Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Ölü borçluya icra takibi hakkında

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 29-04-2014, 17:07   #1
Av. Yusuf POLAT

 
Varsayılan Ölü borçluya icra takibi hakkında

Kıymetli evraka dayalı olarak borçlu hakkında icra takibi başlattık. Takibin kesinleşmesinden sonra sorgulama esnasında borçlunun takip açılmadan önce öldüğü tespit edildi ve icra müdürü bu borçlu hakkında takibi iptal etti. Bu durumda ne yapılabilir? Borçlunun mirasçılarına nasıl gidilir?
Old 29-04-2014, 17:52   #2
Av. Caner Arıcı

 
Varsayılan

Ölen kişinin aile nüfus kaydına göre tespit edeceğiniz mirasçılarına karşı yeni bir takip başlatmalısınız. Takip başlatırken kıymetli evrakta adı geçen ölü kişinin veraset ilamını dosyaya eklemeniz zorunlu değildir; icra müdürü de bu hususu re'sen gözetemez ve takibin başlatılmasını reddedemez. Bu hususta ancak borçlular sebepleri varsa takibe itiraz edebilir. Takipten sonra dilerseniz icra müdürlüğünden "veraset ilamı çıkartmak için tarafımıza yetki belgesi verilmesi hususunda gereğini talep ederim" şeklinde talepte bulunabilirsiniz. İtiraz olmazsa bence veraset ilamı çıkartılması da şart değildir.

Saygılarımla...
Old 30-04-2014, 20:00   #3
mdelen82

 
Varsayılan

Av. Caner aricinin cevabina gore uygulama dosyalarim var.sorun cikmadi.
Old 04-05-2014, 17:27   #4
Av.Aylin Süzen

 
Varsayılan

Ölen borçlunun vukuatlı nüfüs kaydını çıkartıp; ordan miras hukukuna göre mirasçılarını seçin ve onlara karşı tekrardan bir takip açın. Böyle açılan icra takiplerinde icra müd. herhangi bir sorun çıkmıyor.

İyi Çalışmalar
Old 25-11-2014, 17:20   #5
av.togo

 
Varsayılan

Sayın meslektaşlarım, bu konuya ilişkin elinizde Yargıtay kararı var mı çünkü, burada ki icra müdürü veraset ilamı olmadan takibi başlatmayacağını söyledi. Kararını şikayet edip uzatmak istemiyorum, İlgili bir Yargıtay kararı sunarsam kabul edeceğini söyledi. ben araştırdım ancak bulamadım acil olduğu için yardımınızı istiyorum.
Şimdiden teşekkürler
Old 30-11-2014, 20:32   #6
tolga doğan

 
Varsayılan

Elli karar doğrultusunda HMK 124/3 hükmü gereğince takibin iptali yerine aynı dosyadan yetki verilerek takibin mirasçılara yönetilmesi mümkün. Bu konuda borçlunun takipten önce vefat etmiş olmasının bir önemi yok.

YARGITAY 12.HUKUK DAİRESİ 2013/26446 E. 2013/35778 K. İçtihat

Üyemizin Özeti
Borçlu aleyhine başlatılan takipte borçlunun takip tarihinden önce öldüğünün anlaşılması halinde, takibin ölü kişi aleyhine başlatılması hususunun maddi hatadan kaynaklandığı veya taraf değişikliği talebinin dürüstlük kuralına aykırı olmadığı belirlendiği takdirde takibin mirasçılara yöneltilmesi mümkündür.
(Karar Tarihi : 12/11/2013)
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından ölü borçlu aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, borçlunun takipten önce öldüğü anlaşılınca borçlu mirasçılarına ödeme emri tebliğ edilmiş olup, borçlu mirasçıları icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ederek, ölü kişi aleyhine başlatılan takibin sonradan mirasçılara yöneltilemeyeceğini, mirasın reddi için belirli süre dolmadan ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, kaldı ki mirasın reddi davası açtıklarını, bononun ödeme tarihinde tahrifat yapıldığını belirterek takibin iptalini talep etmişler, mahkemece, yetki itirazının reddine, ölü kişi aleyhine takip yapılamayacağı gibi, ölü kişi aleyhine başlatılan takibin mirasçılara karşı devam ettirilemeyeceği gerekçesiyle de takibin iptaline karar verilmiştir.
HMK.'nun 124. maddesine göre;
"(1) Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür.
(2) Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır.
(3) Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir.
(4) Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hâkim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder."
Bazı durumlarda, takip talebinde borçlu olarak gösterilen kişinin takip tarihinden önce öldüğü takip devam ederken anlaşılabilir ve bu yanlışlığın düzeltilmesi ihtiyacı doğabilir.Bu halde HMK'nun 124/3. maddesinde düzenlenen iradi taraf değişikliği söz konusu olur. 1086 Sayılı HUMK'nda iradi taraf değişikliği hakkında açık bir hüküm bulunmadığından 4.5.1978 tarihli ve 4/5 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre ölü kişi hakkında takip yapılamayacağı ve açılan takibin mirasçılara yöneltilemeyeceği kabul edilmekteydi. Yargıtay'ın bu yöndeki uygulaması özellikle usul ekonomisi açısından eleştirilere tabi tutulmuştur. Bu eleştirileri dikkate alan yasa koyucu, HMK.'nda iradi taraf değişikliğine olanak veren bir düzenleme getirmiştir. HMK.'nun 124/3. maddesine göre, borçlu aleyhine başlatılan takipte borçlunun takip tarihinden önce öldüğünün anlaşılması halinde, takibin ölü kişi aleyhine başlatılması hususunun maddi hatadan kaynaklandığı veya taraf değişikliği talebinin dürüstlük kuralına aykırı olmadığı belirlendiği takdirde takibin mirasçılara yöneltilmesi mümkündür.
Somut olayda; borçlunun 09.02.2013 tarihinde vefat ettiği, takibin ise 08.03.2013 tarihinde başlatıldığı, yanlışlığın maddi hatadan kaynaklandığı, alacaklı vekilinin talebi üzerine borçlu mirasçılarına ödeme emri tebliğ edildiği, böylece takibin mirasçılara yöneltildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece borçlu mirasçılarının diğer itiraz ve şikayetleri incelenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre alacaklının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 01-12-2014, 15:12   #7
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan tolga doğan
Elli karar doğrultusunda HMK 124/3 hükmü gereğince takibin iptali yerine aynı dosyadan yetki verilerek takibin mirasçılara yönetilmesi mümkün. Bu konuda borçlunun takipten önce vefat etmiş olmasının bir önemi yok.

YARGITAY 12.HUKUK DAİRESİ 2013/26446 E. 2013/35778 K. İçtihat

Üyemizin Özeti
Borçlu aleyhine başlatılan takipte borçlunun takip tarihinden önce öldüğünün anlaşılması halinde, takibin ölü kişi aleyhine başlatılması hususunun maddi hatadan kaynaklandığı veya taraf değişikliği talebinin dürüstlük kuralına aykırı olmadığı belirlendiği takdirde takibin mirasçılara yöneltilmesi mümkündür.
(Karar Tarihi : 12/11/2013)
Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki alacaklı tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü:
Alacaklı tarafından ölü borçlu aleyhine başlatılan kambiyo senetlerine mahsus haciz yoluyla takipte, borçlunun takipten önce öldüğü anlaşılınca borçlu mirasçılarına ödeme emri tebliğ edilmiş olup, borçlu mirasçıları icra müdürlüğünün yetkisine itiraz ederek, ölü kişi aleyhine başlatılan takibin sonradan mirasçılara yöneltilemeyeceğini, mirasın reddi için belirli süre dolmadan ödeme emri tebliğinin usulsüz olduğunu, kaldı ki mirasın reddi davası açtıklarını, bononun ödeme tarihinde tahrifat yapıldığını belirterek takibin iptalini talep etmişler, mahkemece, yetki itirazının reddine, ölü kişi aleyhine takip yapılamayacağı gibi, ölü kişi aleyhine başlatılan takibin mirasçılara karşı devam ettirilemeyeceği gerekçesiyle de takibin iptaline karar verilmiştir.
HMK.'nun 124. maddesine göre;
"(1) Bir davada taraf değişikliği, ancak karşı tarafın açık rızası ile mümkündür.
(2) Bu konuda kanunlarda yer alan özel hükümler saklıdır.
(3) Ancak, maddi bir hatadan kaynaklanan veya dürüstlük kuralına aykırı olmayan taraf değişikliği talebi, karşı tarafın rızası aranmaksızın hâkim tarafından kabul edilir.
(4) Dava dilekçesinde tarafın yanlış veya eksik gösterilmesi kabul edilebilir bir yanılgıya dayanıyorsa, hâkim karşı tarafın rızasını aramaksızın taraf değişikliği talebini kabul edebilir. Bu durumda hâkim, davanın tarafı olmaktan çıkarılan ve aleyhine dava açılmasına sebebiyet vermeyen kişi lehine yargılama giderlerine hükmeder."
Bazı durumlarda, takip talebinde borçlu olarak gösterilen kişinin takip tarihinden önce öldüğü takip devam ederken anlaşılabilir ve bu yanlışlığın düzeltilmesi ihtiyacı doğabilir.Bu halde HMK'nun 124/3. maddesinde düzenlenen iradi taraf değişikliği söz konusu olur. 1086 Sayılı HUMK'nda iradi taraf değişikliği hakkında açık bir hüküm bulunmadığından 4.5.1978 tarihli ve 4/5 sayılı İçtihadı Birleştirme Kararına göre ölü kişi hakkında takip yapılamayacağı ve açılan takibin mirasçılara yöneltilemeyeceği kabul edilmekteydi. Yargıtay'ın bu yöndeki uygulaması özellikle usul ekonomisi açısından eleştirilere tabi tutulmuştur. Bu eleştirileri dikkate alan yasa koyucu, HMK.'nda iradi taraf değişikliğine olanak veren bir düzenleme getirmiştir. HMK.'nun 124/3. maddesine göre, borçlu aleyhine başlatılan takipte borçlunun takip tarihinden önce öldüğünün anlaşılması halinde, takibin ölü kişi aleyhine başlatılması hususunun maddi hatadan kaynaklandığı veya taraf değişikliği talebinin dürüstlük kuralına aykırı olmadığı belirlendiği takdirde takibin mirasçılara yöneltilmesi mümkündür.
Somut olayda; borçlunun 09.02.2013 tarihinde vefat ettiği, takibin ise 08.03.2013 tarihinde başlatıldığı, yanlışlığın maddi hatadan kaynaklandığı, alacaklı vekilinin talebi üzerine borçlu mirasçılarına ödeme emri tebliğ edildiği, böylece takibin mirasçılara yöneltildiği anlaşılmaktadır.
Bu durumda mahkemece borçlu mirasçılarının diğer itiraz ve şikayetleri incelenip sonucuna göre karar verilmesi gerekirken yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsizdir.
SONUÇ : Alacaklının temyiz itirazlarının kısmen kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK'nun 366 ve HUMK'nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), bozma nedenine göre alacaklının sair temyiz itirazlarının bu aşamada incelenmesine yer olmadığına, peşin alınan harcın istek halinde iadesine, ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 12/11/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.

YARGITAY 12. Hukuk Dairesi
ESAS: 2013/1514
KARAR: 2013/17821

Yukarıda tarih ve numarası yazılı mahkeme kararının müddeti içinde temyizen tetkiki şikayetçi tarafından istenmesi üzerine bu işle ilgili dosya mahallinden daireye gönderilmiş olup, dava dosyası için Tetkik Hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve dosya içerisindeki tüm belgeler okunup incelendikten sonra işin gereği görüşülüp düşünüldü :

Takip borçlusu M...'nun dosyada mevcut ...4. Sulh Hukuk Mahkemesinin 26.02.2003 tarih ve 2003/31-181 K. sayılı veraset ilamına göre; 29.04.2001 tarihinde takip açılmadan önce öldüğü anlaşılmaktadır. 4.5.1978 tarih ve 4/5 sayılı İBK’na göre ölü kişi hakkında takip yapılamaz; açılan takip mirasçılarına yöneltilemez. Bu hususun kamu düzenine ilişkin olması nedeniyle takibin her aşamasında ve süresiz olarak ileri sürülmesi mümkün olup, mahkemece kendiliğinden göz önüne alınması gerekir. Mahkemece şikayetçinin ihalenin feshi isteminin süre aşımından reddi yerinde ise de, ölü kişiye takip yapılamayacağından açıklanan nedenle re’sen takibin iptaline karar verilmemesi isabetsizdir.

SONUÇ : Şikayetçinin temyiz itirazlarının kabulü ile mahkeme kararının yukarıda yazılı nedenlerle İİK 366 ve HUMK’nun 428. maddeleri uyarınca (BOZULMASINA), ilamın tebliğinden itibaren 10 gün içinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 09/05/2013 gününde oybirliğiyle karar verildi.
BU DA AYNI DAİRENİN, 09.05.2013 TARİHLİ KARARI.
Old 28-05-2015, 15:53   #8
zümral

 
Varsayılan

Merhaba sevgili meslektaşlarım. İçinden çıkamadığım hukuki bir durumdan yardımlarınızla çıkmayı umuyorum. Banka kredi borçlusu icra takibinden önceki bir tarihte vefat ediyor. İcra müdürü, ölü kişi aleyhine takip yapılamayacağından dolayı dosya esas numarası almadan takip talebimizi reddediyor ve konuşmak için gittiğimde de bana herhangi bir yol göstermiyor. Dolayısı ile talep açıp nüfus kayıt örneği de isteyemiyorum. İcra müdürünün red kararını şikayet etmeyi düşündüm ancak ölü borçlu aleyhine takip başlatılamayacağı gerekçesi ile şikayetim de reddedilebilir. Elimdeki kredi sözleşmesi ve vekalet ile gidip noterden veraset ilamı ya nüfus müdürlüğünden borçlunun nüfus kayıt örneğinin alamam. Dolayısıyla elim kolum bağlı kalmış oluyorum. Sormak istediğim ise şu; icra takibi başlatılmaksızın dayanak kredi sözleşmesi ile icra tetkik merciinden veraset ilamı için yetki talep edebilir miyim? Ya da mirasçıların tespiti için başvurabileceğim başka bir yol var mıdır? Elinizde bu konuda verilmiş bir merci kararı vs. var ise paylaşırsanız çok sevinirim. Şimdiden teşekkürler...
Old 28-05-2015, 16:21   #9
Av.Tuğba Elmas

 
Varsayılan

Sayın Meslektaşım,
İcra Hukuk Mahkemesinden, borçlunun takip tarihi öncesinde vefat ettiğini belirterek, borçlunun mirasçılarının tespiti için veraset ilamı alabilmek için tarafınıza yetki belgesi verilmesi talebinde bulunun. Yetki belgesiyle veraset ilamı istemli dava açın. veraset ilamına dayanarak tüm mirasçılar ya da istediğiniz mirasçı hakkında .... mirasçıları/mirasçısı diyerek icra takibi başlatın. Saygılar ...
Old 14-11-2016, 14:52   #10
canan kocabaş

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan zümral
Merhaba sevgili meslektaşlarım. İçinden çıkamadığım hukuki bir durumdan yardımlarınızla çıkmayı umuyorum. Banka kredi borçlusu icra takibinden önceki bir tarihte vefat ediyor. İcra müdürü, ölü kişi aleyhine takip yapılamayacağından dolayı dosya esas numarası almadan takip talebimizi reddediyor ve konuşmak için gittiğimde de bana herhangi bir yol göstermiyor. Dolayısı ile talep açıp nüfus kayıt örneği de isteyemiyorum. İcra müdürünün red kararını şikayet etmeyi düşündüm ancak ölü borçlu aleyhine takip başlatılamayacağı gerekçesi ile şikayetim de reddedilebilir. Elimdeki kredi sözleşmesi ve vekalet ile gidip noterden veraset ilamı ya nüfus müdürlüğünden borçlunun nüfus kayıt örneğinin alamam. Dolayısıyla elim kolum bağlı kalmış oluyorum. Sormak istediğim ise şu; icra takibi başlatılmaksızın dayanak kredi sözleşmesi ile icra tetkik merciinden veraset ilamı için yetki talep edebilir miyim? Ya da mirasçıların tespiti için başvurabileceğim başka bir yol var mıdır? Elinizde bu konuda verilmiş bir merci kararı vs. var ise paylaşırsanız çok sevinirim. Şimdiden teşekkürler...


Merhaba Sayın Meslektaşım,
Konu ile ilgili nasıl bir yol izlediniz ? Teşekkürler
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yurdışındaki borçluya karşı icra takibi Av.mehmet.av Meslektaşların Soruları 6 07-03-2014 12:11
Vesayet altındaki borçluya icra takibi etez Meslektaşların Soruları 3 04-10-2012 11:47
Amerikada ikamet eden borçluya icra takibi Av. Görkem Gökçen Meslektaşların Soruları 2 17-02-2012 15:07
Hakkında İcra Takibi Bulunan Borçluya Ait Olan İddiaa Bayiliği ile ilgili Ne Tür İşlemler Yapılabilir. av.ozancelik Meslektaşların Soruları 4 20-01-2012 15:50
müteselsil borçlu borcu ödemeden asıl borçluya icra takibi başlatabilir mi? GÜLİZ Meslektaşların Soruları 2 23-12-2010 13:58


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06563091 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.