![]() |
|
![]() |
![]() |
#1 |
|
![]() T. C.
Y A R G I T A Y 1 2 . H U K U K D A İ R E S İ T Ü R K M İ L L E T İ A D I N A Y A R G I T A Y İ L Â M I Esas No : 2023/345 Karar No : 2023/1076 İNCELENEN KARARIN MAHKEMESİ : Ankara Bölge Adliye Mahkemesi 18. Hukuk Dairesi TARİHİ : 10.11.2022 SAYISI : 2022/1646 E., 2022/1552 K. DAVACI/BORÇLU : F* K* DAVALI/ALACAKLI : T* V* B* T.A.O DAVA TARİHİ : 23.09.2021 HÜKÜM/KARAR : Kaldırma/Ret TEMYİZ EDEN : Davacı/Borçlu İLK DERECE MAHKEMESİ : Ankara 9. İcra Hukuk Mahkemesi TARİHİ : 07.07.2022 SAYISI : 2022/419 E., 2022/530 K. Taraflar arasındaki ihalenin feshi uyuşmazlığından dolayı yapılan yargılama sonunda İlk Derece Mahkemesince davanın kabulü ile ihalenin feshine karar verilmiştir. Kararın alacaklı/ihale alıcısı tarafından istinaf edilmesi üzerine, Bölge Adliye Mahkemesince başvurunun kabulü ile İlk Derece Mahkemesi hükmü kaldırılarak yeniden esas hakkında hüküm kurulmak suretiyle ihalenin feshi isteminin reddine, ihale bedelinin %5'i oranında para cezasının şikayetçi borçludan alınarak hazineye irat kaydına karar verilmiştir. Bölge Adliye Mahkemesi kararı borçlu tarafından temyiz edilmekle; kesinlik, süre, temyiz şartı ve diğer usul eksiklikleri yönünden yapılan ön inceleme sonucunda, temyiz dilekçesinin kabulüne karar verildikten ve Tetkik Hâkimi Armağan Keskin Sarıbaş tarafından hazırlanan rapor dinlendikten sonra dosyadaki belgeler incelenip gereği düşünüldü: I. DAVA Şikayetçi borçlu; satış ilanının usulüne uygun tebliğ edilmediğini, Tebligat Kanunu 21. maddesinde yazılı kişilere bildirim yapılmadığından tebligatın usulsüz olduğunu, zira tebliğ mazbatasında "Turgay" isimli şahsın mezkur maddede sayılan kişiler arasında yer almadığı gibi, adı geçenin kimlik bilgilerinin de belirtilmediğini, tebliğ mazbatasında ayrıca düzenleyen icra memurunun imzasının bulunmadığını, takip alacaklısının her ne kadar 1 yıllık yasal süre içinde satış talebinde bulunsa da aynı bir yıllık süre içinde satış avansını yatırmadığını, Ankara 4. İcra Hukuk Mahkemesince verilen 29.09.2020 tarih ve 2020/203 E. - 2020/424 K. sayılı kararında borçluya yapılan tebligatın öğrenilme tarihinin 26.02.2020 olarak düzeltilmesine karar verildiğini, mevcut karar karşısında icra emri tebliğ tarihi olan 26.02.2020 tarihi itibariyle 1 yıl içerisinde alacaklı tarafından İİK'nın 150/e maddesi gereğince satış talebinde bulunulması ve satış avansının depo edilmesi gerektiğini, ancak alacaklı tarafça bu yükümlülüklerin yerine getirilmediğini, kıymet takdirine itiraz neticesinde mahkemece taşınmazın değerinin 875.000,00 TL olarak belirlendiğini, fakat açık artırma ilanında taşınmazın muhammen bedelinin 900.000,00 TL olarak belirtildiğini, bu hususun da ihalenin feshini gerektirdiğini, zira bu durumun ihaleye katılımı azalttığını, satış kararına rağmen ilanın İİK m. 114'deki şartlara uygun bir gazetede yapılmadığını ileri sürerek ihalenin feshini talep etmiştir. II. CEVAP Alacaklı/ihale alıcısı; taşınmazın, muhammen bedelin çok üzerinde bir bedele satıldığını, zarar unsurunun oluşmadığını, hukuki yarar yokluğundan şikayetin reddi gerektiğini, kıymet takdirine itirazın incelenip ilamla taşınmazın değerinin 875.000,00 TL olarak belirlendiğini, mahkemece itirazın reddine karar verilmesi gerekirken sehven kabulüne karar verildiğini, ancak karar kesin olduğundan değiştirilemediğini, kararda bariz maddi hata bulunduğunu, kaldı ki satış ilanında taşınmazın değerinin yüksek yazılmasının borçlunun lehine olduğunu,16.12.2020 tarihinde satış talep ederek aynı gün satış avansı yatırdıklarını, satış isteme sürelerine riayet edildiğini, satış ilanının tirajı 50.000'nin üzerinde bir gazeteyle yapıldığını, İİK'nın 127. maddesi uyarınca gazete ilanının tebliğ yerine geçtiğini, satış ilanı tebliğinin usulüne uygun olduğunu ileri sürerek istemin reddine karar verilmesini talep etmiştir. III. İLK DERECE MAHKEMESİ KARARI İlk Derece Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; icra emrinin davacı borçluya 23.10.2019 tarihinde tebliğ edildiği, borçlunun bu tebligata ilişkin usulsüz tebligat şikayetinde bulunmadığı, usulsüz tebligat şikayetinde bulunanın takibin diğer borçlusu şirket olduğu, borçluya icra emrinin 23.10.2019 tarihinde tebliğ edildiği, davalı alacaklı tarafından 21.06.2021 tarihinde satış talebinde bulunulduğu ve 29.06.2021 tarihinde satış avansı açıklaması ile masraf yatırıldığı, her ne kadar davalı alacaklı vekili tarafından 16.12.2020 tarihinde satış talebinde bulunulduğu ve avans yatırıldığı iddia olunmuş ise de 16.12.2020 tarihinin dahi icra emrinin davacı borçluya 23.10.2019 tarihinde tebliğinden itibaren bir sene sonra olduğu, buna göre İİK'nın 150/e maddesinde öngörülen süre içerisinde usulüne uygun olarak yapılmış bir satış talebinin bulunmadığı, bu sebeple takibin düştüğü, düşen takipte yapılan ihalenin feshi gerektiği, bu sebeple feshine karar verildiğinden diğer itiraz sebeplerinin incelenmediği gerekçesi ile davanın kabulü ile ihalenin feshine karar verilmiştir. IV. İSTİNAF A. İstinaf Yoluna Başvuranlar İlk Derece Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde alacaklı istinaf başvurusunda bulunmuştur. B. İstinaf Sebepleri Alacaklı/ihale alıcısı; taşınmazın ihalede muhammen bedelin üzerinde satıldığını, zarar unsurunun oluşmadığını, şikayette hukuki yarar bulunmadığını, icra emrinin dava dışı borçlu M* Ç* T* ... A.Ş'ne usulsüz tebliğ edildiği iddiasıyla adı geçen borçlu şirket tarafından yapılan şikayette şikayetin kabulü ile öğrenme tarihinin 26.02.2020 olarak düzeltilmesine karar verildiğini, 16.02.2020 tarihinde satış avansı yatırıp taşınmazın satışını talep ettiklerini, İİK'nın 150/e maddesindeki satış isteme sürelerine riayet ettiklerini, mahkemece icra emri tebliğ tarihinin 23.10.2019 olarak tespit edilerek satış talebinin yasal sürede olmadığı gerekçesiyle ihalenin feshine karar verilmesinin yasaya aykırı olduğunu ileri sürerek kararın kaldırılmasını talep etmiştir. C. Gerekçe ve Sonuç Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda tarih ve sayısı belirtilen kararı ile; dava dışı borçlu şirketin kıymet takdirine itiraz ettiği, itirazın kabulü ile taşınmazın değerinin 875.000,00 TL olduğuna kesin olarak karar verildiği, açık artırma ilanında (itirazdan önceki bedel gibi) taşınmazın değerinin 900.000,00 TL olarak ilan edildiği, taşınmazın muhammen bedelinin üzerinde satıldığı, borçluya çıkartılan satış ilanı tebligat parçasının incelenmesinde; TK madde 21/1 ve Yönetmeliğin 30/1.maddesine de aykırı olduğu anlaşılmakla satış ilanı tebliği usulsüz olduğundan şikayetin süresinde olduğu, ihale bedeli muhammen bedelin üzerinde olsa da İİK'nın 150/e maddesi uyarınca takibin düştüğü iddiasının incelenmesi gerektiği, dava dışı borçlu M* Ç* T* ... A.Ş tarafından yapılan şikayette ise icra emri tebliğinin usulsüzlüğüne ilişkin şikayetin kabulü ile öğrenme tarihinin 26.02.2020 olarak düzeltilmesine karar verildiği, istinaf incelemesi sonunda "kararın kaldırılmasına, şikayetin kısmen kabulüne, davacı/ borçluya yapılan icra emri tebligatının usulsüz olduğundan öğrenme tarihinin 26.02.2020 olarak düzeltilmesine, borçlunun ipotek limiti aşıldığı yönündeki şikayetinin kabulü ile borçlu şirkete karşı takibin ipotek limiti ile sınırlı olmak kaydıyla devamına ..." karar verildiği, kararın Yargıtay 12. Hukuk Dairesince onandığı, alacaklı vekilinin (dava dışı borçlu şirkete icra emrinin öğrenme tarihinin 26.02.2020 olarak düzeltilmesine karar verilmesi nedeniyle) İİK m. 150/e'ye uygun bir şekilde 26.02.2020 tarihinden itibaren 1 yıl içinde olacak şekilde, 15.12.2020 tarihinde satış talep ettiği ve ertesi gün de 1.000.00 TL avans yatırdığı, İİK m. 150/e göre (icra emrinin tebliğ tarihinin düzeltildiği tarih olan 26.02.2020 tarihinden itibaren) yasal bir yıllık süre içinde satış talebinde bulunulduğu ve satış avansı yatırıldığından buna yönelik fesih nedeninin yerinde olmadığı, İlk Derece Mahkemesince şikayetin reddi gerekirken kabulüyle ihalenin feshine karar verilmesi isabetli görülmediği, ihalenin feshi talebinin esastan reddi nedeniyle para cezasına karar vermek gerektiği gerekçesi ile kararın kaldırılmasına, ihalenin feshi isteminin reddine, ihale bedeli olan 1.360.000,00 TL'nin %5'i oranında 68.000,00 TL para cezasının şikayetçi borçludan alınarak hazineye irat kaydına karar verilmiştir. V. TEMYİZ A. Temyiz Yoluna Başvuranlar Bölge Adliye Mahkemesinin yukarıda belirtilen kararına karşı süresi içinde şikayetçi borçlu temyiz isteminde bulunmuştur. B. Temyiz Sebepleri Şikayetçi borçlu, satış ilanı tebliğinin usulsüz olduğunu, diğer ilgililere tebliğ yapılmadığını, düşük bedelle satıldığını zarar oluştuğunu, süresinde satış talep edilmediğini, 16.12.2020 tarihinde yatırılan 1.000,00 TL'nin tahsilat makbuzunda sadece "masraf avansı" açıklaması bulunduğunu, açıkça "satış avansı" olduğu belirtilmediğinden yerleşik Yargıtay içtihatları uyarınca bu paranın satış avansı olarak kabulüne imkan bulunmadığını, şikayete konu iş bu ihaleye ilişkin olarak diğer borçlu tarafından açılan ihalenin feshi davası kapsamında ihalenin feshine karar verildiğini, Ankara BAM 19. HD 2022/1723 E. 2022/1717 K. sayılı ilamı ile alacaklının istinaf başvurusunun esastan reddedildiğini belirterek kararın bozulmasını talep etmiştir. C. Gerekçe 1. Uyuşmazlık ve Hukuki Nitelendirme Uyuşmazlık, taşınmaz ihalesinin feshi istemine ilişkindir. 2. İlgili Hukuk İİK'nın 134,149, 150/e, 363/4 maddeleri ve sair tüm yasal mevzuat. 3. Değerlendirme Sair temyiz itirazları yerinde değil ise de; İİK'nın 150/e maddesinin, icra emri tebliğ tarihi itibari ile uygulanması gereken hükmünde; "Alacaklı, taşınır rehnin satışını ödeme veya icra emrinin tebliğinden itibaren altı ay içinde, taşınmaz rehnin satışını da aynı tarihten itibaren bir yıl içinde isteyebilir. Satış yukarıdaki fıkrada gösterilen müddetler içinde istenmez veya talep geri alınıp da bu müddetler içinde yenilenmezse takip düşer” düzenlemesine yer verilmiştir. Borçlu icra mahkemesine başvurusunda, sair şikayet nedenleri yanında ipotekli taşınmazın bir yıllık süre içinde satışının istenmediği nedeniyle ihalenin feshini istemiş ve istinaf dilekçesinde de şikayet dilekçesindeki nedenlere atıf yapmış olduğundan, anılan iddia bu haliyle İİK'nın 150/e maddesine dayalı olup, süresinde satış istenmemesi halinde icra takibi düşeceğinden, bu tarihten sonra yapılan işlemler yok hükmünde olup, bu tarihten sonra yapılan ihalenin de sırf bu nedenle feshi gerekir. Satış isteme sürelerinin geçmesine rağmen, icra müdürünün satış talebini kabul etmesi, İİK'nın emredici nitelikteki anılan maddelerine aykırı bir durum yaratır. Taşınmazın tahmini değerinden fazla bir bedelle satılmış olması, mutlaka ve tek başına zarar unsurunun gerçekleşmediği anlamına gelmez. Bir başka deyişle, böyle bir durumda, taşınmaz, tahmini bedelin üstünde dahi satılsa, borçlunun ihalenin feshini istemekte hukuki yararının olduğunun kabulü gerekir. Öte yandan İİK'nın 59. maddesi uyarınca da; bir işlemin yapılmasını isteyen alacaklı o işlemin yapılması için gerekli masrafı avans olarak peşin yatırmalıdır. Az da olsa satış avansının yatırılmış olması halinde, usule uygun satış talebi yapılmış sayılır. Aksi taktirde satış talebi ile birlikte satış avansının yatırılmaması durumunda usulüne uygun satış talebinde bulunulduğundan bahsedilemez. Satış talebinin, yukarıdaki maddede öngörülen süreler içinde olup olmadığını icra müdürü re’sen gözetmelidir. Satış talebi bu sürelerden sonra ise reddetmelidir. Satış isteme süresinin geçmesi nedeniyle takibin düşmesine rağmen yapılan ihalenin feshi gerekir . Somut olayda; icra emrinin şikayetçi borçluya 23.10.2019 tarihinde tebliğ edildiği, dava dışı diğer borçlu şirkete icra emri tebliğ tarihinin de mahkeme kararı ile 26.02.2020 olarak düzeltildiği, alacaklı vekili tarafından 15.12.2020 tarihinde satış talep edildiği ancak satış avansı yatırılmadığı, 16.12.2020 tarihinde yatırılan 1.000,00 TL'nin tahsilat makbuzunda sadece "masraf avansı " açıklaması bulunduğu, açıkça "satış avansı" olduğu belirtilmediğinden yerleşik içtihatlar uyarınca bu paranın satış avansı olarak kabulüne imkan bulunmadığı, kıymet takdirinin kesinleşmesinden sonra alacaklı vekilinin 15.06.2021 tarihinde yeniden satış talep edip 29.06.2021 tarihinde satış avansı açıklamasıyla masraf yatırdığı ancak bu tarihler itibariyle de bir yıllık süre içerisinde taşınmazın satışının istenmediği görülmektedir. Bu durumda, icra emrinin tebliğ tarihi olan 26.02.2020 tarihinden itibaren 1 yıl içinde geçerli bir satış talebi bulunmadığından takip düşmüş olup, düşen takipte ihale yapılamayacağından şikayetin kabulü ile ihalenin feshine karar verilmesi gerekir. Kabule göre de; İİK'nın 363/4. maddesi uyarınca, istinaf satıştan başka icra işlemlerini durdurmaz. Buna göre, takibe yönelik itiraz ve şikayetler hakkında verilen İcra Mahkemesi kararları hakkında ihale tarihi itibariyle yargı yoluna başvurulmuşsa ihale yapılamaz. Bu husus mahkemece de re'sen dikkate alınmalıdır. Somut olayda, şikayetçi borçlu ile aralarında zorunlu takip arkadaşlığı bulunan dava dışı asıl borçlunun takibe yönelik olarak icra emrinin usulsüz tebliğ edildiği, ipotek limitinin aşıldığı, ilamlı takip yapılamayacağı, takibin ve icra emrinin iptali gerektiği yönündeki şikayetleri üzerine Ankara 4. İcra Hukuk Mahkemesi tarafından 29.09.2020 tarih ve 2020/203 E.- 2020/424 K. sayılı karar ile "Davanın kısmen kabulü ile ödeme emri tebligatı usulsüz olduğundan öğrenme tarihinin 26.02.2020 olarak düzeltilmesine, takibin ve icra emrinin iptali isteminin reddine," karar verildiği, kararın dava dışı asıl borçlu tarafından 09.10.2020 tarihinde istinaf edildiği, bu arada ihalenin istinaf talebinden sonra 15.09.2021 tarihinde gerçekleştiği, Ankara BAM 19. Hukuk Dairesinin 15.12.2021 tarih, 2020/1969 E - 2021/2414 K. sayılı kararı ile de istinaf isteminin kısmen kabulüne, İlk Derece Mahkemesi kararının kaldırılmasına, usulsüz tebligat şikayetinin ve limit aşımı şikayetinin kabulüne, sair istemin reddine karar verildiği, dolayısı ile kararın ihale tarihinde istinaf incelemesinde olduğu görülmektedir. Buna göre; Ankara 4. İcra Hukuk Mahkemesinin 29.09.2020 tarih ve 2020/203 E.- 2020/424 K sayılı dosyası incelendiğinde; şikayetçi borçlu ile zorunlu takip arkadaşı olan dava dışı asıl borçlunun İcra Mahkemesine başvurusu, icra emrinin usulsüz tebliğ edildiği, ipotek limitinin aşıldığı, takibin ve icra emrinin iptali talebine ilişkin şikayet olup, bu kararın istinaf başvurusu üzerine verilecek karar beklenmeden ihale yapılması, İİK'nın 363/4. maddesine aykırılık teşkil ettiğinden taşınmazın satışı mümkün değildir. Dosya kapsamından anlaşılan bu durumun, mahkemece, gerek istem üzerine gerekse re'sen dikkate alınması gerekmektedir. O halde, İlk Derece Mahkemesince ihalenin feshi isteminin kabulüne karar verilmesi yerinde olmakla birlikte değişik gerekçe ile hüküm kurulduğundan, Bölge Adliye Mahkemesince, yukarıda açıklanan nedenlerle ihalenin feshine karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz olup, Bölge Adliye Mahkemesi kararının bozulmasına karar verilmesi gerekmiştir. VI. KARAR Açıklanan sebeplerle; Temyiz olunan Bölge Adliye Mahkemesi kararının BOZULMASINA, Peşin alınan temyiz karar harcının istek hâlinde ilgiliye iadesine, Dosyanın kararı veren Bölge Adliye Mahkemesine gönderilmesine, 22.02.2023 tarihinde oy birliğiyle karar verildi. |
![]() |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
![]() |
||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Satış avansı haczi ilelebet korur mu? | Av.Ömeroğlu | Meslektaşların Soruları | 22 | 21-04-2016 16:50 |
taşınmaz satış avansı | avukat993 | Meslektaşların Soruları | 2 | 20-01-2014 18:20 |
fahiş satış avansı-icra md'nün tavrı :( | ozlm | Meslektaşların Soruları | 5 | 11-01-2013 21:47 |
Araç Haczi, Satış Talebinin ve Ayrıca Satış Avansı Yatırılmasının Reddi | Ger0nim0 | Meslektaşların Soruları | 4 | 05-04-2012 16:53 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |