi | 4 | 10-04-2002 23:06 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |