Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

YARGITAY 5.C.D. 2007/2463 E. 2007/3583 K. İçtihat

Üyemizin Özeti
CMK'nun 236/2. maddesinin amir hükmü gereğince çocuk olduğu kabul edilen mağdurun dinlenmesi sırasında psikoloji, psikiyatri, tıp veya eğitim alanında uzman bir kişinin bulundurulması gerektiğinin gözetilmemesi kanuna aykırı bulunmuştur.
(Karar Tarihi : 14.05.2007)
Kişiyi hürriyetinden yoksun kılma ve nitelikli cinsel istismar suçlarından sanıklar M____ ve E____, H____'nin yapılan yargılanmaları sonunda; atılı suçlardan mahkumiyetlerine dair S____ Ağır Ceza Mahkemesinden verilen 14.12.2006 gün ve 2006/366 Esas, 2006/509 Karar sayılı hükmün süresi içinde Yargıtay'ca incelenmesi sanıklar müdafileri ve sanık E____, H___ tarafından istenilmiş ve nitelikli cinsel istismar suçu yönünden de resen temyize tabi olduğundan dava evrakı C. Başsavcılığından tebliğname ile daireye gönderilmekle incelendi.

Sanıkların yasal süreden sonra vaki duruşma isteklerin CMUK'nun 318. maddesi uyarınca REDDİYLE, incelemenin duruşmasız yapılmasına karar verildikten sonra gereği düşünüldü;

Karar: Yapılan yargılamaya, toplanıp karar yerinde gösterilen delillere, mahkemenin soruşturma sonuçlarına uygun olarak oluşan kanaat ve takdirine, incelenen dosya içeriğine göre yerinde görülmeyen sair temyiz itirazlarının reddine; Ancak;

Suçların niteliğini belirlemeye etkisi nedeniyle mağdurun nüfus kaydı getirtilmeden noksan araştırmaya dayanılarak hüküm kurulması,

CMK'nun 236/2. maddesinin amir hükmü gereğince çocuk olduğu kabul edilen mağdurun dinlenmesi sırasında psikoloji, psikiyatri, tıp veya eğitim alanında uzman bir kişinin bulundurulması gerektiğinin gözetilmemesi,

Suçta kullanılan aracın iyiniyetli üçüncü kişilere ait olmamak koşuluyla müsaderesine karar verilebileceği nazara alınarak kayıt malikinin bu konuda dinlenmesi gerektiğinin düşünülmemesi,

KARAR : Kanuna aykırı ve sanıklar müdafileri, sanık E___ ve bu sanığın nitelikli cinsel istismar suçu yönünden resen temyiz itirazları bu nedenle yerinde görülmüş olduğundan, hükümlerin 5320 sayılı Kanunun 8/1. maddesi gözetilerek CMUK. nun 321. maddesi uyarınca BOZULMASINA, 14.05.2007 tarihinde oybirliği ile karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : Ceza Muhakemesi Kanunu MADDE 236 :
(1) Mağdurun tanık olarak dinlenmesi halinde, yemin hariç, tanıklığa ilişkin hükümler uygulanır.
(2) İşlenen suçun etkisiyle psikolojisi bozulmuş çocuk veya mağdur, bu suça ilişkin
soruşturma veya kovuşturmada tanık olarak bir defa dinlenebilir. Maddî gerçeğin ortaya
çıkarılması açısından zorunluluk arz eden haller saklıdır.
(3) Mağdur çocukların veya işlenen suçun etkisiyle psikolojisi bozulmuş olan diğer
mağdurun tanık olarak dinlenmesi sırasında psikoloji, psikiyatri, tıp veya eğitim alanında uzman
bir kişi bulundurulur. (Mülga cümle:17/10/2019-7188/22 md.) (…)
(4) (Ek:17/10/2019-7188/22 md.) Cumhuriyet savcısı veya hâkim tarafından ifade ve
beyanının özel ortamda alınması gerektiği ya da şüpheli veya sanık ile yüz yüze gelmesinde
sakınca bulunduğu değerlendirilen çocuk veya mağdurların ifade ve beyanları özel ortamda
uzmanlar aracılığıyla alınır.
(5) (Ek:17/10/2019-7188/22 md.) Türk Ceza Kanununun 103 üncü maddesinin ikinci
fıkrasında düzenlenen suçlardan mağdur olan çocukların soruşturma evresindeki beyanları,
bunlara yönelik hizmet veren merkezlerde Cumhuriyet savcısının nezaretinde uzmanlar
aracılığıyla alınır. Mağdur çocuğun beyan ve görüntüleri kayda alınır. Kovuşturma evresinde ise
ancak, maddi gerçeğin ortaya çıkarılması açısından mağdur çocuğun beyanının alınması veya
başkaca bir işlem yapılmasında zorunluluk bulunması hâlinde bu işlem, mahkeme veya
görevlendireceği naip hâkim tarafından bu merkezlerde uzmanlar aracılığıyla yerine getirilir.
Mağdur çocuk yargı çevresi ve mülkî sınırlara bakılmaksızın en yakın merkeze götürülmek
suretiyle bu fıkrada belirtilen işlemler yerine getirilir.

(6) (Ek:17/10/2019-7188/22 md.) Türk Ceza Kanununun 102 nci maddesinin ikinci
fıkrasında düzenlenen suçlardan mağdur olanların soruşturma evresindeki beyanları bakımından
da beşinci fıkra hükmü uygulanır. Ancak, beyan ve görüntülerin kayda alınmasında mağdurun
rızası aranır.
(7) (Ek:17/10/2019-7188/22 md.) Beşinci ve altıncı fıkra kapsamında alınan beyan ve
görüntü kayıtları dava dosyasında saklanır, kimseye verilmez ve gizliliği için gerekli tedbirler
alınır.
(8) (Ek:17/10/2019-7188/22 md.) Beşinci ve altıncı fıkra kapsamında alınan beyan ve
görüntü kayıtları, yazılı tutanağa dönüştürülür. Bu tutanak, talepte bulunan şüpheli, sanık,
müdafii, mağdur, vekil veya kanuni temsilciye verilir. Beyan ve görüntü kayıtları bu kişilere
soruşturma ve kovuşturma makamlarının gözetiminde gizliliği korunmak suretiyle izletilebilir.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Bülent AKÇADAĞ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 22-12-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,01577806 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.