Yargıtay’dan ’sevgi dolu’ mesaj içtihatı

Yargıtay 2. Hukuk Dairesi, kocanın karısına bilgisayar ve cep telefonundan gönderdiği seni seviyorum, aşkım, canım gibi mesajları af için yeterli saydı.

İstanbul’da, kavga edip birbirlerini bıçakla yaralayan ve ayrı yaşamaya başlayan diş doktoru çiftin davasında, davacı kocanın olaydan sonra karısına cep telefonundan sevgi dolu SMS’ler atmasını dikkate alan Yargıtay, bu davada boşanma kararını oyçokluğu ile bozdu. Çiftin üç yaşında çocukları olduğuna dikkat çeken Yargıtay, kadının eşinin SMS’lerini delil göstererek, yaptığı temyiz talebini haklı buldu.

Kaynak : Hürriyet

Kişisel düşüncem ve yukarıda açıklandığı şekliyle ;

Tek taraflı sevgi, temyiz başvurusunda bulunan şahıs için bir anlam ifade edebilir ancak, karşı taraf açısından baktığımızda; evlilik birliğinin yeniden tesis veya devamı için bir anlam ifade etmeyebilir.

Ayrıca, SMS' lerin gerçek duyguları ne derecede doğru yansıttığı tartışılabilir bir konudur.

Herşeye rağmen, Yüksek yargı taraflara bir şans daha vermiştir.

Demek ki neymiş? Boşanmak istemeyen müvekkillerimizi dava sırasınca davacı eşe "SEVGİ" mesajları yollamaya teşvik edersek ilk derece mahkemesi boşanmaya karar verse dahi bu mesajları Yargıtay'a delil olarak sunabiliriz

Stj.Av.Levent Cirit

Mahkeme yolu ile ekilen nefret tohumları şimdi sevgi kelebekleri olup uçuyor... Sizi "eş" ilan ediyorum diyen mahkeme kararlarına da yakında müşahit oluruz her halde...

Yargıtay da hepimiz gibi insan değil mi böyle kararların devamı geleceğine inanıyorum..

Kararda ilginç bir şey yok. Mesajları atanla boşanma davası açan aynı taraf. Bu tip çelişkili hareketler ezelden beri boşanmanın reddi sebebidir zaten.

Alıntı: Yazan wellan Yargıtay da hepimiz gibi insan değil mi

Hayır değildir

Alıntı: Yazan Av. Can DOĞANEL Mesajları atanla boşanma davası açan aynı taraf.

Tüm bu sevgi mesajlarından sonra boşanma davası açılıyorsa, demekki ortada büyük bir problemvar ve temyiz eden davalı eşin duyarsızlığı nedeniyle evlilik birliği yeniden kurulamamış.

Ne dersiniz?

Yaraladıktan sonra nasıl aşk ve sevgi dolu mesaj atması normalse..

Bizim gibi insan olmayan Yargıtay ise bir kez yaralayanın tekrarlanan bir yaralama sonucu tarafın ölmeyeceğinin garantisini nasıl verebilir?

O zaman bu mesajlar mezar taşına giderdi ki kapsama alanına girdiğini sanmıyorum.

Eğer yargıtay da bizim gibi insanlardan oluşuyor diyebiliyorsak, alsın eline sopayı ucuna uçuşan kelebekler bağlasın ve eşine aşıkken yaralayan tarafın karşısına geçsin , bir daha yapma bak beni karşında bulursun, seni döverim demesini mi bekleyeceğiz.

Kaldı ki haberlerden duyduğumuza göre boşanma bile çözüm değil, gidiyor taraf diğerinin kapısına bir kaç kişiyi öldürüp çıkıyor...

Bizzat şahit olduğum bir olayda ise, yoğum bakımda eşi tarafından yaralanmış yatan kadının dizinin dibine oturmuş kocası ağlıyordu kaza oldu diye...

Bir zahmet yargıtay bizim gibi insan olmasın ama insan ve toplum içine karışarak karar versin..

Yargıtay eğer insansa şu sözün önemini kavramış bir koca olması kuvvetle muhtemel..

Karım değil mi, hem döverim hem severim..

gerçekten çok şaşırtıcıı....

bitmiş olduğu tarafların birbirini yaralamasından açıkça anlaşılıyor. Yargıtay bu hususu göz ardı etmmeliydi. Dosyadaki mesajlar kupkuru değerlendirilmemeli.

Alıntı: Yazan Av. Can DOĞANEL Kararda ilginç bir şey yok. Mesajları atanla boşanma davası açan aynı taraf. Bu tip çelişkili hareketler ezelden beri boşanmanın reddi sebebidir zaten.

Bir bakıma feragati yargıtay onaylamış oluyor galiba..

Elbette af olarak kabul edilen davranışlarda,mahkemenin bu şekilde yorum yapması olağandır.Ancak,bence burada dikkate alınması gereken,davayı açan tarafın bu ifadeleri kullanırken taşıdığı saik olmalı.Hele bu olayda bir yaralama vakası da sözkonusu ve pekala,taraflardan biri diğerini yatıştırmak için de "canım,cicim" demiş olabilir.Hepsi bir tarafa,çiftler boşanıyor diye-her ne kadar hukuken artık hasım statüsünde olsalar da- her fırsatta birbirlerine saldırmalları ya da hakaret etmeleri mi gerekir? Kararın tam gerekçesini bilmiyorum,ama ortada küçük yaşta bir çocuk var,evliliğin devamı gereklidir,deniyor.Nasıl bir evlilikse taraflar düşmanlıklarını birbirlerini yaralamaya kadar vardırıyorlar,ve böyle bir ortamdaki evliliğin devamının çocuğun menfaati icabı olduğu düşünülüyor.Bir kavga ortamında bile insanlar birbirine "böyle olur mu canım kardeşim?" dediğinde de birbirlerini çok sevdikleri sonucuna mı ulaşıyoruz? Ben,davacı tarafın,davalıyı yumuşatmak,ya da olası birtakım tatsız olayları önlemek için bu tarz ifadeler kullanabileceğini,bunun boşanma iradesinden vazgeçmek olarak algılanmaması gerektiğini düşünüyorum,tabi tek emare bu sözcükler ise.

Aceba tek taraflı mesaj göndermek yeterlimi karşı taraın bu mesaja verdiği tepki (olumlu - olumsu) dikkete alınmalı değil mi?

mesajları atan da davayı açan aynı tarafsa sorun yok. yargıtayın kararı dogru ancak bu şekilde olsa bile davalı olanın da bu yondeki kararının gözününde bulundurulması lazım bence

Kanımca olay bu kadar basit değildir. O yüzden verilen bu bilgiler ışığında Yargıtay'ın vermiş olduğu kararın doğuruluğu/yanlışlığı konusunda değerlendirme yapılamaz.