06-01-2017, 09:26 | #1 |
|
556 S. KHK m.14 Anayasa Mahkemesi Kararı ile İptal Edilmiştir
556 Sayılı Markaların Korunması Hakkında KHK'nın 14. maddesi Anayasa Mahkemesi kararı ile iptal edilmiştir.
Bugünkü Resmî Gazete'de yayımlanan 14.12.2016 tarih ve 2016/148 E. 2016/189 K. sayılı Anayasa Mahkemesi Kararı ile 556 S. KHK m.14'ün, Anayasanın 91. maddesinin 1. fıkrasına aykırı olduğu gerekçesi ile yani mülkiyet hakkının KHK ile düzenlenmesinin mümkün olmaması nedeni ile iptal edilmiştir. İptal edilen 14. madde hükmü şu şekilde idi; Markanın kullanılması Madde 14 – Markanın, tescil tarihinden itibaren beş yıl içinde, haklı bir neden olmadan kullanılmaması veya bu kullanıma beş yıllık bir süre için kesintisiz ara verilmesi halinde, marka iptal edilir. Aşağıda belirtilen durumlar markayı kullanma kabul edilir: a) Tescilli markanın ayırt edici karakterini değiştirmeden markanın farklı unsurlarla kullanılması, b) Markanın yalnız ihracat amacıyla mal ya da ambalajlarında kullanılması, c) Markanın, marka sahibinin izni ile kullanılması, d) Markayı taşıyan malın ithalatı. |
02-10-2017, 17:28 | #2 |
|
Meslektaşlarım bu iptal hükmü ile devam eden davalarda nasıl sonuçlar alıyorsunuz? Davanın reddi mi yoksa davanın konusuz kaldığından mı bahsediliyor?
|
05-10-2017, 12:38 | #3 |
|
Davanın konusuz kalması sebebiyle reddine karar veriliyor ve vekalet ücretine hükmedilmiyor genellikle.
|
06-10-2017, 14:38 | #4 | ||||||||||||||||||||||||||||||||||||||
|
Sayın Meslektaşım,
İlgili Anayasa Mahkemesi iptal kararının gerekçesi şöyle diyordu;
* Yani bu iptalin gerekçesi ilgili hükmün KHK ile düzenlenemeyecek nitelikte bir hakka ilişkin olmasıydı. Dolayısıyla böyle bir düzenleme olacaktıysa da yasa ile düzenlenmiş olması gerekiyordu. * Devam eden süreçte, ilgili iptal kararını ardından Sınai Mülkiyet Kanunu çıkarıldı. Dolayısıyla burada başvurulması gereken en önemli yeni kaynak da Sınai Mülkiyet Kanunu'dur. Artık ilgili KHK'da düzenlenen hükümler yasalaşmıştır ve dolayısıyla SMK ile daha önce yürürlükten kaldırılmış olan 556 S. KHK m.14 ile örtüşen bir düzenleme getirildi ise şu an bu hükmü dikkate almamız gerekecektir. SMK m.9'da , KHK m.14 ile örtüşen bir düzenleme vardır:
Gördüğünüz üzere, neredeyse iptali edilen 556 S. KHK m.14 düzenlemesi ile aynı. Dolayısıyla bugün itibari ile SMK yürürlükte olduğundan, değişen çok da bir şey yok gibi görünüyor. Ancak KHK m.14'ün yürürlükten kaldırıldığı tarih ile SMK'nın yürürlüğe girdiği tarih arasında kalan zamanda, yasal bir düzenleme mevcut olmadığından, bu dönemde açılan davalar açısından durum farklı olacaktır. |
06-10-2017, 15:33 | #5 |
|
Duygu Hanım, teşekkürler paylaşımınız için.
İstanbul 1 FSHHM'de, iptal kararından önce açılmış dosyamızda şu şekilde hüküm kuruldu: Dolasısıyla esasen bir mülkiyet hakkı tesis eden marka tescil belgesinin(Marka hakkı, sahibine inhisari yetkiler veren ve gayri maddi bir nitelik arz ede nsınai mülkiyet hakkıdır.) iptalinin de ulusal yasa ile düzenlenmesinin gerektiği,yasal bir düzenleme olmadan oluşan boşluğun hakimin takdiri ile yada Uluslar arası mevzuat hükümleri ile doldurulamayacağı anlaşıldığından; Anayasa Mahkemesinin 6.1.2017 tarih ve 29940 sayılı RG. yayınlanan 148/189 sayılı ilamları ile 10.1.2017 tarih ve 29944 sayılı Resmi gazetede yayınlanarak yürürlüğe giren 6769 sayılı Sınai Mülkiyet Kanunun yürürlük tarihi dikkate alındığında , 6.1.2017 tarihi öncesinde açılmış tüm kullanmamaya dayalı hükümsüzlük/iptal davaları açısındanyasal boşluk oluştuğundan ESAS HAKKINDA BİR KARAR VERİLMESİNE YER OLMADIĞINA, karar verilerek yukarda açıklanan gerekçe kapsamına göre aşağıdaki şekilde hüküm oluşturulması gerekmiştir.Dahası, maalesef, yeni kanun döneminde (10.01.2017 ve sonrası) açtığımız davalarda da "kanunun geriye yürümezliği ilkesi" öne sürülerek, kullanmamaya dayalı iptal davalarının 10.01.2022 tarihinden itibaren açılacağı şeklinde savunmalar alıyoruz. Bundan daha acısı ise doktrinde bu görüşteki yazarlar olduğunu görmek. Umudumuz, mahkemelerin bu tarz savunmalara prim vermemesi yönünde. |
06-10-2017, 16:29 | #6 |
|
Sayın cordell,
Öncelikle detaylı paylaşımınız için teşekkür ederim. Sizin bu mesajınızın ardından SMK'yı tekrar inceledim ve daha öncesinde eksik değerlendirdiğimi fark ettim. Zira 9. madde hükmü yürürlükte görünüyor ancak 26. maddede 9. maddeye atıf yapıldığından ve başkaca hiçbir maddede 9. maddeye dayalı bir dava türünden bahsedilmediğinden tuhaf bir durum oluşmuş vaziyette. 26. maddenin yürürlüğü 7 yıl sonra olarak kabul edilip bu maddede 9. maddeye atıf yapılması ile birlikte 9. madde de mi 7 yıl sonraya ötelenmiş oldu bunu şu an yorgunluğumun da tesiri ile anlayamadım. Ancak şu da var ki 26. maddede bir Mahkeme kararından değil, "KURUM" tarafından iptalden söz ediliyor. Bu tamamen yeni bir uygulama. Hal böyle olunca bugün itibari ile 9. maddeye dayalı olarak dava da mı açamaz durumdayız anlayabilmiş değilim. Konuyu vakit bulduğumda detaylı inceleyip yeniden görüşümü yazmaya çalışacağım. İlk cevabımda kısmen bir hata söz konusu gibi anlıyorum. Bu konuyu ayrıntılı şekilde incelemem gerekiyor. |
06-10-2017, 16:50 | #7 |
|
Duygu Hanım,
Geçici 4. Madde uyarınca 26. maddedeki "Kurum" sözcüğünün, 10.01.2024 tarihine kadar "mahkeme" olarak okunması gerektiği görüşündeyim: 26 ncı madde hükmü yürürlüğe girene kadar, iptal yetkisi, Öte yandan 26. maddenin 7 yıl sonra yürürlüğe gireceğini belirten m.192 işi yorum açısından son derece karıştırıyor ve bir sonraki Anayasa Mahkemesi iptaline zemin hazırlıyor gibi düşünüyorum Umarım böyle bir durumla karşılaşılmaz. |
13-12-2017, 18:10 | #8 |
|
Anadoludaki mahkemeler bilinçsizce davanın doğrudan reddine ve aleyhe vekalet ücretine hükmediyor, bu yüzden istinafa gittik bakalım.
|
19-03-2019, 18:11 | #9 |
|
Davalar nasıl gidiyor üstadlar acaba sonuçlar olumlu mu? Bizler davanın reddine dair karar alıyoruz. Merak ediyorum acaba yeni kanuna göre yeniden dava açmak istersek tekrardan acaba kesin hükümle karşılaşabilir miyiz bu sefer?
|
28-03-2019, 12:03 | #10 | |||||||||||||||||||||||
|
Üstadım kesin hükümden reddedilmez. Yeni kanuna göre açtığınızda bu kez de "mevsimsiz dava" diyerek reddediyorlar. Kullanım süresinin sıfırlandığı veı 5 yıl geçmeden açılamayacağından bahisle. İstinafa başvurduk bekliyoruz. |
03-04-2019, 14:00 | #11 |
|
Evet üstad şimdi de öyle sorun olduğunu söyleniyor.
Bu arada yeni bir karar aldık. Karar özetle şöyle; Bir dosyada 556 Sayılı KHK'ya dayalı olarak açtığımız davada yerel mahkeme davanın kabulune karar vermişti. Karşı taraf istinafa gitti, istinaf sürecinde AYM iptal kararı verdi, istinaf mahkemesi AYM iptal kararını mesnet gösterek yerel mahkeme kararını kaldırdı ve davanın reddine dair yeni bir karar verdi. Bu sefer aleyhimize vekalet ücretine hükmetti. Biz vekalet ücreti yönünden temyize gittik, malum AYM iptal kararında kusurumuz olmamıştır diye.İptal kararı olmasaydı davayı da gerçekten kazanacaktık. Çünkü karşı taraf delil de sunamamamıştı. Ancak Yargıtay 11. Hukuk Dairesi bam kararını maalesef onadı. Yargıtayın farklı dairelerinde benzer durumlarla ilgili emsal kararlar var. Söz konusu kararlarda yargılama devam ederken davaya mesnet bir yasa hükmünün iptal edilmesinde tarafların kusurlu olmamasına dikkat çekilmekte ve davadaki haklılık duruma göre yargılama giderleri hükmedilir denmekte. Ancak 11. Hukuk Dairesi hiç bu duruma değinmeksizin kararı onadı. Ama bu işin peşini de bırakmadık Anayasa Mahkemesi'ne bireysel başvuruda bulunduk, adil yargılanma hakkı, öngörülebilirlik-hukuk güvenliği ilkelerine, mülkiyet hakkına değindik bakalım sonucu göreceğiz |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Tescilli Markanın Devrine İlişkin Anayasa Mahkemesi'nin İptal kararı | Av.Duygu Işık Behrem | Fikri Haklar ve Bilişim Hukuku Çalışma Grubu | 4 | 25-05-2015 08:33 |
AYM İptal Kararı-TMK 319.Mad ve her halde evlât edinme işleminin üzerinden beş yıl…” ibaresi iptal edilmiştir. | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Kadın Hakları Çalışma Grubu | 0 | 23-08-2013 17:46 |
556 S. KHK'nın İptal Edilen Maddelerine İlişkin Anayasa Mahkemesi Kararı | Av.Duygu Işık Behrem | Fikri Haklar ve Bilişim Hukuku Çalışma Grubu | 12 | 31-03-2009 13:39 |
Anayasa Mahkemesi'nin Yurtdışı Çıkış Yasağına İlişkin İptal Kararı | ccaymaz | Hukuk Haberleri | 2 | 08-12-2007 14:49 |
Anayasa Mahkemesi Ek Taşıt Vergisini İptal Etti Ve Yürürlüğü Durdurdu | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Hukuk Sohbetleri | 9 | 08-10-2003 19:06 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |