14-04-2002, 21:29 | #1 |
|
Hiç İçin Metinler-2-
HİÇ İÇİN METİNLER'den
Varolduğum yer, gideceğim, anımsanacağım, düşleneceğim yer bir kış gecesiydi, önemi yok bunun, inanıyordum kendime, inanıyordum kendim olduğuma, hayır, gerek kalmadı buna, başkaları var ya, nerede, başkalarının dünyasında, uzun ölümlü yollar üzerinde, göğün altında, bir sese sahip, hayır, gerek kalmadı, hareket edecek güç de kalmadı arada sırada, başkaları, sahici olanlar hareket ediyorlar ya ama yeryüzünde, yeni bir ölüm, yeni bir uyanış süresince, burada birşeyler değişsin de, bir değişim olsun da, doğumlar daha uzak olsun diye, ölümler daha uzak olsun diye, ya da bu anı ve düşlerle dolu fısıltının içinde ve dışında yeniden yaşama dönülsün diye beklerken. Aysız, yıldızsız, ama aydınlık bir kış gecesi, görüyor bedenini, tüm önünü, önünün bir parçasını, ne aydınlatıyor bu olanaksız geceyi, bu olanaksız bedeni, onda anımsıyorum kendimi, sahici geceyi, sabahsız geceyi düşlüyorum, ve nasıl yarına çıkacağını, yarına nasıl katlanacağını, tanla birlikte yükselen güne; düne nasıl katlandıysa öyle katlanacak. Ah biliyorum, ben değilim o, henüz değilim, eski bir savaşçı o, günlere ve gecelere alışık, ama unutuyor, beni düşünüyor, gerektiğinden çok düşünüyor, gün doğumuna daha çok var, belki de sonunda geldi güneşin bir daha doğmayacağı gün. Söylediği bu işte, birazdan kendisinden ayrılacak sesiyle, belki bu gece; nasıl da aydınlık, diyor, nasıl geçireceğim yarınımı, dünümü nasıl geçirdimse, yarınımı da öyle geçireceğim, öf, işte bitti, sabaha daha çok var, kim konuşuyor benimle böyle, sanki yerini almışım gibi, yaşamına kastetmişim gibi kim yok sayıyor böyle beni, ah şu hiç kurtulamadığım utanç duygum engel oldu yaşamama, yaşamaktan duyduğum utanç engel oldu yaşamama, işte böyle, aynı saçmalıkları yineleyip duruyor, çenesi yüreğinde, kolları diz hizasında sallanıyor, gecenin içinde. Beni onun içine, hala yaşayan onun içine, sürüklemeyi başaracaklar mı bakalım, benim anım ve düşüm bu, ama orada değil miyim uzun süredir, orada değil miydim oldum olası, bir zerre duyulan pişmanlık gibi; can çekişip duranın gizli tuttuğu gecem değil mi bu, duruşmadan kaçtığım davam değil mi bu; şu andan başlayarak ölene kadar varolabilmem için tek şansım elimdeki, peki böyle zırvalayan kim, öf, her yanda sesler, her yanda kulaklar var, biri konuşmaya ara vermeden, Kim konuşuyor, diyor, biri işitiyor, dilsiz biri, herkesten uzakta hiçbir şey anlamıyor, her yana dağılmış bedenler, eğilmişler, yerinde duruyorlar, umutlarımın yeşerdiği yerde, umutlarımın sıfırlandığı yerde, şu ilk gelenden farksız. Kimse beklemeyecek, o da, ötekiler de beklemeyecek, kimse ben onun içinde yaşayayım diye, onunla birlikte öleyim diye beklemedi hiç, ama acele edin, tümü de ölüyor, Hadi çabuk ölelim, çabuk, o olmadan, yaşadığımız gibi, daha çok gecikmeden, yaşadıklarımız elimizden alınmadan, diyerek. Şimdi geldik ötekine, doğal bu, beni başarısızca üstlenmeye çalışarak, kendini başarısızca silmeye çalışarak saçmalayıp duran, şu son öteki konusunda, sayıdan da, kişilikten de yoksun, terk edilmiş varlığı ilgi odağımız olan öteki konusunda hiçbir şey söylenemez. Bakın üç ne de güzel bire indirgendi, hem de hiçten farksız bir bire. Öyleyse, zamanı geldi, dememi bekliyorlar, yeryüzü bu işte, artık yitirmekte olduğum bana verilmiş olan beynim, yüreğim gibi organlarım, onları yitirir yitirmez bir başkasına ait olacak, çok teşekkür ederim; burada ona böylesine sıkı sözler ettirildiğini işitince, gülüyor, varolmayan bilgeliğin sessiz gülüşüyle, düşkünleşmeye başladınız, itiraf edin bunu, bisiklete binmeye başlayacaksınız sonunda. Muhasebeciler korosu bu, tek bir kişiymişcesine söylüyorlar düşüncelerini, onlara katılacaklar var ayrıca, yeryüzündeki tüm insanlar bile yetmeyecek, milyarların bitiminde gereksinme duyuyorsunuz bir tanrıya, varlığına tanıklık edilmeyen her şeyin tanığına, her şeyin berbat olması nasıl da mutluluk verici, hiçbir şeyin hiçbir zaman olmaması, yaşamasız sözcüklerden başka varolan birşeyin olmaması. Samuel Beckett |
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
Bugün kendimiz İçin:) | ege | Site Lokali | 1600 | 24-06-2020 15:32 |
Forum İçin Avukat | Utopik | Site Lokali | 0 | 24-12-2002 20:50 |
Hiç İçin Metinler 1 | Av.Habibe YILMAZ KAYAR | Site Lokali | 0 | 14-04-2002 21:25 |
Boşanabilmek İçin Ne Yapmalıyım | doğan | Hukuk Soruları Arşivi | 1 | 02-03-2002 00:51 |
İlamsız İcra Takibi Başlatabilmem İçin Neler Yapmalıyım, Alacağım İçin Nasıl Dava Aça | ufukgenturkoglu | Hukuk Soruları Arşivi | 3 | 02-03-2002 00:10 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |