Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Danıştay 8. D. 1996/814 E. 1198/1927 K İçtihat

Üyemizin Özeti
Sendika şube sekreteri sıfatıyla ve sendikanın belirli bir konudaki görüşünü kamuoyuna bildirmeyi amaçlamakta ise, bu
açıklamanın Yasanın 15. madde kapsamında değerlendirilmesine
olanak yoktur.
(Karar Tarihi : 28/05/1998)
Davacının, kamu sendikalarının yurt çapında düzenledikleri memur eylemine destek vermek amacıyla basına bilgi verdiği ve bu eyleme katıldığı nedeniyle bir yıl kademe ilerlemesinin durdurulması cezası ile cezalandırılmasına ilişkin işlem ile buna bağlı olarak 3 ay ek tazminatının kesilmesi işleminin iptali istemiyle açılan davada; olayda, davacı her ne kadar yasal haklarını kullandığını, basına bilgi ve demeç
vermediğini, bunun suç olmadığını iddia ediyorsa da, avukat gözetiminde baskı altında olmadan ... tarihinde verdiği ifadesinde, çalışanların içinde bulunduğu ekonomik çöküntüyü, sendikal hakları ve sendikaların toplu haklarını güvence altına alan uluslararası sözleşmelerin hayata geçirilmemesini, sendikaların taraf olarak yaptığı toplu sözleşme çağrısına uyulmamasını protesto amacıyla basın açıklamasını Sağlık Eğitim Merkezi önünde yaptım, ayrıca açıklamayı içeren bu metni Şark Telgraf Gazetesine ve FM 49'a verdim şeklinde ifade verdiğinden basına bilgi ve demeç vermediği iddiasına itibar etme olanağının bulunmadığı, bu durumda, davacının ifadesinde kabul ettiği üzere yetkili olmadığı halde basına, haber ajanslarına veya radyo ve televizyon kurumlarına bilgi ve demeç vermek fiilinin sabit olduğu görüldüğünden,işlemde mevzuata aykırılık bulunmadığı, ayrıca Maliye Bakanlığının ... gün ve ... sayılı genelgesi uyarınca davacının 3 ay süreyle ek tazminatının ödenmemesi işleminde de mevzuata aykırılık bulunmadığı gerekçesiyle davayı reddeden Van İdare Mahkemesinin ... gün ve ... sayılı kararının; işlemde hukuka uyarlık bulunmadığı, üzerine atılı suçu iş-
lemediği öne sürülerek 2577 sayılı Yasanın 49. maddesi uyarınca temyizen incelenerek bozulması istemidir.

657 sayılı Devlet Memurları Yasasının 15. maddesinde Devlet Memurlarının kamu görevleri hakkında, basına, haber ajanslarına veya radyo ve televizyon kurumlarına bilgi veya demeç veremeyecekleri kuralı yer almış, yine aynı Yasanın 125. maddesinin D/g bendinde ise, yetkili olmadığı halde, basına, haber ajanslarına veya radyo ve televizyon kurumlarına bilgi veya demeç vermek eyleminin kademe ilerlemesinin durdurulması cezasını gerektirdiği kurala bağlanmıştır.
Yukarıda anılan yasal mevzuatın ilgili maddesindeki fiili işleiği iddia edilen memurun disiplin cezasıyla cezalandırılabilmesi için suçun şüpheye yer vermeyecek bir biçimde ortaya konulması, fiilin tüm unsurlarıyla gerçekleşip gerçekleşmediğinin kanıtlanması gerekir.

Dosyanın incelenmesinden davacının olay tarihi itibariyle E-
ğit-Sen Muş Şubesi sekreteri olduğu anlaşılmaktadır.
Bu durumda, davacının basına yaptığı iddia edilen açıklamanın içeriğinin incelenmesi, kamu görevleri hakkında bilgi içerip içermediğinin saptanarak ceza verilmesi yoluna gidilmesi zorunludur. Davacının yaptığı açıklama, sendika şube sekreteri sıfatıyla ve sendikanın belirli bir konudaki görüşünü kamuoyuna bildirmeyi amaçlamakta ise, bu açıklamanın yukarıda anılan 15. madde kapsamında değerlendirilmesine olanak yoktur.

Olayda ise, davacının yaptığı iddia edilen basın açıklamasının kamu göreviyle ilgili bilgi içerip içermediği konusuna değinilmeden içeriği açısından bir inceleme yapılmadan, dolayısıyla suç unsuru bulunduğu tespit edilmeden cezalandırılma yoluna gidilmiş bulunmaktadır.
Bu itibarla eksik incelemeyle tesis edilen dava konusu işlemde hukuka uyarlık bulunmadığından davayı reddeden idare mahkemesi kararında isabet görülmemiştir.

Öte yandan, soruşturma dosyasının incelenmesinden, olay günü
emniyet mensupları tarafından tutulan tutanakta bildirinin ... isimli kişi tarafından okunduğu belirtilmekte, ayrıca Şark Telgraf gazetesi
Genel Yayın Yönetmeninin alınan ifadesinde bildirinin yayınlanması talebinde bulunulmadığı gibi bu olayla ilgili yayın yapılmadığı, yine FM 49 Radyosu Yönetim Kurulu Başkanının ifadesinde de radyodan herhangi bir bildiri okunmadığı ve program yapılmadığının belirtildiği anlaşıl-
mıştır.

Bu durumda isnat edilen basına bilgi ve demeç verme suçunun,
davacı açısından tüm unsurlarıyla gerçekleşmediği, somut bir şekilde ortaya konulamadığı görüldüğünden, bu yönüyle de işlemde hukuka uyarlık görülmemiştir.

Açıklanan nedenlerle Van İdare Mahkemesi kararının bozulmasına karar verildi.
İlgili Mevzuat Hükmü : Devlet Memurları Kanunu MADDE 15 :(Değişik madde: 12/05/1982 - 2670/7 md.)

       Devlet Memurları, kamu görevleri hakkında basına, haber ajanslarına veya radyo ve televizyon kurumlarına bilgi veya demeç veremezler. Bu konuda gerekli bilgi ancak bakanın yetkili kılacağı görevli illerde valiler veya yetkili kılacağı görevli tarafından verilebilir.
Askeri hizmet ile ilgili bilgiler özel kanunların yetkili, kıldığı personel dışın da hiç bir kimse tarafından açıklanamaz.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Adnan Koray DEMİRCİ
Hukukçu
Şerh Son Güncelleme: 22-12-2009

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02644110 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.