Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

THS Ailesi Türk Hukuk Sitesi, THS ailesi ve aile fertlerimiz hakkındaki sohbet ve yazışmalar.

Türk Hukuk Sitesi Zaman Tüneli : THS ve İnternet Nostaljisi

Yanıt
Old 10-02-2007, 00:42   #1
Admin

 
Varsayılan Türk Hukuk Sitesi Zaman Tüneli : THS ve İnternet Nostaljisi

10. doğum günümüzün şerefine ve mevcut üyelerimizin çoğunun THS'nin eski halini bilmediğini de dikkate alarak, ilgilenen üyelerimizi zaman içinde bir yolculuğa çıkarayım dedim.

Bu başlık altına THS'nin ve İnternetin eski günlerinden bulabildiğim, hatırlayabildiğim birşeyler eklemeye çalışacağım.

Eski üyelerimiz de birşeyler paylaşmak isterse memnun oluruz..
Old 10-02-2007, 00:51   #2
Admin

 
Varsayılan

THS'nin logoları:

1997'den bu yana kullanılan logolarımız: (Gülmek yok!)







Aynı dönemde tasarlanan ama hiç kullanılmayan bir logo:



2004-2005-2006 Mart ayına kadar kullanılan logo:


Eh bunu tanıtmaya gerek yok:
Old 10-02-2007, 00:52   #3
Admin

 
Varsayılan

1999 yılında Türk Hukuk Sitesi kendi internet ismi (www.turkhukuksitesi.com) altında yayınlanmaya başladığındaki ilk tasarımı : (Maalesef 1999 öncesine ait görüntü yok elimde)

Old 10-02-2007, 01:00   #4
Admin

 
Varsayılan

Hedefler ve Projeler:
http://www.turkhukuksitesi.com/images/eski/sanal.jpg

Yıl sanırım 1998.. Henüz hiçbir baronun web sitesi kurulmamış, yazıda şikayet ediliyor zaten. Adalet bakanlığı sayfaları yeni kurulmaya başlamış. Sohbet odamızın çok amatörce ilk temelleri atılmış. Halen aktif olan Email grubumuz kurulmuş. Haber listeleri (Newsgroup/usenet) içinde haber listesi kurulması öneriliyor ama sonradan anlaşılacak ki, bu öneri anlamsız çünkü usenet zaman içinde o günkü önemini ve fonksiyonunu yitirecek..

http://www.turkhukuksitesi.com/images/eski/sanal.jpg
Old 10-02-2007, 01:03   #5
Admin

 
Varsayılan

Hukuk alanında bilgisayarın kullanımının arttırılması ilişkin bir makale (1998? 1999?):

http://www.turkhukuksitesi.com/image...bilgisayar.jpg

Henüz içtihat /mevzuat / hukuk programları yok etrafta. Hatta word'de yok ve bilgisayar daktilo olarak bile kullanılmıyor. Yargıtay'ın o dönemdeki mantaliteyi gösteren ilginç kararına dikkat.

Old 10-02-2007, 01:06   #6
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Yahoo Hukuk Grubunda sayın Av. Hulusi Metin ile tartıştığımız "Rehnin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi" konulu mesajları bulabilir miyiz? Bir de "İmza, kuş şeklinde atılabilir mi?" başlıklı konu... İlginçti. Hatırladığım kadarıyla bu konu Martı dergisine de haber olmuştu. O zaman mail yoluyla yazıyorduk, mailimiz gruba gidiyor sonra ekleniyordu... Güzel ve ilginç bir tartışmaydı.
Old 10-02-2007, 01:17   #7
Admin

 
Varsayılan

İlk hukuk siteleri: (1999?)

http://www.turkhukuksitesi.com/images/eski/linkler1.jpg

Listede adı ilk sırada geçen Çıldır Adliyesi Sayın Aydın Başar tarafından hazırlanmıştı ve zaman içinde adalet.org'a dönüştü. O sayfa içinde bahsedilen Hukukçuların email listesi bölümü de bugünkü ünlü Hukukçular Rehberi'nin ilk deneme yayınları.

Yargıtay sayfası henüz yeni kurulmuş ve henüz içtihat 'pazarlamaya' başlamamış. (detaylı bilgi aşağıda).

Yeditepe Üniversitesi ilk hukuk fakültesi web sayfaları ile yayına geçmiş. O dönem için oldukça zengin bir içeriği vardı.

İstanbul Barosu, TBB ve Ankara Barosu test yayına başlamış ama sayfalar boş. Barolar arasında ilk atağı İzmir Barosu yapıyor. O dönemde diğer barolar gibi sadece göstermelik bir web sitesi kurmakla kalmadılar, ÇOK GÜZEL bir web sitesi kurdular. Baro dergisi ve bültenini internet üzerinden yayına koydular. Şimdi biliyorum içinizden bunda ne varki diyorsunuz ama o zaman için bir ilkti. Ve yine devrim sayılacak bir iş yapıp mensuplarına e-posta adresi vermeye başladılar.

Sayın Nihat Yorgancı'nın sayfası (ve ünlü programları) da o dönemde gelişmeye başlıyor. Bugünkü bakale.com 'un ilk temelleri atılıyor.

Bir de listede hukuk canavarı diye bir site var. Ne olduğunu hatırlamıyorum ama görünüşe göre internet üzerinden soru yanıtlıyorlarmış. Sanırım kapandılar.

Ticari linklere bir gözatarsak bugünkü ünlü ticari hukuk sitelerinin kurulmaya başladığını görüyoruz. Resmi gazete o günlerde internet üzerinden ücretli veriliyor ve bir şirket veriyor hizmeti. Ayrıca yavaş yavaş Avukat meslektaşlar da kişisel siteler kurmaya başlamışlar (daha av.tr çıkmamıştı, o yüzden siteler .com uzantılı ya da geocities, xoom gibi ücretsiz hesaplar üzerindeydi)
Old 10-02-2007, 01:24   #8
Admin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Mehmet Saim Dikici
Yahoo Hukuk Grubunda sayın Av. Hulusi Metin ile tartıştığımız "Rehnin paraya çevrilmesi yoluyla icra takibi" konulu mesajları bulabilir miyiz? Bir de "İmza, kuş şeklinde atılabilir mi?" başlıklı konu... İlginçti. Hatırladığım kadarıyla bu konu Martı dergisine de haber olmuştu. O zaman mail yoluyla yazıyorduk, mailimiz gruba gidiyor sonra ekleniyordu... Güzel ve ilginç bir tartışmaydı.
Evet hatırladım! Hakikaten ilginçti. Şöyle bir taradım, email grubunda hala duruyorlar:

20 Aralık 2001 13:13:
http://groups.yahoo.com/group/hukuk/message/3359
Alıntı:
Yaşanan bir olay ve sorular:

(A) varlıklı bir şahıstır. (B) ise, onun arkadaşıdır. Aralarında herhangi bir iş
bağlantısı yoktur. (B), (A) nın imzaladığını iddia ettiği bir BONO ile (A) 'ya
karşı Kambiyo senetlerine mahsus icra takibine girişmiştir. BONO' daki imza,
abartısız tamamen kuş şeklinde olup, (herhangi bir insan bu şekle baktığında)
kalemle çizilmiş bir kuş olarak nitelendirmektedir. Bu itibarla, Bono' daki imza
hanesinde yer alan şekil imzaya benzememekte ve (A) ' nın daha önceki dönemde
kullandığı imza beyannamelerindeki imzası ile alakasız bulunmaktadır. (A) yazılı
itirazında: '' Bono' nun , bono niteliği taşımadığını, her ne kadar bono' daki
kuş kendisi tarafından elle ve kalemle çizilmiş olmasına rağmen, bunun şakalaşma
anında kendisi tarafından çizilerek arkadaşına verildiğini, daha sonra arkadaşı
ile arasının açıldığını ve arkadaşının kötü niyetle bu yola başvurduğunu ,
imzayı kabul etmediğini itiraz yoluyla iddia etmiştir.''

Sorular:

1- Borçlunun elinden çıktığı ihtilafsız olan (Kuş) şekli imza sayılabilir mi? Ve
bu anlamda borçluyu bono kapsamıyla bağlar mı? BK.14/1, BK.23, 24, 2525 sayılı
soyadı kanunun 2. maddesi, HUMK.297, 308, 313, İİK.68. maddeler kapsamıyla
değerlendirildiğinde durum nasıl sonuçlanır?
2- Bono' da damga pulunun olmaması bu olaya etki eder mi?
3- (A)' nın açacağı Menfi Tespit davasında, arkadaşına şakalaşma anında bono'yu
verdiğini (şahit ifadesi ile) ispatlayabilir mi? Senet' e senet kuralının
(HUMK.288) bu olayda uygulanabilirliği düşünülebilir mi?

Konu hakkında akademik çalışması olan meslektaşlarımın düşünce ve yardımlarını
rica ederim.

Selam ve saygılarımla..

Av. Mehmet Saim Tikici

Cevaplar da duruyor:

http://groups.yahoo.com/group/hukuk/message/3371
(Sayın Deryal'ın yorumu: Çok harika bir uygulama problemi ve çok nefis bir akademik tartışma
konusu...)

http://groups.yahoo.com/group/hukuk/message/3374
(Sayın Zeynep Hacıalioğlu demişki : "Bu konu ve sanal ortamdaki aldatmanın boşanma nedeni olup olmayacağı ya da boşanma nedenine nasıl dönüştürüleceği şeklindeki konu, zihin jimnastiği yaptırması sebebiyle, mail grubunun en gözde soruları olarak hep hatırımda kalacak." Hakikaten kaldı zihnimizde..)

http://groups.yahoo.com/group/hukuk/message/3394
http://groups.yahoo.com/group/hukuk/message/3421
http://groups.yahoo.com/group/hukuk/message/3426
http://groups.yahoo.com/group/hukuk/message/3432
http://groups.yahoo.com/group/hukuk/message/3435
http://groups.yahoo.com/group/hukuk/message/3436

Old 10-02-2007, 01:38   #9
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
DMO tarafından tahsis edilmeyen daktilo ile yapılan yargılama bozmayı gerektirir


Yukarıdaki örnek, NOSTALJİ nin barındırdığı tüm harflerin hakkını vermeye yetiyor!
Old 10-02-2007, 01:53   #10
Admin

 
Varsayılan

Hukukla ilgili özlü sözler sayfası:

http://www.turkhukuksitesi.com/images/eski/ozlu1.jpg

THS'nin en fazla "çalınan" sayfası. THS'den sonra açılan hemen her hukuk sitesi ve avukat meslektaşların sitesinde bu sayfanın bir kopyası belirdi. Sayfanın tamamını almayanlar ise içinden seçtikleri ve beğendikleri bir iki sözü anasayfalarında yayınladılar.

En çok kopyalanan, eee, beğenilen sözler sırasıyla:
1. "GÖREVİMİZİ YAPARKEN KİMSEYE, NE MÜVEKKİLE, NE HAKİME HELE NE DE İKTİDARA TABİYİZ. BİZİM AŞAĞIMIZDAKİ KİŞİLERİN VARLIĞI İDDİASINDA DEĞİLİZ FAKAT HİÇBİR HİYERARŞİK ÜST DE
TANIMIYORUZ. EN KIDEMSİZİN EN KIDEMLİDEN VEYA İSİM YAPMIŞ OLANDAN FARKI YOKTUR. AVUKATLAR ESİR KULLANMADILAR FAKAT EFENDİLERİ DE OLMADI" MOLIERAC
2. "Bırakın adalet yerini bulsun isterse kıyamet kopsun"
3. Ne zülum, ne merhamet, yalnızca adalet.

Özellikle birinci sıradaki "GÖREVİMİZİ YAPARKEN KİMSEYE TABİ DEĞİLİZ" sözü açılan her avukat sitesinin adeta resmi sloganı haline geldi. THS'nin yenilendiği zamanlardan birinde bu özlü sözler sayfamızı yenilerken, bu söz yanlışlıkla 'Montesquieu' tarafından söylenmiş gibi sayfaya yansıdı (ekran görüntüsü de öyle) ve 1.5 sene kadar bu sayfa bu yanlış haliyle yayınlandı. Ve o dönemde kurulan tüm avukat bürosu sitelerinde de bu söz aynı yanlış haliyle yani "Montesquieu"'e ithafen yazılmıştır. O dönemde bir avukat meslektaşın sitesine girdiğimde sözü Montesquieu mu yoksa Molierac'a mı atfettiğine bakıp sözü THS'den ne zaman aldığını bularak, sitesinin kuruluş yılını kestirebiliyordum.

En sonunda bu sayfa o kadar çok kopyalandı ve internette yayıldı ki, ben siteden toptan kaldırdım..
Old 10-02-2007, 03:00   #11
Cest la vie

 
Varsayılan

Bir garip oldum gercekten.. Hatirlattiginiz icin cok tesekkurler!

"Sanal Mahkeme" kavramini da ilk THS'den duymustum. Sanirim o alanda, gecenlerde site lokalinde yayinlanan su olay vardi. Cunku o konuyu okuyunca direkt eskiye donmustum-umarim yanlis cagrisim degildir.
O zamanlar henuz birinci ya da ikinci siniftim, bu olayin aklimi iyice allak bullak ettigini ve bunun sonucu olarak hocalarimin basini cok agrittigimi hatirliyorum.
Sanki bir olay daha vardi ama onun icerigini hatirlayamiyorum.

Bir de turkhukuksitesi.com uzantili mail adresleri alma imkanimiz vardi. Itiraf etmeliyim ki, sonradan o adresimin kullanici adini bile unuttum ki sifresini hatirlar miyim diye ugrasmiyorum bile. Ama icinde 'hukuk' gecen ilk mail adresim oldugu icin, yeni ogrenciligin verdigi bir heyecanla acayip gurur duyar, onemli yazismalarimi o adresle yapardim. (Hos o zamanlar 'onemli' ne yazismam olabilirdi, ya da 'onemli yazisma yapabileceklerim' internet kullaniyor muydu tartisilir ama olsun. Iyi hava olmustu biz ogrencilere )
Old 10-02-2007, 11:45   #13
Admin

 
Varsayılan

Yukarıda linkler bölümünde Yargıtay'ın sayfalarının kuruluş safhasından bahsetmiştim.. Devam edelim:

Yıl 2002, Yargıtay'ımız internet sitesinde "kontörle içtihat pazarlamaya" başlıyor! Yıllardır, kamu kuruluşlarının internet ortamına geçip, bilgi paylaşmaya başlamasını bekleyen ve yayın felsefelerini hep bu amaç üzerine kuran THS, bilginin bizzat Yargıtay tarafından parayla satılmaya başlaması üzerine şok oluyor.

Yargıtay önce bir vakıf kuruyor, sonra tüm içtihat veri tabanını internet ortamına geçirip vakfa devrediyor. Vakıf da bir Anonim Şirketle anlaşıp bu içtihatları kontür kartları ile pazarlamaya başlıyor. Örneğin 100 kontürlük bir kart alıp, veri tabanından 100 karar çıkartabiliyorsunuz. Bu duruma en çok avukatların (dolayısıyla Baroların) tepki göstereceği düşünüldüğünden, akıllıca bir strateji ile Barolara kontür satışında bayilik ve kar ortaklığı teklif ediliyor. Ve bazı barolarımız da kabul ediyor.

Bu olay Türk Hukuk Sitesi tarihinde sitenin belki de en çok tepki gösterdiği olaydır diyebilirim. Taa ki bu içtihat satışı bitinceye kadar ana sayfada protesto yazısı yayınlamıştık.

O dönemdeki protesto yazılarımızdan seçmeler:

Alıntı:
Değerli Meslektaşlarım,

Bildiğiniz üzere Yargıtayımız kurduğu bir Vakıf aracılığıyla ve bu vakfın işbirliği yaptığı bir Anonim Şirket vasıtası ile içtihat veritabanını ve karar sorgulama hizmetlerini "ticari" hale dönüştürerek, bu kamu varlığını ve hizmetini paralı hale getirdi.

Bu haberin duyulmasını takiben yurt çapında pek çok hukukçu meslektaşımız bu girişime karşı olduklarını ve olayın gelişimini endişe ve kaygı ile izlediklerini ifade etmişlerdir. Bu endişelere katılmamak mümkün değildir. Yargının en yüksek ve yüce makamı olan Yargıtay'ımızın, ülkemizin en öncelikli sorunlarından biri olan adalet sistemini düzeltecek ve geliştirecek en yüksek makamlardan biri olduğu ve yerel mahkeme kararlarını incelemenin ötesinde, bu ülkenin adalet sistemini geliştirme ödevini üstlendiği tartışmasızdır. Bu ülkenin her yerinde en zor şartlarda görev yapmaya çalışan Savcıların, Hakimlerin, Avukatların, Noterlerin, Bürokratların, tüm hukukçuların ve hatta ülke vatandaşlarının Yargıtay içtihatlarına en hızlı ve kolay şekilde erişimini sağlamak bu ülkenin adalet sistemine sonsuz yararlar sağlayacak ve netice olarak ülkemizin hukuk sisteminin kalitesini arttırır ve vatandaşların hukuk bilincini yükseltirken, bu bağlamda Yargıtay'ın da iş yükünü tarifsiz şekilde hafifletecektir.

Hal böyle iken, Yargıtay'ın kurduğu bir vakıf aracılığı ile yılların birikimi olan bu içtihat veritabanından faydalanmak ve Yargıtay'da görülen davanın sonuçlarını öğrenmek isteyenlerin karşısına milyarlarla ifade edilen fiyatlarla ve "promosyonlu", "kontörlü" kampanyalarla ticari hizmetler sunmasını büyük şaşkınlık ve endişe ile izlemekteyiz.

Yargıtay'ımızın bu teknolojik imkanları ancak ek mali külfetlerle herkese sunabildiği ve kısıtlı bütçesi nedeniyle bu hizmetleri sunabilmek için hizmetlerden yararlanacakların maddi katkısına ihtiyaç duyduğu savunulabilir ve bu görüş büyük ölçüde de haklıdır. Ancak bu hizmetlerin "karşılığının" bir hukukçunun, hukuk kurumunun, yüce bir makamın "mahçubiyeti" ile istenmesi başka birşey, "ticari kar" gayesi güderek, Anonim Şirketler vasıtası ile, milyarlarla ifade edilen fiyatlarla, kampanyalarla, promosyonlarla, KONTÜR kartları ile satılması çok başka birşeydir.

Yüce Yargıtay'ımıza yakışan bu yanlıştan biran önce dönerek, adalet mekanizmasının gelişmesi ve ülkemizde hukuk bilincinin yerleşmesi için en büyük katkıyı yapacak bu hizmetleri, "ticari kar" hedeflemeden, mutlaka gerekiyorsa sadece hizmetin karşılığının alınması suretiyle ve en önemlisi bu ülkenin hukukçularını endişe, şaşkınlık ve kaygıya sevketmeden, bir yargı organından beklenen üslup ve formatta tüm halkımıza sunmasıdır. Bu hizmetin sunulması "Kamu Kurumu" kimliğiyle hareket eden Yargıtay'ımızın yasalardan kaynaklanan görevi iken, hizmetten yararlanmak da tüm vergi mükelleflerinin de doğal, hukuki ve etik hakkıdır.

İdealist ve duyarlı tüm Türk Hukukçuları bu görevin yerine getirileceği ümidi ve inancıyla beklemektedir. Tüm hukukçu meslektaşlarımızı ve konuyla ilgili herkesi bu konuda gerekli duyarlılığı göstermeye ve konu hakkında yapabileceklerini yapmaya, seslerini duyurmaya davet ediyoruz. Daha çağdaş, ticari kaygılardan uzak, geleceğe güvenle bakan, ideal bir hukuk sistemi için..

Türk Hukuk Sitesi


Mizah (Kara) Yazımız:
Alıntı:
Yargıtay Vakfının Kontürlü İçtihat Projesinin Kârını Katlayacak Teklifler:


Türk Telekom'un "Sahibinden İnternet" sloganı kontürlü içtihat projesine uyarlansın. Projenin sloganı "Sahibinden İçtihat" olsun.

Onama ve Bozma ilamlarının tebliğinden derhal vazgeçilerek, inceleme sonucu taraflara sadece telefonla ve tek kelime ile bildirilsin. Böylece davanın tarafı kisvesine bürünen bedavacıların içtihatlara kontürsüz erişimi engellensin.

Duruşma gününü bildirir tebligatlarının altına bir satır reklamı alanı açılarak, içtihat kontür kampanya ve promosyonları duyurulsun, hedef kitle tam 12'den vurulsun.

Mahkemelere sunulan Delil Listesinde Kontür sayısının gösterilmesi zorunlu olsun.
Değişik tüketici gruplarına müşteri profillerine uygun özel kontür paketleri oluşturulsun: Öğrenci Yurtlarında "Yürüyüş ve Gösteri Kanununa muhalefet içtihatları", Sınır Kapılarında "Vatandaşlık Mevzuatı" paketi, İlköğretim okulları kantinlerinde boyama kitabı şeklinde "Çocuk Mahkemeleri Toplu İçtihatları" paketi satılsın.

Türk Ceza Kanunundaki cinsel içerikli ve yoğun şiddet içeren suçlarla ilgili içtihatlar ayrı pakette toplanıp "Kırmızı Noktalı Kontür" kartıyla ve sadece 18 yaşından büyüklere satılsın.

Avukatların Mahkemeye içtihat sunması yasaklansın. İçtihat sunmak isteyen taraflar sunacakları içtihat kadar kontür alsın, içtihatlar Vakıf tarafından dosyaya gönderilsin.

Müşteri beklentileri ve pazarın durumu iyi takip edilerek güne uygun çözümler ve fiyat politikaları uygulansın. Örneğin ülkenin ekonomik durumunun bozulduğu bugünlerde hemen İcra-İflas İçtihatları Paketinin kontür ücretlerine zam yapılarak gelir arttırılsın.

Kontürlü mevzuat satışında "Devamlı müşteri" sistemi getirilsin. Sıkça mahkemelik olanlara kontür alımlarında özel indirimler yapılsın.

Kontür kartlarını YAYSAT bayileri de satsın. Kartlar, gazetelerle anlaşılıp 12 parçalı Arcapol yemek takımı ile birlikte sertifika karşılığı da verilerek geniş halk kitlelerine ulaşılsın.

Zahmetsiz kontür yüklemek için 900'lü telefonlar açılsın. 0 900 ICT-IHAT numarasını çeviren dakikası 4.500.000+KDV ödeyip hemen kontür alabilsin.

Resmi Dairelere işi düşenlere Adaleti Güçlendirme Vakfı bağış makbuzunun yanında Yargıtay İçtihat Kontürleri de zorunlu olarak satılsın, Sabıka kağıdı için 5, Dava açma için 10, Temyiz İncelemesi için 15 kontür alınması zorunlu olsun.

Kontür kartlarında promosyonlara devam edilsin: Kartlar, Öğrenci, Er-Erbaş ve Yeşil Kart sahiplerine %50 indirimli olsun, 1 Kanun alana 2 Yönetmelik, 5 Genelge, 10 içyazışma, 20 imzasız mektup, 1 tarak bedava verilsin.

Satış için seyyar dağıtım ağı kurulsun: Polis, Cumhuriyet Savcılıklarının tebligatlarını yaparken, sanık ve müdahillere iddianame ile ilgili konudaki kontür kartlarını da hemen makbuz karşılığı ulaştırsın. Pazarlamayı yapan memurlara komisyon verilmesi meselesi düşünülsün.

TBMM'nin de bir vakıf kurması için telkinde bulunulsun. Bu vakıfla anlaşıp, Meclisde yasalaşan mevzuatın Resmi Gazete'de yayınlanması yerine, bu iki vakıf kanalıyla kontur ile dağıtımı yapılsın. Kontürü biten yeni yasaları öğrenemesin, onlara oh olsun!

Maliye Bakanlığının verdiği "Vergi Kimlik numarası" gibi, Adalet Bakanlığı da "Adli müşteri kontür numarası" versin. Müşteri no'su olmayan kontür almamış kayıt dışı bedavacılar dava açamasın, 155 Polis İmdat'ı arayamasın.

Mahkeme dosyalarını basan Cezaevi Matbaası ile anlaşılsın, kontür kartları da cezaevlerinde basılsın. Matbaada çalışacak mahkumlara suçları ile ilgili içtihatlar kontürsüz bedava verilip, işverimi ve üretim arttırılsın.

Çabuk davranılsın, www.adlikontur.com ve www.jetonluictihat.com.tr adresi başkaları almadan satın alınsın.

Kontür kartları çabuk bozulduğundan, belediyenin AK-BİL cihazı örnek alınsın, Akıllı-İçtihat, AK-İÇ uygulamasına geçilsin, giderler düşürülsün. AK-İÇ'ler meşrubat makinelerinde de geçsin, kola alana 3 içtihat bedava olsun.

Athena grubu ile anlaşılsın. 2002 Dünya Cezaevleri Arası Basketbol Şampiyonasına sponsor olunsun, "12 Dev Adam" Şarkısı Kontürlü İçtihat Projesine uyarlatılsın, hedef kitle can damarından yakalansın.

Acilen bir reklam filmi çevirilip Cem Yılmaz, Beyaz, Yılmaz Erdoğan ve diğer bütün ünlü komedyenlere rol verilsin. Böylece başarılı bir reklam kampanyası yaparken, bu girişimin de onların diline düşmesi engellenip bir taşla iki kuş vurulsun.

"Bizbize İçtihat" abonelik servisi kurulsun. Aboneler arası görülen davalarda içtihat kontürleri indirimli olsun.

Maliye Bakanlığına haber verilsin, alt mahkeme hakimlerine lojman yardımı ile birlikte içtihat kontür yardımı da verilsin. Hakimlerin kademe ilerlemesi ve tayinlerinde kullandıkları kontürleri de dikkate alınsın.

Hakim stajyerlerine içtihatlar kontürsüz verilsin ama stajı bitirdikten sonra istifa edip öğrendikleri içtihatlarla avukatlık yapmaya kalkışmasınlar diye zorunlu hizmet ve ağır cezai şartlar içeren sözleşmeler imzalatılsın.

Hemen bir içtihat oluşturulup, içtihatlar da Fikir ve Sanat Eserleri Kanununa göre "fikir eseri" kapsamına alınsın. İçtihatların telif hakkı Kontürlü İçtihatın fikir babası Yargıtay Vakfına verilsin. Böylece "kontürlü içtihat" girişimin başka ticari teşebbüslerce kopyalanması engellensin, vakıfla "eser kullanım sözleşmesi" imzalamadan kimse hiçbir içtihatı okuyamasın, göremesin, öğrenemesin.

Hukuk kitapları yazarlarına ihtarname keşide edilsin. Kitaplarında izinsiz kullandıkları içtihatlar için geçmişe dönük ecri-misil ve müdahalenin meni talep edilsin.

Hukuk fakülteleri uyarılsın. Eğitim bahanesi ile bir dolu öğrenciye abone olmadan kontürsüz içtihat ve mevzuat okutmaları kontrol altına alınsın. İzlettikleri maç, pardon mevzuat, başına para ödemek istemeyen Fakülteler sezonluk "Mevzuat Toplu Gösterim Aboneliği" sistemine girmek zorunda kalsınlar. Sezonlar Adli yıla göre ayarlansın, küçülen pazar ve düşen satışlar dikkate alınarak Adli Tatilde kontür fiyatlarında indirim yapılsın.

Adliyelere "Kontür Ağacı" asılsın. Yeterince kontür satın alan avukatların resimleri "kırmızı elma"nın içine yerleştirilip ödüllendirilsin, az kontür alanlar yeşil elmanın içinde ibreti alem için teşhir edilsin.

Adliye girişlerinde herkese mevcut kontürünü gösterir yaka kartları takılması zorunlu olsun. Herkes herkesin kontürünü bilsin ona göre davransın.

0 800'lü ücretsiz danışma hattı açılsın, arayan vatandaşlara avukatlarının kontürleri söylensin. Vatandaş seçeceği avukatın kontürünü bilsin, ona göre seçsin, kontürsüz avukatlar aç kalsın.

Bankalarla anlaşarak İçtihat Kontür Bonus Kredi Kartı çıkarılsın. Kredi kartını daha fazla kullanan daha fazla bonus kazansın. Çok bonusu olana "Adliyede Ücretsiz park yeri", "Koridordaki bankta isme tahsisli oturma yeri","Harçsız Tashihi Karar", "Duruşma listesinde ilk sırada yer alma" gibi bonus hediyeleri verilsin. En iyi müşterilere limitsiz İçtihat GOLD Card verilsin.

"Özel Abone" uygulamasına geçilsin. Özel abonelerin okudukları içtihatlar bilgi bankasından silinsin, başkalarına okutulmasın, böylece o içtihatı sadece parasını veren özel aboneler bilsin.

Mahkemelerin herkese açık olması engellensin. Mahkeme yayınları tek elde toplanarak havuz sistemi oluşturup ihaleyle bir televizyon kanalına satılsın, önüne gelenin hayrat misali bedava duruşma izlemesi engellensin. Avukatlara duruşmadan sonra duruşma zabtı verilmesin, yayıncı kuruluştan 5 dakikalık görüntü izleme hakkı satılsın.

Vakıf, içtihat ve mevzuat satışı ile yetinmesin. Adaletle ilgili kelimelerin marka tescili yapılarak, gelirleri arttıracak, Mahkemeler'e turistik günü birlik turlar, Adli Kartpostallar ve yargı hediyelik eşyaları gibi aktivitelere başlansın.

Kontür işi tutarsa benzer sektörlere el atılsın. YARGI-CELL GSM şebekesi oluşturulsun, kontür satma işinde elde edilen tecrübe bu alanda da değerlendirilsin.

Kontür işinden çok para kazanılsın böylece bir ilk daha gerçekleştirilsin, Yargıtay Kurumlar Vergisinde en çok vergi ödeyenler listesinde başa oynasın ama yanlış anlaşılabilir diye borsaya hisse senedi arz edilmesin.

Bu dahiyane girişim yabancı yargı organlarına da haber verilsin. Bugüne kadar yabancı yüksek Mahkemelerin niye içtihatları kontürle satmadıkları sorulsun, gerekirse geniş satış ve dağıtım ağımız onlara açılarak, bu girişime katılmaları sağlansın, dünyada tek olunmasın.

"Yurtdışı İçtihat Fonu" oluşturulsun, yurtdışına çıkan Türklerden 50 dolar alınıp karşılığında gidecekleri ülkenin içtihatı satılsın, böylece yabancı ellere bilgisiz gitmeleri önlensin. Gerekirse herkesten bir 50 dolar daha alınıp, gidip de geri gelmeyen çoğunluğun neden geri gelmediği araştırılsın. Araştırma sonuçlarının gizli kalmasında kullanılmak üzere gerekirse bir 150 dolar daha alınsın.

İdealizm gibi garip bahanelerle binlerce içtihatı tek başına, büyük emeklerle herkese ücretsiz sunan www.adalet.org haksız rekabetten Rekabet Kuruluna şikayet edilsin. Böylece bu site kapatılarak kontürlü içtihatta tekel oluşturulsun.

Güzel güzel ticaret yapmak varken, ticari hiçbir amacı olmayan ücretsiz hukuk siteleri açıp, Türk Hukukunu geliştirmek için senelerdir yoğun emek harcayan idealist hukukçular "akli dengeleri bozuk" gerekçesiyle vesayet altına alınsın, Vakıf vasi olsun, böylece bu sitelerin de denetimi ele geçirilerek, rekabet engellensin, kontür satışları katlansın.

İyi kazançlar..
Türk Hukuk Sitesi Site Yöneticisi
Old 10-02-2007, 12:10   #14
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Alıntı:
DMO tarafından tahsis edilmeyen daktilo ile yapılan yargılama bozmayı gerektirir

Bu cümle kararın gerekçesi mi yoksa bu cümlenin gerekçesi de var mı?

Yargıtay'ın bu yönde bir bozma kararının olduğuna inanmak istemiyorum. Mutlaka vardır ama ben nedense inanmak istemiyorum, keşke hiç okumamış olsaydım.
Old 10-02-2007, 12:16   #15
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Bu kararın bahsi sayın Admin'in 5.numaralı mesajında verdiği linkte geçiyor.

Neden inanmak istemiyorsunuz ki sayın Dikici Hayal meyal yakın geçmişteki bir tartışmayı anımsıyorum; yanılmıyorsam (ödenek , dolayısıyla malzeme/kağıt yokluğundan) avukatlara duruşma zaptı verilmiyordu, oysa Mahkemenin kullandığı bilgisayar , bulunduğu ilin baro amblemini taşıyordu ve avukatlar ayaklanmışlardı. Bu da bir sonraki perde olmuş demek ki. Son adımıysa uyap.

Ama bu ilk karar, tekerleğin icadından bugüne gibi duruyor sahiden


Saygılarımla...
Old 10-02-2007, 12:22   #16
A.Turan

 
Varsayılan

Son adımıysa UYAP diyerek neyi kast ettiniz sayın Şehper açar mısınız? Malum uyap denince ben çok müteyakkız oluyorum
Old 10-02-2007, 12:42   #17
Admin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Ahu
"Sanal Mahkeme" kavramini da ilk THS'den duymustum. Sanirim o alanda, gecenlerde site lokalinde yayinlanan su olay vardi. Cunku o konuyu okuyunca direkt eskiye donmustum-umarim yanlis cagrisim degildir.
"Sanal Mahkeme" terimini ilk kullanan (icat eden?) Türk Hukuk Sitesidir. Aslında Sanal Mahkeme başlığı altında açtığımız sayfa çok basit bir sayfaydı. İçinde 4 tane enteresan olay ve sonunda "kimi haklı buluyorsunuz" anketi vardı ve ziyaretçiler olayları okuyor ve oy kullanıyordu. Ve evet o olaylardan biri, sizin verdiğiniz linkte anlatılan olaydı. Sonunda katilin (cezalandırılması gereken kişinin) kim olduğunu soruluyordu. Diğer davalarımız idam cezası davası, bir iş kazasında eli kopan bir işçi için hükmedilecek maddi tazminatın ne kadar olması gerektiğini soran bir dava ile internetin denetimine ilişkin bir davaydı.

Sanal Mahkeme sayfaları ciddi sayfalar değildi. Sadece o dönemde site ziyaretçilerinin çoğunluğu hukukçu olmayan ziyaretçiler olduğundan onların da sitede hoşça vakit geçirmesi ve biraz da hukukun temel kavramlarına giriş yapmaları için hazırlanmışlardı.

Ancak oldukça ünlü oldular. THS Sanal Mahkemesi ile ilgili sayısız gazete/dergi haberi yapıldı. O dönemde başka bir büyük hukuk sitesinin sahibi olan bir meslektaşımız birgün ziyaretime gelip, "Sanal Mahkeme" temalı TV'de bir yarışma programı yapmak istediğini, ismin kullanılmasına benim bir itirazım olup olmayacağını sormuştu. Kendisine benim itiraz olmayacağını söyledim, ancak sanırım program da hiç yapılmadı.
Old 10-02-2007, 12:44   #18
A.Turan

 
Varsayılan

Sayın Admin tekrar ve gene teşekkürler. Bu nostalji gerçekten çok hoş oldu.
Old 10-02-2007, 12:46   #19
Admin

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Turan
Sayın Admin tekrar ve gene teşekkürler. Bu nostalji gerçekten çok hoş oldu.
Sayın Turan, siz de eski üyelerimizdensiniz, aklınıza gelenleri paylaşabilirsiniz. Ben herşeyi hatırlayamıyorum..
Old 10-02-2007, 12:47   #20
duygutekay

 
Varsayılan

Siteniz kurulduğu sene ben 1.sınıf öğrencisiydim ve ilk üyesi olduğum hukuk sitesi THS'dir. Eğitim hayatımda cok faydalanmıştım. Hala da faydalanıyorum. 10 sene dile kolay. İnanıyorum ki daha 10 seneleri hep beraber göreceğiz.
Emeği geçen herkesi tebrik ediyorum.


Av.Duygu Tekay
Old 10-02-2007, 12:50   #21
Admin

 
Varsayılan

Sayın Av.Duygu Tekay,
Alıntı:
Yazan duygutekay
Siteniz kurulduğu sene ben 1.sınıf öğrencisiydim ve ilk üyesi olduğum hukuk sitesi THS'dir. Eğitim hayatımda cok faydalanmıştım. Hala da faydalanıyorum. 10 sene dile kolay. İnanıyorum ki daha 10 seneleri hep beraber görüreceğiz.
Emeği geçen herkesi tebrik ediyorum.
Av.Duygu Tekay
Çok teşekkürler ama bu kadar eskiden beri THS'yi takip edip, sitemizdeki ilk mesajınızın da bu mesaj olduğuna inanamıyorum!

Sizi mesajlarınızla daha çok aramızda görmek isteriz..
Old 10-02-2007, 12:52   #22
duygutekay

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Admin
Sayın Av.Duygu Tekay,

Çok teşekkürler ama bu kadar eskiden beri THS'yi takip edip, sitemizdeki ilk mesajınızın da bu mesaj olduğuna inanamıyorum!

Sizi mesajlarınızla daha çok aramızda görmek isteriz..

Sayın Admin; kısmet bugüne imiş.
Nostaljik olan sayfaları bakarken bilgisayar lab.'larında ki araştırma yaptığım anlar aklıma geldi. Fakültemizin lab.'ı yoktu muhendisliklerinki ni kullanırdım.
Old 10-02-2007, 12:54   #23
A.Turan

 
Varsayılan

Bu siteye üye olduğumda beni en çok heyecanlandıran konulardan biri "Adliyelirin dizaynı iç mimarisi" şeklinde bir konu idi. Ben de mübaşirlerin otobüs garlarındaki çıgırtkanlar gibi ( halen de öyle ya) bağırmasından çok rahatsızlık duyarım. Bu konuya bir el atılmasını önermiştim. Çok güzel hoş öneriler gelmişti. Hatta bu konuyu yeniden gündeme getirmeyi düşünüyorum..
Old 13-02-2007, 03:12   #25
Av. Adil Giray ÇELİK

 
Varsayılan Mart 2002 den mart 2007 ye

Sn Admin;

Nezaket gösterip Mart 2002 de forum alanlarının kurulduğunu bildirip davet ettiniz. (Önceden eloktronik posta grubunda yazışılmakda idi.) Kaçıncı üyeyim bilemedim.

İki inatçı keçinin bir köprüde buluşması gibi yıllar boyu sadece bir konuda anlaşamadık.

KİMLİK BİLDİRMEYENLERİN DRAMATİK ANALİZİ

Bu konuda biliyorsunuz inadım inat. Görüşümün ısrarlı savunucusuyum...

Ama geçen zamanda konuya ilişkin değerlendirmelerinize kısmen katılır oldum. (eee yeter yaşlandık artık...)
Old 13-02-2007, 08:58   #26
nfb

 
Varsayılan

Alıntı:
(eee yeter yaşlandık artık...)
Kişi kendini bilmek gibi irfan olmazmış..
Old 13-02-2007, 10:46   #27
A.Turan

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av. Adil Giray ÇELİK
Sn Admin;

Nezaket gösterip Mart 2002 de forum alanlarının kurulduğunu bildirip davet ettiniz. (Önceden eloktronik posta grubunda yazışılmakda idi.) Kaçıncı üyeyim bilemedim.

İki inatçı keçinin bir köprüde buluşması gibi yıllar boyu sadece bir konuda anlaşamadık.

KİMLİK BİLDİRMEYENLERİN DRAMATİK ANALİZİ

Bu konuda biliyorsunuz inadım inat. Görüşümün ısrarlı savunucusuyum...

Ama geçen zamanda konuya ilişkin değerlendirmelerinize kısmen katılır oldum. (eee yeter yaşlandık artık...)

Zaman her derdin ilacı imiş
Old 13-02-2007, 11:48   #28
Admin

 
Varsayılan

Sayın Çelik,

Siz bu forumun en eski üyelerindensiniz. Foruma kaydolan 24. üyesiniz. Bu forumdan önce kullandığımız bir forum daha vardı ancak sanırım orada siz üye değildiniz, o dönemde THS'yi email grubu aracılığıyla takip ediyordunuz.

KİMLİK BİLDİRMEYENLERİN DRAMATİK ANALİZİ isimli konuyu bana hatırlatmanız gerekmiyor, zaten hiç aklımdan çıkmıyor! Ancak yeni üyelerimize hatırlatmak açısından linkini vereyim:
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=1132

Bu konuda görüşlerinizin kısmen de olsa değişmesine sevindim açıkçası, çünkü benim görüşlerim hiç değişmedi. Sanırım ben daha inatçı çıktım, bu gidişle köprüden yuvarlanan da ben olacağım herhalde.

Ancak üyelerimize isimleri açık yazışma zorunluluğu getirmesek dahi, zaman içinde üye kayıt prosedürümüzü sıkılaştırmakla, yeni üye kayıtlarında TC kimlik numarası sormakla, yeni üye kabul ederken son derece seçici olmakla, üye başvurularından kimlik bilgilerini tek tek kontrol etmekle bir noktada sizin arzuladığınız yere geldiğimizi düşünüyorum. Evet bugün üyelerimiz halen isimlerini diğer üyelerden gizleyerek sitede yazışabilmektedir ancak mükerrer üyeliklerin takibi, istenmeyen üyelerin siteden uzak tutulması, üyelerin doğru kimlik bilgilerini verdiklerinin teyidi vs. konularında THS internet teamüllerine göre inanılmaz yüksek standartlara sahiptir ve üye veritabanı bir internet sitesinden beklenmeyecek kadar doğru, tutarlı ve günceldir.

Sitemizin üyelerinin çoğu bu durumdan haberdar olmayabilir, ancak bu sitede kuralları kasıtlı ihlal edenler, "beni siteden uzaklaştırsalar ne olacak, nasıl olsa yeni bir kayıt açar girerim" diyenler, "beni 11.000 üye arasında kim farkedecek" diye düşünenler, bunu yapamadıklarını farkettikleri zaman THS'ne üye olarak kabul edilmenin diğer internet sitelerinden ne kadar farklı ve ayrıcalıklı olduğunu anlamaktadırlar, ancak çoğu kez onlar için artık çok geç olmaktadır. Bu açıdan, sitemizde üyelerimizin isimlerini diğer üyelerden gizleyebilmesinin, site standartlarına ve kalitesine hiçbir olumsuz etkisi olmadığını düşünüyorum. Hala..
Old 13-02-2007, 13:11   #29
Av. Şehper Ferda DEMİREL

 
Varsayılan

Alıntı:
Arz olunan nedenle foruma kayıt sırasında detaylı bilgiler istenmesinin forumun kalitesini arttıracağı görüşü de pek doğru olamaz, zira girilen bilgilerin doğruluğu hiçbir zaman kontrol edilemez. Burada "Av. Mehmet S. Tikici" ismiyle yazan değerli üyemizin gerçekten "Av. Mehmet S. Tikici" olduğunu eğer kendisini bizzat tanımıyorsak bilmemiz ve buradaki mesajların ondan sadır olduğunu varsaymamamız olası değildir. "Av. Mehmet S. Tikici" kaydı aslında bu meslektaşımızın haberi bile yokken bir başkası tarafından yaratılan ve kullanılan bir üye kaydı olabileceği gibi, bu "nick" aslında Savcı Murat Özgüven'in internet nick'i de olabilir. Hatta Türkiye'de "Av. Mehmet S. Tikici" diye bir avukat olup olmadığını araştırmak bile başlı başına bir sorundur, gerçekte bu isimle bir avukat olmayabilir bile. Görüldüğü üzere "güvenli ve aleni kimlik" istemi medya internet olunca temeli çok sağlam olamayacak tatlı bir hayaldan öteye pek gidememektedir.


Sayın Admin,

http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=1132 linkindeki 9 numaralı mesajınızdan alıntıdır

Konumuz THS ve zaman tüneli idi değil mi? Başka söze ne hacet. Harika bir "nostalji" örneği !
Old 13-02-2007, 13:26   #30
Admin

 
Varsayılan

Nostaljiye devam:

THS'nin en fazla hem "başıboş" hem de "boş" kaldığı zaman 21.Mayıs.2003 - 18.Haziran.2003 arasındaki 29 günlük süredir. Bu tarihler arasında Türkiye'nin internet çıkışı denizaltındaki bir kablonun kopması sonucu tabiri caizse felç olmuştu:
http://www.turkhukuksitesi.com/showthread.php?t=2504

Ve sitemiz de Amerika'daki sunucularda barındırıldığı için Türkiye'den THS'ye bağlanmak neredeyse imkansız hale gelmişti. Site ziyaretçilerimizin %99.9'u doğal olarak siteye Türkiye'den bağlandığından, site trafiği bir anda dibe vurdu ve THS Sahra Çölü kadar boş kaldı. İşin daha da enteresan tarafı bu dönemde ben de siteye bağlanamadığımdan, site boş kalmanın ötesinde bir de başıboş kaldı. O dönemde değil siteye bağlanmak, site sunucularından 5-6 satırlık bir epostayı alabilmek için bile saatlerce uğraştığımı bilirim ve o günden beri Sevgili Türk Telekom'a karşı derin bir "sevgi" beslerim. Nitekim sevgim THS içindeki psikolojisi bozuk admin mesajlarına da sanırım yoğunca yansımaktadır.

Daha sonra da benzer olaylar nedeniyle (tabii ki yine Türk Telekom'a teşekkürlerimizle!), THS'ye bağlantının imkansız olduğu zamanlar oldu ama bu 29 günlük süre en azından benim için asla unutulmayacak bir zaman dilimiydi.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 
Konu Araçları Konu İçinde Arama
Konu İçinde Arama:

Detaylı Arama
Konuyu Değerlendirin
Konuyu Değerlendirin:

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Türk Hukuk Sitesi 10 Yaşında.. Admin Site Haberleri 57 06-12-2016 17:16
Türk Hukuk Sitesi Hukuk Çalışma Grupları Hakkında Bilgiler Admin Hukuk Çalışma Grupları Hakkında 4 14-11-2009 11:41
Basın Ve Medyada Türk Hukuk Sitesi Av.Habibe YILMAZ KAYAR Hukuk Haberleri 47 19-10-2008 23:32
Türk Hukuk Sitesi Av. Hulusi Metin Hukuk Sohbetleri 1 08-07-2007 10:56


THS Sunucusu bu sayfayı 0,11414289 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.