![]() |
|
![]() |
|
Üyemizin Notu:
Denetçi sonuçta görüşünü üç yazıdan birini vererek açıklar: (1) Olumlu görüş yazısı. (2) Sınırlı olumlu görüş yazısı. (3) Olumsuz görüş yazısı. Bu üç yazı dışında yazı verilmesi veya herhangi bir yazı verilmemesi mümkün değildir. Düzeltme şartına bağlı olumlu görüş, Tasarıda açıkça yer almamakta, ancak hükmün kaynağı olan Alman öğretisinde kabul görmektedir. Her üç yazı da gerekçeli olmalıdır. Açık anlatım ve bildirim ilkesi burada da geçerlidir. "Yazı" teriminin tercih edilmesinin sebepleri şunlardır: (1) "Rapor" denilseydi, 402 nci maddedeki denetçi raporuyla karışabilir, hatta onun bir sonucu olarak görülebilirdi. Oysa Tasarının amacı, denetçinin ayrı bir yazı vererek sonuç açıklamasıdır. (2) "Görüş" sözcüğü öznel bir değerlendirmeyi değil, uluslararası standartlara göre varılan neticeyi ifade eder. (3) Kaynakta kullanılan "not" kelimesinin kavrama uygun olmadığı düşünülmüştür . Olumlu görüş yazısı, şirketin finansal tabloları ile yıllık faaliyet raporunun Türkiye Muhasebe Standartlarına, kanuna ve esas sözleşmedeki finansal raporlamaya ilişkin hükümlere uygun olduğunun denetçi tarafından açıklanması ve doğrulanması olup, tabloların sonuçları hakkında genel kurulun karar alabileceği anlamına gelir ve bu sebeple yöneticilerin ibrası için hem esas olur, hem de dayanak oluşturur. Olumsuz görüş yazısı, şirketin yılsonu finansal tabloları ile yıllık raporunun Türkiye Muhasebe Standartları ile Tasarıya ve/veya esas sözleşmenin finansal raporlama hükümlerine uygun olmadığını ifade eder. Bu yazı yöneticilerin sorumluluğuna dayanak oluşturan bir belge olarak kabul edilebilir. Denetçinin olumsuz görüş yazısı vermesi halinde, söz konusu finansal tabloların sonuçlarına dayanılarak hiçbir karar alınamaz. Çünkü, denetlenen yılsonu finansal tablolarının, faaliyet döneminin sonuçlarını belirlemediği, belirlemeye uygun olmadığı anlaşılmıştır. Açıklanan sonuçlar, başka bir anlatımla, kâr veya zarar gerçek değildir; gerçek sonucu yansıtmamaktadır. Tasarı bu halde Alm. POK. 256 ncı paragrafında olduğu gibi, yılsonu finansal tablolarının bâtıl olduklarına ilişkin bir hükme yer vermemiştir. Böyle bir hüküm, butlan sebeplerinin ayrıntılı bir şekilde düzenlenmesi gerekliliğini ortaya çıkarır ve denetçi raporuna bir çeşit mahkeme kararı gücü tanımak anlamını taşırdı. Nitekim, Almanya'da böyle hükümler bulunmaktadır. Kaçınma yazısının aynı zamanda butlanın saptanması anlamını ifade etmesi uygun görülmemiştir. Ancak, öğretinin ve mahkeme kararlarının bu sonuca varmalarının yolu açıktır. Bunun gibi, genel kurulun, gerçek durumun ortaya konulması için, yeni finansal tabloların çıkarılması ve yeni bir faaliyet raporunun hazırlanması yönünde karar alması zorunluğunu ortaya koyan kanunî bir düzenlemeye de gidilmemiştir. Bu yolda kanunî düzenleme genel kurulun hareket alanını daraltır, belli sürelere uyulması gibi şartların da kanunen düzenlenmesini gerektirirdi. Oysa, genel kurulun mevcut yönetim kurulunu görevden alıp, yeni bir kurul seçmesine ve ona gerçek resmi veren finansal tabloları çıkarması talimatını vermesine ve yeni tabloları, denetçiye denetletmesine engel yoktur; yapılması gereken de budur. Bunun planlamasını, zaman programını, somut olayın özelliklerine göre genel kurul yapmalıdır. İbra etmeme kararına karşı dava açılıp, ibra mahkeme kararı ile sağlanabildiği gibi, olumsuz görüş yazısının iptali ile olumlu görüş yazısı verilmesinin karara bağlanması da mahkemeden istenebilir. Böyle bir dava, genel kurulun ne yeni bir yönetim kurulu seçmesine ne de yeni yılsonu finansal tablolarının çıkarılmasına engel olmalıdır; meğerki, bu yolda bir tedbir kararı bulunsun. Olumsuz görüş yazısı şirketin kurumlar vergisi beyannamesi vermesi yükümünü ortadan kaldırmaz ve bu beyannamenin hazırlanmasına, matrahın belirlenmesine olumsuz etki yapmaz; böyle bir bahaneye haklılık kazandırmaz. Çünkü, bugün Türk hukukunda ticarî ve malî bilânço tamamen ayrılmıştır; her iki bilânçonun ilkeleri farklıdır. Açıklamalar olumsuz görüş yazısının sonuçlarının yöneticiler ve şirket açısından ne kadar ağır olduğunu göstermektedir. Bu sebeple denetçi ancak, büyük ve geniş kapsamlı aykırılıkların bulunması, durumun açık ve kanıtlanmış olması halinde olumsuz görüş yazısı vermelidir. Resme değil, yoruma ve değerlendirmelere dayalı olumsuz görüş Tasarının sistemiyle bağdaşmaz. Şartları varsa olumsuz görüş yazısı verilmesi sadece denetçinin takdirine kalmış bir seçenek değil, aynı zamanda kanunî bir yükümdür. Sınırlı görüş yazısı, somut olaya göre bir değerlendirmeyi gerektirir. Bu yazı ne çekinceli görüş yazısı ne de olumsuz görüş yazısı olarak işleme tâbi tutulabilir. Sistemimizde çekinceli (ihtirazî kayıtlı) görüş yazısı yoktur. Denetlemeye ilişkin hükümlerin temelinde yatan düşünce, yılsonu finansal tablolarının "sonuç belirleme" işlevine uygun olup olmadığının denetçi tarafından açıklanmasıdır. Denetçi, genel kurula, yılsonu finansal tablolarının gerçeği yansıtıp yansıtmadığını, gösterilen kâr ve zarara güvenilip güvenilmeyeceğini bildirmelidir. Sınırlı olumlu görüş yazısında yer alan "sınır", denetçinin kendisini sorumluluktan korumak için koyduğu çekinceleri ifade etmez, sonuçlara ne kadar ve ne ölçüde dayanılabileceğini gösterir. "Sınır"ın bu anlamı Tasarının özelliğidir ve denetçiye bu yönde sınırlı olumlu görüş yazısı yazma görevini yükler. Kavramdan da anlaşılacağı üzere "sınırlı olumlu görüş yazısı", olumlu bir yazıdır. Bu yazı denetçinin vardığı sonucun esas itibarıyla, hatta büyük çapta olumlu olduğunu ifade eder. Bu "olumlu" kanı nesneldir ve yazının yorumunu da belirli kurallar altına sokar. Türkiye Muhasebe Standartları gereği gibi uygulanmış olup da, sadece bazı sonucu değiştirmeyen veya etkilemeyen aykırılıklar varsa; temel hatalar, aldatmalar, hileler, aykırılıklar, peçelemeler, gizlemeler, başka türlü göstermeler mevcut değilse; belgesiz kayıt yapılmamışsa, dayanak belgeler sahte değilse, envanterle oynanmamışsa; aykırılıklar önemli tutarlara varmayan, ihmâl edilebilen tahsil/tahakkuk ilkesi benzeri uygulamalardan, iskontolardan, değer düzeltmelerinden hatta aktifleştirmelerden doğuyorsa, sınırlı olumlu görüş verilebilir. Öğreti ve mahkeme kararları sınırlı olumlu görüş ile olumsuz görüş arasındaki sınırı çizecektir. Adalet Komisyonu Raporu'ndan: Alt Komisyonca, Tasarının 403 üncü maddesinde aşağıda belirtilen gerekçelerle değişiklik yapılmış; yapılan bu değişiklikler Komisyonumuzca da kabul edilmiştir: Maddede üç ana değişiklik yapılmıştır: (1) Uluslararası uygulamada oldukça sık rastlanan görüş vermekten kaçınma: Denetçi, şirketin muhasebesinde veya finansal tablolarında, Tasarının denetleme bölümündeki hükümlere uygun denetleme yapılmasına ve sonuçlara varılmasına imkân vermeyen ölçüde belirsizliklerin bulunduğu veya şirket tarafından denetlemede önemli kısıtlamaların yapıldığı durumlarda, görüş yazısı vermekten kaçırabilecektir; hem "belirsizlik"i hem de "kısıtlama"yı uluslararası standartlara uygun olarak tanımlayacaktır. Kısıtlamalar kavramı ile ilk yaklaşımda kapsam veya alan kısıtlamasının kastedildiği şüphesizdir. (2) Tasarıyı hazırlayan komisyon, bazı ülkelerin düzenlemesinin aksine, kaçınma olması veya olumsuz görüş verilmesi halinde finansal tabloların hukukî yazgısı hakkında bir hüküm sevk etmekten kaçınmıştır. Butlan gibi bir hukukî sonuca denetçinin görüşüyle varılması veya böyle bir hükmün meşruiyet temeli tartışılabilir. Ancak Alt Komisyon, olumlu görüş verilmemiş hallerde, mevcut finansal tablolara dayanarak açıklanan kâr veya zararla ilgili bir karar alınmasını uygun görmemiş, bu sebeple beşinci fıkrayı kaleme almıştır. (3) Genel kurula sunduğu finansal tablolar, denetçi tarafından kabul edilmeyen bir yönetim kurulu görevde kalmamalı, standartlara ve hükümlere uygun finansal tabloları aynı yönetim kurulu hazırlamamalı, hukuk düzeni ortaya çıkan duruma rağmen hiçbir şey olmamış gibi hareket etmemelidir. Ancak sınırlı olumlu görüşte de gerekli düzeltmeler yapılmalıdır. Bu sebeple beşinci fıkraya yeni hükümler konulmuştur. Madde hükmü, genel kurulun mevcut yönetim kurulunu yeniden aynen seçip seçemeyeceğine ilişkin bir hükme yer vermemiştir. Modern ve hukuka bağlı bir kanun, modern ve hukuka bağlı bir topluma veya ilgili toplum kesimine göre şekillenir. Kanunun modernliği, içeriği kadar yorumlanmasıyla tanımlanır. Kanunların bu yolda bir düzenleme yapmaması gerekir. |
|
Şerh Son Güncelleme: 10-02-2012
|
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |