yoksulluk nafakası kesin hüküm ve ağır hak ihlali.

Boşanma davamız iki sene öncesinde sonuçlandı. Eşit kusurlu bulunduğumuz için eski eşimin bana verdiği maddi zararlar tazmin edilmedi. Devlet memuruyum ve eski eşim ile evlendiğimiz tarihte herhangi bir borçlanma durumum olmadığı halde, evlilik birliğimiz sürecinde sadece bir kaç yıl içerisinde eski eşimin sübut olarak kanıtladığımız ekonomik şiddetleri sonucunda maaşıma icra işlemi konulmuştu. Dava sürecinde hem tanıklarımız ve hemde maddi delillerimiz ile eski eşimin bana ekonomik şiddet uyguladığını somut olarak ispatladık. dava sürecinde cüzzi bir miktar bana nafaka bağlandığı halde dava sonunda bu nafaka da kaldırıldı. üstelikte kesin hüküm verildi. Ancak dava sonunda maaşımdaki icra işlemi halen devam ettiği için zor geçim koşulları içerisinde maddi durumumu düzeltemedim ve ekonomik özgürlüğümü tamamen kaybettim. bu da yetmiyormuş gibi davanın vekalet ücreti de bana yükletildi ve ben icralı maaşımla zaten geçimimi çok zor sağlamaya çalışırken bu kez de bu evlilik birliği sonunda ve yüzünden ikinci bir icra işlemi maaşımda başlatıldı. Ben yoksulluk nafakası talepli bir dava açtım. Davada tüm olanları somut belgelere dayandırırak izah ettim. Ancak ilgili yerel mahkeme sosyal ve ekonomik durum araştırması dahi yapmadan nafaka konusunda kesin hüküm verildiği için davayı reddetti. Şimdi istinafa gideceğim. ama hiç umudum yok. sadece şunu sormak istiyorum . Kanunlarda boşanırken kadının maddi ve ekonomik olarak gücünü kaybetmemesi, yaşam standardının düşürülmemesi yönünde hükümler varken somut olarak ispatlı bu kadar zararıma rağmen boşanma sonucunda fakirlik ve yoksulluk durumuna düşürüldüğümü maddi ve somut olarak ta ispatladığım halde Hukuki ve menfi yol ile kaybettiğim ekonomik özgürlüğümü ve buna neden olan kişiden zararlarımın tazminini almam, ya da en azından bana yoksulluk nafakası bağlanarak bir nebze dahi olsa maddi açıdan bir nefes alabilmem için hukuki bir zemin yokmu ? kanunların kadınlar yanında olduğu kesin ancak bazı kararlar kesinlikle erkeğin yanında .

Sn.Katılımcı,

Kesin hüküm bir dava şartıdır. Daha önce verilen ve kesinleşen bir konuda yeniden dava açılması usul kuralları gereği mümkün değildir..

Bu sadece yoksulluk nafakası davası bakımından değil diğer tüm alanlardaki davalar için geçerlidir.

Yani konu sizin nafakaya ihtiyacınız olup olmadığı değil,bu konuda dava açma şartlarınızın olup olmadığıdır. Mahkemece de zaten dosya esası araştırılmadan dava şartına aykırılık sebebi ile dava reddedilmiştir.

6100 sayılı HMK düzenlemesi şöyledir:

Dava şartları

HMK MADDE 114- (1) Dava şartları şunlardır:

a) Türk mahkemelerinin yargı hakkının bulunması.

b) Yargı yolunun caiz olması.

c) Mahkemenin görevli olması.

ç) Yetkinin kesin olduğu hâllerde, mahkemenin yetkili bulunması.

d) Tarafların, taraf ve dava ehliyetine sahip olmaları; kanuni temsilin söz konusu olduğu hâllerde, temsilcinin gerekli niteliğe sahip bulunması.

e) Dava takip yetkisine sahip olunması.

f) Vekil aracılığıyla takip edilen davalarda, vekilin davaya vekâlet ehliyetine sahip olması ve usulüne uygun düzenlenmiş bir vekâletnamesinin bulunması.

g) Davacının yatırması gereken gider avansının yatırılmış olması.

ğ) Teminat gösterilmesine ilişkin kararın gereğinin yerine getirilmesi.

h) Davacının, dava açmakta hukuki yararının bulunması.

ı) Aynı davanın, daha önceden açılmış ve hâlen görülmekte olmaması.

i) Aynı davanın, daha önceden kesin hükme bağlanmamış olması.

(2) Diğer kanunlarda yer alan dava şartlarına ilişkin hükümler saklıdır.

Dava şartlarının incelenmesi

MADDE 115- (1) Mahkeme, dava şartlarının mevcut olup olmadığını, davanın her aşamasında kendiliğinden araştırır. Taraflar da dava şartı noksanlığını her zaman ileri sürebilirler.

(2) Mahkeme, dava şartı noksanlığını tespit ederse davanın usulden reddine karar verir. Ancak, dava şartı noksanlığının giderilmesi mümkün ise bunun tamamlanması için kesin süre verir. Bu süre içinde dava şartı noksanlığı giderilmemişse davayı dava şartı yokluğu sebebiyle usulden reddeder.

Yanitiniz ve bilgilendirmeniz icin cok tesekkurler. Bu halde kesin hukum nedeni ile yeni bir dava ile yoksulluk nafakasi talebinde bulunamiyoruz. Ancak magduriyet agir oldugundan ve bosanma sonrasinda yoksulluk haline dusuldugu somut sekilde ispatli ise yeni deliller ile bosanma davasini iade i muhakeme yoluna giderek bu kesin hukmun kaldirilmasini ve yoksulluk nafakasi talebinde bulunmamiz mumkun mu ? Ya da kesin hukum nedeni ile agir magduriyet halinin olusmasi nedeniyle baska bir dava acilabilir mi ?