Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

YARGITAY 19.HD. 2007/7397 E.- 2007/3029 K. İçtihat

Üyemizin Özeti
İnternet bankacılığı şifresinin kırılması eylemine dayalı menfi tespit isteminde,davalı bankanın sisteminde yeterli güvenlik tedbirlerini aldığının, davacının ise korumakla yükümlü olduğu şifresini koruyamadığının saptanması halinde,davanın reddi gerekir.
(Karar Tarihi : 27.03.2008)
Davacı vekili, müvekkilinin kullandığı konut kredisi taksitlerinin düzenli ödenmesi için davalı bankanın .... Şubesinde kredili mevduat hesabı açılıp kullandırıldığını, müvekkilinin 13.3.2006 tarihinde hesabına Mart ayı taksitini yatırdığını, daha sonra yaptığı kontrolde paranın 1.650 YTL'sinin başka bir kişi adına havale yapıldığının belirlendiğini, davalı bankanın internet bankacılığındaki güvenlik sisteminin zayıflığı nedeniyle işlem yapma şifresi kırılarak müvekkilinin borçlandırıldığını iddia ederek müvekkilinin 14.03.2006 tarihinde hesabında yapılan havale nedeniyle borçlu olmadığının tespitini talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili cevabında davacının iradesi dışında gerçekleştiğini, iddia ettiği tüm işlemlerin internet bankacılığı aracılığıyla gerçekleştiğini, şifre ve parola alım işlemlerinin elektronik ortamda bizzat müşteri tarafından oluşturulduğunu ve şifrelerin banka çalışanlarınca bilinmediğini, görülmediğini, yapılan işlemde bankanın hiçbir etkisi bulunmadığını, davaya konu olayda müvekkiline husumet yöneltilemeyeceğini, davacının müvekkili banka ile imzalanan sözleşmeye aykırı davrandığını, şifre ve parolaların üçüncü kişilerin eline geçmesine kendisinin sebebiyet verdiğini, müvekkilinin kusuru bulunmadığını savunarak davanın reddini istemiştir.

Mahkemece iddia, savunma, toplanan delillere göre davalı bankanın olayda objektif özen ve yükümlülüğünü yerine getirmemesi nedeniyle kusurlu olduğu gerekçesiyle davanın kabulüne karar verilmiş, hüküm davalı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava, internet bankacılığı işleminden kaynaklanan menfi tespit istemine ilişkindir.

Davalı bankanın uluslararası standartlarda bilgilerin gizliliğinin sağlanması, korunması ve müşteri kişisel bilgilerinin doğruluğunu doğrulaması aşamalarında uygulanan teknikleri internet bankacılığı sisteminde uyguladığı, sisteminde yeterli güvenlik tedbirlerini aldığı, davacının kimsenin bilmemesi gereken ve korumakla yükümlü olduğu şifresi gibi kişisel bilgilerini koruyamaması ve bunun sonucu olarak da, kişisel bilgilerin kötüniyetli 3.kişilerce elde edilmesi sonucu davaya konu havale işleminin gerçekleştiği dosya içeriğinden anlaşılmaktadır.

Taraflar arasında imzalanan sözleşmeye göre davacı, şifrenin gizli kalması için gerekli dikkat ve özeni göstereceğini, şifresini üçüncü kişilere açıklamayacağını, şifresinin üçüncü kişiler tarafından kullanımının sonuçlarından tamamiyle kendisinin sorumlu olduğunu kabul ve taahhüt etmiştir.

Mahkemece yukarıda açıklanan hususlar gözetilmeden olaya uygun düşmeyen gerekçe ile davanın kabulü isabetsizdir.

KARAR : Yukarıda açıklanan nedenlerle kararın davalı yararına BOZULMASINA, 27.03.2008 gününde oybirliğiyle karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : İcra ve İflas Kanunu MADDE 72 :(Değişik madde: 18/02/1965 - 538/43 md.)

Borçlu, icra takibinden önce veya takip sırasında borçlu bulunmadığını ispat için menfi tesbit davası açabilir.

İcra takibinden önce açılan menfi tesbit davasına bakan mahkeme, talep üzerine alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere gösterilecek teminat mukabilinde, icra takibinin durdurulması hakkında ihtiyati tedbir kararı verebilir.

İcra takibinden sonra açılan menfi tesbit davasında ihtiyati tedbir yolu ile takibin durdurulmasına karar verilemez. Ancak, borçlu gecikmeden doğan zararları karşılamak ve alacağın yüzde onbeşinden aşağı olmamak üzere göstereceği teminat karşılığında, mahkemeden ihtiyati tedbir yoluyle icra veznesindeki paranın alacaklıya verilmemesini istiyebilir.

(Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/6 md.) Dava alacaklı lehine neticelenirse ihtiyati tedbir kararı kalkar. Buna dair hükmün kesinleşmesi halinde alacaklı ihtiyati tedbir dolayısıyla alacağını geç almış bulunmaktan doğan zararlarını gösterilen teminattan alır. Alacaklının uğradığı zarar aynı davada takdir olunarak karara bağlanır. Bu zarar herhalde (Değişik ibare: 6352 S.K.-02.07.2012/m.15) "yüzde yirmiden" aşağı tayin edilemez.

(Değişik fıkra: 09/11/1988 - 3494/6 md.) Dava borçlu lehine hükme bağlanırsa derhal takip durur. İlamın kesinleşmesi üzerine münderecatına göre ve ayrıca hükme hacet kalmadan icra kısmen veya tamamen eski hale iade edilir. Borçluyu menfi tespit davası açmaya zorlayan takibin haksız ve kötü niyetli olduğu anlaşılırsa, talebi üzerine, borçlunun dava sebebi ile uğradığı zararın da alacaklıdan tahsiline karar verilir. Takdir edilecek zarar, haksızlığı anlaşılan takip konusu alacağın (Değişik ibare: 6352 S.K.-02.07.2012/m.15) "yüzde yirmisinden" aşağı olamaz.

Borçlu, menfi tesbit davası zımmında tedbir kararı almamış ve borç da ödenmiş olursa, davaya istirdat davası olarak devam edilir.

Takibe itiraz etmemiş veya itirazının kaldırılmış olması yüzünden borçlu olmadığı bir parayı tamamen ödemek mecburiyetinde kalan şahıs, ödediği tarihten itibaren bir sene içinde, umumi hükümler dairesinde mahkemeye başvurarak paranın geriye alınmasını istiyebilir.

Menfi tesbit ve istirdat davaları, takibi yapan icra dairesinin bulunduğu yer mahkemesinde açılabileceği gibi, davalının yerleşim yeri mahkemesinde de açılabilir. Davacı istirdat davasında yalnız paranın verilmesi lazım gelmediğini ispata mecburdur.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Mehmet KARAUSTA
Hukukçu
Şerh Son Güncelleme: 24-07-2010

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02598500 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.