|
Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun] |
20-01-2011, 15:51 | #1 |
|
olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı ile mülkiyet kazanımı
Müvekkiler sahibi 60 yıl önce vefat etmiş olan gayrimenkulü 50 yılı aşkın bir sğüredir zilyetliklerinde bulunduruyorlar.Tapu sahibinin mirasçıları bu yerlerin mirasbırakanlarından kaldığını öğrenince olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı defi ile karşılaşmamak için bu durumdan haberi olan 3. bir şahsa muvazaalı olarak satışını gerçekleştiryorlar.
Acaba 3. şahsa muvazaa nedeine dayalı iptal davası ile birlikte olağanüstü kazandırıcı zamanaşımına bağlı tescil davasını açabilirmiyiz.Bu hususta bailgisi ve elinde yargıtay kararı olan arkadaşlardan acil yardım bekliyorum. |
20-01-2011, 15:58 | #2 |
|
. Olağanüstü zamanaşımı
MADDE 713.- Tapu kütüğünde kayıtlı olmayan bir taşınmazı davasız ve aralıksız olarak yirmi yıl süreyle ve malik sıfatıyla zilyetliğinde bulunduran kişi, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir. Aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan veya yirmi yıl önce ölmüş ya da hakkında gaiplik kararı verilmiş bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın tamamının veya bölünmesinde sakınca olmayan bir parçasının zilyedi de, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir. Tescil davası, Hazineye ve ilgili kamu tüzel kişilerine veya varsa tapuda malik gözüken kişinin mirasçılarına karşı açılır. Davanın konusu, mahkemece gazeteyle bir defa ve ayrıca taşınmazın bulunduğu yerde uygun araç ve aralıklarla en az üç defa ilân olunur. Son ilândan başlayarak üç ay içinde yukarıdaki koşulların gerçekleşmediğini ileri sürerek itiraz eden bulunmaz ya da itiraz yerinde görülmez ve davacının iddiası ispatlanmış olursa, hâkim tescile karar verir. Mülkiyet, birinci fıkrada öngörülen koşulların gerçekleştiği anda kazanılmış olur. Davalılar ve itiraz edenler, aynı davada kendi adlarına tescile karar verilmesini isteyebilirler. Kararda, tescili istenilen taşınmazın niteliği, yeri, sınırları ve yüzölçümü belirtilir ve karara, uzmanlarca düzenlenen teknik bilgileri içeren krokisi de eklenir. Özel kanun hükümleri saklıdır. Mülkiyet 1. fıkradaki koşullar içinde 20 yıllık zilyetliğin dolduğu günde kazanılmış olduğu için o taşınmazı devralan herkese karşı herhangi bir zamanaşımına tabi olmaksızın dava açılabilir.Muvazaa davası açmanıza gerekk yok tapuda malik gözükenlere karşı dava açabilirsiniz. |
20-01-2011, 16:14 | #3 |
|
Mülkiyet 1. fıkradaki koşullar içinde 20 yıllık zilyetliğin dolduğu günde kazanılmış olduğu için o taşınmazı devralan herkese karşı herhangi bir zamanaşımına tabi olmaksızın dava açılabilir.Muvazaa davası açmanıza gerekk yok tapuda malik gözükenlere karşı dava açabilirsiniz.Her ne kadar 3. fıkrada tescil davasının açılabileceği kişiler gösterilmişse de kanımca mülkiyet hakkı zamanaşımı ya da hak düşürücü süreye tabi olmadığı için tapuda son malik gözünen kişiye karşı da açılabilir.20 yıllık sürenin sonunda mülkiyet tescilsiz kazanılıyor çünkü.Yolsuz tescile iyiniyetle dayanarak mülkiyet de anında kazanılabilir gerçi.Bu durumda yorumumu değiştiriyorum ve muvazaa davası açmanız da gerekir diyorum.
Ancak mirasçılar üzerindeki tescil yolsuz ve bu tescile iyiniyetle dayayn kişi anında mülkiyeti kazanır.Bu durumda muvazaa davası da açmanız zorunlu,muvazaa ve tescil davası açmanız gerekli.(Yorumumu değiştirdim,doğrusu sizin dediğiniz gibi oldu) |
14-02-2018, 09:19 | #4 |
|
Sayın meslektaşlarım, merhabalar. Bu konu ile alakalı birkaç sorum var. Müvekkillerimizin dedesi vakti zamanında, bir kadın ve kocasına ait olan bir taşınmazın kadına ait olan %90'lık kısmını satın alıyor. Kadının eşi ise bu satın almadan önce vefat etmiş. Vefat eden eşin payı, adamın annesi,kardeşi ve kız kardeşi arasında paylaştırılmış. Yüzde 10'luk kısma tekabül ediyor. Müvekkillerin dedesi yüzde 90'lık kısmı 1945-1950 arası satın alıyor ve o vakitten beri kullanıyorlar. Tapu üzerinde yüzde 90'lık kısım müvekkillerin dedesinin gözükürken, kalan kısım üç kişi arasında eşit paylaştırılmış ancak soyadları bulunmamakta. ...kızı Nesli, ...oğlu Hüseyin ve ...kızı Hürmüz şeklinde. Belediyeye gidip taşınmaz hakkında kimlerin beyanname verdiğini öğrendim. Sadece bizim taraf beyanname vermiş. Uzun süreden beri bizim müvekkillerin kullanımında. Hatta taşınmaz altında iki dükkan ve üstünde bir daire şeklinde. iki dükkan ve daire de kiraya verilmiş. Sorum şudur, ben burada 20 yıllık kazandırıcı zamanaşımına dayanarak M.K.713/2'yi uygulayabilir miyim ? Müvekkiller ortaklığın giderilmesini istemiyorlar. İstedikleri tapuda 7 mirasçının da adlarına tescil.İşin içinden çıkamadım ve size sormak istedim.Değerli görüşlerinizi bekliyorum. Teşekkürler
|
14-02-2018, 12:57 | #5 |
|
TMK:MADDE 713/2 'de yazılı "Aynı koşullar altında, maliki tapu kütüğünden anlaşılamayan veya yirmi yıl önce ölmüş ya da hakkında gaiplik kararı verilmiş bir kimse adına kayıtlı bulunan taşınmazın tamamının veya bölünmesinde sakınca olmayan bir parçasının zilyedi de, o taşınmazın tamamı, bir parçası veya bir payı üzerindeki mülkiyet hakkının tapu kütüğüne tesciline karar verilmesini isteyebilir." hükmünde geçen " ölmüş" sözcüğü Anayasa Mahkemesinin 10.03.2011 T. 2009/85 E. 2011/49 sayılı kararı ile iptal edilmiştir.Anayasa Mahkemesi 17.03.2011 tarihli kararı ile iptal kararının Resmi Gazetede yayınlanmasına kadar yürütmenin durdurulmasına karar vermiştir.
Yerleşen içtihat ile Anayasa Mahkemesi kararları geriye yürümeyeceğinden yürütmenin durdurulması kararının verildiği 17.03.2011 tarihine kadar 20 yıllık kazandırıcı zaman aşımı süresinin dolması halinde açılan veya açılacak davalarda iptal kararının uygulanmayacağı kararlaştırılmıştır. Somut olayda , tapu paydaşları Nesli ,Hüseyin ve Hürmüz'ün ölüm tarihleri ile 17.03.2011 tarihi arasında 20 yıllık süre geçmiş ve bu paylar tapuda mirasçıları adına intikal görmemiş ise taşınmaz davacının 20 yıllık zilyetliğinde olacağından 713 maddedeki diğer koşulların da gerçekleşmesi halinde 713/2'ye göre tapu iptali ve tescil davası açılabilecektir. Bunun için öncelikle mahkemeden yetki belgesi alınarak adı geçen tapu paydaşlarının "mirasçılık belgelerinin " alınması ondan sonra mirasçıları aleyhine davanın açılması; yada bilinen mirasçıları varsa onlar aleyhine davanın açılıp ondan sonra mahkemeden yetki belgesi alınarak , çıkartılacak mirasçılık belgesi ile diğer mirasçıların da davalı olarak gösterilmesi gerekecektir. |
14-02-2018, 13:05 | #6 |
|
çok teşekkür ediyorum Üstadım. Gayet açık bir şekilde anlatmışsınız. 1941 yılından beri müvekkillerin dedesi bir fiil kullanmakta.Dedelerinin ölümü 80-90 arası. ondan sonra da zaten kendileri kiraya vermişler. Ben zannediyordum ki, 41'den itibaren 20 yıl kullanıp kullanmadıklarına bakacağız.O zaman mirasçıları bulmak şart oldu. Teşekkürler tekrardan
|
Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk) | |
|
Benzer Konular | ||||
Konu | Konuyu Başlatan | Forum | Yanıt | Son Mesaj |
olağanüstü kazandırıcı zamanaşımı(MK.713/2) | çeçen | Meslektaşların Soruları | 14 | 31-03-2021 09:58 |
Tapulu Taşınmazın Olağanüstü zamanaşımı ile kazanımı | Av.Abidin MUTLU | Meslektaşların Soruları | 3 | 01-04-2017 08:29 |
Tapusuz taşınmazın olağanüstü zamanaşımı ile kazanımı | avesrademr | Meslektaşların Soruları | 1 | 10-10-2016 22:12 |
Sahipsiz Taşınmazın Olağanüstü Kazandırıcı Zamanaşımı | avsafran | Meslektaşların Soruları | 4 | 15-01-2012 13:28 |
kazandırıcı zamanaşımı | emrah_orbay | Meslektaşların Soruları | 8 | 10-11-2008 10:48 |
Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir. |