Meslektaşım, ölümle taraf ehliyeti son bulduğu için davada vekaletname işe yaramaz. Tapuya vekaletname ile başvurarak bunun mümkün olabileceğini düşünüyorum. Tapu ve Kadastro Genel Müdürlüğünün aşağıya eklediğim ve "ölümden sonra geçerli olan vekaletname" başlıklı yazısında "
Yani taşınmaza değer katabilecek nitelikte vazifeleri yerine getirebilecektir. Mülkiyet naklini doğurabilecek nitelikte davranışlar artık vekilin yetkisi dahilinden çıkmış bulunmaktadır." demekte. Paylı mülkiyete geçiş mülkiyet nakli olmadığına göre vekaletname kullanılabilir.
|
Alıntı: |
|
|
|
|
|
|
|
|
Ölümden Sonrada Geçerli Olan Vekaletname
............mahallesi 1719 parselde kayıtlı taşınmaz 32/64 hisse ile kamil kızı Hatice ...... ve müşterekleri adına kayıtlı iken anılan yevmiye ile satış işlemi gerçekleştirilmiştir. Hatice .........'ün 20.05.2006 tarihinde öldüğü ancak ilgilinin .... geçici yetkili noterliğinden verilme 09.05.2000 tarih ve 69 sayılı vekaletname ile temsilcisi tarafından satış işleminin gerçekleştirildiği görülmektedir. Söz konusu vekaletnamede ölümünden sonrada geçerli olmak üzere şeklinde bir ibarenin mevcut olduğu görülmektedir. Konu hakkında 2010/7 sayılı genelgemiz kişinin ölümünden sonra da yetkinin devam edeceğine yönelik düzenlenmiş bulunan vekaletnamelerin kabul edilmesi gerektiğinden bahsetmiştir. Kural olarak 818 sayılı Borçlar Kanunun 397. maddesi uyarınca ölümle vekaletin son bulacağı, ancak vekalet sözleşmesinin taraflarının aksini kararlaştırabileceği hüküm altına alınmıştır.Yine Medeni Kanunun 599. maddesi uyarınca mirasın ölümle bir bütün olarak mirasçıların kazanımına geçeceği hüküm altına alınmıştır. İlgili kanun maddeleri birlikte değerlendirildiğinde ölümden sonra artık kişinin taşınmazları üzerinde tasarruf hürriyetinin kalkmış olması nedeni ile artık vekilin de bir anlamı kalmamakta bu sebeple vekaletin son bulacağı anlaşılmaktadır. Ancak Borçlar Kanunun 397. Maddesi ile Medeni Kanunun 599.Maddeleri birlikte değerlendirildiğinde vekalet aktinin devam etmesi işin mahiyetine uygun düştüğü hallerde devam edebileceği yönündedir. Yani taşınmaza değer katabilecek nitelikte vazifeleri yerine getirebilecektir. Mülkiyet naklini doğurabilecek nitelikte davranışlar artık vekilin yetkisi dahilinden çıkmış bulunmaktadır. Bu sebeple bu işleme yönelik mirasçıların icazetinin alınması bundan sonra gayrimenkulun devrine sebep olabilecek nitelikte ölümden sonra da geçerli olmak üzere şeklinde düzenlenmiş vekaletnamelerle işlem yapılmaması gerekmektedir. Ayrıca Genel Müdürlükçe,2010/7 sayılı Genelgenin ölümden sonra da geçerli olmak üzere şeklinde verilmiş vekaletnamelerin ancak gayrimenkul naklini doğurmayacak nitelikte işlemlere yönelik yapılacak işlemlerde kullanılması şeklinde değiştirilmesi gerekmektedir. Tapu Dairesi Başkanlığınca tenkite iştirak edilmemiştir.İdaremizin 21.04.2010 tarih 2010/7 sayılı genelgesi, "... Vekâlet ilişkisi aksi kararlaştırılmamış ise (taraflarca ölümden sonra da devam edeceği kararlaştırılmış olabilir) taraflardan birinin ölümü, gaiplik hükmünün ilam, medeni hakların kullanılabilmesi yeteneğinin kaybı, iflas, istifa, azil ve süreye bağlanmış ise sürenin dolması ile son bulur", yine Yargıtay İçtihadı Birleştirme Genel Kurulunun 21.02.1941 tarih 1941/20 Esas 1941/87 sayılı Kararı " Müvekkilinin ölümünden sonra dahi mutasarrıf olduğu taşınmaz malı tapuda üçüncü kişiye satmaya ve ferağ etmeye dair yapılan vekaletin devam edeceği iki taraf arasında geçerli surette sözleşilmişse müvekkil öldükten sonra da vekilin yetkisi devam eder; fakat, azil hakkı mirası reddetmemiş olan müvekkilin kanuni haleflerine geçer " hükümlerine amir olup, Müdürlük tarafından yapılan işlem yerinde görülmüştür.
|
|
|
|
|
|