Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

sözlş. feshi/yüklenicinin bedel talep edemiyeceği/ yargıtay kararı

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 04-03-2014, 16:45   #1
av.buğra

 
İnceleme sözlş. feshi/yüklenicinin bedel talep edemiyeceği/ yargıtay kararı

Yargıtay 15 HD, 21.11.2005 T., E: 2005/985, K: 2005/6174: sayılı kararında "...sözleşmenin feshi halinde yapılan tüm imalatın iş sahibine kalacağı, yüklenicinin bedel talep edemeyeceği şeklinde düzenlenen sözleşmelerin cezai şarta ilişkin bu bölümü ahlak ve adaba aykırı sayıldığından..." Yargıtay'ca geçersiz sayılmaktadır... iş bu yargıtay kararı ile bu konuda genel olarak yardımınızı rica ediyorum....selamlar...
Old 04-03-2014, 17:05   #2
Cumhur Okyay

 
Varsayılan

Tüm imalatın iş sahibine kalacağı hususunun cezai şarta ilişkin olduğuna katılamıyorum; fesih sabit olduğunda tarafların ileriye ya da geriye doğru talep haklarının doğacağı muhakkaktır. Saygılarımla...
Old 05-03-2014, 11:03   #3
av.ismail

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

23. HUKUK DAİRESİ

E. 2013/1818

K. 2013/4300

T. 21.6.2013

• İMALAT BEDELİNİN TAHSİLİ ( Davaya Konu Olan Parsel Üzerinde Yüklenici Davacının Yaptığı ve Arsa Sahibinin Yararına ve Onun Malvarlığında Artışa Neden Olan İmalat Bulunup Bulunmadığının ve Varsa Bedelinin Tespiti Gerektiği )

• SÖZLEŞMENİN GERİYE ETKİLİ FESHİ ( Halinde Taraflar Fesihten Önce Edimde Bulunmuşlarsa Bunları Karşılıklı Olarak İade Etmeleri Gerektiği - Davaya Konu Olan Parsel Üzerinde Yüklenici Davacının Yaptığı ve Arsa Sahibinin Yararına ve Onun Malvarlığında Artışa Neden Olan İmalat Bulunup Bulunmadığının ve Varsa Bedelinin Tespiti Gerektiği )

• İMALAT BULUNUP BULUNMADIĞI ( Alacak Davası - Davaya Konu Olan Parsel Üzerinde Yüklenici Davacının Yaptığı ve Arsa Sahibinin Yararına ve Onun Malvarlığında Artışa Neden Olan İmalat Bulunup Bulunmadığının ve Varsa Bedelinin Tespiti Gerektiği )

• GERİYE ETKİLİ FESHİ ( Halinde Taraflar Fesihten Önce Edimde Bulunmuşlarsa Bunları Karşılıklı Olarak İade Etmeleri Gerektiği - Alacak Davası )

818/m.366

ÖZET : Davacı yaptığı imalat bedelinin ve nakde çevrilen teminat mektubu bedelinin tahsilini, talep ve dava etmiştir. Sözleşmenin geriye etkili feshi halinde taraflar fesihten önce edimde bulunmuşlarsa bunları karşılıklı olarak iade etmeleri gereklidir. Fesihle ilgili davada alınan bilirkişi raporlarında sözleşme konusu taşınmazda davacı yüklenicinin bir takım imalat yaptığı anlaşılmaktadır. Ancak önceki dava ve eldeki davada alınan bilirkişi raporlarında bu imalatlardan herhangi birinden davalı arsa sahibinin yaralanıp yararlanamayacağı, onun malvarlığında artışa neden olup olmadığı değerlendirilmemiştir. Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş, konusunda uzman bilirkişiden gerekirse yerinde keşif de yapılarak davaya konu olan parsel üzerinde yüklenici davacının yaptığı, arsa sahibinin yararına ve onun malvarlığında artışa neden olan imalat bulunup bulunmadığının ve varsa bedelinin tespitiyle hüküm altına almaktan ibarettir.

DAVA : Taraflar arasındaki alacak davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerden dolayı davanın reddine yönelik olarak verilen hükmün davacı vekilince duruşmalı olarak temyiz edilmesi üzerine ilgililere çağrı kağıdı gönderilmişti. Belli günde davacı vekili ile davalı vekilinin gelmiş olmalarıyla duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlenildikten ve temyiz dilekçesinin süresinde olduğu anlaşıldıktan sonra dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, taraflar arasındaki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi gereğince davacı yüklenicinin imalata başladığını ancak imar planının iptal edilmesi sebebiyle devam edemediğini, sözleşmenin geriye etkili olarak feshedildiğini, bunda davalının da kusuru olduğunu ileri sürerek; yaptığı imalat bedelinin ve nakde çevrilen teminat mektubu bedelinin tahsilini, talep ve dava etmiştir.

Davalı vekili, yapılan imalatların kaçak olduğunu savunarak, davanın reddini istemiştir.

Mahkemece, bilirkişi raporları dikkate alınarak sözleşmenin geriye etkili feshi halinde tarafların verdiklerini geri alacağı, ancak 3 parsele yapılan inşaatın ruhsatsız ve projeye aykırı olduğu, 5 parsel için verilen yapı ruhsatının ise süresinin dolduğu, temel vizesinin yapılmadığı yapılan imalatın da yıkıldığı, böylece davalının sebepsiz zenginleşmediği gerekçesiyle, davanın reddine karar verilmiştir.

Karar, davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

1- )Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle gerektirici sebeplere, delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre, davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan diğer temyiz itirazlarının reddi gerekmiştir.

2- )Taraflar arasındaki 19.6.1997 tarihli düzenleme şeklindeki arsa payı karşılığı inşaat sözleşmesi Antalya 6. Asliye Hukuk Mahkemesi'nin 2005/65 esas ve 2008/35 karar sayılı ilamıyla geriye etkili olarak feshedilmiş, karar derecaattan geçerek 30.3.2011 tarihinde kesinleşmiştir. Sözleşmenin geriye etkili feshi halinde taraflar fesihten önce edimde bulunmuşlarsa bunları karşılıklı olarak iade etmeleri gereklidir. Fesihle ilgili davada alınan bilirkişi raporlarında sözleşme konusu 5007 ada 5 parsel sayılı taşınmazda davacı yüklenicinin bir takım imalat yaptığı anlaşılmaktadır. Ancak önceki dava ve eldeki davada alınan bilirkişi raporlarında bu imalatlardan herhangi birinden davalı arsa sahibinin yaralanıp yararlanamayacağı, onun malvarlığında artışa neden olup olmadığı değerlendirilmemiştir.

Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş, konusunda uzman bilirkişiden gerekirse yerinde keşif de yapılarak davaya konu olan 5007 ada 5 numaralı parsel üzerinde yüklenici davacının yaptığı, arsa sahibinin yararına ve onun malvarlığında artışa neden olan imalat bulunup bulunmadığının ve varsa bedelinin tespitiyle hüküm altına almaktan ibarettir.

Açıklanan nedenle, eksik incelemeyle verilen kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda ( 1 ) numaralı bentte açıklanan nedenlerle, davacı vekilinin diğer temyiz itirazlarının reddine, ( 2 ) numaralı bent uyarınca kabulüyle mahkeme kararının davacı yararına BOZULMASINA, peşin alınan harcın istenmesi halinde iadesine, 990.00 TL duruşma vekalet ücretinin davalıdan alınarak davacıya ödenmesine, kararın tebliğinden itibaren 15 gün içerisinde karar düzeltme yolu açık olmak üzere, 21.06.2013 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.
Old 05-03-2014, 11:05   #4
av.ismail

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

15. HUKUK DAİRESİ

E. 2006/6077

K. 2007/6731

T. 30.10.2007

• İNŞAATA YAPILAN HARCAMALARIN TAHSİLİ ( Davacı Yüklenicinin Yaptığı İnşaat Proje ve Ruhsatına Aykırı Olup Mahkemece Kal'ine Karar Verildiği - Davacının İnşaat Yapımı ve Yıkımı Nedeniyle Bir Bedel Talep Edemeyeceği )

• PROJE VE RUHSATINA AYKIRI İNŞAAT ( Mahkemece Kal'ine Karar Verildiği - Davacının İnşaat Yapımı ve Yıkımı Nedeniyle Bir Bedel Talep Edemeyeceği )

• ARAZİNİN İMAR PARSELİNE DÖNÜŞTÜRÜLMESİ İÇİN YAPILAN GİDERLER ( Akdin Haklı Feshedildiği - Çizilen Proje İçin Yapılan Harcamalardan Davalıların Yararlanabileceği Masrafların Arsa Sahiplerince Sebepsiz Zenginleşme Hükümlerine Göre Ödenmesi Gerektiği )

• SEBEPSİZ ZENGİNLEŞME ( Arazinin İmar Parseline Dönüştürülmesi İçin Yapılan Giderler ve Çizilen Proje İçin Yapılan Harcamalardan Davalıların Yararlanabileceği Masrafların Arsa Sahiplerince Sebepsiz Zenginleşme Hükümlerine Göre Ödenmesi Gerektiği )

818/m.61,355

ÖZET : Dava, davalılara ait parsel üzerindeki inşaata yapılan harcamaların tahsiline ilişkindir. Davacının sözleşmedeki edimini yerine getirmeyerek temerrüde düştüğü, akdin arsa sahiplerince haklı olarak feshedildiği hususunda uyuşmazlık yoktur. Davacı yüklenicinin yaptığı inşaat proje ve ruhsatına aykırı olup mahkemece kal'ine karar verilmiştir. Bu nedenle davacının inşaat yapımı ve yıkımı nedeniyle bir bedel talep edemeyeceği kuşkusuzdur. Nevar ki davacı tarafından davalılara ait arazinin imar parseline dönüştürülmesi için yapılan giderler ve çizilen proje için yapılan harcamalardan davalıların yararlanabileceği masrafların arsa sahiplerince sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ödenmesi gerekir.

DAVA : Yukarıda tarih ve numarası yazılı hükmün duruşmalı olarak temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ise de davetiye pulu olmadığından duruşma isteğinin reddiyle incelemenin evrak üzerinde yapılmasına karar verilmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Dava, 22.06.1990 tarihli eser sözleşmesi uyarınca davalılara ait parsel üzerindeki inşaata yapılan harcamaların tahsiline ilişkin olup, mahkemece davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.

1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre davacı vekilinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.

2- Davacının sözleşmedeki edimini yerine getirmeyerek temerrüde düştüğü, akdin arsa sahiplerince haklı olarak feshedildiği hususunda uyuşmazlık yoktur. Davacı yüklenicinin yaptığı inşaat proje ve ruhsatına aykırı olup mahkemece kal'ine karar verilmiştir. Bu nedenle davacının inşaat yapımı ve yıkımı nedeniyle bir bedel talep edemeyeceği kuşkusuzdur. Nevar ki davacı tarafından davalılara ait arazinin imar parseline dönüştürülmesi için yapılan giderler ve çizilen proje için yapılan harcamalardan davalıların yararlanabileceği masrafların arsa sahiplerince sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre ödenmesi gerekir. Bu nedenle mahkemece bilirkişilerden rapor alınarak davacı tarafından gerçekleştirilen işlemler dolayısıyla yapılan harcamalardan davalıların istifade edebilecekleri kısmı varsa değeri feshin kesinleştiği tarih itibariyle belirlenerek ve şantiye bedeli için ayrıca dava açıldığı da gözetilerek istem sonuçlandırılmalıdır. Bu hususlar üzerinde durulmadan eksik incelemeyle davanın reddi doğru olmamış, kararın bozulması gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda 1. bentte yazılı sebeplerle davacının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün temyiz eden davacı kooperatif yararına BOZULMASINA, ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 30.10.2007 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 05-03-2014, 11:07   #5
av.ismail

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

15. HUKUK DAİRESİ

E. 2004/7707

K. 2005/6899

T. 19.12.2005

• KAT KARŞILIĞI İNŞAAT SÖZLEŞMESİNİN FESHİ ( Fesih İradesi Açık Bir İrade Beyanı İle Karşı Tarafa Bildirilebileceği Gibi Bu İradenin Bir Eylem Biçimi İle de Duyurulması Mümkün Olduğu )

• İMALAT BEDELİNİN TAHSİLİ ( Feshin Haklı Olup Olmamasının Önemi Olmayıp Fesih Sonucu İşin Tasfiyesi Gerekeceğinden Davacı Yüklenicinin Sebepsiz Zenginleşme Hükümlerine Göre İsteyebileceği )

• FESHİN SONUCU ( Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin Feshedilmesi - İmalat Bedeli Yönünden Feshin Haklı Olup Olmamasının Önemi Olmayıp Fesih Sonucu İşin Tasfiyesi Gerekeceğinden Davacı Yüklenicinin Sebepsiz Zenginleşme Hükümlerine Göre İsteyebileceği )

• SEBEPSİZ ZENGİNLEŞME ( Kat Karşılığı İnşaat Sözleşmesinin Feshedilmesi - İmalat Bedeli Yönünden Feshin Haklı Olup Olmamasının Önemi Olmayıp Fesih Sonucu İşin Tasfiyesi Gerekeceğinden Davacı Yüklenicinin Sebepsiz Zenginleşme Hükümlerine Göre İsteyebileceği )

818/m.106,107,355

ÖZET : Fesih iradesi, açık bir irade beyanı ile karşı tarafa bildirilebileceği gibi, bu iradenin bir eylem biçimi ile de duyurulması mümkündür. Davacı yüklenicinin, gerçekleştirdiği imalat bedelinin tahsilini talep ettiği davada, bu talebi ile sözleşmeyi feshettiği, davalı arsa sahiplerinin de davadan sonra keşide ettikleri ihtarname ile sözleşmeyi feshettikleri, fesih konusunda taraf iradelerinin birleştiği anlaşıldığından, imalat bedeli yönünden feshin haklı olup olmamasının önemi olmayıp fesih sonucu işin tasfiyesi gerekeceğinden, davacı yüklenicinin sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre, dava tarihi itibariyle gerçekleştirdiği, arsa sahiplerinin yararlanabileceği, ekonomik değeri olan ve malvarlıklarında artış sağlayan imalat bedelini isteyebileceği kabul edilmelidir.

DAVA : Yerel Mahkemece verilen hükmün temyizen tetkiki davacı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla dosyadaki kağıtlar okundu, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : Dava, kat karşılığı inşaat yapım sözleşmesi nedeniyle yüklenici tarafından arsa sahipleri aleyhine açılmış imalat bedelinin tahsili istemine ilişkindir. Mahkemece yapılan yargılama sonucunda davanın reddine dair verilen karar davacı vekilince temyiz edilmiştir.

Ayvalık Birinci Noterliğince usulüne uygun olarak düzenlenen 26.04.1993 gün 4015 yevmiye nolu asıl ve 11.10.1993 gün 10930 yevmiye nolu 1 ile 10.01.1994 gün 0410 yevmiye nolu 2. ek kat karşılığı inşaat sözleşmeleri dava dışı SS.G.... Yıldız Konut Yapı Kooperatifi ile davalı arsa sahipleri arasında imzalanmış ise de, bu kooperatifin 22.06.1996 tarihli genel kurul kararı ve Türkiye Ticaret Sicili Gazetesinin 06.09.1996 tarihli nüshasında yayınlanan ilanına göre davalılarla yapılan sözleşme ve ek sözleşmelerdeki inşaat yapım işinin davacı kooperatife devredildiği anlaşıldığı ve mahkemenin husumet itirazının reddine ilişkin gerekçesi temyiz edilmediğinden mahkemenin davacının aktif husumet ehliyeti bulunduğunu kabulünde isabetsizlik bulunmamaktadır.

Fesih iradesinin açık bir irade beyanı ile karşı tarafa bildirilmesi mümkün olduğu gibi, bu iradenin bir eylem biçimi ile de duyurulması mümkündür. Davacı yüklenici davada gerçekleştirdiği imalat bedelinin tahsilini talep etmiştir. Davacı imalat bedelini istediğinden bu talebi ile sözleşmeyi feshettiği de anlaşılmaktadır. Davalı arsa sahipleri de davadan sonra keşide ettikleri 11.11.1999 tarihli ihtar ile sözleşmeyi feshettiklerinden fesih konusunda taraf iradeleri birleşmiştir. Fesih iradeleri birleştiğinden imalat bedeli yönünden feshin haklı olup olmamasının önemi yoktur. Fesih sonucu işin tasfiyesi gerekeceğinden davacı yüklenici sebepsiz zenginleşme hükümlerine göre dava tarihi itibariyle gerçekleştirdiği arsa sahiplerinin yararlanabileceği, ekonomik değeri olan ve malvarlıklarında artış sağlayan imalat bedelini isteyebilir.

Mahkemece alınan bilirkişi kurulu raporunda imalat bedeli belirlenmiş ise de, işin fen ve tekniğine ve imara uygun olup olmadığı, arsa sahiplerinin işine yarayıp yaramayacağı ve ekonomik değeri haiz olup olmadığı araştırılmamış, davalıların 28.01.2003 tarihli dilekçelerindeki itirazlarını karşılar şekilde ek rapor alınmamıştır.

Bu durumda mahkemece yapılması gereken iş, gerektiğinde mahallinde yeniden keşif yapmak suretiyle davalıların 28.01.2003 tarihli itiraz dilekçeleri de gözönünde tutularak bilirkişi kurulundan alınacak rapor veya ek raporla yüklenici tarafından gerçekleştirilen imalatın fen ve tekniğine, imar mevzuatına uygun olup olmadığı, inşaatın arsa sahiplerinin işine yarayıp yaramayacağı, ekonomik değeri malvarlıklarında artışa neden olup olmadığını ve dava tarihi itibariyle mahalli rayiçlere göre bedelini saptamak ve sonucuna uygun bir karar vermek olmalıdır. Bu hususlar üzerinde durulmadan eksik inceleme ve yanlış değerlendirme sonucu davanın yazılı gerekçe ile reddi doğru olmamış, kararın bozulması uygun bulunmuştur.

SONUÇ : Yukarıda izah edilen nedenlerle temyiz itirazlarının kabulü ile hükmün davacı yararına ( BOZULMASINA ), ödediği temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya geri verilmesine, 19.12.2005 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 05-03-2014, 11:08   #6
av.ismail

 
Varsayılan

T.C.

YARGITAY

15. HUKUK DAİRESİ

E. 2001/360

K. 2001/2445

T. 7.5.2001

• YIKIM KARARI BULUNAN İMALAT ( İmalatın Korunmaya Yarar Kıymetinden Söz Edilememesi )

• KORUNMAYA YARAR KIYMET ( Yıkım Kararı Bulunan İmalatın Korunmaya Yarar Kıymetinden Söz Edilememesi )

• İMALAT BEDELİ ( Yıkım Kararı Bulunan İmalatın Korunmaya Yarar Kıymetinden Söz Edilememesi )

• İMARA AYKIRILIK ( Tedbirli Tacir Gibi Davranıp İmara Uygun İnşaat Yapması Gereken Ancak Yasaya Aykırı Davranan Yüklenicinin Bedel Talep Etmesinin Söz Konusu Olmaması )

818/m.355,365

ÖZET : Hakkında yıkım kararı bulunan bir imalatın korunmaya değer kıymetinden söz edilemiyeceğinden ve kural olarak tedbirli bir tacir gibi davranıp, imara uygun inşaat yapması gereken ancak yasaya aykırı davranan yüklenicinin bedel talep etmesi söz konusu değildir.

DAVA : Mahalli mahkemesinden verilen hüküm taraf vekillerince temyiz edilmiş, davalı vekili duruşma istemiş olmakla temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR : 1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle faizin değişen reeskont oranlarında ve %80'ini geçmemek üzere uygulanacağının tabü bulunmasına göre davacının tüm davalının ise aşağıdaki bendin kapsamı dışındaki temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir. 2- Yanlar arasında imzalanan 19.2.1996 günlü sözleşme uyarınca davacının yaptığı imalatın bedeli talep edilmiş ve dava kabul edilmiş ise de, bu imalatın bir bölümü için Marmaris Armutalan Belediye'si tarafından imara aykırılık nedeniyle para cezası uygulandığı ve yıkım kararı verildiği anlaşılmaktadır. Hakkında yıkım kararı bulunan bir imalatın korunmaya değer kıymetinden söz edilemiyeceğinden ve kural olarak tedbirli bir tacir gibi davranıp, imara uygun inşaat yapması gereken ancak yasaya aykırı davranan davacı yüklenicinin bedel talep etmesi söz konusu değildir. Bu imalat ancak yasal hale getirildiği takdirde bir kıymet ifade edeceğinden mahkemece, davacıya imalatı yasal hale getirmesi bakımından uygun bir mehil verilmesi bu mehil zarfında yıkım kararı kaldırılıp imara uygunluk sağlandığı takdirde işin yapıldığı tarihteki mahalli rayiçlerinden bedeline hükmedilmesi, aksi takdirde imara aykırı yapılan imalat için açılan davanın. red edilmesi gerekirken kamu düzeninden olan bu husus gözardı edilerek, davanın kabulü ve HUMK.nun 74. maddesine aykırı biçimde talep aşılarak hüküm tesisi doğru görülmemiş, kararın bozulması uygun bulunmuştur.

SONUÇ : Yukarıda 1. bendde yazılı nedenlerle davacının tüm davalının sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bend gereğince hükmün temyiz eden davalı yararına ( BOZULMASINA ), 20.000.000 TL. duruşma vekillik ücretinin davacıdan alınarak duruşmada vekille temsil olunan davalıya verilmesine, fazla alınan temyiz peşin harcının istek halinde temyiz eden davacıya, ödediği temyiz peşin harcının da istek halinde temyiz eden davalıya iadesine, 7.5.2001 gününde oybirliğiyle karar verildi.
Old 05-03-2014, 11:22   #7
av.ismail

 
Varsayılan

Meslektaşım tam sorunuzu karşılamayabilir ama konu ile ilgili bir kaç Yargıtay kararı paylaştım. Öncelikle sözleşmede tüm imalatın arsa sahibine kalacağı şeklindeki bir cezai şartın geçerli olmayacağını düşünüyorum.

Kural olarak yüklenici kat karşılığı inşaat sözleşmesinde yüklendiği edimlerini gereği gibi yerine getirmezse arsa sahibinin somut olaya göre geriye veya ileriye etkili olarak sözleşmeyi feshetmek hakkı mevcuttur. Kat karşılığı inşaat sözleşmesinin feshi ya iki tarafın ortak iradesi ile ya da mahkeme kararı ile olmaktadır.

Arsa sahibinin yüklenicinin edimini yerine getirmemesi nedeniyle sözleşmeyi geri dönük feshetmesi halinde yüklenici kural olarak yaptığı imalat bedelini arsa sahibinden talep edebilecektir. Ancak bu hususun istisnası yüklenicinin imara ve projeye aykırı yapı yapmasıdır. İmara aykırı yapı yapan ve bu imara aykırılığın giderilememesi halinde yapı imara aykırı olduğundan diğer bir ifadeyle kaçak yapı sayılacağından yüklenici yaptığı kaçak yapı nedeniyle imalat bedelini talep hakkı da olmayacaktır.

Ancak ülkemizde - özellikle İstanbul'da - bu hususun da başka bir sebepsiz zenginleşme doğurduğunu göz ardı etmeyelim. Yüklenici taahhüt ettiği yapıda bazı imara ve projeye aykırılıklar yaptığında iskan alamamakta ve ilgili Belediye encümeni tarafından iskana uygun olmayan -kaçak- yapı için yıkım kararı çıkmaktadır. Ancak idareler bu yıkım kararlarını fiilen uygulamadıkları için arsa sahibi tarafından geriye dönük olarak sözleşme feshedildiğinde binadaki bütün tapular arsa sahibine geçirilmekte ve yüklenici imara ve projeye aykırı yapı yaptığından dolayı imalat bedelini talep edememektedir. Ancak her ne kadar bina iskansız da olsa fiilen o yapıdaki daireler arsa sahibi tarafından kullanılabilmektedir.

Hatta Sultanbeyli'deki bir dava ile ilgili olan bir Yargıtay kararında bir hakimin bu hususu belirten bir karşı oy yazısını hatırlıyorum. Bulabilirsem eklerim..

İyi çalışmalar..

Saygılarımla..
Old 05-03-2014, 14:35   #8
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın av. buğra,
Alıntı:
Yazan av.buğra
Yargıtay 15 HD, 21.11.2005 T., E: 2005/985, K: 2005/6174: sayılı kararında "...sözleşmenin feshi halinde yapılan tüm imalatın iş sahibine kalacağı, yüklenicinin bedel talep edemeyeceği şeklinde düzenlenen sözleşmelerin cezai şarta ilişkin bu bölümü ahlak ve adaba aykırı sayıldığından..." Yargıtay'ca geçersiz sayılmaktadır... iş bu yargıtay kararı ile bu konuda genel olarak yardımınızı rica ediyorum....selamlar...
Öğrenmek istediğiniz husus tam olarak nedir?
Old 05-03-2014, 17:14   #9
av.buğra

 
İnceleme

yüklenici firma tarafından yarım bırakılan ve %35 oranında tamamlanmış kooperatif inşaatı için arsa malikleri sözleşmede belirtilen "...yüklenici firma o zamana kadar yaptığı harcamalar için bir talepte bulunamayacaktır..." ibaresine dayanarak sözleşmenin feshi davası açmışlardır. SÖZLEŞMEDE BÖYLE BİR "...BEDEL TALEP EDEMEYECEĞİ..." ŞEKLİNDE ŞARTIN KONULAMIYACAĞI HUSUSUNDA Yargıtay Kararı Bulunmaktadır.
Mevcut İmalattan dolayı Arsa Malikinin zararı ile Yüklenici firmanın harcamalarının hesaplanarak her iki taraf hakkında denkleştirme yapılacağını düşünüyorum. Bu konuda değerlendirmelerinizi ve Ek Yargıtay kararı arıyorum teşekkürler....
Old 05-03-2014, 17:59   #10
Av.Nevra Öksüz

 
Varsayılan

Sayın av. buğra,

Müteahhit tacir statüsünde olmakla cezai şart konusunda uygulanacak kanuni düzenleme TTK m.24’tür (6102 sayılı TTK m.22). Anılan madde tacirler için BK m.161/3’ün (TBK m.182/3) uygulanamayacağı düzenlemesini havidir. BK m.161/3 (TBK m.182/3) ise cezanın tenkisi ile ilgilidir. Diğer taraftan TTK’da “cezai şart konusunda” aksine düzenleme olmamakla tacir olan müteahhit için de BK m.20’nin (TBK m.27) uygulanabilirliği tartışmasızdır.

TBK m.27: “Kanunun emredici hükümlerine, ahlaka, kamu düzenine, kişilik haklarına aykırı veya konusu imkânsız olan sözleşmeler kesin olarak hükümsüzdür.
Sözleşmenin içerdiği hükümlerden bir kısmının hükümsüz olması, diğerlerinin geçerliliğini etkilemez. Ancak, bu hükümler olmaksızın sözleşmenin yapılmayacağı açıkça anlaşılırsa, sözleşmenin tamamı kesin olarak hükümsüz olur.”

Somut olayınızda da kararlaştırılan cezai şart TBK m.27 çerçevesinde değerlendirilecektir.

Aynı yönde:
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=15393

Kararda geçen HGK kararı için:
http://www.turkhukuksitesi.com/serh.php?did=15235
Old 07-03-2014, 16:06   #11
tiryakim

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan av.buğra
Yargıtay 15 HD, 21.11.2005 T., E: 2005/985, K: 2005/6174: sayılı kararında "...sözleşmenin feshi halinde yapılan tüm imalatın iş sahibine kalacağı, yüklenicinin bedel talep edemeyeceği şeklinde düzenlenen sözleşmelerin cezai şarta ilişkin bu bölümü ahlak ve adaba aykırı sayıldığından..." Yargıtay'ca geçersiz sayılmaktadır... iş bu yargıtay kararı ile bu konuda genel olarak yardımınızı rica ediyorum....selamlar...

Yargıtay
15. Hukuk Dairesi

Esas : 2005/985
Karar : 2005/6174
Tarih : 01.01.2005

Özet:


Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekilerince temyiz edilmiş, davalı-k.davacılar vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı-k.davalı vekili avukat Sabit Yıldırımla davalı-k.davacılar vekili avukat Mehmet Ünal geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış, davalı arsa sahiplerinin akdi feshetmeleri sebebiyle davacı yüklenici kooperatif, yaptığı imalâtın bedelini istemiş, arsa sahipleri ise birleşen davalarında gecikme tazminatını TALEP ETMİŞLERDİR.

Mahkemece Kooperatifin davasının kısmen kabulüne, arsa sahiplerinin davasının reddine dair verilen karar taraf vekillerince TEMYİZ EDİLMİŞTİR.

1-Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, REDDİ GEREKMİŞTİR.

2-Yüklenici davacı Kooperatifin, sözleşmeyle belirlenen teslim zamanı geçmesine rağmen sözleşmedeki eseri meydana getirmeyerek temerrüde düştüğü ve akdin arsa sahiplerince haklı olarak feshedildiğinin KABULÜ ZORUNLUDUR. Bu durumda yüklenici Kooperatif yaptığı imalâtın bedelini, arsa sahipleri ise menfi zararlarını TALEP EDEBİLECEKLERDİR. Bu yüzden arsa sahiplerinin müspet zararlardan sayılan gecikme tazminatı isteminin reddinde bir İSABETSİZLİK GÖRÜLMEMİŞTİR.

Kooperatifin imalât bedeliyle ilgili açtığı davada imalâtın bedeli tespit tarihindeki rayiçler gözetilerek istenmiş, mahkemece de aynı tarih dikkate alınarak HESAPLAMA YAPILMIŞTIR. Bu hesaplama şekli davacının talebi DOĞRULTUSUNDA YERİNDEDİR. Ne var ki imalât bedeline hükmedilebilmesi için yapılan işin sözleşme, imar mevzuatı, fen ve sanat kurallarına uygun OLMASI GEREKİR. Ruhsata aykırı yapılan veya yıkım kararı verilen bir imalâtın bu haliyle işe yarayacağı ve bir değer ifade edeceği kabul edilemez. Nitekim dosyaya ibraz olunan 16.12.2004 gün ve 470 sayılı Mahmutlar Belediyesi Encümen kararında binaların yıkılmasının uygun olduğuna KARAR VERİLMİŞTİR. Bu durumda mahkemece Encümen kararının iptâli için idarî yargıda dava açılıp açılmadığı araştırılmakla birlikte mahallinde uzman kişiler aracılığıyla keşif yapılarak işin yukarıda belirtilen şekilde fen ve sanat kurallarına uygun yapılıp yapılmadığı, imara uygun olup olmadığı araştırılmalı, bu suretle davacının bedel isteyip isteyemeyeceği TAKDİR OLUNMALIDIR. Ayrıca sözleşmenin feshi halinde yapılan tüm imalâtın iş sahibine kalacağı, yüklenicinin bedel talep edemeyeceği şeklinde düzenlenen sözleşmelerin cezai şarta ilişkin bu bölümü ahlâk ve adaba aykırı sayıldığından YARGITAY'ca GEÇERSİZ SAYILMAKTADIR. Bu durumda imalât bedelinden cezai şart nedeniyle hiçbir bedel istenemeyeceğine dair temyiz itirazları da YERİNDE BULUNMAMAKTADIR. Özetle, yapılan imalât işe yarıyorsa indirim yapılmadan BEDELİNE HÜKMEDİLMELİDİR.

Davadan önce davalı arsa sahipleri temerrüde düşürülmediklerinden faiz başlangıcının dava tarihi yerine daha öncesinden başlatılması da YERİNDE OLMAMIŞTIR.

Belirtilen nedenlerle eksik inceleme ve yanlış değerlendirme sonucu verilen kararın taraflar yararına BOZULMASI GEREKMİŞTİR.

SONUÇ:Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün temyiz eden taraflar yararına BOZULMASINA, 400,00'er YTL duruşma vekalet ücretinin taraflardan karşılıklı olarak alınarak vekille temsil olunan diğer tarafa verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harcının istekleri halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, 21.11.2005 tarihinde OYBİRLİĞİYLE KARAR VERİLDİ

Kaynak:Corpus


----------------------------------------------------------------------------------


T.C. YARGITAY
15.Hukuk Dairesi
Esas: 2005/985
Karar: 2005/6174
Karar Tarihi: 21.11.2005

ALACAK DAVASI - UYUŞMAZLIĞIN ESER SÖZLEŞMESİNDEN KAYNAKLANMASI - SÖZLEŞMENİN FESHİ HALİNDE YAPILAN TÜM İMALATIN İŞ SAHİBİNE KALACAĞI ŞEKLİNDE SÖZLEŞME DÜZENLENMESİNİN AHLAK VE ADABA AYKIRI SAYILDIĞI


ÖZET: Somut olayda sözleşmenin feshi halinde yapılan tüm imalatın iş sahibine kalacağı, yüklenicinin bedel talep edemeyeceği şeklinde düzenlenen sözleşmelerin cezai şarta ilişkin bu bölümü ahlak ve adaba aykırı sayıldığından Yargıtay’ca geçersiz sayılmaktadır. Bu durumda imalat bedelinden cezai şart nedeniyle hiçbir bedel istenemeyeceğine dair temyiz itirazları da yerinde bulunmamaktadır. Yapılan imalat işe yarıyorsa indirim yapılmadan bedeline hükmedilmelidir. Davadan önce davalı arsa sahipleri temerrüde düşürülmediklerinden faiz başlangıcının dava tarihi yerine daha öncesinden başlatılması da yerinde olmamıştır.

(818 S. K. m. 355)

Dava: Yukarıda tarih ve numarası yazılı hüküm taraf vekilerince temyiz edilmiş, davalı-k.davacılar vekili tarafından duruşma istenmiş olmakla duruşma için tayin edilen günde davacı-k.davalı vekili avukat Sabit Yıldırım ile davalı-k.davacılar vekili avukat Mehmet Ünal geldi. Temyiz dilekçelerinin süresi içinde verildiği anlaşıldıktan ve hazır bulunan taraflar avukatları dinlendikten sonra vaktin darlığından ötürü işin incelenerek karara bağlanması başka güne bırakılmıştı. Bu kere dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra işin gereği konuşulup düşünüldü:

Karar: Dava, eser sözleşmesinden kaynaklanmış, davalı arsa sahiplerinin akdi feshetmeleri sebebiyle davacı yüklenici kooperatif, yaptığı imalatın bedelini istemiş, arsa sahipleri ise birleşen davalarında gecikme tazminatını talep etmişlerdir.

Mahkemece Kooperatifin davasının kısmen kabulüne, arsa sahiplerinin davasının reddine dair verilen karar taraf vekillerince temyiz edilmiştir.

1- Dosyadaki yazılara, kararın dayandığı delillerle yasaya uygun gerektirici nedenlere ve özellikle delillerin takdirinde bir isabetsizlik bulunmamasına göre taraf vekillerinin aşağıdaki bendin kapsamı dışında kalan sair temyiz itirazları yerinde görülmemiş, reddi gerekmiştir.

2- Yüklenici davacı Kooperatifin, sözleşmeyle belirlenen teslim zamanı geçmesine rağmen sözleşmedeki eseri meydana getirmeyerek temerrüde düştüğü ve akdin arsa sahiplerince haklı olarak feshedildiğinin kabulü zorunludur.

Bu durumda yüklenici Kooperatif yaptığı imalatın bedelini, arsa sahipleri ise menfi zararlarını talep edebileceklerdir.

Bu yüzden arsa sahiplerinin müspet zararlardan sayılan gecikme tazminatı isteminin reddinde bir isabetsizlik görülmemiştir.

Kooperatifin imalat bedeliyle ilgili açtığı davada imalatın bedeli tespit tarihindeki rayiçler gözetilerek istenmiş, mahkemece de aynı tarih dikkate alınarak hesaplama yapılmıştır. Bu hesaplama şekli davacının talebi doğrultusunda yerindedir. Ne var ki imalat bedeline hükmedilebilmesi için yapılan işin sözleşme, imar mevzuatı, fen ve sanat kurallarına uygun olması gerekir. Ruhsata aykırı yapılan veya yıkım kararı verilen bir imalatın bu haliyle işe yarayacağı ve bir değer ifade edeceği kabul edilemez. Nitekim dosyaya ibraz olunan 16.12.2004 gün ve 470 sayılı Mahmutlar Belediyesi Encümen kararında binaların yıkılmasının uygun olduğuna karar verilmiştir. Bu durumda mahkemece Encümen kararının iptali için idarî yargıda dava açılıp açılmadığı araştırılmakla birlikte mahallinde uzman kişiler aracılığıyla keşif yapılarak işin yukarıda belirtilen şekilde fen ve sanat kurallarına uygun yapılıp yapılmadığı, imara uygun olup olmadığı araştırılmalı, bu suretle davacının bedel isteyip isteyemeyeceği takdir olunmalıdır. Ayrıca sözleşmenin feshi halinde yapılan tüm imalatın iş sahibine kalacağı, yüklenicinin bedel talep edemeyeceği şeklinde düzenlenen sözleşmelerin cezai şarta ilişkin bu bölümü ahlak ve adaba aykırı sayıldığından Yargıtay'ca geçersiz sayılmaktadır. Bu durumda imalat bedelinden cezai şart nedeniyle hiçbir bedel istenemeyeceğine dair temyiz itirazları da yerinde bulunmamaktadır. Özetle, yapılan imalat işe yarıyorsa indirim yapılmadan bedeline hükmedilmelidir.

Davadan önce davalı arsa sahipleri temerrüde düşürülmediklerinden faiz başlangıcının dava tarihi yerine daha öncesinden başlatılması da yerinde olmamıştır.

Belirtilen nedenlerle eksik inceleme ve yanlış değerlendirme sonucu verilen kararın taraflar yararına bozulması gerekmiştir.

Sonuç: Yukarıda 1. bentte yazılı nedenlerle tarafların sair temyiz itirazlarının reddine, 2. bent uyarınca hükmün temyiz eden taraflar yararına BOZULMASINA, 400,00'er YTL duruşma vekalet ücretinin taraflardan karşılıklı olarak alınarak vekille temsil olunan diğer tarafa verilmesine, ödedikleri temyiz peşin harcının istekleri halinde temyiz eden taraflara geri verilmesine, 21.11.2005 gününde oybirliği ile karar verildi. (¤¤)

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Yüklenicinin Temerrüdü Nedeniyle Akdin Feshi,Tapu İptali ve Tescil hurrem sultan Meslektaşların Soruları 7 17-01-2015 14:43
İŞ sözleşmesinin bildirimsiz feshi ile ilgili Yargıtay kararı Ase Meslektaşların Soruları 2 04-10-2010 10:44
Yargıtay Kararı ( işverenin haklı sebeple feshi usulü) eda.s Meslektaşların Soruları 3 04-12-2009 09:57
ihalenin feshi- yargıtay kararı- usulden red justicewarior Meslektaşların Soruları 2 13-02-2009 15:34
ihalenin feshi - yargıtay kararı kanune Meslektaşların Soruları 2 29-10-2008 03:11


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06269193 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.