bankadaki mevduatın on yıllık zamanaşımına uğraması nedeniyle fona devri

Merhaba arkadaşlar,

Merak ettiğim konu şu: Bankalar Kanunu 62. maddeye göre 10 yıl boyunca mevduat sahibi tarafından hiç bir işlem yapılmayan her türlü mevduatın zamanaşımı yolu ile fona devredildiği aşikar. Bu kanun maddesi karşısında fona devredilmiş parayı geri alma imkanı söz konusu olamaz mı? Örneğin mevduat sahibinin alzimer hastası olması ve bu nedenle parasını unutmuş olması nedeniyle istirdat ya da sebepsiz zenginleşme ile paranın mevduat sahibine iadesini talep edebilir miyiz? Yoksa kanun maddesi açıktır ve parayı bir daha geri almak mümkün değil midir dersiniz?

Ne dersiniz?

Teşekkürler....
Av. Güner

Sayın Güner,

27.06.2001 tarih ve 24445 sayılı Resmi Gazete’de yayımlanan "Bankaların Kuruluş ve Faaliyetleri Hakkında Yönetmeliğin" 35/3’üncü maddesinde, zamanaşımına uğramış mevduat, emanet ve alacaklar için düzenlenecek liste örneklerinin ve bunların hangi hesaplara yatırılacağının veya ne suretle tevdi ve teslim edileceğinin, Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu tarafından Bankalara duyurulacağı öngörülmüş, TMSF ise "Zamanaşımına uğrayan emanet ve alacaklar hk." 05.10.2001 t.li yazısıyla konuyu düzenlemiştir. İlgili yazıya göre

Alıntı: ..bankalar zamanaşımı süresinin dolmasına üç ay kala, mevduat, emanet ve alacaklardan, tutarı kırk milyon liranın üzerinde bulunanlar ile kıymeti bilinemeyen emanetlerin hak sahiplerini, hesaplarının zamanaşımına uğrayacağı hususunda iadeli taahhütlü mektupla uyarmak zorundadırlar.İhbar süresinde sahiplerince aranmayan ve zamanaşımına uğrayan mevduat, emanet ve alacakların, sonradan yapılacak başvurulara istinaden iadesi mümkün bulunmamaktadır.Fakat, Zamaşımına uğramış mevduat, emanet ve alacaklar Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu hesaplarına devredilmeden önce titizlikle kontrol edilecek, buna rağmen sehven devredilen paraların tespiti halinde mudilerin haklı talepleri, gerekli kanıtlayıcı belgelerle birlikte Tasarruf Mevduatı Sigorta Fonu (Finansman Dairesi Başkanlığı)'na intikal ettirilecektir.

Bu itibarla sizin tarafınıza herhangi bir ihtar yapılıp yapılmadığı, yapıldıysa buna riayet edememenizin haklı gerekçesi gibi hususlar değerlendirilerek ilgili bankaya durumunuz dilekçe ile bildirilmeli, aynı zamanda konuyla ilgili TMSF'ye de başvuru yapılmalı, olumsuz sonuç çıkma ihtimalinde yargıya gidilmelidir.

Kolay gelsin

Merhaba.Mevduat TMSF ye devredilmiş.Şİmdi açacağımız davada husumeti TMSF ye mi,banka şubesine mi,yoksa her ikisine birden mi yönlendirmek gerekiyor.Konu olarak alacak davası mı oluyor....

Alıntı: Yazan gunermeric Merhaba arkadaşlar, Merak ettiğim konu şu: Bankalar Kanunu 62. maddeye göre 10 yıl boyunca mevduat sahibi tarafından hiç bir işlem yapılmayan her türlü mevduatın zamanaşımı yolu ile fona devredildiği aşikar. Bu kanun maddesi karşısında fona devredilmiş parayı geri alma imkanı söz konusu olamaz mı? Örneğin mevduat sahibinin alzimer hastası olması ve bu nedenle parasını unutmuş olması nedeniyle istirdat ya da sebepsiz zenginleşme ile paranın mevduat sahibine iadesini talep edebilir miyiz? Yoksa kanun maddesi açıktır ve parayı bir daha geri almak mümkün değil midir dersiniz? Ne dersiniz? Teşekkürler.... Av. Güner

Kanaatimce akıl hastalığı da dahil akli melekeleri zorlayan her türlü nedenlerin, zamanaşımı süresini kesmesi yahut durdurması düşünülemez.

Bk.132 ve 133. maddeler incelendiğinde hangi hallerin zamanaşmını durduracağı ve yine hangi hallerin zamanaşımı süresini keseceği tek tek sayılmıştır.

Öyle ki, BK.132. maddenin 2. fıkrasında vesayet altında olanlar için bile "vesayet devam ettiği müddetce vesayet altında bulunanlarınvasi veya sulh hakimi ve asliye mahkemesi hakimleri zimmetindeki alacaklar bakımından" ancak zamanaşımının duracağı, 3. kişiler bakımından vesayet altında olunsa dahi bunun mümkün olamayacağı açıkça belirtilmiştir.

Bu itibarla ben tahdidi olarak sayılan zamanaşımını durduran haller ile zamanaşımını kesen haller içine "unutkanlık" temelli bir hastalığın giremeyeceğini düşünüyorum.

bu konuda dava açan meslektaşlarımız var mı ? konuyu araştırıyorum.hesap sahibi ölü olduğu durumlar da vs usulune uygun bildirim yapılmamış ise devir edilen mevduatın geri alınabilmesi mümkün mü ?