Boşanma Davası Açılmadan Tedbir Nafakası Davası Açılabilir Mi?

Arkadaşlar merhaba,
davalı koca bir kadınla kaçarak evi terk etmiş davacı (müvekkilim)yoksul duruma düşmüş müşterek bir çocukları var kadın baba evine sığınmış evlilik birliği devam ederken tedbir nafakası talep ediyoruz ancak destekleyici yargıtay kararı bulamadım acilen yardımlarınızı bekliyorum.....

Sayın Avukat Meryem siz davanızı bu olayları açıklayarak ve delillerinizi sunarak açın,Yargıtay kararı bulmanıza gerek yok,eminim Hakim nafaka bağlayacaktır.Başarılar

T.C.
YARGITAY
3. HUKUK DAİRESİ
E. 2005/14028
K. 2005/14140
T. 20.12.2005
• TEDBİR NAFAKASI ( Boşanma Davası Açılmaksızın İstemde Bulunulması - Nafaka Miktarının Kamu Düzenine İlişkin Olmadığı/Davalının Nafaka Miktarına İlişkin Kabulü Geçerli Olacağı )
• BOŞANMA DAVASI AÇILMAKSIZIN TEDBİR NAFAKASI İSTEMİNDE BULUNULMASI ( Davalının Nafaka Miktarına İlişkin Kabulü Geçerli Olacağı - Nafaka Miktarının Kamu Düzenine İlişkin Olmadığı )
• NAFAKA MİKTARINA İLİŞKİN KABUL ( Geçerli Olacağı/Nafaka Miktarının Kamu Düzenine İlişkin Olmadığı - Boşanma Davası Açılmaksızın Tedbir Nafakası İstenmesi )
1086/m. 95, 236
4721/m. 169
ÖZET : Boşanma davası açılmaksızın davalının evlilik birliği gereklerini yerine getirmediği ileri sürülerek eş ve müşterek küçük çocuk için tedbir nafakası isteminde bulunulmuştur. Ayrıca açılmış işbu davada, nafaka miktarı kamu düzenine ilişkin bir husus olmayıp, hakimin takdir yetkisinin bulunması da anlaşma ile nafaka miktarını belirlemelerine engel değildir. Ayrıca davacının anlaşmaya rağmen bu davayı açıp sürdürmesinde de hukuki yararı vardır. Nitekim davalının kabulünde olan nafakayı ödememesi halinde, elinde mahkemece ilam bulunmayan davacının alacağını tahsil etme imkanı olmayacaktır. O halde davalının nafaka miktarına ilişkin kabulü geçerli olup, mahkemece kabul doğrultusunda hüküm kurulması gerekir.

DAVA : Taraflar arasında görülen nafaka davasının yapılan muhakemesi sonunda mahalli mahkemece verilen hüküm davacı vekili tarafından temyiz edilmiştir.

Temyiz isteminin süresi içinde olduğu anlaşıldıktan sonra, dosyadaki bütün kağıtlar okunup gereği düşünüldü:

KARAR : Davada, davalının evlilik birliği gereklerini yerine getirmediği ileri sürülerek eş ve müşterek küçük çocuk için toplam 1.100.-YTL tedbir nafakası istenilmiş; mahkemece, ( davalının netice-i talebi kabulüne rağmen ) nafakanın hakim tarafından takdiri gerekeceği; davalının kabul beyanının mahkemeyi bağlayıcı sonuç doğurmayacağı gerekçesiyle istemin kısmen kabulüne karar verilmiştir.

Kural olarak, feragat ve kabul, kati bir hükmün hukuki sonuçlarını hasıl eder ( HUMK md. 95 ). Ayrıca, hakim huzurunda iki taraftan birinin veya vekilinin ikrarı geçerlidir ( HUMK md. 236 ). İstisnalardan biri olarak, Aile Hukukuna ilişkin anlaşmalı boşanma kapsamında tarafların boşanma, velayet ve mali sonuçlar yönünden yaptıkları anlaşma hakim tarafından onaylanmadıkça mahkemeyi bağlayıcı bir sonuç doğurmaz ( TMK md. 166/3 ).

