|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
04-05-2007, 15:15 | #1 |
|
tüketici sorunu
sahıs faxs özelliği olan bir yazıcı almak istemiştir. fakat aldığı makinanın faxs özelliği olmadığını görünce geri vermek için bir gün sonra makinayı geri götürmüş olup hiçbir şekilde kullanmamıştır. fakat makinayı korumak için konulan köpüklerin olmaması nedeni ile makinayı iadesini kabul etmemişlerdir? bu durumda ne yapılması gerekir? burada sanırım ayıplı mal değilde hata veya hile yoluna gidilecek? ama dava değeri itibariyle hakem yoluyla çölecek sanırım?
|
04-05-2007, 16:40 | #2 |
|
"(**) 05/12/2006 tarih ve 26367 sayılı R.G.de yayımlanan TRKGM-2006/5 sayılı Tebliğ ile 2007 yılı için, tüketici sorunları hakem heyetlerinin kararlarının bağlayıcı olacağına ilişkin üst veya tüketici mahkemelerinde delil olacağına ilişkin alt parasal sınır 792,12 YTL, olarak belirlenmiştir."
(4077 sayılı kanun md. 22) Sevgili meslektaşım, Mesajınıza konu ayıplı mal ile ilgili olarak 792,12-YTL. ye kadar olan uyuşmazlıklarda Tüketici Sorunları Hakem Heyeti'ne müracaat edebilirsiniz. |
04-05-2007, 17:01 | #3 |
|
Sn.gencerx07,
Tüketicinin malın vasfı konusunda yanıltılması da ayıp kapsamında değerlendiriliyor. Aşağıda vasıfla ilgili bir örnek karar yolluyorum. Saygılar. T.C. YARGITAY 13. HUKUK DAİRESİ E. 2004/2920 K. 2004/10498 T. 1.7.2004 • AYBA KARŞI TEKEFFÜL SORUMLULUĞU ( Malın Ayıplı Çıkması Halinde Tüketicinin 30 Gün İçinde Sözleşmeden Dönerek Bedelin İadesini İsteyebilmesi ) • TÜKETİCİNİN AYIPLI MALI İADE EDİP BEDELİNİ İSTEYEBİLMESİ ( Davacı Tüketicinin Bilgisayarın Vasıfları Bakımından Yanıltılmış Olması ) • SATIM SÖZLEŞMESİNDE SATICININ AYBA KARŞI TEKEFFÜL SORUMLULUĞU ( Malın Vasıfları Hakkında Yanıltılan Tüketicinin 30 Gün İçinde Sözleşmeden Dönerek Bedelin İadesini İsteyebilmesi ) 4077/m.4 ÖZET : Davacının, davalıdan V. Optimum marka bilgisayar satın aldığı halde, kendisine teslim edilen bilgisayarın kasasının orijinal olmadığı, bir alt model olan V. A'nın kasasının kullanılmış olduğu ve üzerindeki "A." yazısının "V." yazısıyla kapatılmış olduğu dosya kapsamı ve bilirkişi raporu ile sabit olduğu gibi, taraflar arasında da çekişmesizdir. Eş deyişle, davacı satın aldığı malın vasıf ve nitelikleri hakkında yanıltılmış, kendisine bir bakıma ayıplı mal teslim edilmiştir. 4077 Sayılı Yasanın 4. maddesi ayıplı çıkan mallar hakkında tüketicinin 30 gün içerisinde ihbarda bulunup, sözleşmeden vazgeçerek ödediği bedelin iadesini talep etme hakkı tanıdığına ve davacı da iradesini bu yolda kullandığına göre, satıcı tarafından davacının bu talebi doğrultusunda işlem yapılması gerekir. Bu nedenle davacı, davayı açmakta haklıdır. Dava konusu bilgisayarın satıcıya iadesi ile davacının ödediği bedelin istirdadına karar verilmesi gerekirken, hukuki nitelendirmede yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırıdır. DAVA : Taraflar arasındaki ayıplı mal davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün süresi içinde davacı avukatınca temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü: KARAR : Davacı, davalı şirketten V. Optimum marka bir bilgisayarı 08.02.2002 tarihinde satın aldığını, bir süre sonra bilgisayar üzerindeki "V." yazılı plaketin düştüğünü ve altından "A." yazısının çıktığını, kendisine teslim edilen bilgisayarın satın aldığı marka ve model olmayıp, demode ve toplama bir cihaz olduğunu, aldatıldığını anlayarak, malın geri alınmasını istediğini, ancak bir sonuç alamadığını ileri sürerek, ayıplı malın satıcı firma tarafından geri alınarak bedeli olan 978.22 Doların yasal faizi ile tahsiline, 250.000.000.- TL yaptığı masrafların da ödetilmesini istemiştir. Davalı V. Bilişim A.Ş. "A." markasının da şirket tarafından üretilen tescilli bir marka olduğunu bildirerek davanın reddini savunmuş, diğer davalı da; davacıya bilgisayarı beğendiği şekilde teslim ettiğini bildirerek davanın reddini istemiştir. Mahkemece davacının ileri sürdüğü hususun ayıp niteliğinde olmadığı kabul edilerek davanın reddine karar verilmiş; hüküm, davacı tarafça temyiz edilmiştir. Davacının, davalıdan V. Optimum marka bilgisayar satın aldığı halde, kendisine teslim edilen bilgisayarın kasasının orijinal olmadığı, bir alt model olan V. A'nın kasasının kullanılmış olduğu ve üzerindeki "A." yazısının "V." yazısıyla kapatılmış olduğu dosya kapsamı ve bilirkişi raporu ile sabit olduğu gibi, taraflar arasında da çekişmesizdir. Eş deyişle, davacı satın aldığı malın vasıf ve nitelikleri hakkında yanıltılmış, kendisine bir bakıma ayıplı mal teslim edilmiştir. 4077 Sayılı Yasanın 4. maddesi ayıplı çıkan mallar hakkında tüketicinin 30 gün içerisinde ihbarda bulunup, sözleşmeden vazgeçerek ödediği bedelin iadesini talep etme hakkı tanıdığına ve davacı da iradesini bu yolda kullandığına göre, satıcı tarafından davacının bu talebi doğrultusunda işlem yapılması gerekir. Bu nedenle davacı, davayı açmakta haklıdır. Dava konusu bilgisayarın satıcıya iadesi ile davacının ödediği bedelin istirdadına karar verilmesi gerekirken, hukuki nitelendirmede yanılgıya düşülerek yazılı şekilde hüküm kurulması usul ve yasaya aykırı olup, bozma nedenidir. SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenle temyiz olunan kararın davacı yararına BOZULMASINA, 01.07.2004 gününde oybirliğiyle karar verildi. yarx |
05-05-2007, 12:32 | #4 |
|
Malın vasfında yanıltma da 4077 sayılı kanun gereği ayıplı mal niteliğindedir. Ayıp gizli olmadığına göre süresi içinde derhal ayıptan kaynaklanan tercih hakkı ile ilgili talebini karşı tarafa bildirmelidir. Parasal sınıra dikkat ederek Tüketici mahkemesinde dava açmalı veya tüketici hakları hakem heyetine şikayet etmelidir.
|
06-05-2007, 18:47 | #5 |
|
Sayın gencerx07'nin sorusundan malın hangi amaçla alındığı anlaşılmıyor.Her ne kadar meslektaşlarımız burada 4077 sayılı yasaya atıf yapmışlar ise de sözkonusu mal ancak 4077 sayılı kanunun 3. maddesi e bendine göre ''ticari veya mesleki olmayan amaçlarla'' satın alınmış ise sözkonusu kanun kapsamına girecektir. Böyle bir durum sözkonusu değilse Borçlar Kanunundaki ayıpla ilgili hükümlerin uygulanması gündeme gelecektir.Örneğin, burada belirtilen çok işlevli yazıcı bir ticari işletmede kullanılmak üzere alınmışsa, 4077 sayılı yasa hükümleri uygulanmayıp Borçlar Kanunu hükümleri devreye girecektir.
|
06-05-2007, 20:10 | #6 |
|
iş yerinde kullanmak için alınmıştır. ama alınırken yolladığımız eleman faxs özelliğini belirtmeyi unutmus) yani ayıplı mal verme söz konusu değil daha cok bizim hatamız söz konusu...
|
06-05-2007, 23:03 | #7 |
|
Tüketici Kanunu, "ticari veya mesleki olmayan amaç" ifadesini kullanarak hangi konularda bu kanuna başvurulması gerektiğini belirtmiştir. Sizin konunuzda ise ofiste kullanma amacı olduğundan açık bir şekilde mesleki amaç güdüldüğü, Dolayısıyla da Tüketici Kanunu'na başvurmak mümkün olmadığı görülmemektedir. Borçlar Kanunu genel hükümlere göre hareket etmek gerekecektir.
Bununla beraber, faks özelliği satıcıya belirtilmediğinden satıcının sessiz kalarak kandırması, yanlış bilgi vermesi ve sair durumlar da oluşmamıştır. Kısacası malı isterken, istenen özellikler belirtilmediği için satıcının da yapacak birşeyi yok. Hukuken mesnet bulamadım Zira irade beyanlarında uyuşmazlık, sakatlık yoktur. En iyisi -ürünü değiştirebilmek için- satıcı ile konuşup anlaşmaktır. |
16-05-2007, 12:09 | #8 |
|
müşterinin satıcıdan televizyon almak isterken yanlışlıkla armut almak istiyorum demesi , fakat aslen televizyon alma iradesine sahip olması durumunda dahi sözleşmenin asli unsurlarından olan irade unsurunun sakatlanması söz konusu olmaktadır.Müşteri satıcıya gidip armutları geri al bana televizyon ver deme hakkı mevcuttur.
Kısacası , olayımızdaki problem malın ayıplı olup olmaması ya da geri verilip verilemeyeceği değil , nitelikte yanılma sonucu satınalınan ürünün orijinal ambalajı bozulmuş şekilde iade edilip edilemeyeceğidir. Kanun maddesini hatırlamıyorum fakat biliyorum ki bu tip bir durumda malın ambalajı ile birlikte iadesi gerekiyor...yine tam olarak dava ya da olay hatırlamıyorum ama Fikret Eren-Borçlar Hukuku kitabındaydı sanırım , ambalajın bozulması sonucu uğranılan zarar telafi edilerek malın iadesi yine mümkün. |
18-05-2007, 11:28 | #9 |
|
gencerx07'nin konuya ilişkin açıklamaları karşısında daha önceden belirttiğim görüşlerimi geri alıyorum. Ticari amaçlı olduğundan 4077 uygulanamayacağı gibi fax özelliği belirtilmeden satın alınmış olup, satıcının kusuruda bulunmamaktadır. Saygılar.
|
18-05-2007, 13:23 | #10 |
|
Aracı(elemanın faks satıcısına yollanması) vasıtası ile yapılan işlemlerde aracının hatasının bulunması durumunda temsil edilen kişi borçtan sorumlu olmamalı bu durumda..Borçlar kanununda saikte hataya ilişkin hükümler arasında tam olara böyle bir madde vardı.
|
18-05-2007, 16:29 | #11 |
|
Ofiste kullanılmak üzere alınan bir mal ticari sayılmaz. Sonuçta iş yerine de alınmış olsa nihai kullanıcıdır. Satma ve kar etme amacıyla alınmamış, kullanım amaçlı alınmış ise tüketici mahkemesinin görevine girmelidir. Sadece iş yerine alınmış olması o mala ticari mal vesfını kazandırmaz. Önemli olan son kullanıcı olmasıdır.
|
18-05-2007, 17:35 | #12 |
|
Sayın Vedat74 ün görüşlerine aynen katılıyorum. Satın alınan ürünün ofiste kullanılacak olması o ürünü TKHK kapsamından çıkarmaz. Saygılarımla
|
18-05-2007, 18:04 | #13 |
|
Sayın Vedat74,
Düşüncelerinize katılamayacağım. T.K.H.K., tüketici tanımı yaparken "mesleki olmayan" ifadesine yer vermiştir. Dolayısıyla bir konunun bahsi geçen kanun içinde yer alabilmesi ancak mesleki olmayan faaliyetler çerçevesinde olmasıyla bağlantılıdır. Buna mukabil ofise, büroya alınan faks cihazı kişisel kullanım için değildir. Bu alenidir. Cihazın kişisel kullanım için edinildiğini mahkeme önünde ispatlamanız pek olası gözükmemektedir. Kaldı ki cihazın ofise alınması mesleki amaç için kullanılacağına karinedir. O zaman son kullanıcı mantığı devreye girmemekte, tüketici olması gündeme gelmemektedir. Bununla beraber, Sayın gencerx07 istenilen özelliğin satıcıya belirtilmediğini söylemiştir. İrade sakatlığı gibi bir durumun oluşmadığı açıktır. Somut durumda, ofiste kullanılmak üzere alınan cihazın tüketici hukuku içinde koruma bulmadığı ve irade sakatlığı olmadığı bellidir. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
En bilinçli Tüketici ! | Av.Ceylan Pala Karadağ | Tüketicinin Korunması Hukuku Çalışma Grubu | 2 | 25-03-2009 12:16 |
Tüketici Mahkemesinde Bilirkişi Sorunu | av.knel | Meslektaşların Soruları | 4 | 19-09-2008 10:03 |
Taksilerin Tüketici Yasasına Kapsamında Hukuki Durumu ve Tüketici Heyetine Şikayet | Av.ZekiÖZSOY | Tüketicinin Korunması Hukuku Çalışma Grubu | 5 | 13-06-2007 12:01 |
Tüketici Heyeti Kararının Bildirim Sorunu | av.knel | Meslektaşların Soruları | 2 | 01-03-2007 13:31 |
Tüketici Heyeti Kararının Bildirim Sorunu | av.knel | Meslektaşların Soruları | 1 | 28-02-2007 15:36 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |