Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Yargıtay 17. Hukuk Dairesi, Esas: 2014/12087, Karar: 2014/10278 İçtihat

Üyemizin Özeti
Dava trafik kazasından kaynaklanan ölüm sebebiyle destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir. Mahkemece; sigorta şirketi hakkında açılan dava tefrik edilerek araç işletenine yöneltilen davanın, ticari dava niteliğinde olmaması sebebiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiştir.

Davalı sigorta şirketi ile araç işleteni ve sürücüsü olan davalıya karşı birlikte açılan ancak sonrasında tefrik edilen davalar arasında bağlantı olduğu, biri hakkında verilecek kararın diğerini etkileyeceği kuşkusuzdur; usul ekonomisi ve daha isabetli bir karar verilmesi açısından, davanın tefrik kararı verilmeksizin asliye ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerekir.
(Karar Tarihi : 30.6.2014)
"Taraflar arasındaki tazminat davasının yapılan yargılaması sonunda; kararda yazılı nedenlerden dolayı mahkemenin görevsizliğine dair verilen hükmün süresi içinde davacılar vekili tarafından temyiz edilmesi üzerine dosya incelendi, gereği düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkillerinin murisinin sürücüsü olduğu araçla, davalılardan M____ A____ Ç____'in malik ve sürücüsü, M____ Genel Sigorta A.Ş.'nin trafik sigortacısı olduğu aracın çarpması sonucu meydana gelen kazada müvekkillerinin murisinin vefat ettiğini bildirerek, fazlaya dair hakları saklı kalmak üzere müvekkillerinden C____ Y____ için 500,00 TL, Y____ Y____ için 500,00 TL ve N____ S____ Y____ için 500,00 TL olmak üzere toplam 1.500,00 TL maddi tazminatın 10.10.2013 tarihinden işleyecek mevduata uygulanan en yüksek faizi ile davalılardan, yine C____ Y____ için 10.000,00 TL, Y____ Y____ için 20.000,00 TL ve N____ S____ Y____ için 20.000,00 TL olmak üzere toplam 50.000,00 TL manevi tazminatın 10.10.2013 tarihinden işleyecek mevduata uygulanacak en yüksek faiziyle birlikte davalı M____ A____ Ç____'ten tahsiline karar verilmesini istemiştir.

Mahkemece tüm dosya kapsamına göre davalı M____ Genel Sigorta A.Ş. hakkında açılan davanın tefriki ile davacı C____ Y____ ve çocukları tarafından açılan davada ise davanın araç işleteninin sorumluluğu ve haksız fiil sorumluluğundan kaynaklanması ve ticari dava niteliğinde olmaması sebebiyle mahkemenin görevsizliğine karar verilmiş; hüküm, davacılar vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Dava trafik kazasından kaynaklanan ölüm sebebiyle destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine ilişkindir.

Türk Ticaret Kanunun 4. maddesinde, bu kanundan doğan hukuk "davalarının" ticari dava sayıldığı, aynı kanunun 5. maddesinin 2. fıkrasında, bir yerde ticaret mahkemesi varsa asliye hukuk mahkemesinin vazifesi içinde bulunan ve bu kanunun 4. maddesi hükmünce ticari sayılan "davalara", ticaret mahkemesinde bakılacağı hususları düzenlenmiş, 1483 vd. maddelerinde de "zorunlu sorumluluk sigortaları" ile ilgili hükümlere yer verilmiştir.

6100 Sayılı Hukuk Muhakemeleri Kanunu'nun 30. maddesinde ise usul ekonomisi ilkesi düzenlenmiş, hakimin, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlü olduğu belirtilmiştir.

TBK 61. maddesi "Birden çok kişi birlikte bir zarara sebebiyet verdikleri veya aynı zarardan çeşitli sebeplerden dolayı sorumlu oldukları takdirde haklarında müteselsil sorumluluğa dair hükümler uygulanır." hükmünü öngörmektedir.

Somut olayda, istemin trafik kazasından kaynaklanan ölüm sebebiyle uğranılan destekten yoksun kalma ve manevi tazminat istemine dair olduğu, davanın Asliye Ticaret Mahkemesine açıldığı ve anılan mahkemece de davalı M____ Genel Sigorta aleyhine açılan dava yönünden dosyanın tefrik edildiği, eldeki davanın ise araç işleteni ve sürücüsü olan M____ A____ Ç____ aleyhine devam ettirilerek Asliye Hukuk Mahkemesine görevsizlik kararı verildiği anlaşılmaktadır. Her ne kadar dosya sigorta şirketi yönünden tefrik edilmiş ise de, davalı sigorta şirketi ve araç işleteni ve sürücüsü olan M____ A____ Ç____'e karşı birlikte açılan ancak sonrasında tefrik edilen davalar arasında bağlantı olduğu, biri hakkında verilecek kararın diğerini etkileyeceği kuşkusuzdur. Hal böyle olunca, açıklanan maddi ve hukuksal olgulara göre usul ekonomisi ve daha isabetli bir karar verilmesi açısından, davanın tefrik kararı verilmeksizin Asliye Ticaret mahkemesinde görülüp sonuçlandırılması gerektiği gözetilmeden usul ekonomisine aykırı olarak yazılı olduğu biçimde hüküm kurulması doğru görülmemiştir.

KARAR : Yukarıda açıklanan sebeplerle davacılar vekilinin temyiz itirazının kabulüyle hükmün BOZULMASINA, peşin alınan harcın istenmesi halinde temyiz eden davacılara iadesine, 30.06.2014 tarihinde oybirliği ile karar verildi."
İlgili Mevzuat Hükmü : Hukuk Muhakemeleri Kanunu MADDE 30 :(1) Hâkim, yargılamanın makul süre içinde ve düzenli bir biçimde yürütülmesini ve gereksiz gider yapılmamasını sağlamakla yükümlüdür.



 
Şerhi Ekleyen Üyemiz:
Av.Nevra ÖKSÜZ
Hukukçu
Avukat
Şerh Son Güncelleme: 26-05-2015

THS Sunucusu bu sayfayı 0,02431107 saniyede 8 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.