|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
24-04-2008, 10:44 | #1 |
|
Kiracı kefilinin sorumluluğu
Merhabalar,
Müvekkil evini 1 yıllığına kiraya veriyor, kira kontratını bir de kefil imzalıyor. ( Ancak kontratta müşterek ve müteselsilen kefil ibaresi yok) .5 Ay sonra kiracı evi tahliye ediyor. Bu durumda vadesi gelmemiş kira alacakları sebebiyle kefile icra takibi yapılabilir mi? Kiracının adresi bilinmiyor ancak kefile ulaşma imkanı var. Bazı Yargıtay Kararlarında kefile yönelebilmek için kiracıya yapılan takibin semeresiz kalması gerektiği yer alıyor. Bazılarında ise kira sözleşmesinin süresi boyunca kefilin tüm kira bedellerinden sorumlu olacağı. Kefile takip yapılıp yapılamayacağı konusunda fikirlerinizi paylaşırsanız sevinirim. İyi çalışmalar |
24-04-2008, 11:13 | #2 |
|
sayın lawyer,sözleşmede müşterek ve müteselsil kaydı yoksa adi kefaletten bahsedebiliriz..adi kefalette ise kiracıya yapılan takip ya da açılan alacak davası sonuçsuz kalmadıkça kefile başvurulamayacağı açıktır..
|
24-04-2008, 11:36 | #3 |
|
Sayın av ramazan cevabınız için teşekkür ederim. Ancak az önce okuduğum Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 22.03.2006 tarihli 2006/6-78 E. 2006/88 K. sayılı kararında "B.K. 484. Maddesi hükmü gereğince yazılı şekilde düzenlenmiş,süresi ve ödenecek kira paralarının açıkça gösterilmiş bir kira sözleşmesini kefil sıfatıyla imzalayan kişi,sözleşmede gösteriilen kira süresi boyunca kiracının ödemekle yükümlü olduğu kira paralarından,kefil sıfatıyla kiralayana karşı sorumludur." denilmektedir. Yargıtayın bu kararına göre kefile yönelmemiz mümkün görünüyor.
|
24-04-2008, 15:19 | #4 |
|
T.C.
YARGITAY 6. HUKUK DAİRESİ E. 2005/5082 K. 2005/6635 T. 27.6.2005 • KİRA ALACAĞI İÇİN BAŞLATILAN TAKİP ( İtirazın Kaldırılması - Borçlu İflas Etmedikçe Veya Hakkındaki Takip Sonuçsuz Kalmadıkça Adi Kefile Müracaat Edilemeyeceği ) • ADİ KEFALET ( Borçlu İflas Etmedikçe Veya Hakkındaki Takip Sonuçsuz Kalmadıkça Müracaat Edilemeyeceği - Kira Alacağının Tahsili İçin Başlatılan İcra Takibi ) • KEFİL ALEYHİNE İCRA TAKİBİ ( Borçlu İflas Etmedikçe Veya Hakkındaki Takip Sonuçsuz Kalmadıkça Adi Kefile Müracaat Edilemeyeceği ) 818/m. 486 ÖZET : Dava, kira alacağının tahsili için başlatılan icra takibine vaki itirazın kaldırılması talebine ilişkindir. Davaya dayanak kira sözleşmesindeki kefalet adi kefalet niteliğindedir. Kiralayanın adi kefile müracaat edebilmesi için borçlunun iflas etmesi veya hakkındaki icra takibinin sonuçsuz kalması ya da borçlu hakkında Türkiye'de tahkikat icrasının imkansız hale gelmesi gerekir. Açıklanan koşullar oluşmadığı halde kefil aleyhinde icra takibi yapılıp bilahare dava açıldığından kefil hakkındaki davanın reddi gerekir. DAVA : İcra mahkemesince verilmiş bulunan karar borçlular tarafından süresi içinde duruşmalı olarak temyiz edilmiş ancak işin niteliğine göre duruşmaya tabi olmadığından dosyadaki bütün kağıtlar okunup, gereği görüşülüp düşünüldü: KARAR : Uyuşmazlık, kira parasının tahsiline yönelik icra takibine yapılan itirazın kaldırılması ve icra inkar tazminatının tahsiline ilişkindir. Mahkemece istemin kısmen kabulü ile itirazın 45.832.000.000.- TL asıl alacak ve 15.332.800.000.-TL işlemiş faizi yönünden kaldırılmasına ve asıl alacak üzerinden hesaplanan 18.332.800.000.-TL icra inkar tazminatının tahsiline karar verilmiş, karar borçlular vekili tarafından temyiz edilmiştir. 1- Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dayandıkları belgelere, temyiz olunan kararda yazılı gerekçelere göre temyiz eden borçlular vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir. 2- Borçlular vekilinin kefile ilişkin temyiz itirazlarına gelince; Takibe ve davaya dayanak yapılan ve karara esas alınan 10.05.2001 başlangıç tarihli ve üç yıl süreli kira sözleşmesi konusunda taraflar arasında uyuşmazlık bulunmamaktadır. Bu sözleşme ile alacaklı kiralananı borçlu şirkete kiralamış, sözleşmeyi borçlu A. kefil sıfatı ile imzalamıştır. Alacaklı Kartal 3. İcra Müdürlüğü'nün 2004/1415 sayılı dosyası ile 10.05.2002-22.03.2004 arası kira parası ve işlemiş faizinin tahsili için borçlular hakkında icra takibi yapmış, borçlular süresinde verdikleri itiraz dilekçeleriyle borçlarının bulunmadığını belirterek itirazda bulunmuşlardır. Sözleşmeye göre borçlu A'nın kira borcuna kefil olması Borçlar Kanunu' nun 486. maddesinde düzenlenen adi kefalet niteliğinde olup anılan madde hükmü gereğince alacaklı kiralayanın kefile yönelebilmesi için borçlunun iflas etmesi veya hakkında icra takip olunup da alacaklının kusuru olmaksızın takibin semeresiz kalması ya da borçlu hakkında Türkiye' de tahkikat icrasının imkansız hale gelmesi gerekir. Davada bu koşulların hiçbiri gerçekleşmemiştir. Alacaklı önce kiracıdan kira alacaklarını istemeden veya hakkındaki takip sonuçsuz kalmadan borçlu kiracı ile birlikte kefil hakkında da icra takibi yapıp dava açtığından kefil hakkındaki istemin reddi gerekirken, yazılı şekilde karar verilmesi isabetsiz olup bozmayı gerektirmiştir. SONUÇ : Yukarda ( 1 ) no'lu bentte yazılı nedenlerle borçlu şirket hakkındaki kararın ONANMASINA, yukarda ( 2 ) no'lu bentte yazılı nedenlerle kefil borçlu hakkındaki kararın BOZULMASINA, onanan kısım için temyiz harcı peşin alındığından başkaca harç alınmasına mahal olmadığına, 27.06.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi. |
24-04-2008, 15:29 | #5 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Sayın lawyerrr, Alıntısını yaptığınız HGK kararının tamamını aktarıyorum. Karara göre kefil aleyhine açılan dava red olmuş.
|
24-04-2008, 15:30 | #6 |
|
T.C. YARGITAY
6.Hukuk Dairesi Esas: 2005/5733 Karar: 2005/7114 Karar Tarihi: 05.07.2005 ÖZET: Adi kefilin borçtan sorumlu tutulabilmesi ancak kefalet sözleşmesinden sonra borçlunun iflas etmesi veya hakkında takibat icra olunup da alacaklının hatası olmaksızın semeresiz kalması halinde mümkündür. Bu koşullar gerçekleşmediğine göre kefil hakkında açılan davanın reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesi hatalıdır. (818 S. K. m. 44, 98, 486) Mahalli mahkemesinden verilmiş bulunan yukarıda tarih ve numarası yazılı itirazın iptali davasına dair karar dairemizin 11.04.2005 gün ve 1412-3447 sayılı ilamı ile onanmasına karar verilmişti. Bu kararın tashihen tetkiki davalılar tarafından süresi içinde istenilmiş olmakla dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği görüşülüp düşünüldü: Karar: Davacı vekili, kiracı davalının 01.03.2003 başlangıç tarihli 5 yıl süreli kira sözleşmesini tek taraflı feshedemeyeceğini, kira sözleşmesinin devam ettiğini ileri sürerek sözleşmeye göre iki taksitte ödenmesi gereken 01.03.2004-01.09.2004 tarihleri arası altı aylık kira parası 6.400.000.000.-TL için kiracı ve kefil aleyhine yapılan icra takibine vaki itirazların iptalini istemiştir. Davalılar vekili, kira sözleşmesinin 04.09.2004 tarihli ihtarname ile feshedilip taşınmazın 10.01.2004 tarihinde tahliye edildiğini, anahtarların Cihanbeyli Sulh Hukuk Mahkemesinin 2004/2 esas sayılı dosyasına teslim edildiğini davalılardan kefil Mevlüt Ç.'nin kefaletinin adi kefalet olduğundan kira parasından sorumlu tutulamayacağını, davacı ile ayrıca yapılan kira sözleşmesinde kiracının kiranın günü dolmadan işyerini boşaltması halinde davacının kiracıya geri kalan kira parasını iade edileceği kararlaştırıldığı halde bu kısmın davacı tarafından karalandığını, davacının 10.01.2004 - 01.03.2004 tarihi arasındaki süreye ilişkin kira bedelini iade etmesi gerektiğini savunmuştur. 1- Dosya kapsamına, toplanan delillere, hükmün dayandığı gerekçelere göre davalılar vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan karar düzeltme nedenleri yerinde değildir. 2- Dosyadaki bilgi ve belgelerden, toplanan delillerden davalı kiracının süresinden önce tek taraflı irade açıklamasıyla ve haklı bir nedene dayanmasızın 04.09.2003 tarihli ihtarname ile akdi feshederek tahliye ettiği davacı taşınmazın anahtarlarını tevdii mahalli Cihanbeyli Sulh Hukuk Mahkemesinin 2004/2 esas sayılı dosyasına teslim ettiği anlaşılmaktadır. Kural olarak kiracı haksız fesih halinde kiralayanın uğradığı tüm zararı ödemekle yükümlüdür. Ancak Borçlar Kanununun 98.maddesi göndermesi ile aynı kanunun 44.maddesi uyarınca kiralayanında zararın artmasına neden olmaması gerekir. Davalı kiracı tahliye ederek anahtarları tevdii mahalli olarak mahkemeye teslim ettiğini savunduğuna göre mahkemece öncelikle bu kararın davacıya tebliğ tarihinin araştırılarak yasal tahliye tarihinin saptanması, bu tarihten sonra kira sözleşmesindeki bedel ve koşullarla ne kadar sürede yeniden kiraya verilebileceği makul sürenin uzman bilirkişiler aracılığı ile belirlenmesi, kiracının bu süreye tekabül eden kira borcundan sorumlu tutulması gerekirken, bu hususlar gözetilmeden yazılı şekilde karar verildiği bu seferki incelemeden anlaşılmıştır. Öte yandan davalılardan Mevlüt Ç.'nin sözleşmedeki kefilliği kira sözleşmesi süresince devam etmekte ise de; kefilliği adi kefalet olup Borçlar Kanunun 486.maddesi hükmü uyarınca adi kefilin borçtan sorumlu tutulabilmesi ancak kefalet sözleşmesinden sonra borçlunun iflas etmesi veya hakkında takibat icra olunup da alacaklının hatası olmaksızın semeresiz kalması halinde mümkündür. Bu koşullar gerçekleşmediğine göre kefil hakkında açılan davanın reddi gerekirken, kabulüne karar verilmesinin hatalı olduğu da bu defaki incelemeden anlaşıldığından davalılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemiz onama kararının kaldırılmasına ve yerel mahkeme kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir. Sonuç: Yukarıda 2.bentte açıklanan nedenle davalılar vekilinin karar düzeltme isteminin kabulü ile Dairemizin 11.04.2005 tarih 2005/1412 esas-3447 karar sayılı onama kararının kaldırılmasına, yerel mahkemenin 26.11.2004 tarih 2004/774 esas - 1113 karar sayılı kararının BOZULMASINA, istek halinde peşin alınan temyiz harcının temyiz edene iadesine, 05.07.2005 tarihinde oybirliği ile karar verildi. (¤¤) |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Kiracı Sorunu | mskocabay | Hukuk Soruları Arşivi | 2 | 02-01-2005 13:30 |
Kiracı Tahliyesi | sefiksertel | Hukuk Soruları Arşivi | 2 | 10-04-2002 21:12 |
kiracı | halil demircioğluKonuk | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 12-02-2002 00:23 |
kiracı | faruk özdemir | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 11-02-2002 03:23 |
kiracı hakları | ebru baştürk | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 11-02-2002 02:26 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |