|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
10-03-2011, 15:39 | #1 |
|
Alkolik,Kumarbaz ve Savurgan Kocaya Kısıtlama Yargıtay Kararı
Merhabalar
Geçenlerde Konya Aile Mahkemesinin vermiş olduğu karar üzerine Yargıtayın verdiği savurgan kocanın maaşının bir kısmının eşi tarafından çekilmesi konusunda verilen karara ihtiyacım var benzeri bir karar da olabilir Şimdiden teşekkürler Saygılar... |
10-03-2011, 16:27 | #2 |
|
T.C.
YARGITAY 2. Hukuk Dairesi Esas : 2004/2723 Karar : 2004/4307 Tarih : 05.04.2004 ÖZET : Türk Medeni Yasasının 406. maddesi gereğince savurganlığı ve kötü yönetimi nedeniyle davalının kısıtlanması istenmiş, davalının tasarruflarının kendisini veya ailesini darlık ve yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açıp açmadığı, Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde belirlenip tespit edilmemiştir. Vesayet makamınca yapılacak iş; elden çıkarılan mal varlığı değerleri ile kalan mal varlığı değerlerinin gerçek değerini tespit etmek sonucuna göre TMK.nın 406. maddesi koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilerek bir karar vermekten ibarettir. (4721 sayılı MK. m. 406) KARAR METNİ : Taraflar arasındaki davanın yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarda gün numarası gösterilen hükmün temyizen mürafaa icrası suretiyle incelenmesi istenilmekle duruşma için tayin edilen 10.02.2004 gününde temyiz eden davacılar vekili Av. Filiz Küçük geldi. Karşı taraf tebligata rağmen gelmedi. Gelenin konuşması dinlendikten sonra işin incelenerek karara bağlanması için duruşmadan sonraya bırakılması uygun görüldü. Bugün dosyadaki tüm kağıtlar okunarak gereği görüşülüp düşünüldü. 1-Türk Medeni Yasasının 406. maddesi gereğince savurganlığı ve kötü yönetimi nedeniylede davalının kısıtlanması istenmiş davalının tasarruflarının kendisini veya ailesini darlık ve yoksulluğa düşürme tehlikesine yol açıp açmadığı Yargıtay denetimine imkan verecek biçimde belirlenip tespit edilmemiştir. Vesayet makamınca yapılacak iş; elden çıkarılan mal varlığı değerleri ile kalan mal varlığı değerlerinin gerçek değerini tespit etmek sonucuna göre Türk Medeni Yasasının 406. maddesi koşullarının oluşup oluşmadığının değerlendirilerek bir karar vermekten ibarettir. Bu hususta inceleme yapılmadan yazılı biçimde karar verilmesi bozmayı gerektirmiştir. 2-4787 S. Aile Mahkemelerinin Kuruluş ve Yargılama Usullerine Dair Yasanın 4/1 maddesi; 4721 s. Türk Medeni Yasasının ikinci kitabından (MK. md. 118-494) kaynaklanan tüm davaların Aile Mahkemesinde bakılacağını, geçici 1. maddesi de; sonuçlanmamış davaların yetkili ve görevli aile mahkemesine devredileceğini hükme bağlamıştır. Karar bozulmakla sonuçlanmamış hale gelmiştir. Bu açıklama karşısında işin görev yönünün de düşünülmesi zorunludur. SONUÇ: Temyiz edilen hükmün 1. bentte gösterilen sebeplerle BOZULMASINA, duruşma için takdir edilen 375.000.000 TL. vekalet ücretinin davalıdan alınıp davacılara verilmesine, oybirliğiyle karar verildi. 05.04.2004 |
10-03-2011, 16:52 | #3 |
|
T.C. Yargıtay 3.Hukuk Dairesi
Esas No: 2007/14193 Karar No: 2007/14996 Karar Tarihi: 18.10.2007 Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü. Davacı dilekçesinde davalı ile 45 yıldır evli olduklarını, davalı eşin evine bakmadığını, elektrik ve su giderlerini ödemediğini, köy bakkalını kendisi ile alışveriş yapmaması konusunda uyardığını, kumar oynadığını ileri sürerek aylık 300 YTL nafakanın tahsilini istemiş, yargılamanın ikinci oturumunda ıslah ile davalının borçlularının ödemelerini kendisine yapması için önlem alınmasını istemiştir. Mahkemece davanın kısmen kabulüne; davalının Bağ-Kur yaşlılık aylığından 200 YTL'nin davacı kadına ödenmesine karar verilmiş, hüküm davalı tarafından temyiz edilmiştir. Taraflar uzun yıllardan beri aynı bahçe içerisinde ayrı evlerde yaşa¬maktadır. Davacı (ev hanımı) kadının ayrı yaşamakta haklı olduğu davacı eşin ileri sürdüğü gibi davalı kocanın evin giderlerine katılmadığı, köy bakkalını uyararak eş ve çocuklarının alışveriş yapmasına engel olduğu ve kumar oynadığı tanıklarca ifade edilmektedir. MK'nun 198. maddesi uyarınca "Eşlerden biri, birliğin giderlerine katılma yükümlülüğünü yerine getirmezse, hakim onun borçlularına, ödemeyi tamamen veya kısmen diğer eşe yapmalarını emredebilir". Anılan hüküm Medeni Kanun'un, aile birliğinin korunmasına ilişkin"<Birliğin Korunması" başlığı altında düzenlenen önlemlerden biridir. Aile birliğinin korunmasına ilişkin bu önlemler (m. 195-199); <eşler birlikte yaşarken ailenin geçimi için diğer eşin yapacağı parasal katkının belirlenmesi> (m. 196) <ayrı yaşama halinde nafaka (m. 197) eşlerden birinin borçlularına ödemeyi tamamen veya kısmen diğer eşe yapmasının emredilmesi> (m. 198) ve <eş¬lerden birinin tasarruf yetkisinin sınırlanması> (m. 199) dır. 1479 sayılı Kanun'un 67. maddesine göre bağlanacak aylıklar nafaka borçları nedeniyle haczedilebilir, devir ve temlik edilebilirler. Bu hükme göre, davalının Bağ-Kur'dan aldığı yaşlılık aylığını doğrudan diğer eşin almasına karar verilmesinde Bağ-Kur Yasası yönünden bir engel bulunmamaktadır. Bağ-Kur, MK'nun 198. maddesindeki <borçlular> terimi içinde yer alma¬lıdır. Hakim anılan hüküm uyarınca koşulları gerçekleştiği takdirde; eşlerin bir¬likte yahut ayrı yaşaması halinde bu önlemi alabilir. Önceki MK'nun 198. maddesinde yer alan <emreder> kelimesi İsviçre Medeni Kanunu'nun bu maddeyi karşılayan 171. maddesindeki esaslara uygun olarak emredebilir diye düzenlenerek hakimin takdir hakkının bulunduğu şek¬linde değiştirilmiştir. Bu bakımdan sebeplerin gerçekleşmesi halinde kanundaki önlemlerden birinin tercihi, hakimin takdir hakkı çerçevesinde mütalaa edil¬melidir. O nedenle, Medeni Kanun'un 198. maddesinde düzenlenen ve birliği korumayı amaçlayan bu önlemle, davalı kocanın alacakları üzerindeki tasarruf salahiyeti kaldırılmakta olduğundan önemli nedenler halinde bu önleme baş¬vurulmalıdır. Davalı kocanın sorumluluk sahibi olmadığı, kumar oynadığı, evine harcama yapmayan bir kişi olduğu, eş ve çocuklarının alışveriş yapmaması için talimat verdiği, telefon faturalarının ödenmemesi nedeniyle telefonun kesildiği ifade edilmektedir. Bu bakımdan MK'nun 198. maddesinin öngördüğü koşul¬ların gerçekleştiği kabul edilebilir. Ancak, davalı eşin düzenli ve haczi kabil geliri bulunmaktadır. Evlilik birliğinin nafakaya hükmedilmek suretiyle ko¬runması (m. 198) mümkündür. Bu gibi durumlarda, diğer eş için ağır neticeler doğuran; onun tasarruf salahiyetini sınırlayan yahut <kısıtlı> durumuna sokan bir önleme başvurulmamalıdır. Mahkemece talebin içeriği de gözetilerek nafakaya hükmedilmesi gerekirken, yazılı şekilde hüküm kurulması doğru görülmemiştir. Bu itibarla, yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde oldu¬ğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 18.10.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi. Kolay gelsin, |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Yargıtay, telekulak kocaya vize verdi | Av.Cengiz Aladağ | Hukuk Haberleri | 130 | 05-04-2017 23:53 |
Eşin Sürekli Olarak Alkol Alması Sebebi İle ,Koruma Kararı,Kısıtlama ve Nafaka | Mutsuz Kız | Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) | 2 | 04-10-2009 10:24 |
Kısıtlama Yargıtay Kararları | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Aile Hukuku Çalışma Grubu | 0 | 21-11-2008 11:34 |
Alkolik ve Kumarbaz Eş - Tasarruf Yetkisinin Kısıtlanması | onur lengerli | Meslektaşların Soruları | 5 | 16-08-2007 14:10 |
yargıtaydan savurgan eşe kısıtlama | bahar kesici | Hukuk Haberleri | 1 | 12-07-2007 13:46 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |