![]() |
|
![]() |
|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
![]() |
![]() |
#1 |
|
![]() Müvekkilim, bir kooperatifle kat karşılığı inşaat sözleşmesi yapmış. Aynı kooperatif, komşu üç parsel malikiyle de benzer sözleşmeler yapmış. Daha sonra dört parsel birleştirme işlemine tabi tutulmuş, tek parsel haline getirilmiş ve irtifak sözleşmesi yapılarak herkesin daireleri belirlenmiş. Birleştirme suretiyle oluşan parsel üzerine yapılması gereken üç bloktan ikisi yapılmış, hak sahiplerine daireleri teslim edilmiş, ancak müvekkilin dairesinin bulunduğu blok inşaatına başlanamamış.
Müvekkilin, eser sözleşmesinden kaynaklanan seçimlik haklarını kullanabilmesi için, diğer paylı/elbirliği şeklindeki arsa pay malikleri ile birlikte hareket etmesi mümkün gözükmüyor, zira bunların çoğunluğu dairelerini almışlar. Bu durumda müvekkilin seçenekleri neler olabilir? |
![]() |
#2 | |||||||||||||||||||||||
|
![]()
Merhabalar Sayın Karaca, İnşaata hiç başlanmadığı için kural olarak sözleşmeden rücu ederek, tapu iptali ve tescil ile varsa zararını talep edebilir. Ancak somut olayda tevhit ile parseller birleştirildiğinden tapu iptali ve tescil suretiyle kendi arsasını geri alması mümkün olmayabilir. Böyle bir durumda, terditli dava açmak daha mantıklı olabilir: * Öncelikle sözleşmeden rücu suretiyle tapu iptali ve tescil ile oluşan zararları için belirsiz alacak davası olarak X TL tazminata hükmedilmesi, ** Tapu İptal ve Tescilin taşınmazın tevhit durumu nedeniyle mümkün olmaması durumunda ise sözleşmenin feshi (ileriye etkili) suretiyle müspet zararının tazmini şeklinde belirsiz alacak davası açılabilir düşüncesindeyim. Not: Diğer arsa sahipleri ile birlikte hareket etme imkanı somut olayda bulunmadığından tek başına dava açmakta hukuki yararı vardır kanaatindeyim. |
![]() |
#3 |
|
![]() Saim Bey; ilginize çok teşekkür ediyorum.
Bu konuda açılacak davanın türü ve konusu ile ilgili olarak ben de sizin gibi düşünüyorum. Tapu iptal ve tescil davasını bir paydaş “tek başına” açamayacaktır. Ancak, verilmeyen dairenin rayiç bedeli esas alınarak hesaplanacak zararının tazmini için yüklenici kooperatife karşı açılacak bir davada mecburi dava arkadaşlığı var gibi bir usul sorunuyla karşılaşılmaz kanaatindeyim. Bu aşamada bu hususu netleştirmek istedim. |
![]() |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Mağazanın ayıplı maldaki seçimlik hakkın kullanılmasını engellemesi | SMK38 | Meslektaşların Soruları | 0 | 05-02-2013 14:14 |
TMK m.737 - hakkın kötüye kullanılması | Gülcerci | Meslektaşların Soruları | 2 | 27-06-2011 21:22 |
Hakkın kötüye kullanılması | hakikiavukat | Meslektaşların Soruları | 4 | 22-11-2010 17:42 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |