Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Yerleşme niyetiyle oturma kavramı,usul ekonomisi

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 02-11-2009, 14:24   #1
SOFTWARE

 
Varsayılan Yerleşme niyetiyle oturma kavramı,usul ekonomisi

Merhaba,
Müvekkil evliliklerinin uzun yıllardır devam ettiği Antalya ilinde boşanma davası açmıştır. Davalı ise çocuğunu da alıp döndüğü baba evi olan Giresun'da boşanma davası açmıştır. Giresun'da görülen davada müvekkil yetki itirazında bulunmuştu. Biz bu aşamada davaya vekil olarak katıldık. Yetki itirazımızda ikametgah belgelerine dayandık.Zira davacı eşin ikametgahı halen Antalya'daydı. Hakim de yerleşme niyetini ispat edebilmelerine göre bir karar vereceğini ifade edip yeni bir duruşma günü verdi.Davacının yerleşme niyetine ilişkin ıspat vasıtaları neler olabilir? Bu konuda Yargıtay kararına ihtiyacım var. Bulduğum kararlar aleyhimize.Ayrıca davacı çalışmamaktadır, ev hanımıdır. Bu arada taraflar sürekli Antalya'da yaşadıkları için davaya ilişkin deliller de(tanık vs.) Antalya'dadır. Bu konuda elinizde usul ekonomisi açısından da yetki itirazını destekleyen karar var mıdır? Teşekkürler.
Old 02-11-2009, 14:34   #3
üye31284

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan SOFTWARE
Merhaba,
Müvekkil evliliklerinin uzun yıllardır devam ettiği Antalya ilinde boşanma davası açmıştır. Davalı ise çocuğunu da alıp döndüğü baba evi olan Giresun'da boşanma davası açmıştır. Giresun'da görülen davada müvekkil yetki itirazında bulunmuştu. Biz bu aşamada davaya vekil olarak katıldık. Yetki itirazımızda ikametgah belgelerine dayandık.Zira davacı eşin ikametgahı halen Antalya'daydı. Hakim de yerleşme niyetini ispat edebilmelerine göre bir karar vereceğini ifade edip yeni bir duruşma günü verdi.Davacının yerleşme niyetine ilişkin ıspat vasıtaları neler olabilir? Bu konuda Yargıtay kararına ihtiyacım var. Bulduğum kararlar aleyhimize.Ayrıca davacı çalışmamaktadır, ev hanımıdır. Bu arada taraflar sürekli Antalya'da yaşadıkları için davaya ilişkin deliller de(tanık vs.) Antalya'dadır. Bu konuda elinizde usul ekonomisi açısından da yetki itirazını destekleyen karar var mıdır? Teşekkürler.

İkametgah yerleşim yerine bir karine oluşturur anacak aksi her türlü delille ispatlanabilir.

Burada sizin açınızdan en önemli ayrıntı SÜREKLİ KALMA AMACI ve sonrasında ne kadar süredir Giresunda olduğudur, mesela bakın:

T.C.
YARGITAY
2. HUKUK DAİRESİ
E. 2002/9447
K. 2002/10473
T. 23.9.2002

• BOŞANMA DAVASINDA YETKİLİ MAHKEME ( Eşlerden Birinin Yerleşim Yeri - İkametgahın Belirlenmesi İçin Fiilen Oturulan Yer Yanında Davacının Sürekli Oturma Amacını Belirlemek Gereği )

• YETKİLİ MAHKEME ( Boşanma Davasında/Eşlerden Birinin Yerleşim Yeri - İkametgahın Belirlenmesi İçin Fiilen Oturulan Yer Yanında Davacının Sürekli Oturma Amacını Belirlemek Gereği )

• EŞLERDEN BİRİNİN YERLEŞİM YERİ ( Boşanma Davasında Yetkili Mahkeme - İkametgahın Belirlenmesi İçin Fiilen Oturulan Yer Yanında Davacının Sürekli Oturma Amacını Belirlemek Gereği )

• YERLEŞİM YERİ ( İkametgahın Belirlenmesi İçin Fiilen Oturulan Yer Yanında Davacının Sürekli Oturma Amacını Belirlemek Gereği - Boşanma Davasında Yetkili Mahkeme )

4721/m. 19, 168, 185/3
1086/m. 9/3
1587/m. 4

ÖZET : Kişinin doğduğu yer, iş yerinin bulunduğu yer kişinin sürekli ilişkisinin bulunduğu yerler olmakla birlikte, ( ikametgah ) yerleşim yerini belirlemeye yeterli olamaz.

İkametgahın belirlenmesi için fiilen oturulan yer yanında davacının sürekli oturma amacını belirlemek gerekir.

Ne 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 168. maddesi gerekçesinde yazılanlar, ne de eşlerin ayrı "ikametgah" yerleşim yeri edinme imkanına sahip olması, kanunda "yerleşim yeri" olarak gösterilen yetkili mahkemenin "oturma yeri" mahkemesi olarak algılanmasına olanak vermemektedir.

DAVA : Taraflar arasındaki ( Boşanma ) davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen ve yukarıda tarih numarası gösterilen hüküm temyiz edilmekle evrak okunup gereği görüşülüp düşünüldü:

KARAR : Davacı kadın 19.3.2002'de bu davayı Çankırı Asliye Hukuk Mahkemesinde açmış, davalının cevap süresi içerisin de yetki itirazında bulunması üzerine, yerel mahkeme, cevapta gösterildiği üzere Antakya Asliye Hukuk Mahkemesinin yetkili olduğunu belirleyerek yetkisizlik kararı vermiştir.

Davacı 4,5 yıldır Çankırı'da oturduğundan söz ederek kararı temyiz etmektedir.

Hukuk Usulü Muhakemeleri Kanunun 9/3. maddesinde boşanma davasını inceleme yetkisinin davacının ikametgahı ( yerleşim yeri ) mahkemesine ... ait olduğunu açıklamakta olmasına karşılık 1.1.2002 tarihinde yürürlüğe giren 4721 sayılı Türk Medeni Kanununun 168. maddesi yetkili mahkemeyi "eşlerden birinin yerleşim yeri ..." mahkemesi olarak belirlemektedir. Şu halde yetkili mahkemeyi belirlemek için öncelikle eşlerin yerleşim yerinin belirlenmesi gerekmektedir.

4721 sayılı Kanunun 19. maddesi yerleşim yerinin "bir kimsenin sürekli kalmak niyetiyle oturduğu yer" olduğunu açıklamıştır. Şu halde bir yerde bulunmak, bu süre neye ulaşırsa ulaşsın o yerin yerleşim yeri olduğunu kabul etmek için yeterli olamaz. Oturmanın yanında "sürekli kalma amacının da" eklenmesi ve bunun ispatlanması gerekir. Davacı her ne kadar 4,5 yıldır Çankırı'da bulunan ağabeyinin yanına sığındığını ve orada oturduğunu ileri sürmekte ise de, bu onun kocası ile aralarında çıkan ihtilaf sebebiyle ağabeyine sığınmasından kaynaklanmaktadır. Davacının Çankırı'ya yerleşme amacı içinde olduğunu gösteren başkaca bir olgu yoktur. Ne davacının ağabeyinin 14.3.2000 tarihinde 1774 sayılı Kanuna göre muhtara verdiği beyannamede davacının isminin de bulunması, ne de mahalle muhtarının 12.4.2002 günü düzenlediği ikametgah senedi davacının yerleşmek niyetiyle Çankırı'da oturduğunu kabule elverişli değildir. Bu belge 4721 Sayılı Kanunda yer yer gösterilen "oturma yerinin" delili olabilir.

İlmi eserlerde açıklandığı üzere yerleşim yeri ( ikametgah ) bir kişiyi toplum içinde bireyselleştirmeye yarayan öğelerden biridir. Yerleşim yerinin belirlenmesinde Kişinin yaşamında ağırlık merkezini oluşturan iş ve aile ilişkilerinin toplandığı yerin belirlenmesi önem kazanır. Kişinin sürekli de olsa belirli bir yerde olan her ilişkisini, yerleşim yerine delil olarak kabul etmek doğru olmaz. Kişinin doğduğu yer, iş yerinin bulunduğu yer kişinin sürekli ilişkisinin bulunduğu yerler olmakla birlikte, ( ikametgah ) yerleşim yerini belirlemeye yeterli olamaz. ( Prof. Dr. Zevkliler, Medeni Hukuk, 5. bası, sf: 371 ve devamı; Prof. Dr. A. Ataay, Şahısla Hukuk, 1978, sf: 233; Prof. Dr. B. Köprülü, Medeni Hukuk, 1984, sf: 355 ) Şu halde ikametgahın belirlenmesi için fiilen oturulan yer yanında davacının sürekli oturma amacını belirlemek gerekir.

"Evli eşler birlikte yaşamak... zorundadır" ( TMK.185/3 ) Şu halde eşlerin yerleşme amacını birlikte oluşan iradeleri belirler. Nüfus Kanunun 4. maddesi "Her Türk Türkiye'de ikametgahının veya sonradan ikametgah edinmişse edindiği yerin nüfus memurluğuna kendisini yazdırmaya ... mecburdur" emrini taşımaktadır. Şu halde bu kanun emri ile ortaya çıkan durum, kişinin ( ikametgah ) yerleşim yerini tesbit iradesine bir karine oluşturur. Taraflar Antakya'da oturmaya başlamışlardır. Antakya'da nüfus siciline kayıtlıdırlar. Eşlerin birlikte iradesinin Antakya'da sürekli kalma yönünde olduğu bu karine ile sabittir. Aksini kabule elverişli bir delil ortaya konmadıkça bu karineye itibar ile karar oluşturulmalıdır. Ne 4721 sayılı Türk Medeni Kanunun 168. maddesi gerekçesinde yazılanlar, ne de eşlerin ayrı "ikametgah" yerleşim yeri edinme imkanına sahip olması, kanunda "yerleşim yeri" olarak gösterilen yetkili mahkemenin "oturma yeri" mahkemesi olarak algılanmasına olanak vermemektedir. Aksi hal, "yerleşim yeri" ile "oturma yeri" ni aynı anlama indirger ki, bu da Türk Medeni Kanununda, kavram kargaşasına yol açar. Kabul edilemez.

Bu nedenlerle tarafların yerleşim yerinin Antakya'da olduğunun kabulü ile oluşturulan yetkisizlik kararı doğru olup onanması gerekmiştir.

SONUÇ : Açıklanan nedenlerle usul ve kanuna uygun olan hükmün ONANMASINA, oyçokluğuyla karar verildi.

MUHALEFET ŞERHİ :

4721 sayılı Medeni Kanunun 168. maddesi boşanma davalarında yetkili mahkemenin eşlerden birinin yerleşim yeri veya davadan önce son defa altı aydan beri birlikte oturdukları yer mahkemesi olduğunu hükme bağlamıştır. 19. madde ise; bir kimsenin sürekli kalma niyetiyle oturduğu yeri yerleşim yeri olarak tarif etmiştir. Yerleşim yeri ile ikametgah sözcüğünün aynı anlamı taşıdığı maddenin gerekçesinde açıklamıştır. Nüfusa kayıtlı olunan yer karine olarak yerleşim yeridir. ( NK.md.4 ) Ancak bir kimsenin yerleşim yerinin mutlaka nüfusa kayıtlı olduğu yer olduğu düşünülemez. Bu karinenin aksi her türlü delille isbat edilmesi imkan dahilindedir. Yerleşim yerinin tayininde kişinin yerleşme niyeti manevi unsur, iş hayatını orada yoğunlaştırması ise maddi unsuru oluşturur. Bu açıklama ışığında nüfusa kayıtlı olunan yer başka, yerleşim yeri ise başka bir yer olabilir.

Taraflar 1.9.1997'de evlenmişlerdir. Kadının evlenmesi sebebiyle Çankırı'daki nüfus kaydı kapanmış, zorunlu olarak, yasa gereği Antakya'daki hanesine gitmiştir. Toplanan delillerden eşlerin 12 gün Antakya'da kaldıkları anlaşılmaktadır. Davacı kadının mesleği, malı, geliri yoktur. 4,5 senedir kardeşi ile oturmaktadır. Evlenmeden önce de yerleşim yerinin Çankırı olduğu sabittir. 4,5 yıl gibi uzun bir süre Çankırı'da aralıksız oturan davacının yerleşim yerinin Çankırı olduğunun kabulü gerekir. Dava doğru yerde açılmıştır. İşin esasının incelemesi gerekir. Açıklanan sebeple de onama doğrultusunda oluşan değerli çoğunluğun kararlarına iştirak edilmemiştir.

Karar Kazancı Bilişim Teknolojileri İçtihat Bilgi Bankasından alınmıştır. www.kazanci.com.tr
Old 02-11-2009, 16:41   #4
SOFTWARE

 
Varsayılan

Sn.av-ufuk ve Sn.Zeytin
Teşekkürler. Av-ufuk bahsettiğiniz linki incelemiştim. Sn. Zeytin'in göndermiş olduğu içtihata da ulaştım.Tekrar teşekkür ediyorum.İtirazımızı destekleyen bir karar. Davacı yaklaşık 4 aydır Giresun'da yaşıyor ve Giresun'a geldikten 2 ay sonra davayı açtı.Fakat usul ekonomisi nedeniyle boşanma davasının eşlerin evliliklerini sürdürdükleri yerde delilleri toplamanın kolay olacağına dair bir içtihada ulaşabilirsem,yetki itirazımızın kabulünün kolaylaşacağı kanaatindeyim. Şayet elinizde buna dair karar varsa ve paylaşırsanız çok sevinirim, ben bu tür bir karar bulamadım.
Old 04-11-2009, 11:26   #5
SOFTWARE

 
Varsayılan

Hala cevap bekliyorum ümitle.....
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Davaların birleştirilmesi ve usul ekonomisi serbestavukat Meslektaşların Soruları 1 01-12-2008 19:19
piyasa ekonomisi mi? seam Hukuk Sohbetleri 4 14-10-2008 13:10
Almanya'da Boşanma Ve Oturma Hakkı Konuk Kadınlara Hukuki Destek Merkezi (KAHDEM) 3 11-10-2007 15:41
İstanbul'a yerleşme vergisi mutlakadalet Hukuk ve Felsefe 10 16-01-2007 11:05
"yabancıların Türkiye'de Yerleşme İzni Almaları Ve Bağlantılı Sorular" valpuriso Meslektaşların Soruları 2 16-02-2004 11:30


THS Sunucusu bu sayfayı 0,14198804 saniyede 16 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.