Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

İlamsız Takip - Yetkili İcra

Yanıt
Konu Notu: 3 oy, 3,67 ortalama. Değerlendirme: Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 06-04-2004, 10:23   #1
Av. Hulusi Metin

 
Varsayılan İlamsız Takip - Yetkili İcra

Alacaklı, borçlu aleyhinde, borcun sebebini "........ tarihli faturalar" olarak göstermek suretiyle, toplam ...... TL tutarındaki alacak için ilamsız takip yoluyla haciz talebinde bulunmuştur.
Takip ,tarafların ikametgahları ve akdin ifa yeri dışındaki bir başka icra dairesinden yapılmıştır.
Borçlu takibe yetki yönünden itiraz etmek istemektedir ...
Yetkili icra dairesi .... ?

İlgili Yasa maddeleri ...

HUMK.
MADDE 9 - (Değişik: 1711 - 30.04.1973) Her dava, kanunda aksine hüküm bulunmadıkça açıldığı tarihte davalının Türk Kanunu Medenisi gereğince ikametgâhı sayılan yer mahkemesinde görülür.

MADDE 10 - Dâva, mukavelenin icra olunacağı veyahut müddeialeyh veya vekili dâva zamanında orada bulunmak şartiyle akdin vuku bulduğu mahal mahkemesinde de bakılabilir.

BK.
MADDE 73 - Borcun ifa edilmesi lâzım gelen yer, iki tarafın sarih veya zımnî arzusuna göre tâyin edilir. Hilâfına bir şart mevcut olmadığı surette aşağıdaki hükümler tatbik olunur:
1 - Borç bir miktar paradan ibaret ise tediye alacaklının verme zamanında mukim bulunduğu yerde vukubulur.
Old 06-04-2004, 15:23   #2
nursel citil

 
Varsayılan

İcra iflas kanunu 50 nci maddesi HUMK hükümlerinin kıyas yolu ile uygulanacağını belirtmiştir. Borçlunun ikametgahının bulunduğu yer icra dairesi, alacaklının ikametgahının bulunduğu yerler icra dairesi ile sözleşmenin ifa edileceği yer icra daireleri yetkilidir. Alacaklı bu üç yerden dilediği yerden icra takibi başlatabilir. Ancak alacaklı bu yetkili üç yer dışında bir yerden icra takibi başlattığı için icra iflas kanunu 50. mad.2. fıkra hükmü gereği tebligatın kendisine geldiği tarihten itibaren 7 günlük itiraz süresi içinde esas hakkındaki itirazı ile birlikte yetki itirazında bulunması gerekir.
Old 12-06-2006, 11:22   #3
av.şen

 
Varsayılan

Anlattığınız olayda icra iflas kanunu 50.mad. ye istinaden alacaklı borclunun ikametgahı icra dairesinde icra takibi yapmalıydı,(genel yetki kuralı) bu nedenle yetki itirazında bulunmalısınız.
Old 12-06-2006, 12:39   #4
Av.Mehmet Saim Dikici

 
Varsayılan

Sayın Metin,
Sanıyorum cevap bu kararda mevcut.
Saygılarımla.

Alıntı:
YARGITAY
11. HUKUK DAİRESİ
E. 2001/8733
K. 2002/876
T. 4.2.2002
• İCRA TAKİBİNE İTİRAZIN İPTALİ ( Uçak Biletlerinin Ödenmemesi Sebebiyle Başlatılmış Olan İcra Takibene Yetki ve Esas Yönünden Yapılmış Bulunulan İtirazın İptali Talebi )
• YETKİ ( Borçlunun İkametgahının Bulunduğu Yerdeki İcra Dairesinin Yetkili Olacağı )
• BORCUN İFA EDİLECEĞİ YER ( Takibin Yetkisiz yerde başlat Olması nedeniyle öncelikle geçerli bir icra takibi bulunulmaması )
1086/m.9,10
818/m.73
ÖZET : Mahkemece, takibin yapıldığı icra dairesinin yetkili olmadığı sonucuna iki gerekçe ile varılmıştır. Bunlardan biri, HUMK'nun 9. madde hükmüne, diğeri ise aynı Kanun'un 10. ve BK.nun 73. maddeleri hükmüne dayanmaktadır. Bunlardan ikinci gerekçe isabetli değildir. Zira, borcun esası çekişmeli ise, yetki artık, HUMK'nun 10. ve BK.nun 73 ncü madde hükmüne göre belirlenemez. İlk gerekçe ile yetinilmesi gerekirken, ikinci gerekçeye de dayanılması doğru olmamıştır.

DAVA : Taraflar arasında görülen davada İstanbul Asliye 1. Ticaret Mahkemesi'nce verilen 20.9.2000 tarih ve 1999/1424-2000/932 sayılı kararın Yargıtay'ca incelenmesi davalı vekili tarafından istenmiş ve temyiz dilekçesinin süresi içinde verildiği anlaşılmış olmakla, dava dosyası için Tetkik Hakimi Salih Çelik tarafından düzenlenen rapor dinlendikten ve yine dosya içerisindeki dilekçe layihalar, duruşma tutanakları ve tüm belgeler okunup, incelendikten sonra işin gereği görüşülüp, düşünüldü:

KARAR : Davacı vekili, müvekkilinin davalı ile yolcu bilet satış sözleşmesi yaptığını, davalının uçak bilet bedellerini müvekkiline ödemediği, 66.256.996.030-liranın tahsili için başlatılan takibe, davalının yetki ve borcun esası bakımından itirazda bulunduğunu ileri sürerek, itirazın iptalini talep ve dava etmiştir.

Davalı, davaya yanıt vermemiştir.

Mahkemece, iddia ve toplanan kanıtlar doğrultusunda, sözleşmede bir mahkeme ya da icra dairesi yetkisinin kararlaştırılmadığı, takibin İstanbul icra dairesinde başlattığı, İİK'nun 50. maddesi yollamasıyla HUMK'nun 9. maddesi hükmüne göre, borçlu davalının ikametgahının bulunduğu yer itibariyle Bursa icra dairelerinin yetkili ve bu nedenle de yetki itirazının yerinde olduğu, BK.nun 73. veya HUMK'nun 10. madde hükümlerine göre davacı alacaklının ikametgahının bulunduğu yer itibariyle Beyoğlu icra daireleri yetkili olup, bu yönden takibin yapıldığı yer icra dairesi yetkisiz olduğundan, davalı itirazının sonucu itibariyle bu bakımdan da, doğru bulunduğu yetkisiz yerde başlatılan takip nedeniyle, öncelikle geçerli bir icra takibi bulunmadığı, davacı-alacaklının yetkili icra dairesinden ödeme emri tebliğ ettirmekle yükümlü olduğu, bu nedenlerle itirazın iptali davanın da ortada geçerli bir takip bulunmadığından dinlenemeyeceği gerekçeleriyle, davanın REDDİNE karar verilmiştir.

Kararı, davalı vekili temyiz etmiştir.

Dava, icra takibine itirazın iptali davası olup, davalı borçlu, takip sırasında hem borca hem de yetkiye itiraz etmiştir.

Mahkemece, takibin yapıldığı icra dairesinin yetkili olmadığı sonucuna iki gerekçe ile varılmıştır. Bunlardan biri, HUMK'nun 9. madde hükmüne, diğeri ise aynı Kanun'un 10. ( Bk.nun 73. ) maddeleri hükmüne dayanmaktadır. Bunlardan ikinci gerekçe isabetli değildir. Zira, borcun esası çekişmeli ise, yetki artık, HUMK'nun 10. ve Bk.nun 73 ncü madde hükmüne göre belirlenemez. Mahkemece, ilk gerekçe ile yetinilmesi gerekirken, ikinci gerekçeye de dayanılması doğru olmamıştır. O halde, davalı vekilinin, ikinci gerekçeyi ilişkin temyiz itirazının kabulü ile, ikinci gerekçe çıkartılmak suretiyle, diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan ve sonucu itibariyle doğru olan hükmün, ONANMASINA karar vermek gerekmiştir.

SONUÇ : Yukarıda açıklanan nedenlerle, davalı vekilinin temyiz itirazlarının kabulü ile usul ve kanuna uygun bulunan hükmün ONANMASINA, aşağıda yazılı bakiye 2.880.000-lira temyiz ilam harcının temyiz edenden alınmasına, 4.2.2002 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

yarx
Old 08-04-2008, 12:28   #5
advocatein

 
Varsayılan

merhabalar...
üzerinden çokça zaman geçmiş ama, sayın saim'in görüntülemiş olduğu kararda alacaklının ikametgahı icra dairesinin de yetkili olduğu belirtilmiş, yanılıyor muyum?
az önce elime geçen bir dilekçede faturaya dayalı ilamsız icra takibi borçlunun değil de alacaklının ikametgahında başlatıldığı için yetki itirazında bulunulmuş. ben de alacaklının ikametgahında takip başlatılabilir diye biliyorum ama sizce yetki itirazı haklı mıdır?
Old 20-04-2008, 14:56   #6
av.özgekaya

