Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

iptal edilen idari işlemin aynı hatayı içerir şekilde yeniden yapılması

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 09-06-2009, 17:16   #1
av.bilge yılmaz

 
Önemli iptal edilen idari işlemin aynı hatayı içerir şekilde yeniden yapılması

Karşılaştığım en enteresan idari davayı meslektaşlarımla paylaşmak istiyorum. Müvekkilimin arsası üzerinde belediye 1992 tarihinde imar parselasyonu yapmış.Ancak adamın arsası 4938 m2 iken sehven bu rakam 4398 m2 olarak işleme girmiş.İşlem sonunda yanlışlıkla(!!) ortaya çıkan 540 m2 yi belediye 3. bir şahsa satmış.Müvekkilim bu hata karşısında yaptığı itiraza belediye başkanının imzaladığı ve bunun memur tarafından sehven yapılmış bir hata olduğunu bildiren yanıt ile idare mahkemesine başvurmuş ve işlemi iptal ettirmiş. Daha sonra iptal işlemine binaen tapu tashihi davası açmış.Davanın devam ettiği esnada belediye bu kez 1999 tarihinde ikinci imar parselasyonu işlemini yapmış ve iptal kararındaki uyarıyı gözetmeksizin yanlış yazılan 4398 m2 yüzölçümünü esas alarak tekrar idari işlemi gerçekleştirmiş.Neticede tapu davasında sulh hukuk mah. ikinci idari işlemin iptal edilmediğini ve kesinleştiğini belirterek tapu tashihini reddetmiş. Müvekkilkimin o dönemdeki avukatı bu kararı temyiz etmediği gibi müvekkilimi de ikinci işlemin iptali hususunda uyarmamış ve herşey aleyhine olarak kesinleşmiş.Velhasıl müvekkilim uğradığı zararı sineye çekip arsasındaki 3. kişiyi çıkarmak ve daha fazla husumet doğurmamak için bu parçayı satın almak istediğinde 3. şahıs fahiş rakam söyleyerek fayda sağlamaya çalışmış.Bunun üzerine müvekkilimin talebi ile yeniden canlandırma deneyerek idari mahkemede idari işlemin iptali için açtığımız davayı da zamanaşımından kaybettik. Mahkeme gerekçesinde usulüne uygun tebliğ edilmeyen idari işlemin, uslüne uygun tebliğ edilen sulh hukuk mahkemesi kararındaki uyarı ile öğrenilmiş sayılmasına diyerek; dava açma süresi geçirilmiş olduğundan talebin reddine karar vermiştir. Kararı temyiz edeceğiz.
1- İptal edilmiş bir idari işlemdeki yüzölçümünü esas alarak kesinleşmiş idari mahkeme kararını hiçe sayan yeni idari işlemin geçerli olarak doğduğu kabul edilebilir mi?
2- İkinci idari işlem yokluk hükmünde sayılarak zamanaşımının işlemeyeceği ve süresiz şikayet ve dava açma hakkı sözkonusu olabilir mi?
3- Subjektif bir işlem olması nedeniyle bizzat tebliği aranan bu idari işlem tebliğinin müvekkilimin o dönemdeki avukatına yapılan sulh hukuk mahkemesi kararının tebliğiyle gerçekleştiğinin kabulu mümkün müdür?
4- Belediye memurunun sehven yaptığı bir hata ile oluşan bu mülkiyet gasbının telafisi için hangi yolu kullanmam gerekir? Olası şikayetlerim ve olası tazmin haklarım tamamen zamanaşımına mı uğramıştır?
Olabilecek katkılarınız için şimdiden teşekkür ederim..
Old 11-06-2009, 10:23   #2
tkocak

 
Varsayılan

sıraladığınız seçeneklerden en mantıklısı yokluk nedeniyle zamanaşımının sözkonusu olamayacağını iddia etmek diye düşünürüm.
Old 29-06-2009, 10:08   #3
Av.Deniz Kavak

 
Varsayılan

yokluk ve açık hata gibi hallerde idare süre aramaksızın işlemini geri alabilir, bence aynı hatayı memurun iki kez yapması hem açık hataya girebilir, hem de mahkeme kararına rağmen, yine aynı hatalı işlemin tesisi yok hükmünde işlem olarak ni,telendirilebilir.Ama tabi bunun için de yine idari yargıda dava açılıp işlemin yok hükmünde olduğunun tespiti gerekir.
Old 02-07-2009, 09:26   #4
Cafer ERGEN

 
Varsayılan İdari işleme karşı süresi içinde dava açılmaması.

İya çalışmalar.

Belediye memurunun sehven yaptığı bir hata ile oluşan bu mülkiyet gasbının telafisi için hangi yolu kullanmam gerekir? Sorusuna aşağıdaki şekilde yanıt verilebilir:

Maalesef bu konuda önceki avukatın yeteri kadar özeni gösteremediği ya da müvekkiliniz ile ilişkisinin sona erdiği görülmektedir.


Parselasyon kararına ilişkin encümen kararının değiştirilmesi için başvuru yapabilirsiniz. Başvurunun reddedilmesi üzerine de red işlemine karşı dava açabilirsiniz. Açacağınızı bu dava, encümen kararının doğrudan iptali için açacağınız davadan farklıdır. Birinde ilk encümen kararının iptalini diğerinde ise encümen kararında değişiklik ve düzeltme yapılması isteminin reddine ilişkin encümen kararının iptalini talep ediyor olacaksınız.

Ayrıcı bir taraftan temyiz yolunu kullanırken bu yolu da kullanmanız size ekstra bir külfet getirmeyecektir.

İyi çalışmalar...
Old 08-07-2009, 23:35   #5
kamaci

 
Varsayılan

selamlar;
ilk olarak bu olayda söylemek istediğim şey KESiN HÜKÜM İHLALİ halidir.Kesin hüküm varlığına karşın idari işlemi iptal edilen idarenin aynı konuda yeni bir işlem tesis etmesi konu bakımından açık bir aykırılık teşkil eder hatta bu işlem "yok hükmünde sayılır"

bu bağlamda
1) ikinci idari işlem hukuka aykırı olarak doğmuştur.Geçerli olduğu kabul edilemez.

2) söz konusu olayda zamanıaşımının işlemeyeceği düşünülemez idari işlemin uygulanmasından dolayı bir zarar doğduğu iiçin idarenin hizmet kusuruna dayanarak tam yargı davası açılmak istense bile bu zararın meydana geldiği tarihten itibaren 1 yıl her halde 5 yıl içinde dava açılmalıdır ki bu sürede kaçırılmıştır. Bu süre hak düşürücü bir süre olduğu için dava açma hakkı kaybedilmiştir.

3- medeni usül hukuku hükümleri gereğince tebligat taraflarına veya varsa vekillerine yapılması telbigat işleminin gerçekleştiği sayılır. Vekile yapılan tebligatla kesinleşmesi kabul görecektir.

4-Belediye memurun yaptığı hata ile idareye hizmet kusuru ile sorumluluğundan yüklenerek tam yargı davası açılabilirdi ama bunun içinde doğan zararın üzerinden 1 yıl her halde işlem üzerine 5 yıllık süre içinde açılması gerekiyordu


Bu davada idari yargıda başvurabileceğiniz hiçbir hukuki yol olmadığı düşüncesindeyim.


haddim olmayarak konu ile ilgili deneyebileceğiniz aklıma gelen 2 yol u söylemek istiyorum

ilk olarak eski avukata avutaklık görevini yerine getirirken gereken özeni yerine getirmediği gerekçesiyle doğan zararın tazminiyle eski avukat dava edilebilir. Sonuçta avukatın müvekkilini uyarması görevi gereği gerekli işlemleri yapması gerekirdi.Avukatlık kanuna göre özen yükümlülüğü yerine getirmemiştir ve bu yüzden zarar meydana gelmiştir


ikinci yol ise ; eşya hukukuna dayanıyor şöyleki,

söz konusu olayda arazi için fahiş fiyat isteyen yeni malik için istihkak davası açılabilir gerçi adına tescil olduğu için istihkak davası “tapu sicilinin düzeltilmesi” davası olacaktır. Öncelikle şunları söylemeliyim bu dava için eşya hukukunda asıl malik yani müvekkiliniz için kaybettirici zamanaşımı düzenlenmemiştir ama yeni malik için kazandırıcı zamanaşımı düzenlenmiştir. Yeni malik malı 10 yıl boyunca davasız aralıksız iyiniyetle malik sıfatıyla araziye hakim olmalıdır olay 1999 da olduğu için bu süre kaçırılmadan hemen dava açılmalısınız süreyi kaçırmadan
eğer kaçırırsanız bence iyiniyetli şartından yüklenin. Anlattığınız olaydan anlaşıldığı üzere yeni malik durumu bildiği için fahiş bir rakam istemiştir bu demek oluyorki bu kişi iyiniyetli değildir. Araziyi iyiniyet olmadan elinde bulunduruyor eğer buradan girersen 10 yıl geçse bile kişi kazandırıcı zamanaşımından yararlanamayacaktır.

Tapu sicilinin düzeltilmesi davasını açan malik in şunları ispat etmesi gerekiyor çünkü burada karine söz konusu değildir davacının ispat yükü vardır.
1-mülkiyet hakkını ispatlaması (idarenin sehven hata olduğunu bildiren cevap dilekçesi , eski tapu kayıtları parselasyon öncesi kayıtlar vs.)
2-davalının dolaysız zilyet olduğunu ispatlaması gerekiyor- burada kişinin davanın devam sırasında ki idarenin kesin hüküm ihlali ile aynı işlemi tekrar yapması üzerine kişinin haksız dolaysız zilyet olduğunun ispatlaması gereklidir ayrıca yukarda söylediğim gibi kişinin fahiş fiyat istemesiyle üzerine gidilip iyiniyetli olmadığının ispatlanması size çok büyük bir yarar sağlayacaktır haksız dolaysız malik için kazandırıcı zamanaşımını ortadan kaldıracaktır


Umarım yardımcı olabilmişimdir saygılar…
Old 10-12-2013, 23:59   #6
av.bilge yılmaz

 
Karar Subjektif nitelik taşıyan idari işlemin bizzat tebliği şarttır.

Davam neticelendi.
Danıştay temyiz incelemesinde "Subjektif bir işlem olması nedeniyle bizzat tebliği aranan bu idari işlemin usulsüz tebliğinin, müvekkilin o dönemdeki avukatına yapılan sulh hukuk mahkemesi kararının tebliğiyle gerçekleştiğinin kabulünün mümkün olmadığına ve usulüne uygun tebliğ edilmeyen idari işlemin iptal edilmesi gerektiğinden ötürü dosyanın yeniden incelenmesine karar verilmiştir."
Tüm tebligat mağduriyeti ve mağlubiyeti yaşayan meslektaşlarımın faydalanması temennisiyle.. İyi çalışmalar
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
iptal edilen idari para cezasının iadesi hüsnü gökulu Meslektaşların Soruları 2 22-12-2022 08:19
istifadan sonra aynı dosyaya yeniden katılma Av. Hülya Yılmaz Meslektaşların Soruları 9 25-09-2011 13:28
idari işlemin iptali üye22987 Meslektaşların Soruları 1 24-03-2008 16:12
idari işlemin iptali-idare mahk avdyg Meslektaşların Soruları 0 13-02-2008 14:17
idari işlemin iptalinde dava açma süresi av.ercan Meslektaşların Soruları 5 01-12-2007 21:43


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04736590 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.