Admin'in Hikayesi..

Türk Hukuk Sitesini kim hazırlıyor? Site Yöneticisi namı diğer "Admin" kim? Bu "Admin"in gerçek kimliği nedir? Sitemizin eski üyelerinin iyi bildiği bu hikayeyi, aramıza yeni katılan üyelerimiz için bir kez daha kaleme aldım. Buyurunuz "Admin"in hikayesine:

Site forum alanlarında ya da email grubunda "Admin" ismiyle rastlayabileceğiniz "THS Site Yöneticisi" gizemli bir hayal kahramanı değildir ya da en azından bir zamanlar değildi ama şimdi ne olduğunu kendisi de bilmiyor. "Hayal Kahramanı" tanımının "kahraman" bölümünün Admin'le ya da hikayesi ile bir ilgisi yok, ama doğrusu "hayal" bölümü hikayeye pek bir uyuyor! Gelin ben size hikayeyi anlatayım:

Malum "kötü adam" olmadan güzel bir hikaye olmaz. Bu hikayenin de ikinci yarısında ortaya çıkacak "kötü adamlarımız" var. İnterneti bilmeden anlamadan internet konusunda yönetmelik hazırladıkları ve Admin'in fiziki varlığını acımadan öldürdükleri için bu hikayenin "kötü adam" rolü onlara verildi. Hikayeyi anlatanın Admin olması da bu rolün onların üstüne kalması ile yakından ilgili olabilir ama ne yapalım, bu hikaye Admin'in hikayesi!

Türk Hukuk Sitesi 1996'da yayına başladı ve internetin ilk Türkçe hukuk sitesiydi. Bu 1996 enteresan bir tarihtir aslında! Zira bu hikayenin ikinci yarısında ortaya çıkacak kötü adamları 1996'da sokakta çevirip "internete bağlı mısınız?" deseniz, size "O da nedir? Yeni bir halat çeşidi mi?" diyecekleri bir yıldır 1996. Yani bu dönemde daha Türkiye internetle tanışmamıştır ve internet çok az kişinin bildiği ve kullandığı çok yeni bir medyadır. Hatta o zamanlar internetin bir medya olduğu bile bilinmemektedir, işte öyle bir yıldır 1996.

Aslında Türk Hukuk Sitesi ilk yayınlandığı günlerde kendi başına bağımsız bir site de değildi. Sitenin hazırlayıcısı bir Türk avukatıydı ve site bu avukatın "kişisel web sitesinin" içinde bir alt başlık olarak "Türk Hukuku Sayfaları" adı altında hazırlanıyordu. Bu kişisel sayfanın bir özelliği de bir Türk avukatının ilk web sitesi olmasıdır ama bu hikayemizle ilgili değil tabii. Bu kişisel sayfada "Mizah", "Fenerbahçe", "Stephan King" gibi site sahibinin ilgi alanlarıyla ilgili alt başlıklar ve sayfalar vardı ve siteyi hazırlayan avukat o dönemde internette hiçbir Türkçe hukuk sayfası olmamasından çok rahatsız olduğu için kendi sitesinde genişce bir bölümü de hukuka ayırdı. İnanır mısınız bilmem, o dönemde Yahoo'ya gidip (evet evet Yahoo o zaman bile vardı!) arama motoruna "hukuk" yazdığınızda karşınıza bir tane bile Türkçe site çıkmıyordu! Çıkan siteler de çok ilginçtir ama yurtdışındaki yasadışı örgütlerin ve Kıbrıs Rum Kesimi gibi Türkiye'ye pek de iyi hisler beslemeyen ülkelerin hazırladıkları ve Türkiye ve hukuk sistemi hakkında iftira ve karalamalar içeren sayfalardan ibaretti. İşte Türk Hukuk Sitesi böyle bir dönemde ve özellikle de bu sayfalara tepki olarak açıldı ve en çok ziyaret edildiği ve en çok tıklandığı için de bir süre sonra Yahoo'da "hukuk" konulu aramalarda listenin ilk sırasına yerleşti (Galiba hala da öyle? Ne kadar zamandır bakmamışım Yahoo'ya!) İnternetin hukukla ilgili Türkçe ilk sayfaları olan bu sayfalar büyük ilgi gördü, zaman içinde büyüdü, kendi başına bir site oldu ve bugün gördüğünüz haline yani internetin en büyük Türk hukuku platformlarından birine dönüştü.

Hikayemizle çok ilgisi var, o nedenle hukukçu olmayan okuyucular için bir bilgi vereyim: Avukatlık reklam yasağı olan bir meslektir ve katı meslek kuralları vardır. Avukatlar kendilerine iş temin edecek her türlü eylemden kaçınmak ve reklam yapmamak yükümlülüğündedir. Türk Hukuk Sitesinin site yöneticisi bu konuda çok hassas bir avukattı ve ticari bir amaç olmadan hukukçulara, hukukseverlere ve bu ülkenin hukuk sistemine faydalı olmak için hazırlanan bu sitenin "reklam" olarak değerlendirilebileceği fikri bile onu çok rahatsız ettiğinden, Türk Hukuk Sitesi "çok katı" yayın ilkeleri ve kurallar edindi. Sitede Site Yöneticisinin ismi ve mesleği gizlenmedi ancak kendisine ulaşılması neredeyse imkansız kılındı: Yöneticinin yaşı, uzmanlık alanı, ilgilendiği hukuk alanları, mezun olduğu okul, mezuniyet tarihi gibi hiçbir bilgi hiçbir zaman sitede yer almadı. Site yöneticisinin adresi, telefonu, hangi baroya bağlı olduğu, hatta hangi şehirde yaşadığı bile sitede belirtilmedi. Önemle belirtilmelidir, telefon, adres gibi bilgilerin yayını meslek kurallarına göre yasak da değildi, hatta Türkiye Barolar Birliğinin bile kendi web sitesinde avukat adres ve telefonlarını yayınladığı dönemler olmuştur. Ancak Site Yöneticisi gerek hassasiyeti nedeniyle, gerekse bu bilgilerin verilmesinin sitenin amacına ve hedeflerine bir katkısı olmayacağına inandığından bu konudaki tavizsiz tavrını senelerce hiç değiştirmeden muhafaza etti. Site Yöneticisi bu sitenin yayında olduğu 5 yıl boyunca bu siteden kaynaklanan 1 adet dahi müvekkil edinmediği gibi, müvekkillerinin 1 adedi dahi bu sitenin varlığını bilmedi.

Ancak burası Türkiye olduğu için hassasiyetin ve özverinin cezalandırılması zorunluydu elbet. Hani biraz önce hikayemize giren "kötü adamlar" var ya? Hani internetin ne olduğu hakkında bir fikri olmayan ama interneti kontrol altına almaya da kararlı yetkililer! Bu yetkililer gizli kapılar ardında toplandılar, kimseye haber vermeden, kamuoyunda ya da mesleki platformlarda tartışmadan ve hatta neredeyse kimseye duyurmadan Ekim 2001 tarihinde bir "Avukatlık Reklam Yönetmeliği" çıkardılar. Aslında bu yetkililer de aynı Admin gibi bir hayal kahramanıdır, zira bunların kim olduğu veya diğer bir deyişle bu yönetmeliği kimin hazırlandığı, kimin onayladığı, kimin lehte oy verdiği, kısaca kimin çıkardığı hala meçhuldur! Eh, ortada bu kadar hayal kahramanı olması da normal zaten, ne de olsa bu bir hikaye! Neyse, bu yönetmelik gerek internet gerekse hukuk tekniği açısından traji-komik hükümler içermekteydi ve çok açık bir şekilde avukatların internet sitesi açmasını da imkansız kılacak hukuki düzenlemeler getirmekteydi.

İşte ne olduysa bu reklam yasağı yönetmeliğinin Resmi Gazetede yayınlanmasından sonra oldu! Türk Hukuk Sitesinin bir avukat tarafından hazırlanmasının hukuken imkansız hale gelmesi ve sitenin kapanma tehlikesi ile karşı karşıya kalması sitenin avukat olan site yöneticisini adeta yıktı. Site 5 yıllık dönemde çok büyümüş, Türkiye'nin her yerinden pek çok hukukçunun katılımıyla büyük bir hukuk platformu haline dönüşmüş ve yılların emeğinin meyvelerini vermeye başlamıştı.

O dönemde ne olduğunu ise hala kimse anlayabilmiş değil. Site Yöneticisi bilgisayarının başında olduğu birgün nasıl olduğu hala çözülemeyen bir şekilde fiziki varlığını ve kimliğini yitirerek internete göç etmiştir ve halen de sanal olarak internette yaşamaktadır.

Bazılarına göre sitenin hazırlanması için gösterilen onca maddi ve manevi özveriye rağmen bazı site konuklarının acımasız ve sert eleştirilerine, hukukçu meslektaşların ilgisiz ve kayıtsız tavırlarına, hikayenin kötü adamlarının haksız ve adaletsiz tutumlarına dayanamayan site yöneticisi terki-diyar ederek internete göçmüş ve kimliğini geride bırakıp ismini soranlara "Admin" diyerek site içinde bir "hayalet" gibi gezinmeye başlamıştır. Bazıları der ki, yöneticinin FRP dünyasından "Sihirbaz" arkadaşları vardır ve onlar yöneticinin üzüntüsüne dayanmayıp, onu internete "ışınlamışlardır". Bazılarına göre yönetmeliği okuduktan sonra internete bağlanan yönetici sanal olarak intihar etme gayesiyle o günden beri bir daha bağlantıyı kesmemiş ve orada mahsur kalmıştır. Bir kısım konuklar kendi aralarında sitenin kapanması fikrine dayanamayan site yöneticisinin siteyi öldüreceğine, onun yaşaması için kendi kimliğini öldürdüğünü konuşurlar. Bir diğer görüşe göre Türk Hukuk Sitesi fazla gelişmiş ve yapay zeka edinerek, birgün yöneticiyi yutmuştur. Site yöneticisinin hukukçu olmayan site konuklarının hukuki sorularını reklam yasağı nedeniyle yanıtlamaması nedeniyle bu konukların ahını aldığı ve onların laneti ile internette mahsur kaldığı yolunda yorumların sayısı da az değildir.

Doğrusu kimse hikayenin aslını bilmiyor ama bilinen birşey varsa artık Türk Hukuk Sitesi Site Yöneticisi fiziki varlığı olan, etten kemikten bir insan değildir, 'Admin' olarak anılan kimin nesi olduğu meçhul bir hayal kahramanıdır. Admin'in Türk Hukuk Sitesinin sanal ortamında, sitenin fazla ziyaret edilmeyen gözden uzak bölümlerinde web sayfalarından yaptığı bir web barakada yaşadığı söyleniyor. Zaten bu kadar geniş bir site sürekli sitenin içinde ve siteyle birlikte yaşayan bir yöneticisi olmadan da ayakta duramayacağından, masal gibi dinlediğiniz bu hikaye aslında gerçeğin ta kendisidir. Eğer sitenin her yerini dikkatlice dolaşırsanız, belki ama sadece belki, siz de birgün Admin'e rastlayabilirsiniz.

Bu hikayeden alınacak ders şudur: Bir konuda hukuki düzenleme yapma yetkisine sahip olanlar, düzenleme yapacakları konuda da yetkin olmak zorundadır. Örneğin internetin ne olduğu bilmeyen, teknik yapısından habersiz, muhtemelen internetle en büyük tanışıklığı ve başarısı hotmail hesabından arkadaşlarına forward yapmak olan kişilerin internetle ilgili hukuki düzenlemeler yapmaları böyle üzücü hikayelerin yaşanmasına neden olur. Türk Hukuk Sitesi site yöneticisi çok şanslıdır, çünkü o sanal ortamda kendisine sığınacak bir barınak, kimsenin yıkmaya gücünün yetmeyeceği güvenli bir hukuk limanı inşa etmiş ve fiziken olmasa da sitesi aracılığıyla sanal olarak hayatta kalmıştır. Ancak bu kadar şanslı olmayan pek çok internet sitesi bugün artık tarih olmuştur. Tıpkı THS Site Yöneticisinin gerçek kimliğinin olduğu gibi..

Admin
THS Site Yöneticisi
İnternet, Mart 2002