|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
26-02-2010, 20:34 | #1 |
|
7 gün içinde ödeme 160 TL nin 3/4 ünün alınması
Merhabalar:
7 gün içinde borçlunun borcu ödemesi durumunda icra dairesinin 160 Tl yerine 120 TL vekalet ücretine hükmetmesi doğru mudur?? Teşekkürler |
26-02-2010, 22:22 | #2 |
|
evet doğrudur. Aynıdurum benim için de söz konusu oldu
|
26-02-2010, 22:38 | #3 |
|
hayır doğru değildir. asgari ücretin altına rakam düşürülemez. merciye şikayet edin düzeltilecektir.
|
26-02-2010, 23:07 | #4 |
|
Doğru şikayet etmekte yarar olabilir. Ben doğrudur derken, başıma geldi anlamında söyledim. İşlemin doğru olduğu anlamında söylemedim. Ben şikayette bulunmamıştım.
|
27-02-2010, 00:15 | #5 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Asgari ücret tarifesine göre yapılan işlem doğrudur |
27-02-2010, 09:52 | #6 |
|
yen, asgari ücret tarifesine göre itiraz süresi içerisinde
borcun ödenmesi durumunda dörtte üç vekalet ücreti takdir ediliyor, |
27-02-2010, 13:05 | #7 |
|
Borcun itiraz süresi içinde ödenmesi halinde vekalet ücretinin 3/4 ü alınır. Ancak buu ücret hiçbir şekilde asgari ücretin altına yani 160 TL'nin altına inemez. BU güne kadar tüm uygulama bu yöndedir. İcra memurunun kanunu yanlış yorumlaması sonucu değiştirmez. Bence işlemi şikayet etmelisiniz.
|
27-02-2010, 18:26 | #8 | |||||||||||||||||||||||
|
....... (5) Borçlu itiraz süresi içerisinde borcunu öderse tarifeye göre belirlenecek ücretin dörtte üçü takdir edilir. Maktu ücreti gerektiren işlerde de bu hüküm uygulanır. |
27-02-2010, 23:34 | #9 | |||||||||||||||||||||||
|
Somutlaştıralım: İcrada takibe giren tutar: 1.000 TL 1.000*12/100=120 TL AAÜT m.12 (Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla,) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Belirlenen bu ücret Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre tespit edilen ücretten az olamaz.) gereği vekalet ücreti burada 160 TL den az olamayacağından 160 TL vekalet ücreti hesaplanacaktır. Bu alacak için borçlu itiraz süresi dolmadan borcunu öderse AAÜT m.11 (Borçlu itiraz süresi içerisinde borcunu öderse tarifeye göre belirlenecek ücretin dörtte üçü takdir edilir. Maktu ücreti gerektiren işlerde de bu hüküm uygulanır.) gereği 160 TL*3/4=120 TL vekalet ücreti ödenecektir (diye düşünüyorum ) Saygılarımla… |
28-02-2010, 01:25 | #10 |
|
AVUKATLIK ASGARİ ÜCRET TARİFESİ 24 Aralık 2009 PERŞEMBE Resmî Gazete Sayı : 27442
İcra ve iflas müdürlükleri ile icra mahkemelerinde ücret MADDE 11 – (1) İcra ve İflas Müdürlüklerindeki hukuki yardımlara ilişkin avukatlık ücreti, takip sonuçlanıncaya kadar yapılan bütün işlemlerin karşılığıdır. Konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, bu Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. (2) Aciz belgesi alınması, takibi sonuçlandıran işlemlerden sayılır. Bu durumda avukata tam ücret ödenir. (3) İcra mahkemelerinde duruşma yapılırsa Tarife gereğince ayrıca avukatlık ücreti hükmedilir. Şu kadar ki bu ücret, Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünün iki ve üç sıra numaralarında gösterilen iş ve davalarla ilgili hukuki yardımlara ilişkin olup, Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenecek avukatlık ücreti bu sıra numaralarında yazılı miktarları geçemez. (4) Tahliyeye ilişkin icra takiplerinde bir yıllık kira bedeli tutarı, Nafakaya ilişkin icra takiplerinde nafakanın bir yıllık tutarı üzerinden, icra mahkemelerinde açılan istihkak davalarında üçüncü kısım gereğince hesaplanacak ücretlere hükmolunur. (5) Borçlu itiraz süresi içerisinde borcunu öderse tarifeye göre belirlenecek ücretin dörtte üçü takdir edilir. Maktu ücreti gerektiren işlerde de bu hüküm uygulanır. (6) İtiraz üzerine duran icra takiplerine ilişkin alacaklı tarafından icra mahkemesi veya diğer mahkemelerde itiraza konu duran işlem aleyhine dava açılması ve bu davanın borçlu lehine sonuçlanması halinde borçlu lehine itiraz ile duran icra dosyasındaki vekil işlemi sebebiyle bu Tarifenin ikinci kısım, ikinci bölümünün (1.) bendine göre ayrıca vekalet ücretine hükmolunur. |
28-02-2010, 10:14 | #11 |
|
"Maktu ücreti gerektiren işlerde de bu hüküm uygulanır."
bu ibare 2009 Avukatlık Tarifesinde yok iken 2010 yılı tarifesine eklenmiştir. Böylece tartışma ortadan kalkmıştır. |
01-03-2010, 09:00 | #12 |
|
“Avukatlık ücreti 160 TL’den az olamaz” diye bir kural bulunmamaktadır.
Kural aşağıda sunulmuştur: Avukatlık Ücret Tarifesinde iki kısım bulunmaktadır: 1- Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin BİRİNCİ KISMI yargı yerleri ve icra takipleri dışındaki ücretleri belirlemektedir. 2- Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin İKİNCİ KISMI yargı yerleri ve icra takiplerindeki ücretleri belirlemektedir. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin İKİNCİ KISMI üç bölümden oluşmaktadır: 1- Birinci bölümde maktu ücret verilecek işler sayılmıştır: Bu işler konusu para ile değerlendirilebilse bile maktu ücret verilir. 2- İkinci bölümde yer alan işlerde bir ayırıma gidilir: Konusu para ile değerlendirilemiyor ise ikinci kısımda yazılı maktu ücret verilir. Konusu para ile değerlendirilebiliyorsa ikinci kısımda yazılı işlerde üçüncü kısımdaki oranlarda nispi ücret verilir. Ancak bu nispi ücret maktu ücretten az olamaz. 3- Üçüncü bölümde ise konusu para ile değerlendirilebilen işler için verilecek nispi ücretin oranları yer almıştır. Bu kuralları örneğine uygularsak : Ücret tarifeye göre belirlenirken, "nispi ücretin maktu ücretten az olamayacağı" kuralı uygulanacaktır. (AAÜT madde 12) Böylelikle tarife ile belirlenen ücret 160 TL olmaktadır. Tarife ile belirlenen ücret, itiraz süresi içinde ödenirse dörtte üçü takdir edilecektir. Dörtte üçü hesaplandıktan sonra "takdir edilen ücretin maktu ücretten az olamayacağı" düşünülmemelidir. Çünkü böyle bir kural bulunmamaktadır. (AAÜT madde 11/5) SONUÇ : Tarife ile belirlenen ücret (maktu da olsa-nispi de olsa) en az 160 TL’dir. Borçlu itiraz süresi içerisinde borcunu öderse tarifeye göre belirlenecek 160 TL ücretin dörtte üçü 120 TL takdir edilir. Saygılarımla |
01-03-2010, 16:06 | #13 |
|
mdelen82 ve Armağan Konyalı'ya aynen katılıyorum..Maktu ücreti gerektiren işlerde de bu hüküm uygulanır açıklamasını getiren 5.bent ile konu tartışma alanının dışına çıkmaktadır.
160 TL tarifede belirlenen en az ücrettir ama maktu olarak belirtilmiştir.Bu nedenle itiraz süresinde ödeme yapılırsa bu durum,1/4 ' lük tenzilatı engellemeyecektir.Vekalet ücretinin 120 TL şeklinde tayin edilmesi bu nedenle yerindedir. |
11-03-2010, 22:48 | #14 |
|
ücretin 120 tl olarak hesaplanması yanlıştır.Avukatlık tarifesinden bu anlaşılabilir asgari ücrettin altında ücret verilemez.Ancak bu konuda hiç içtihat bulamıyorum.Bulan varsa paylaşırsa çok sevinirim.
|
13-05-2010, 10:33 | #15 |
|
Bu durumun başka bir yönü daha var. Biliyoruz ki icra müdürlüğünün banka hesabına yapılan ödemeler 1 gün sonra dosyalara işleniyor. Mesela borçlu itiraz süresinin son günü banka hesabına ödeme yaptı. İtiraz süresinin bitiminden 1 gün sonra para dosyaya işlendi. Şu durumda avukatlık ücreti tam mı olur, 3/4 mü?
Elinde Yargıtay kararı olan meslektaşlar ekleyebilirse çok sevinirim. Herkese iyi çalışmalar. |
13-05-2010, 10:40 | #16 |
|
Merhaba,
Ben de aynı durumla karşı karşıyayım. Dosyaya göre ödeme 8.gün yapılmış, 1/4 vekalet ücreti ile ilgili borçlu kuruma muhtıra gönderdik,kendileri ödemenin 7.günde yapıldığı ancak icra müdürlüğü hesaplarına 8. gün işlendiğini söylüyor. Bu konuya açıklık getirecek meslektaşlara teşekkürler. İyi çalışmalar. |
14-05-2010, 18:32 | #17 |
|
Konu davalık olması durumunda haksız çıkacağınızı düşünüyorum.
|
05-01-2011, 12:41 | #18 |
|
7 gün içinde "kısmi" ödeme yapılmış ise 3/4 kuralının uygulanması, kısmi ödeme miktarı ile sınırlı da olsa, mümkün olmamalıdır diye düşünüyorum. Bu konuda arkadaşların görüşleri nedir?
|
05-01-2011, 14:07 | #19 | |||||||||||||||||||||||
|
Saygılarımla |
05-01-2011, 16:41 | #20 |
|
Konuyla ilgilenen tüm meslektaşlarıma teşekkür ediyorum.Mevzu artık yasal dayanağa kavuştuğundan, itiraz süresi içinde borcun tamamı ferileriyle birlikte ödenirse vek ücretinin 3/4 üne hükmediliyor.İyi çalışmalar.
|
02-10-2011, 16:44 | #21 |
|
Sayın Meslektaşlarım,
Önceki iletilerde her ne kadar konuya değinilmişse de, bir konuda netleşmek bakımından bilgilerinizi rica ediyorum. Takip açıldıktan sonra, ancak ödeme emri tebliğ edilmeden önce asıl alacağın tamamı, takip miktarının ise %99'u ödeniyor. Ödeme emri tebliğ edildikten sonra, borçlu süresinde itiraz ediyor. Bu durumda, vekalet ücretinin tamamı mı, yoksa 3/4'ü mü hak edilmiş olunuyor? İtirazın kaldırılması/iptali talep edildiğinde davanın lehe sonuçlanması olasılığı ile ilgili bilgi ve deneyimlerinizi paylaşmanızı rica edeceğim. |
03-10-2011, 09:31 | #22 | |||||||||||||||||||||||
|
Saygılarımla |
04-10-2011, 20:36 | #23 |
|
AVUKATLIK ASGARİ ÜCRET TARİFESİNİN 12. MADDESİNİN SON CÜMLESİ İÇİN YÜRÜTMEYİ DURDURMA KARARI VERİLDİDanıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nca Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin 12. maddesinin “Belirlenen bu ücret tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre tespit edilen ücretten az olamaz” şeklindeki son cümlesinin yürütmesinin durdurulmasına karar verildi. Kararın tam metni aşağıdadır.
T.C. DANIŞTAY İDARİ DAVA DAİRELERİ KURULU YD İtiraz No: 2011/321 İtiraz Eden Davacı : Makina ve Kimya Endüstrisi Kurumu Genel Müdürlüğü Tandoğan / ANKARA Vekili : Av. Özlem Aral Kestir -aynı adreste- Karşı Taraf (Davalılar) : 1- Adalet Bakanlığı - ANKARA 2- Türkiye Barolar Birliği Oğuzlar Mah. Av. Özdemir Özok Sk. No: 8 Balgat / ANKARA Vekili: Av. Aylin Nasuh - aynı adreste İstemin Özeti : Danıştay Sekizinci Dairesi’nce verilen yürütmenin durdurulması isteminin reddine ilişkin 22.03.2011 günlü, E: 2011/66 sayılı karara, davacı itiraz etmekte ve yürütmenin durdurulmasını istemektedir. Danıştay Tetkik Hakimi B.Ö.’nün Düşüncesi: İtirazın reddi gerektiği düşünülmektedir. Danıştay Savcısı R.T.’nin Düşüncesi: İtiraz dilekçesinde ileri sürülen nedenler, Danıştay Sekizinci Dairesi’nce verilen yürütmenin durdurulması isteminin reddine ilişkin kararın kaldırılmasını gerektirecek nitelikte görüldüğünden, itirazın kabulü gerekeceği düşünülmektedir. TÜRK MİLLETİ ADINA Hüküm veren Danıştay İdari Dava Daireleri Kurulu’nca dosya incelendi, gereği görüşüldü: Dava; Türkiye Barolar Birliği tarafından hazırlanan ve Adalet Bakanlığı tarafından onaylanan 03.12.2010 günlü, 27774 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi Genel Hükümler Tebliğinin 12. maddesinin iptali ve yürütmesinin durdurulması istemiyle açılmıştır. Danıştay Sekizinci Dairesi 22.03.2011 günlü, E: 2011/66 sayılı kararıyla; 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. maddesinde öngörülen koşulların gerçekleşmediği gerekçesiyle yürütmenin durdurulması isteminin reddine karar vermiştir. Davacı, dava konusu tarife kuralının suistimale açık bir düzenleme olduğunu, konusu para ile değerlendirilebilen davalarda hükmedilecek avukatlık ücretine ilişkin olarak avukatın harcadığı emek unsuru göz önünde bulundurulmadan, davanın tek ya da seri dava olmasına bakılmaksızın düzenleme yapıldığını, yasa ile tanınan yetkinin, avukata kazanç sağlama endişesiyle, objektif ve kamu yararı amacıyla kullanılmadığını öne sürerek anılan karara itiraz etmekte ve yürütmenin durdurulmasına karar verilmesini istemektedir. 1136 sayılı Avukatlık Kanunu’nun 168. maddesinde, baro yönetim kurullarının her yıl Eylül ayı içerisinde, yargı yerlerindeki işlemler ile diğer işlemlerden alınacak avukatlık ücretinin asgari hadlerini gösteren birer tarife hazırlayarak Türkiye Barolar Birliği’ne gönderecekleri, Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu’nca, baro yönetim kurullarının teklifleri de göz önüne alınmak suretiyle uygulanacak tarifenin o yılın Ekim ayı sonuna dek hazırlanarak Adalet Bakanlığı’na gönderileceği, tarifenin Adalet Bakanlığı’na ulaştığı tarihten itibaren bir ay içinde Bakanlıkça karar verilmediği veya tarife onaylandığı takdirde kesinleşeceği, ancak Adalet Bakanlığı’nın uygun bulmadığı tarifeyi bir daha görüşülmek üzere gösterdiği gerekçesiyle birlikte Türkiye Barolar Birliği’ne geri göndereceği, geri gönderilen bu tarifenin Türkiye Barolar Birlği Yönetim Kurulu’nca üçte iki çoğunlukla aynen kabul edildiği takdirde onaylanmış, aksi halde onaylanmamış sayılacağı ve sonucun Türkiye Barolar Birliği tarafından Adalet Bakanlığı’na bildirileceği hükme bağlanmıştır. Anılan yasal düzenlemede avukatlık asgari ücret tarifesinin Türkiye Barolar Birliği Yönetim Kurulu tarafından tüm baroların teklifleri göz önüne alınarak hazırlanacağı ve Adalet Bakanlığı’ndan görüş alınarak yürürlüğe gireceği öngörülmekle, tarifenin hazırlanması ve yürürlüğe girmesi aşamasına ilişkin usul hükümleri belirlenmiş, tarifenin hazırlanması aşamasında dikkate alınacak esas ve ölçüler konusunda herhangi bir belirleme yapılmamıştır. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesinin hazırlanması konusunda Türkiye Barolar Birliği’ne tanınan yetkinin kullanımında, yargının kurucu unsurlarından savunmayı temsil eden avukatın, Avukatlık Kanunu’nun 164. maddesinde öngörüldüğü üzere, emek ve mesaisinin dikkate alınmasının yanısıra, kişilerin hak arama özgürlüğünü kısıtlayıcı nitelikte düzenlemelere de yer verilmemesi gerekmektedir. Avukatlık Asgari Ücret Tarifesi’nin dava konusu edilen 12. maddesinde, “Tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde gösterilen hukuki yardımların konusu para veya para ile değerlendirilebiliyor ise avukatlık ücreti, (yedinci maddenin ikinci fıkrası, dokuzuncu maddenin birinci fıkrasının son cümlesi ile onuncu maddenin son fıkrası hükümleri saklı kalmak kaydıyla) Tarifenin üçüncü kısmına göre belirlenir. Belirlenen bu ücret tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre tespit edilen ücretten az olamaz” hükmü yer almaktadır. Ülke çapında kurulu bulunan tüm baro yönetim kurullarının sundukları teklifler dikkate alınarak Türkiye Barolar Birliği’nce hazırlanan ve Adalet Bakanlığı’nın da incelemesinden geçerek yayımlanan tarifenin dava konusu kısmında yer alan, konusu para ile değerlendirilen hukuki yardımlarda, sayma yoluyla belirlenen istisnalar hariç olmak üzere, davanın sonucunda hükmedilecek avukatlık ücretinin tarifenin üçüncü kısmına gre nispî olarak belirleneceği, ancak hükmedilecek nispî avukatlık ücretinin tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümünde belirlenen maktu avukatlık ücretinden az olamayacağı kuralıyla, avukatların mesleklerini icra ederken hak edecekleri ücretlere belli bir asgari sınır getirilmesi suretiyle yapılan hukuki yardımın niteliği ve niceliği ne olursa olsun avukatın verdiği hukuki hizmetin maddi karşılığının belli bir miktarın altına düşmesinin engellenmek istenildiği anlaşılmakla birlikte, idari işlemlerin temel amacı kamu yararı olduğundan, tarifenin hazırlanması sırasında, avukatların davanın görümü sırasında harcadığı çaba, gayret ve emeğinin karşılığı, uyuşmazlığa konu alacağın değeri, taraflara ölçüsüz bir yükümlülük getirmemesi ve çeşitli sözleşmeler yoluyla avukatlık mesleğinin zarar görmesinin engellenmesi hususlarının da dikkate alınmasının zorunlu olduğu kuşkusuzdur. Gerçekten de konusu para ile değerlendirilen davalarda hükmedilecek avukatlık ücretinin asıl alacak miktarı göz önünde bulundurulmadan, sadece maktu vekalet ücreti ile sınırlandırılması ile, özellikle çok küçük miktarlı alacaklar nedeniyle açılan davalarda, karar aleyhine sonuçlanan taraf açısından ölçüsüz bir yükümlülük getirilebileceği gibi, seri davalar için, yalnızca karşı taraf vekalet ücretine dayanan avukatlık sözleşmeleri yapılarak mesleğin itibarının zarar görmesine, kısmen kabul, kısmen ret ile sonuçlanan davalarda ise, tarafların haklılık oranları arasında büyük bir fark bulunmasına rağmen, tarafların adalet ve hakkaniyetle bağdaşmayacak bir şekilde eşit miktarda avukatlık ücretinden sorumlu tutulmasına yol açılması da mümkündür. Bu durumda, ülkenin ekonomik ve sosyal durumu, avukatların davanın görümü sırasında harcadığı çaba, gayret ve emeğinin karşılığı, uyuşmazlığa konu alacağın değeri, taraflara ölçüsüz bir yükümlülük getirilmemesi ve çeşitli sözleşmeler yoluyla avukatlık mesleğinin zarar görmesinin engellenmesi hususları dikkate alındığında, konusu para ile değerlendirien davalarda hükmedilecek nispi avukatlık ücretinin tarifeye göre belirlenen maktu avukatlık ücretinin altında kalması durumunda, hükmedilecek maktu vekalet ücretine de asıl alacağı geçmeyeceği yönünde bir sınırlandırma getirilmesi gerekirken, bu husus gözetilmeden, asıl alacak tutarından fazla maktu vekalet ücretine hükmedilmesi sonucunu doğuracak şekilde asgari sınır getirilmesine yönelik dava konusu tarife kuralının tarifenin üçnücü kısmına göre belirlenecek nispi avukatlık ücretinin, tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre tespit edilen ücretten (maktu avukatlık ücreti) az olamayacağına ilişkin kısmında hukuka uyarlık bulunmamaktadır. Açıklanan nedenlerle, davacının itirazının KABULÜNE, 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 4001 Sayılı Yasayla değişik 27. maddesinde öngörülen ve yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için gerekli olan koşulların gerçekleştiği anlaşıldığından, dava konusu tarife kuralının, “Belirlenen bu ücret tarifenin ikinci kısmının ikinci bölümüne göre tespit edilen ücretten az olamaz” kısmının yürütmesinin durdurulmasına, 30.06.2011 gününde oyçokluğu ile karar verildi. Karşı Oy X- Yürütmenin durdurulmasına karar verilebilmesi için 2577 sayılı İdari Yargılama Usulü Kanunu’nun 27. maddesinde öngörülen koşulların bakılan uyuşmazlıkta gerçekleşmediği anlaşıldığından, yürütmenin durdurulması isteminin reddine ilişkin daire kararına yapılan itirazın reddi gerektiği oyuyla, karara karşıyız. 10. Daire Başkanı 2. Daire Başkanı 10. Daire Üyesi 10. Daire Üyesi Mehmet Ünlüçay Ayla Günenç İbrahim Barbaroğlu Tülün Özdemir 10. Daire Üyesi 10. Daire Üyesi 11. Daire Üyesi 12. Daire Üyesi E. Celalettin Özkan Kemal Bilecen Emel Cengiz N. Kemal Ergani 15. Daire Üyesi 15. Daire Üyesi S. Hilmi Aydın Yalçın Ekmekçi |
04-10-2011, 20:38 | #24 |
|
yani 600 tl lik bir davada sulh mahkemesi 550 tlyerine 72 tl ye hükmedecek.
|
04-10-2011, 22:07 | #25 | |||||||||||||||||||||||
|
Merhabalar, Hülya hanım bizim dosyamızda borçlu vekiliyiz, müvekkil 7. gün banka hesabına ödeme yapmış olmasına rağmen dosyaya 8. gün işlenmiştir. Bunun üzerine alacaklı vekili kalan vekalet ücretinin tamamlanması için müvekkile muhtıra tebliğ etmiş. İcra müdürü ile yaptığımız görüşmede her ne kadar bizim haklı olduğumuzu düşünse de bu konuda itirazı inceleyemeyerek bu konuda karar verme yetkisine sahip olmadıklarını, icra mahkemesinde dava açmamız gerektiğini belirterek yaptığımız itirazı reddetmişti. |
13-04-2015, 13:43 | #26 |
|
takip miktarı 2500 TL olan bir dosyada vekalet ücreti ne kadardır? itiraz süresi içersinde yapılan ödeme halinde 225TL mi? 300TL mi? cevap veren meslektaşlarıma şimdiden teşekkürler...
|
13-04-2015, 15:11 | #27 |
|
AAÜT madde 11/4- Borçlu itiraz süresi içerisinde borcunu öderse tarifeye göre belirlenecek ücretin dörtte üçü takdir edilir. Maktu ücreti gerektiren işlerde de bu hüküm uygulanır.
Buna göre itiraz süresi içerisinde ödeme yapıldıysa 225,00-TL olarak hesaplanmalıdır. |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Ödeme Emrinin İptali / İkinci Ödeme Emrine İtiraz Edilmezse Takip Kesinleşir Mi? | bertrand | Meslektaşların Soruları | 14 | 31-01-2013 17:26 |
Ödeme emrine sözleşme suretinin eklenmemesi - Ödeme emrinin iptali | erkoo1733 | Meslektaşların Soruları | 2 | 11-10-2009 15:46 |
13 örnek ödeme ödeme emri-alacağın sehven fazla yazılması | alphukuk | Meslektaşların Soruları | 1 | 06-05-2009 08:49 |
Çalışma Koşullarında Değişiklik/6 işgünü içinde kabul/Aynı süre içinde cayma | Av.Ufuk Bozoğlu | Meslektaşların Soruları | 7 | 30-04-2009 12:28 |
mühürsüz ödeme emrine yapılan ödeme | MeRReM | Meslektaşların Soruları | 4 | 11-11-2008 18:28 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |