Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

iş aktinin haklı nedenle feshi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 26-01-2015, 15:49   #1
Av.M_K

 
Varsayılan iş aktinin haklı nedenle feshi

İyi günler ;

işçinin kocasının ,işrerinde çalışan işçiye telefonla arayarak işverene hitaben kafasına sıkarım demesi haklı sebeple fesih hakkına girer mi ? bu konuda yardımcı olursanız sevinirim. teşekkürler.
Old 26-01-2015, 16:57   #2
Av. Eelif

 
Varsayılan

Daha önce bende bu konuyu araştırmıştım. Eğer sormak istediğiniz kısım 'işçinin yakını' olması sorunuysa, Evet haklı fesih kapsamına giriyor. Çoğu yerde okudum. Yargıtayın genel görüşü haklı fesih olabileceği yönündeymiş.Fakat bu konudaki yargıtay kararını bir türlü bulamadım. Halen de araştırıyorum. Bulursam paylaşırım.
Old 26-01-2015, 17:05   #3
Av. Eelif

 
Varsayılan

Şuan tam tersi bir karar buldum fakat baya eski
T.C.

YARGITAY

9. HUKUK DAİRESİ

E. 1998/11465

K. 1998/14315

T. 13.10.1998

• İŞÇİNİN EŞİNİN KENDİSİNE SATAŞMASI ÜZERİNE İŞ AKDİNİ FESHEDEN İŞVEREN ( İhbar ve Kıdem Tazminatı )

• İHBAR VE KIDEM TAZMİNATI ( İşçinin Eşinin Kendisine Sataşması Üzerine İşverenin İş Akdini Feshetmesi )

• KIDEM VE İHBAR TAZMİNATI ( İşçinin Eşinin kendisine Sataşması Üzerine İşverenin İş Akdini Feshetmesi )

• EŞİ İŞVEREN VEKİLİNE KÜFREDEN İŞÇİNİN İŞ AKDİNİN FESHİ ( İhbar ve Kıdem Tazminatı )

1475/m.13,14

ÖZET : İşçinin eşinin kendisine sataşması üzerine iş akdini fesheden işveren ihbar ve kıdem tazminatı ödemekle yükümlüdür.

DAVA : Taraflar arasındaki, ihbar ve kıdem tazminatı, fazla çalışma ve yıllık ücretli izin parası, hafta tatili gündelikleri ile ikramiye ve ücret alacağının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hükmün süresi içinde temyizen incelenmesi taraflar avukatlarınca istenilmesi ve davacı avukatınca da duruşma talep edilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 13.10.1998 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davacı adına Avukat N.M. geldi. Karşı taraf adına kimse gelmedi. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatın sözlü açıklaması dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:

KARAR :

1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalının temyiz itirazları yerinde değildir.

2- Davacının temyizine gelince;

Dosyadaki bilgi ve belgelere göre, davalıya ait işyerinde davacı işçinin temizlik işlerinden sorumlu olarak çalıştığı, olay günü çamaşır makinesinin bozuk olduğu, o günlerde işyerinin denetime tabi tutulacağı, bu durumun işyeri yetkililerince bilindiği, bunun için iş elbiselerinin davacı tarafından elde yıkanması istendiği, davacı kadın işçinin bunu yapmaya yanaşmadığı, daha sonra da bir başka işçinin araya girmesi suretiyle davacının anılan elbiseleri yıkadığı, yıkadıktan sonra telefonla bu durumu eşine bildirdiği, eşinin daha sonra telefonla işveren vekiline küfür etmek suretiyle sataştığı anlaşılmaktadır. Bölge Çalışma Müdürlüğü'nce vaki şikayeti üzerine yapılan soruşturma esnasında iş müfettişince işveren vekili dinlenmiş olup, davacı kadın işçiden kocasının özür dilemesi halinde kendisini çalıştırabileceğini açıklamıştır. Fesih konusunda bu açıklama son derece önemlidir. Buna göre işveren hizmet sözleşmesini feshettiği, ama yapılan sözlü saldırının geri alınması halinde davacı işçinin işe devam etmesinin mümkün olduğu sonucu ortaya çıkmaktadır. Olaydan sonra yapılan açıklama ve tespit dikkate alınmak suretiyle davalı işverenin hizmet sözleşmesini feshettiği kabul edilerek ihbar ve kıdem tazminatları hüküm altına alınmalıdır. Ayrıca belirtmek gerekir ki davacı işçinin eşinin işverene sataşmasının davacının hakkını ortadan kaldıracak bir etkisi olduğu düşünülemez.

SONUÇ : Temyiz olunan kararın yukarıda gösterilen nedenle BOZULMASINA, 13.10.1998 gününde oybirliğiyle karar verildi.

Birde şöyle bir makale okudum belki yararı olur,
Diğer yandan,
söz konusu olayı “ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan haller ve benzeri”
tanımına dahil etmek bize zor görünmektedir. Burada “benzeri” olan, “işçi
benzeri kişiler” değil; ahlak ve iyi niyet kurallarına uymayan “fiillerin
benzeri”dir. Nihayet, işçinin eşinin işverene veya bir başka işçiye sataşmasını fesih için “haklı sebep” kabul etmek her durum için geçerli olmamalıdır.
Zira, kanımızca söz konusu durumun hizmet sözleşmesinin feshine
yol açabilmesi için, eşin hareketinde işçinin kendisinin de rolü ve
etkisi olmalıdır. Bir başka deyişle, “iş yerinin düzeninin olumsuz etkilenmesinde”
ve “işçi-işveren ilişkisinin çekilmez hale gelmesinde” esas itibariyle
yine işçinin fiili etkili olmalı ve bu fiil müeyyideye bağlanmalıdır.
Örneğin, eşini işveren vekiline karşı kışkırtan işçinin bu hareketi nedeniyle
hizmet sözleşmesi haklı sebeple feshedilebilecek iken; sadece iş yerindeki
bir tartışmayı ya da olayı eşine anlatmakla yetinen, eşini yönlendirmeyen
ve kışkırtmayan işçinin hizmet sözleşmesini haklı sebeple feshetmek
kanımızca hakkaniyete uygun değildir.
Old 27-01-2015, 08:42   #4
SELÇUK GAZİ

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım;
İş Kanunu'nun 18.maddesinde işçinin davranışlarının geçerli bir süreli feshe neden olabileceği düzenlenmiştir. İK-25'de düzenlenen derhal fesih için öngörülen nedenler kadar ağır olmamakla birlikte işin normal yürüyüşünü ve işyerindeki uyumu olumsuz etkileyen işçinin davranışları geçerli fesih nedenidir. Yasanın gerekçesine göre; işverene zarar vermek ya da zararın tekrarı tedirginliğini yaratmak geçerli fesih nedenleri arasında gösterilmiştir. Benim şahsi kanaatimce de işçinin eşi hakkında cezai sorumluluğu çerçevesinde suç duyurusunda bulunulabilir ve işçi de işten çıkarılabilir.
Old 27-01-2015, 09:06   #5
SELÇUK GAZİ

 
Varsayılan

T.C. YARGITAY

Hukuk Genel Kurulu
Esas: 1981/9-618
Karar: 1983/981
Karar Tarihi: 19.10.1983


ALACAK DAVASI - DAVACININ İŞ AKTİNİN BİLDİRİMSİZ VE TAZMİNATSIZ OLARAK FESHİNDE DAVALI İŞVERENİN HAKLI OLMASI - DAVACININ İHBAR VE KIDEM TAZMİNATI İLE SON YILA AİT ÜCRETLİ İZİN PARASINA HAK KAZANAMAYACAK OLMASI

ÖZET: Davacının iş aktinin bildirimsiz ve tazminatsız olarak feshinde davalı işverenin haklı olduğunu kabul etmek gerekir. Böyle olunca davacı ihbar ve kıdem tazminatı ile son yıla ait ücretli izin parasına hak kazanamayacağı cihetle, bu isteklerin reddi gerekir.

(1475 S. K. m. 17)

Dava: Taraflar arasındaki "alacak" davasından dolayı yapılan yargılama sonunda; Edirne İş Mahkemesince davanın kabulüne dair verilen 9.12.1980 gün ve 73-45 sayılı kararın incelenmesi davalı vekili tarafından istenilmesi üzerine,

Yargıtay 9. Hukuk Dairesinin 26.2.1981 gün ve 250-2850 sayılı ilamı:

(.. Davalı Bankanın dış harcamalarla ilgili işlemlerdeki hata nedeniyle müdür muavini davacı Hayriye Ökten ile diğer müdür muavini Cengiz Acar arasında anlaşmazlık çıktığı, bu anlaşmazlığın zamanla sürtüşme haline dönüştüğü, bunun sonucu olarak davacının polis memuru olan kocasının Bankaya gelerek Cengiz Acar'ı personelin önünde dövüp küfür ettiği, olayın bu şekilde meydana gelmesinde davacının rolü ve etkisi bulunduğu anlaşılmaktadır.

Bu durumda, davacının iş aktinin bildirimsiz ve tazminatsız olarak feshinde davalı işverenin haklı olduğunu kabul etmek gerekir. Böyle olunca davacı ihbar ve kıdem tazminatı ile son yıla ait ücretli izin parasına hak kazanamayacağı cihetle, bu isteklerin reddi gerekirken kabulü isabetsizdir..) gerekçesiyle bozularak dosya yerine geri çevrilmekle, yeniden yapılan yargılama sonunda; mahkemece önceki kararda direnilmiştir.

Hukuk Genel Kurulunca incelenerek direnme kararının süresinde temyiz edildiği anlaşıldıktan ve dosyadaki kağıtlar okunduktan sonra gereği görüşüldü:

Karar: Tarafların karşılıklı iddia ve savunmalarına, dosyadaki tutanak ve kanıtlara, bozma kararında açıklanan gerektirici nedenlere göre, Hukuk Genel Kurulunca da benimsenen Özel Daire bozma kararına uyulmak gerekirken önceki kararda direnilmesi usul ve yasaya aykırıdır. Bu nedenle direnme kararı bozulmalıdır.

Sonuç: Davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile direnme kararının Özel Daire bozma kararında gösterilen sebeplerden dolayı BOZULMASINA, 19.10.1983 gününde oybirliği ile karar verildi.

Sinerji Mevzuat ve İçtihat Programı
Old 27-01-2015, 11:19   #6
Atahun

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.M_K
İyi günler ;

işçinin kocasının ,işrerinde çalışan işçiye telefonla arayarak işverene hitaben kafasına sıkarım demesi haklı sebeple fesih hakkına girer mi ? bu konuda yardımcı olursanız sevinirim. teşekkürler.

Aksi kanıtlanmadıkça (Örneğin; Azmettirme veya dolaylı da olsa suç teşkil eden eylem ve söylemlere dahil olma) edilmedikçe "Suçun ve cezanın şahsiliği ilkesi" gereği olası bir fesihin haklı bir nedene dayanmayacağı kanaatini taşıyorum. Bu nedenle Yargıtayın 1998 yılında vermiş olduğu kararın da yerinde bir karar olduğunu düşünüyorum.
Old 27-01-2015, 16:24   #7
av.d.d

 
Varsayılan

İşçinin eşinin, işverene yönelik gerçekleştirdiği tehdit fiilinin meydana gelmesinde, işçi ve işveren arasındaki önceki zamanlarda meydana gelmiş bir durumun etkisinin olup olmadığı önem taşımaktadır. Gerçekleşen tehdit ile işçi - işveren arasındaki anlaşmazlık arasında nedensellik bağı kurulabilirse, feshin haklı olduğu söylenebilir.
Olayların gelişiminde, işçinin etkisinin ve rolünün belirlenmesi önemlidir.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
İşçinin haklı nedenle feshi Salome Meslektaşların Soruları 1 14-07-2012 01:34
İşverenin haklı nedenle feshi Av. Ekinekin Meslektaşların Soruları 1 09-05-2011 13:33
işçinin haklı nedenle feshi gülce Meslektaşların Soruları 3 23-02-2010 18:49
işçinin haklı nedenle sözleşmeyi feshi madvocate Meslektaşların Soruları 2 02-04-2007 19:01
işçinin haklı nedenle feshi avukat erdoğan Meslektaşların Soruları 4 28-02-2007 17:36


THS Sunucusu bu sayfayı 0,06106901 saniyede 15 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.