vekil varken asile yapılan mahkeme ara kararı ihtarı geçerlimidir?

Merhaba
davalı olarak Takip ettiğimiz bir boşanma davasının 2. celsesine mazaretimiz nedeniyle katılamadık. Mahkemede o gün müvekkile 200 TL delil avansı yatırması için 2 haftalık kesin süre vermiş ve aksi halde delillerin toplanmasından vazgeçmiş sayılacağını da ihtar etmiştir. Verilen süre içerisinde delil avansı yatırılamamıştır.
Ancak Mahkeme tarafından tarafımıza herhangi bir ihtar gelmemiştir. Yani avukat varken dosyadan asile yapılan tebligat dahi geçerli olmazken asile yapılan bu ihtar geçerlimidir?

İlgili ihtarat celse sırasında yapılmış olup tarafınıza işbu hususta tebligat yapılması lazım gelmemektedir. Ayrıca vekil sıfatı ile hernekadar mazeretiniz sebebi ile duruşmaya katılamamış olsanız da söz konusu celse zaptını(dosyanızı) gerekirse UYAP üzerinden gerekirse Mahkeme kaleminden takip etmeniz ve ara karar gereklerini yerine getirmeniz gerekirdi. İhtar geçerlidir.

200 TL delil avansının ayrıntıları izah edilmiş mi? Hakim 200 TL bedeli ne için kullanacakmış?

Sayın meslektaşım, Tebligat Kanunu'nun 11. maddesine göre, vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır. Bu hüküm cümle şekli itibariyle emredicidir. Dolayısıyla mahkemenin asile yaptığı tebligat geçersizdir. Bence vakit kaybetmeden yeni muttali olmuşsunuz gibi harcı yatırın.

Yardımcı olması bakımından bir de karar ekliyorum.
T.C. YARGITAY
2.Hukuk Dairesi

Esas: 2012/20210
Karar: 2013/6580
Karar Tarihi: 12.03.2013

BOŞANMA DAVASI - KARŞI DAVA HARCINI YATIRMASI VE KARŞI DAVAYA DAİR GİDER AVANSINI TAMAMLAMASI İÇİN DAVALI VEKİLİNE İKİ HAFTA KESİN SÜRE TANINMASINA DAİR KARARIN DAVALI VEKİLİNE TEBLİĞ EDİLMEDEN VE SONUCU BEKLENMEDEN HÜKÜM KURULMASI - HÜKMÜN BOZULMASI

ÖZET: Vekil varken asile tebligat yapılması tebligatı gereçsiz kılar ve bu tebligata bağlanan sonuçlar doğmaz. Bu bakımdan karşı dava harcını yatırması ve karşı davaya dair gider avansını tamamlaması için davalı vekiline iki hafta kesin süre tanınmasına dair karar davalı vekiline tebliğ edilmeden ve sonucu beklenmeden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

(7201 S. K. m. 11)

Dava: Taraflar arasındaki <boşanma> ve <karşı boşanma> davalarının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen, yukarda tarihi ve numarası gösterilen hüküm, davalı-karşı davacı (koca) tarafından temyiz edilmekle, evrak okunup gereği düşünüldü:

Karar: Dava, 4.1.2012 tarihinde açılmış, dava dilekçesi davalıya 20.1.2012 günü tebliğ edilmiş, davalı vekili süresi içinde (3.2.2012 tarihinde), karşı boşanma davasını da ihtiva eden cevap dilekçesi vermiş, karşı davayla ilgili herhangi bir harç yatırmamıştır. Mahkemece 19.3.2012 tarihinde düzenlenen <ön incelemeye> dair tensip tutanağında, karşı dava harcının ve gider avansının yatırılması için davalı vekiline iki haftalık kesin süre verilmesine, ön incelemenin duruşmalı olarak ve ön inceleme duruşmasının 9.5.2012 günü yapılmasına karar verilmiştir. 19.3.2012 tarihli bu tensip tutanağı ve ön inceleme duruşma günü vekili yerine davalı asıla tebliğ edilmiş, dolayısıyla davalı vekili ön inceleme duruşmasına katılamamıştır. Vekil vasıtasıyla takip edilen işlerde tebligat vekile yapılır (Teb. K. madde 11). Vekil varken asile tebligat yapılması tebligatı gereçsiz kılar ve bu tebligata bağlanan sonuçlar doğmaz. Bu bakımdan karşı dava harcını yatırması ve karşı davaya dair gider avansını tamamlaması için davalı vekiline iki hafta kesin süre tanınmasına dair 19.3.2012 tarihli karar davalı vekiline tebliğ edilmeden ve sonucu beklenmeden hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozmayı gerektirmiştir.

Sonuç: Temyiz edilen hükmün yukarda gösterilen sebeple BOZULMASINA, bozma sebebine göre diğer yönlerin incelenmesine yer olmadığına, temyiz peşin harcının yatırana iadesine, işbu kararın tebliğinden itibaren 15 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere oybirliğiyle, 12.03.2013 tarihinde karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı