23-07-2008, 21:18 | #1 | |||||||||||||||||||
|
Kira Tahsilatları Banka veya Posta aracılığı ile Yapılacak
Kira tahsilatları banka veya posta idarelerince tanzim edilen belgeler ile yapılacak.Bu konuda hazırlanan 268 Seri No.lu Gelir Vergisi Kanunu Genel Tebliği yayımlanmak üzere Başbakanlığa gönderilmiştir.
|
17-11-2008, 14:25 | #2 |
|
Merhaba,
Bugün bu konu ile ilgili muhasebecimizle uyuşmazlığa düştük. Mülkiyeti babasına ait olan işyerinde serbest meslek çalışanı müvekkil, "intifa hakkı" nı üzerine almak istiyor. Bize göre, kazandığı bu ayni hak üzerine intifasına sahip olduğu yerde kendi oturduğu için de vergi ödememesi gerekiyor. Ancak; muhasebecimiz aynı fikirde değil ve vergi dairesinden görüş alalım diyor. Örnek olarak da, şirket ortaklarının kendilerine ait işyerlerinde şirketin kira ödediğini gösteriyor ve vergi dairesi de böyle yorumlayacak diye düşünüyor. Biz ise, serbest meslek sahibi kişinin ticari tüzel kişi olmadığını söylüyoruz. İşin gerçeğinde, mülkiyeti babsına ait olan bu yerde kira ödemeyip, uygulama yasaları gereği, ticari kazanç elde ettiği sebebi ile kira ödüyormuş gibi , kira beyanında bulunup vergi ödemekte olmasının da adil olmadığını düşünüyoruz. bir de sizin düşüncenizi almak istiyorum. şimdiden teşekkür ederim. saygılarımla. |
17-11-2008, 18:28 | #3 | |||||||||||||||||||
|
193 sayılı Gelir Vergisi Kanunu’nun 73. maddesinde kiraya verilen mal ve hakların kira bedellerinin emsal kira bedelinden düşük olamayacağı, bedelsiz olarak başkalarının intifaına bırakılan mal ve hakların emsal kira bedelinin, yetkili özel mercilerce veya mahkemelerce takdir edilmiş kirası, bu suretle takdir edilmiş kira mevcut değilse Vergi Usul Kanunu’na göre belirlenen vergi değerinin %5’i olacağı belirtilmiştir.
Babaya ait gayrimenkulun bedelsiz olarak oğul mükellefin kullanımına bırakılması ve bu işyeri için nakden veya hesaben bir kira ödemesi yapılmadığında gayrimenkul için stopaj uygulaması yapılmayacaktır. Ancak, kira bedeli olarak belirli tutarın oğul’un işletme kayıtlarında yer alması ve gider olarak yazılması durumunda stopaj uygulaması yapılmalıdır. Gayrimenkul sahibi baba tarafından emsal kira bedelinin tamamı üzerinden yıllık gelir vergisi beyannamesi verilmesi gerekmektedir. Şayet babanın başkaca bir faaliyeti bulunmuyor veya başka gayrimenkullerden elde ettiği gelir veya sadece bu emsal kira bedeli, kanunda belirtilen Gayrimenkul Sermaye İradı istisna sınırını aşmıyorsa beyanname verme zorunluluğu bulunmamaktadır. Konu ile ilgili verilen bir özelgeyi bilginize sunuyorum. Saygılarımla.
|
18-11-2008, 01:44 | #4 | |||||||||||||||||||
|
İlginiz ve cevabınız için teşekkür ederim.
Ancak, Verginin doğması için öncelikle "kazanç" doğmalıdır ki, vergilendirme yapılabilsin. Emsal kira bedelinin belirlenip, almadığı kirayı kazanç olarak varsayıp bu bedel üzerinden babanın vergilendirilmesini ben Kanun koyucunun iradesi ile çelişkili olarak görüyorum. Bu özelgenin de bu haliyle "uygulanmasını" konuyu sadece kaynağında kesilen vergiler yönünden değerlendiren vergi dairesinin hatası olarak düşünüyorum. Öte yandan, benim sorum biraz daha farklı; "tapuda tesis edilecek bir intifa hakkı"ndan dolayı, emsal kira bedeli tespitine gidilemiyeceğidir.Yani çıplak mülkiyet sahibinin emsal kira bedeli ile vergilendirilemiyeciğidir. Çünkü "intifa hakkı" hak sahibine bir maldan tam yararlanma hakkı tanır. intifa hakkı sahibi, intifası altında bulunan bir yerde kendisi oturuyorsa kira bedelinin söz konusu olmayacağını, ancak intifası olan bir gayrimenkulü kiraya veriyorsa veya başkasının kullanımına terkediyorsa intifa hakkı sahibinin elde ettiği bu kazançtan dolayı vergilendirleceğini düşünüyorum. Bu yönden tartışabilir miyiz? tekrar teşekkür ederim. saygılarımla. |
18-11-2008, 20:10 | #5 |
|
Sayın ege,
“Kanun koyucunun iradesi ile çelişkili görüyorum” düşüncenize sadece bu yasa maddesi ile değil, genel olarak katılıyorum. Çelişkileri, mesleğinizi icra ederken çok kere yaşadığınız bir gerçektir. Bu yasa maddesinin maalesef böyle bir bağlayıcılığı var. Gayrimenkulün işyeri olması nedeni ile yasa koyucu “kazanç” elde edilen bir taşınmaz olarak gördüğünden, konut için uyguladığı istisna ve muafiyetleri işyeri için tanımlamamış diye düşünüyorum. 193 sayılı Gelir Vergisi Kanununun 73'üncü maddesinde; "Kiraya verilen mal ve hakların kira bedelleri emsal kira bedelinden düşük olamaz. Bedelsiz olarak başkalarının intifasına bırakılan mal ve hakların emsal kira bedeli, bu mal ve hakların kirası sayılır……” demekle intifa hakkını genellemiş, bu ve başka maddeler ile tapuya tescil edilmesini bir ayrıcalık olarak görmemiştir. Sonuçta bir yararlanma ve fayda sağlama söz konusudur. Bu yararlanma ve fayda sağlama bir nevi kazançtır. Kazancın ticari, zirai, serbest meslek, gayrimenkul sermaye iradı gibi isimlendirilmesi vergiye tabi olmasını ortadan kaldırmaz. Olayın diğer vergisel boyutu da Veraset ve İntikal Vergisi açısından karşımıza çıkar. İntifa hakkı bedelli veya bedelsiz olabiliyor. Bedelli intifaya satış, bedelsiz intifaya da bağış hükümleri uygulanır. İntifa hakkının tapu kütüğüne tescilinden sonra, bedelsiz olarak bir hak elde edilmiş olduğundan, Veraset ve İntikal Vergisi için tapu idaresi tarafından vergi dairesine ihbar yapılır. İntifa hakkı sahibi tarafından bu durum Vergi Dairesi’ne bir beyanname ile beyan edilir ve doğacak olan vergileri ödenir. Saygılarımla. |
21-11-2008, 16:17 | #6 |
|
Sayın Sezer,
İdare Hukuku ile genellikle çatıştığımız nokta "kamu yararı" kavramıdır. "bedelsiz olarak başkalarının yararına bırakılan mal ve hakların emsal kira bedeli , bu mal hakların kirası sayılır.." düşüncesi ile özel hukukta düzenlenmiş intifa hakkı hükümleri oldukça çelişiyor. intifa hakkı bedelli olduğunda bu bedeli tahsil edene satış hükümleri uygulanması ile bir gayrimenkulu satarak elde edilen gelirin vergilendirilmesi söz konusudur. bedelsiz olduğunda ise, hak sahibinin elde ettiği kazancın veraset intikal vergisine tabi olması söz konusudur. Ama bunların hiç biri "kira" geliri değildir. İşlem sırasında ödenecek olan, alım satım veya bağış vergilerinden sonra, yılar boyu emsal kira bedeli ile vergilendirilmesi hukuken mümkün olmamalı.. İntifa hakkı sahibi yasadaki metniyle son derece açık olarak "bir maldan tam faydalanma hakkına sahip olan" taraftır. İntifasına sahip olduğu gayrimenkulde kendi işi için oturuyorsa da emsal kira bedeli ile ne kendisi ne de bu hakkı (bedelli ya da bedelsiz) aldığı kişi sorumlu olmamalıdır. İntifasına sahip olduğu gayrimenkulu başkasına kiralıyorsa da kira gelirini elde eden zaten bunu beyan ile yükümlü olmalıdır. Biz emsal teşkil edecek bir görüş alamazsak dava açalım diye düşünüyorum. bakalım mahkeme vergi dairesi gibi mi yoksa hukukçu gibi mi düşünecektir teşekkür ederim. Saygılarımla. |
29-01-2009, 23:16 | #7 |
|
Sayın Ege,
Sayın meslektaşım Sezer, GVK'nun 73. maddesinin "intifaına bırakılma"sını da kapsaması açısından ilk bakışta doğru düşünüyor. Ancak konuya farklı bir açıdan ele alan Danıştay 4. Dairesinin de sizi haklı çıkaran bir kararından alıntıyı da görüşlerinize sunmak isterim. ////////////// Dairesi Karar Yılı Karar No Esas Yılı Esas No Karar Tarihi DÖRDÜNCÜ DAİRE 1982 4519 1982 4060 10/12/1982 KARAR ÖZETİ BİR GAYRİMENKUL ÜZERİNDE TESİS EDİLEN "İNTİFA HAKKI" KARŞILIĞINDA ALINAN BEDELİN, GELİR VERGİSİ KANUNUNUN 70 VE 72.MADDELERİ KARŞISINDA GAYRİMENKUL SERMAYE İRADI SAYILMAYACAĞI VE BEDELSİZ DEVİRLERDE İSE İLGİLİLERİN, 73.MADDE UYARINCA EMSAL KİRA BEDELİ ESASINA GÖRE VERGİLENDİRİLMESİNİN SÖZ KONUSU OLAMAYACAĞI HK.< "Gelir Vergisi Kanununun 73.maddesinde "kira" gibi tamamen şahsi bir hakkı ifade amacıyla kullanılan "intifaına bırakılma"nın, bir gayrimenkul üzerinde ayni bir hak olan "intifa hakkı" tesisiyle aynı anlamda kabulü mümkün değildir. Bu nedenle bir gayrimenkul üzerinde tesis edilen "intifa hakkı" karşılığında alınan bedelin, Gelir Vergisi Kanununun 70, 72.maddeleri karşısında gayrimenkul sermaye iradı sayılması ve bedelsiz devirlerde ise ilgilileri 73.madde uyarınca emsal kira bedeli esasına göre vergilendirilmesi söz konusu olamaz. (DAN-DER; SAYI:50-51) |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
TCK 245 Başkasına ait Banka veya Kredi Kartını Rıza Dışı Kullanmak | ali ekmekçi | Meslektaşların Soruları | 5 | 03-04-2017 11:49 |
Bilişim Sistemleri Banka veya Kredi Kurumlarının Araç Olarak Kullanılması Suretiyle | Av.Bepi | Meslektaşların Soruları | 1 | 25-03-2008 01:50 |
Kira Artış Veya Tahliye İsteği Bildirimi | alpak | Hukuk Soruları Arşivi | 2 | 08-08-2006 11:42 |
Banka Ekstreleri Veya Faturalar Posta Tekelinde Midir | KURYE | Hukuk Soruları Arşivi | 3 | 27-02-2002 04:21 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |