Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Eser Sözleşmesi /Hizmet Sözleşmesi

Yanıt
Konu Notu: 2 oy, 5,00 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 18-09-2006, 10:25   #1
Fatma KAPUÇAM

 
Varsayılan Eser Sözleşmesi /Hizmet Sözleşmesi

Merhaba henüz bu meslekte yeniyim ve teknik yardımlarınıza ihtiyacım var.Şöyle ki:Botaş Aş.doğalgaz boru hattı döşerken müvekkilime ait arziyi tahrip etmiş hatta arazinin doğal eğimini dahi bozmuştur.Zararı ödemeyi taahhüt ettiği halde ödememiştir.zararın tazmini için dava açıldığında davanın husumetten reddedilmesi gerektiğini çünkü çalışmaların başka bir inşaat şirketine yaptırıldığını ve aralarınde hizmet söz. değil eser söz. olduğunu söylemişlerdir.Benim soru şu:aralarında eser söz.mi yoksa hizmet söz. mi var.Eser söz olsa dahi bağımlılık unsurunun olmaması 3.Kişilere karşı ileri sürülebilir mi?teşekkürler!
Old 18-09-2006, 17:57   #2
Av.Selim Balku

 
Varsayılan

Evet 3 kişilere karşı ileri sürülebilir. İstisna sözleşmelerinde müteahhidin eser meydana getirme ve tesim borçlarının ifası zaman içinde temadi eden bir ifa değildir, diğer bir anlatımla müteahhidin edim yükümü, hizmet sözleşmesindeki işçinin edim yükümünden farklıdır, belirli veya belirsiz bir zaman boyunca sürekli bir borç arz etmez,

3. kişi bir inşaat şirketi değilde, bir terzi olduğunu düşünün, pantolonunuzu dikerken 3. bir kişiye zarar verdiğini düşünürsek 3. kişi size harşı zararın tazmini talebinde bulunursa husumetten reddini istersiniz, iş sizin işiniz ama terziyle aranızda hizmet değil eser sözleşmesi vardır.
Old 18-09-2006, 20:50   #3
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan Sözleşmeye (İşsahibi-Müteahhit arasındaki) şart konulduğu halde:

Yargıtay HD 11, E: 2003/006866, K: 2003/006843, Tarih: 24.06.2003

[*]HAKSIZ FİİL[*]İCRA TAKİBİ[*]İTİRAZIN İPTALİ DAVASI

Tacirler arasındaki haksız eylemden kaynaklanan tazminat alacağının tahsiline yönelik icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkin davada, taraflar arasındaki sözleşmede işin yapımı sırasında üçüncü kişilerin uğrayacağı zarardan davalının sorumlu olmayacağı kararlaştırılmış ise de,sözleşmenin nisbiliği gereği bu şart, tarafların iç ilişkisine ait olup, zarar gören üçüncü kişileri bağlamayacaktır.

(2004 s. İİK. m. 62, 67) (818 s. BK. m. 41)

Taraflar arasında görülen davada Şişli Asliye 3. Hukuk Mahkemesi'nce verilen 14.12.2000 tarih ve 2000/769-1198 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Berkant Şengel tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

Davacı vekili, davalının yaptığı, kazı çalışmaları sırasında tesislerine zarar verdiğini, 411.913.695 Tl. maddi zararın birikmiş faiziyle tahsili için icra takibi yaptıklarını, davalının itirazı ile durduğunu iddia ederek, itirazın iptaline, takibin devamına karar verilmesini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, zararın müteahhit firmaca meydana getirildiğini, sıfatlarının bulunmadığını savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, iddia, savunma, toplanan kanıtlar ve tüm dosya kapsamına göre, haksız fiilin yüklenici firma tarafından ika edildiğini, davalı ile aralarındaki ilişkinin eser sözleşmesi olduğu, sözleşmenin 14/3. maddesi gerekçeleriyle davacının davasının pasif husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir.

Kararı, davacı vekili temyiz etmiştir.

Dava, tacirler arasındaki haksız eylemden kaynaklanan tazminat alacağının tahsiline yönelik icra takibine vaki itirazın iptali istemine ilişkindir.

Dava,dava dışı A.... İnş.San.ve Tic.A.Ş'nin çalışması sırasında tesislere zarar verildiği iddiasıyla,iş sahibi sıfatıyla İgdaş aleyhine açılmıştır.Mahkemece,davalı ile yüklenici arasındaki sözleşme gereği davalının mevcut zarardan sorumlu olamayacağı gerekçesiyle davanın pasif husumet nedeniyle reddine karar verilmiştir.

Ancak, dosyaya celbedilen sözleşmenin gerekçeye konu maddesinde, işin yapımı sırasında 3 ncü kişilerin uğrayacağı zarardan davalının sorumlu olmayacağı kararlaştırılmış ise de,sözleşmenin nisbiliği gereği bu şart, tarafların iç ilişkisine ait olup,zarar gören 3 ncü kişileri bağlamayacaktır.Dosyaya celbedilen sözleşmenin bir bütün olarak değerlendirilmesinde; zarara neden olan iş,yüklenici tarafından ifa edilmekte ise de,işin davalıya ait bulunduğu, yükleniciyi denetleme ve gözetlemeye yetkili olduğu,adam çalıştıran konumunda bulunduğu anlaşılmaktadır.O halde,açılan bu davada davalıya husumet düşeceği kabul edilerek işin esasına girilip,sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.

SONUÇ: Yukarda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile kararın davacı yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 24.06.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 19-09-2006, 11:09   #4
Fatma KAPUÇAM

 
Varsayılan

mrb Selim Bey yardımlarınız içim teşekkürler verdiğiniz örnek çok iyi oldu ama ben de 3.kişiye karşı müteselsil sorumlu olduklarını düşünmüştüm.Ayrıca Botaş'ın araziyi eski haline getirilerek iade edileceği yönünde taahhütnamesi var.Bu durum sorumluluğunu nasıl etkiler?teşekkürler
Old 19-09-2006, 11:17   #5
Fatma KAPUÇAM

 
Varsayılan

Avukat hanım merhaba sözkonusu davayla ilgili dilekçeyi sizin söylediklerinize paralel bir şekilde bugün açmıştım.Ben de sözleşmenin nispiliğini savunmuştum.Ancak elimde örnek yargı kararları olmadığında sıkıntılıydım ama gönderdiğiniz yargıtay kararıyla rahatladım.Teşekkürler.Yardımlarınıza ihtiyacım olacak
Old 24-12-2008, 20:41   #6
Ayfan Pısıl

 
Varsayılan pantalon

..
yukarıdaki yargıtay kararına göre pantalonumuzu terziye verdiğimizde terzi pantalonu dikerken
dükkana gelen birinin ayağına ütüyü düşürüp yaksa terzi ile aramızdaki eser sözleşmesinin nispi oluşu nedeniyle dayağı yanan 3. kişinin tazminat davasını bize açma hakkı bulunmaktadır. çünkü pantalonumuzu dikerken terzinin başında durup ütüyü düşürmemesi için denetleme yetkimiz bulunmaktadır.
yoksa ben mi yanlış anladım?
doğru anladı isem terzi ile müteselsil olarak mı yoksa ayrıca ve zararın tamamından sorumlu olur muyum?
..
Old 06-01-2009, 10:27   #7
Ayfan Pısıl

 
Varsayılan

sanırım yanlış anlamışım yargıtay yukarıdaki kararda iş sahibi ile yüklenici arasındaki ilişkiyi işveren alt işveren gibi (yani iş akti)değerlendirmiş, böyle kabul edilirse alt işveren ile işverenin müteselsilen sorumlu olacağı zaten bellidir
Old 27-01-2009, 16:53   #8
oceans17

 
Varsayılan

Yukarıdaki kararda yargıtay BK 55 vd hükümlerin somut olayda uygulanması gerektiğine hükmetmiş. Oysa Bk 55 şartlarının oluşabilmesi için hizmet akdi, yani emir ve talimat alma ve bağımlılık unsurları aranmaktadır. istisna akdinde ise kümülatif olan bu şartların oluştuğundan söz edilemez. istisna akdinin söz konusu olduğu durumlarda bk 55 hükümleri uygulama alanı bulamaz.

Bu şartlar altında yukarıdaki kararı anlamak zor!

iyi çalışmalar....
Old 11-03-2009, 00:12   #9
bürokrat

 
Varsayılan

Alıntı:
zarara neden olan iş,yüklenici tarafından ifa edilmekte ise de,işin davalıya ait bulunduğu, yükleniciyi denetleme ve gözetlemeye yetkili olduğu,adam çalıştıran konumunda bulunduğu anlaşılmaktadır.O halde,açılan bu davada davalıya husumet düşeceği kabul edilerek işin esasına girilip,sonucuna göre bir karar verilmesi gerekirken yazılı olduğu şekilde hüküm tesisi bozmayı gerektirmiştir.


Kanımca bu karar eleştiriye açıktır.Sözleşmenin nispiliği ilkesi gereği İgdaş tazminata mahkum edilir ancak çıkış noktası hatalı.Burada igdaş adam çalıştıran konumunda değil sözleşmenin tarafıdır.Dolayısıyla BK. 55e göre kusursuz sorumluluk haline tabi tutulması imkansız.Nitekim BK. 55 aynen şu şekildedir:”Başkalarını istihdam eden kimse, maiyetinde istihdam ettiği kimselerin ve amelesinin hizmetlerini ifa ettikleri esnada yaptıkları zarardan mesuldür." Zararı meydana getiren kişiler A.İnşaatın adamlarıdır ve adam çalıştıranın sorumluluğu halleri sadece A İnş. aleyhine tatbik olunabilir.
Old 19-03-2009, 09:00   #10
Ayfan Pısıl

 
Varsayılan

esasen konunun sözleşmenin nispiliği ile ilgisi yoktur, yasa gereği olmayan sorumluluğun, sırf sözleşmede tekrarlanmış olmasından dolayı nispilik gerekçesi ile doğabileceğini düşünebilmek büyük bir mantıksal çelişki olur.
kararda önce işveren - alt işveren ilişkisinin varlığını kabul gerekçeleri gösterilmeli idi, bu gösterilmeden istisna akti olan olayda sanki iş akti varmış gibi yuvarlama cümlelerle karar oluşturmak hukuka - adalete güveni sarsıcı mahiyet arzedecektir.
Old 26-02-2010, 12:37   #11
av.ilyasmeral

 
Varsayılan

T.C.
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/11863
K. 2003/4086
T. 28.4.2003
• İŞ SAHİBİNİN SORUMLULUĞU ( Müteahhidin 3. Kişilere Verdiği Zarar - İş Sahibi Müteahhidi Kontrol ve Gözetimi Altında Bulundurduğuna Göre Sorumlu Bulunduğu )
• MÜTEAHHİDİN 3. KİŞİLERE VERDİĞİ ZARAR ( İş Sahibi Müteahhidi Kontrol ve Gözetimi Altında Bulundurduğuna Göre Sorumlu Bulunduğu )
• HUSUMET ( Haksız Eylemden Doğan Zararın Tazmini İstemi - Müteahhidin 3. Kişilere Verdiği Zarar )
• HAKSIZ EYLEMDEN DOĞAN ZARARIN TAZMİNİ TALEBİ ( Husumet - Müteahhidin 3. Kişilere Verdiği Zarar )
818/m.100
ÖZET : Haksız eylemden doğan zararın tazmini istemine dair davanın, olaydan sorumlu olan tüzel kişi aleyhine açılması gerekmesine, yaptığı çalışma ile dava konusu olayın meydana gelmesine neden olan dava dışı şirketle davalı elektrik dağıtım şirketi arasında, davaya konu olayın meydana geldiği tarihte mevcut sözleşme gereğince, davalı şirketin iş sahibi sıfatıyla müteahhidi, işin yapımında kontrol ve gözetimi altında bulundurduğuna göre, 3. şahıslara verilecek zarardan, iş sahibi sıfatıyla sorumlu bulunduğunun ve davanın doğru tüzel kişiye yöneltildiğinin kabulü gerekir.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada ( İzmir Üçüncü Sulh Hukuk Mahkemesi )nce verilen 11.06.2002 tarih ve 2001/1655-2002/740 sayılı kararın Yargıtayca incelenmesi davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için tetkik hakimi tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, TEDAŞ elemanları tarafından yapılan branşman değişikliği sırasındaki "nötr" hattına faz verilmesi sonucu Kadifekale Santrali'ni besleyen Keban Enerji Sistemi'nin zarar gördüğünü ve santralin kesik kaldığını ileri sürerek, 162.000.000-liranın 03.01.2001 olay tarihinden itibaren avans temerrüt faiziyle birlikte tahsilini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, olay tarihinde müvekkilinin bir çalışması olmadığını, söz konusu ihale işi kapsamında davalıya ait elektrik tesisi işinin müteahhit Gelişim Enerji A.Ş. tarafından yapıldığını husumetin Tedaş İzmir elektrik Dağ. Müessesesi'ne yönetilmesini savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, dosya kapsamına göre, dava konusu çalışmanın İzmir'de yapıldığı, 233 sayılı KHK uyarınca TEDAŞ'ın TEK kurumundan ayrılarak ayrı bir tüzel kişilik olarak kurulduğu ve ayrıca müesseselerin de oluşturulduğu, olayın İzmir Elektrik Dağıtım Müessesesi bünyesinde İzmir'de gerçekleştiği, davanın İzmir Elektrik Dağıtım Müessesi'ne karşı açılması gerekirken TEDAŞ Elektrik Dağıtım A.Ş. aleyhine açıldığı gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

Karar, davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Dava, haksız eylemden doğan zararın tazmini istemi ile davalı TEDAŞ Elektrik Dağıtım AŞ aleyhine açılmıştır.

Yargıtay Hukuk Genel Kurulu'nun 06.12.2000 gün ve 2000/21-1668, 1763 sayılı kararında da belirtildiği üzere, TEDAŞ Elektrik Dağıtım A.Ş. ile İzmir Elektrik Dağıtım Müessese Müdürlüğü ayrı tüzel kişilikler olup, davanın olaydan sorumlu olan tüzel kişi aleyhine açılması gerekir. Davalı TEDAŞ Elektrik Dağıtım AŞ vekili, dava konusu olayın Gelişim AŞ tarafından yapılan çalışma sırasında meydana geldiğini ve sorumluluğun bu şirkete yöneltmesi gerektiğini savunmuştur. Davalı TEDAŞ elektrik Dağıtım AŞ vekili tarafından sunulan "İzmir-Şehir şebekesi Konak-Eşrefpaşa Yeşilyurt grubu demontaj işine" dair Elektrik Dağıtım Şebekeleri Tesis sözleşmesi, 28.07.2000 tarihinde Gelişim AŞ ile davalı TEDAŞ Elektrik Dağıtım AŞ arasında imzalanmıştır. Görüldüğü üzere 28.07.2000 tarihli sözleşme, dava dışı İzmir Elektrik Dağıtım Müessese Müdürlüğü ile değil, davalı TEDAŞ Elektik Dağıtım AŞ ile imzalanmıştır.

Sözleşmenin 14.1. maddesinde, sözleşme süresi içinde, sözleşme konusuna giren işleri TEDAŞ'ın kontrol teşkilatı ile dilediği şekil ve yöntemlerle her zaman kontrole yetkili olduğu hüküm altına alınmıştır. O halde, TEDAŞ Elektrik Dağıtım AŞ'nin iş sahibi sıfatıyla müteahhidi işin yapımından kontrol ve gözetimi altında bulundurduğu, bu nedenle 3. şahıslara verilecek zararlardan iş sahibi sıfatıyla sorumluluğu bulunduğunun kabulü gerekir. Mahkemece, davanın doğru tüzel kişi aleyhinde açıldığının kabulü ile işin esasına girilmesi gerekirken, yazılı gerekçeyle davanın husumetten reddi doğru görülmemiş, hükmün bu nedenle davacı yararına bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle davacı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına ( BOZULMASINA ), ödediği temyiz peşin harcın isteği halinde temyiz edene iadesine, 28.04.2003 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 10-10-2011, 15:35   #12
av. sanen

 
Varsayılan

merhaba, ben bir otelin vekilliğini yapmaktayım. müvekkil kurum bir fotoğrafçı ile anlaşarak otelde yapılacak her türlü organizasyonda ihtiyaca cevap verilmek üzere talep edilecek fotoğraf ve kamera çekim faaliyetlerini yapacağını kararlaştırmıştır. daha sonra yapılan bir düğün organizasyonu sözleşmesinin ilk sayfasında otel fotoğrafcısı görev yapacaktır denilmiştir. bu organizasyon sözleşmesinin 4. maddesinde ise '' aksi bildirilmediği ve aksine sözleşme yapılmadığı takdirde, fotoğraf ve video çekimleri organizasyon sözleşmesi kapğsamına dahil değildir'' denilmiş ilerleyen maddelerin diğerinde de ''davet sahibi otel ile anlaşmalı olsun veya olmasın fotoğraf ve video işi yapan kişi veya firmaların veya kuruluşların Otelden bağımsız olduklarını bunlarla arasında doğabilecek uyuşmazlıklardan hiçbir şekilde otelin sorumlu olmayacığını'' kabul ve beyan ederek imzalamıştır. ancak otel fotoğraf ve video ücretini almış fotoğrafçıya bizzat kendisi ödemiştir. düğünü olan kişiye fotoğrafcı fotoları teslim etmemekte hatta para karşılığı verebileceğini dile getirmektedir. bu durumda otelin sorumluluğu bu sözleşme ilişkileri çerçevesinde ne olur? ilgileriniz için şimdiden teşekkürler.
Old 10-10-2011, 15:54   #13
av.ilyasmeral

 
Varsayılan

borçlar kanunu 100. maddeye bakınız.
kişisel kanaatim fotorafçı ile müvekkiliniz kurum arasında yapılan sözleşmenin 3. kişileri bağlamayacağıdır. müvekkiliniz davet sahibinin zararlarını ödeyerek fotoğrafçıya rücu edebilir.

4. maddeyi davet sahibi aleyhine yorumlayamazsınız. iyiniyet kuralları gereği 3. kişinin bu maddeden habersiz olduğu kabul edilmelidir.
bana göre madde fotoğrafçının uğrayacağı zararlarda otelin sorumlu olmayacağını ifade eder. yoksa 3. kişilerin uğradıkları zararlardan sorumsuz olunacağı iddia olunamaz.
Old 19-10-2011, 10:54   #15
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan Anlamak için...

YİBGK.E. 1938/14,K. 1939/27,T. 18.1.1939:

Adam çalıştıranın çalıştırdığı kişinin doğurduğu zararlarda eylem

bir hukuk ilişkisine dayanmayan kişiye karşı işlenirse BK. 55.madde,

hukuk ilişkisi olana karşı işlenirse b.k.100 uygulanır.

Soru: Müvekkil otel "Adam çalıştıran" mıdır?

Sayın av. sanen,

Taraflar ve ilişkileri:
1)Müvekkil (otel) = (A)
2)Fotoğrafçı = (B)

3)(A) ile ( B) arasında >>> Eser Sözleşmesi

a.Sözleşmenin konusu>>>Talep edilecek fotoğraf ve kamera çekim faaliyetleri…
b.Ücret ?

4)Müşteri (Düğün sahibi)= (C)

5)(A) ile (C) arasında >>> Eser Sözleşmesi

a.Sözleşmesinin ilk sayfasında otel fotoğrafçısı görev yapacaktır denilmiş.

b.Sözleşmesinin 4. maddesinde ise '' aksi bildirilmediği ve aksine sözleşme yapılmadığı takdirde, fotoğraf ve video çekimleri organizasyon sözleşmesi kapsamına dahil değildir, denilmiş…

c.ilerleyen maddelerin diğerinde de ''davet sahibi otel ile anlaşmalı olsun veya olmasın fotoğraf ve video işi yapan kişi veya firmaların veya kuruluşların Otelden bağımsız olduklarını bunlarla arasında doğabilecek uyuşmazlıklardan hiçbir şekilde otelin sorumlu olmayacağı'' kabul ve beyan edilmiş.

d.Müvekkil (otel)(A), fotoğraf ve video ücretini almış fotoğrafçıya bizzat kendisi ödemiştir.

Sorun: Fotoğrafçı (B), düğünü olan kişiye (C)’ye fotoğrafları teslim etmemekte, hatta para karşılığı verebileceğini dile getirmektedir.

Soru: Bu durumda otelin sorumluluğu bu sözleşme ilişkileri çerçevesinde ne olur?

a)Fotoğrafçı (B)’ye karşı..

b)Müşteri (Düğün sahibi) (C)’ye karşı

c)Fotoğrafçı (B)ile müşteri (Düğün sahibi) (C)arasındaki ilişkide

İrdeleme: Kim, kimden ne isteyecek yani

Saygılarımla
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
eser sözleşmesi bağlayıcılığı balturk Meslektaşların Soruları 4 05-11-2009 20:11
avukatlık hizmet sözleşmesi Neslihan Meslektaşların Soruları 6 15-09-2007 20:28
İçtihat / Eser Sözleşmesi- Tüketici Kavramı Av.Ceylan Pala Karadağ Tüketicinin Korunması Hukuku Çalışma Grubu 0 21-11-2006 15:36
eser sözleşmesi stjservet Borçlar Hukuku Çalışma Grubu 5 17-08-2006 19:11


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06423807 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.