 
Varsayılan

bu yargıtay kararına göre faturaya dayalı alacakların ilamsız icraya konulmasında borçlu yetki itirazında bulunursa artık takibin borçlunun ikametgahında açılması gerekir denmektedir bence. diğer meslektaşlarım ne düşünürler acaba? Bu konu gerçekten benimde kafamı karıştırıyor. Fatura alacaklarında yani para borçlarında alacaklının ikametgahında icraya başvurulabilir mi? yukarıdaki yargıtay kararı bunun önüne geçiyor bence. yanıtlarınızı bekliyorum.
Old 20-04-2008, 17:07   #7
Av. Canan EKE

 
Varsayılan

Fatura, borçluya önceden tebliğ edilmiş ve borçlu faturaya ve fatura içeriğine süresinde itiraz etmemişse, Yargıtay kararlarına göre alacak bir miktar para alacağına dönüşmekte ve alacaklının ikametgahındaki icra dairesinde takibe konulabilmektedir.
Old 21-04-2008, 10:03   #8
mylassos

 
Varsayılan yetki

Sayın advocatein;
sanırım burada kafa karışıklığı yaratan nokta aktarılan Yargıtay kararında yetki hakkında karar kurulurken açıklamanın biraz eksik kalması. P
ara alacağına ilişkin bir ilamsız takip alacaklının ikametgahında başlatılabilir. Ancak devamı bakımından borçlu tarafın açık veya zımni bir şekilde aralarındaki hukuki ilişkiyi(alacak veya borç değil) kabul etmesi gerekmektedir.
Aktarılan kararda kanımca eksik kalan husus muhtemelen karara konu olayda borçlu olduğu iddia edilen taraf borca itiraz yanında alacaklı tarafla arasında herhangi bir hukuki ilişkisi bulunmadığını da belirtmiştir. Kararda "borcun esası çekişmeli" denilerek kastedilen akdi ilişkinin inkar edildiğidir.

İyi çalışmalar....

YARGITAY

12. HUKUK DAİRESİ

E. 2005/13277

K. 2005/17565

T. 20.9.2005

• YETKİ İTİRAZI ( Borçlu Şirketin İdare Merkezinin Yetkisi Karşısında Takip Konusu Para Borcunun Dayanağı Faturalar Alacaklıdan İstenip Varsa Yazılı Sözleşme De Getirtilerek Çözümlenmesi Gereği )

• SÖZLEŞMEDEN DOĞAN DAVALAR ( Sözleşmenin Yerine Getirileceği Veya Sözleşmenin Yapıldığı Yer Mahkemesinin Yetkili Olduğu - Para Borçlarında Sözleşmede Aksi Kararlaştırılmadı İse Borç Alacaklının Ödeme Zamanındaki İkametgahında Ödeneceği )

• PARA BORCUNUN DAYANAĞI FATURA ( Borçlu Şirketin İdare Merkezinin Yetkisi - Yetki İtirazının Faturalar Alacaklıdan İstenip Varsa Yazılı Sözleşme De Getirtilerek Çözümlenmesi Gereği )

• BORÇLU ŞİRKETİN İDARE MERKEZİ ( Yetkisi Karşısında Takip Konusu Para Borcunun Dayanağı Faturalar Alacaklıdan İstenip Varsa Yazılı Sözleşme De Getirtilerek Çözümlenmesi Gereği - Yetki İtirazı )

ÖZET : HUMK.nun 10. maddesine göre sözleşmeden doğan davalarda tarafların sözleşmenin yerine getirileceği yer hakkında açık veya zımni isteklerinin anlaşılamadığı hallerde sözleşmenin yerine getirileceği yerin Borçlar Kanununun 73. maddesine göre belirleneceği" açıklanmıştır. Ancak bu gibi hallerde Borçlar Kanunun 73. maddesinin uygulanabilmesi içinde akdi ilişkinin kabul edilmesi gerekmektedir.
Mahkemece borçlu şirketin idare merkezi olan Beşiktaş ilçesinin İstanbul İcra Dairesinin yetki alanı içerisinde kaldığı da dikkate alınarak takip konusu para borcunun dayanağı faturalar alacaklıdan istenip varsa yazılı sözleşme de getirtilerek yukarıdaki ilkelere göre yetki itirazının çözümlenmesi gerekir.
Old 21-04-2008, 18:39   #9
AV.TÜLAY ÇELİK

 
Varsayılan

Sayın meslektaşım, taraflar arasında akdi bir ilişkiden kaynaklanan alacak sözkonusu ise ve bu akdi ilişki ihtilafsız ise bu takdirde yetkili icra dairesi alacaklının ikametgahı icra dairesidir.
Kolay gelsin selamlar.
Old 22-04-2008, 12:05   #10
advocatein

 
Varsayılan

sayın meslektaşlarım, ilginiz ve yardımlarınız için çok teşekkür ederim..
Old 17-03-2009, 15:57   #11
kapgan

 
Varsayılan

Zamanaşımına uğramış çekten dolayı yaplan ilamsız takipte yetkili icra dairesi neresdir acaba?
Old 07-05-2009, 15:19   #12
avukat152

 
Varsayılan dernek aidatlarına ilişkin icra takibinde yetkili icra dairesi

Bir derneğin üyesinden olan aidat alacağına ilişkin derneğin merkezinin bulunduğu yer icra dairesinde ilamsız icra takibi başlattık. Borçlu ikametgah adresinin başka bir yerde olduğu gerekçesiyle yetkiye ve borçlu olmadığı beyanıyla borca itiraz etmiştir. Borçlu yetki itirazında haklı mıdır? Hem yetki itirazının hem borca itirazın iptali için itirazın iptali davası açılabilir mi?
Old 03-06-2009, 14:55   #13
av.pınar

 
Varsayılan

yargıtay kararını dikkatle okursak,

takip istanbul icra dairelerinde açılmış; alacaklının ikametgahına göre Beyoğlu icra daireleri yetkili ..

yanı alacaklının ikametgahında da icra takibi yapılabilir.
Old 11-12-2014, 06:50   #14
politeseducer

 
Varsayılan

YARGITAY 11. HUKUK DAİRESİnin E. 2001/8733 K. 2002/876 sayılı kararı biraz karışık görünmekle birlikte aslında oldukça açık... Davalı/borçlu vekili müvekkilinin Bursa'da ikamet ettiğini genel yetki kurallarına göre Bursa icra dairelerinin yetkili olduğunu, öte yandan davacı/alacaklının Beyoğlunda ikamet ettiğini ve BK 73 e göre alacaklının ikametgahı olan Beyoğlu icra dairelerinin yetkili olması gerekirken , takibin ne genel yetki kuralına göre borçlunun ikametgahı icra dairelerinde ne de BK 73 ün atıf yaptığı yetki kuralına göre alacaklının ikametgahı icra dairelerinde yapılmadığını belirtmiş, takibin yetkili olmayan İstanbul icra dairesinde yapıldığından bahisle temyiz talebinde bulunmuş... Yargıtayda borcun esasına ilişkin bir itiraz bulunduğu için BK73 e göre yetki tayini yapılamayacağını, borcun esasına ilişkin itirazlarda sadece genel yetki uyarınca borçlunun ikametgahı icra dairelerinde takip yapılabileceğini belirtmiş,davalının alacaklının ikametgahıda yetkilidir şeklindeki temyiz talebini göz önünde bulundurmayarak (Zira, borcun esası çekişmeli ise, yetki artık, HUMK'nun 10. ve Bk.nun 73 ncü madde hükmüne göre belirlenemez. Mahkemece, ilk gerekçe ile yetinilmesi gerekirken, ikinci gerekçeye de dayanılması doğru olmamıştır. O halde, davalı vekilinin, ikinci gerekçeyi ilişkin temyiz itirazının kabulü ile, ikinci gerekçe çıkartılmak suretiyle, diğer yönleri usul ve kanuna uygun bulunan ve sonucu itibariyle doğru olan hükmün, ONANMASINA karar vermek gerekmiştir.) kararı, borçlunun ikametgahında takip yapılmalıydı şekildeki temyiz nedenini haklı bularak kararı onamıştır. yani yetki itirazıyla birlikte borcun esasına ilişkin bir itiraz da söz konusuysa takip alacaklının ikametgahı icra dairesinde yapılamaz...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Doktorun Hastasından Alacağı için İlamsız İcra Takibi Yapması Kavaz Meslektaşların Soruları 9 20-02-2009 16:00
Bağkur Alacaklarının Takibinde Yetkili İcra Dairesi Av.Bülent Özkan Meslektaşların Soruları 5 09-12-2006 02:38
İcra2005 İcra Takip Yazılım icra2005 Ticari Duyurular 0 13-11-2004 12:33
İlamsız İcra Takibi Başlatabilmem İçin Neler Yapmalıyım, Alacağım İçin Nasıl Dava Aça ufukgenturkoglu Hukuk Soruları Arşivi 3 02-03-2002 00:10


THS Sunucusu bu sayfayı 0,08266902 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.