Somut olayda ise, boşanma davası açılmaksızın tedbir nafakası isteminde bulunulmuştur. Ayrıca açılmış işbu davada, nafaka miktarı kamu düzenine ilişkin bir husus olmayıp, hakimin takdir yetkisinin bulunması da anlaşma ile nafaka miktarını belirlemelerine engel değildir. Ayrıca davacının anlaşmaya rağmen bu davayı açıp sürdürmesinde de hukuki yararı vardır. Nitekim davalının kabulünde olan nafakayı ödememesi halinde, elinde mahkemece ilam bulunmayan davacının alacağını tahsil etme imkanı olmayacaktır. O halde davalının nafaka miktarına ilişkin kabulü geçerli olup, mahkemece kabul doğrultusunda hüküm kurulması gerekirken yasal olmayan gerekçeyle davanın kısmen kabulüne karar verilmiş olması isabetli görülmemiştir.

SONUÇ : Bu itibarla yukarıda açıklanan esaslar göz önünde tutulmaksızın yazılı şekilde hüküm tesisi isabetsiz, temyiz itirazları bu nedenlerle yerinde olduğundan kabulü ile hükmün HUMK'nun 428. maddesi gereğince BOZULMASINA ve peşin alınan temyiz harcının istek halinde temyiz edene iadesine, 20.12.2005 tarihinde oybirliğiyle karar verildi.

Neden açılmasın ki?

MERHABALAR,
Cevaplarınız için teşekkürler benim soru başlığım tedbir nafakasıydı boşanma davası açılmadan nafaka davası açılabilirmi diye yazmamıştım davanın açılabileceğini biliyorum.MK nun 197.maddesi bunu açıkca ifede ediyor sadece destekleyici yargıtay kararı istemiştim...

Değiştirdim.

Saygılarımla

evlilik birliği içerisinde tedbir nafakası davası açılıp kesinleştikten sonra açılan boşanma davasında davacı

tedbir talebinde bulunmuş..

Benim sormak istediğim şu an Boşanma davasına bakan mahkeme tedbir nafakasına hükmedebilir elbette .. Ancak zaten başka mahkemece tedbir nafakasına hükmedilmiş diyerek bu talebi reddedebilir mi?

bu red kararının diğer mahkemenin verdiği tedbir nafakası kararına herhangi bir etkisi varmıdır?

Aynı konu ile ilgili bir davada bana Adli yardım Komisyonundan geldi.İki çocuklu bir aile var. Erkek A şehride memur olarak çalışmaya başlıyor.İlk yıllar eşiyle ve çocuklarıyla mutlu olrak geçinip gidiyorlar. Sonradan ne oluyorsa oluyor: erkek kadını kendi evinin olduğu B şehrine gönderiyor.Birkaç ay kadını ve çocuklarının iaşelerini karşılıyor . Bu arada A şehrinden B şehriye hafta sonları geliyor ve ailesiyele vakit geçiriyor. Fkat bir süre sonra A. şehrinde boşanma davası açıyor.İlk celsede davlı taraf ortak ikametgahlarının B olduğu itirazı birlikte ile boşanmak istemediğini ve davanın reddini itiyor.Mahkem dosyayı B şehri mahkemesine gönderiyor.Davacı ilk duruşmaya gelmiyor ve dava reddediliyor.Karar kesinleşinceye kadar Kadına aylık 300Tl tedbir nafakası ve çocuklara 150 şer TL iştirak nafakası bağlanıyor. Davlı taraf bunları icra takibine koyuyor ve halen icra işlemleri devam ediyor.Karar da henüz kesileşmiş değildir. Kadın şimdi yine kocasına tedbir nafakası davası açmak istiyor.Meslektaşlarımda şu sorularım hakkında yardım bekliyoru.
1-Keşinlesinceye kadar tedbir nafakası hükmü olan bir mahkeme kararı var. Bu mahkeme kararının kesinleşmesi için davacı tarafın tebligat yaptırması gerekmiyormu ? Burada bir zaman sözkonusu mu?
2- Böyle bir tedbir nafakası hükmü varken yeniden tedbir nafakası davası açılabilirmi ?

Tedbir nafakası; boşanma davası açılmadan da bağımsız dava olarak açılabilir. Dava aile mahkemesinde görülür.

Değrli meslektaşım mahkeme kararında verilen tedbir nafakasının icraya koyulabilmesi için karşı taraf tebliğ gerekmiyor, verilen kararı,kararı veren mahkemeye onaylatıp veya kararı veren mahkemece tedbir nafakasın tahsiline ilişkin icra dairesne yazılılmış müzekkere ile ilamsız takip yolu ile tedbir nafaksını icraya koyabilirsiniz...

T.C. YARGITAY
2.Hukuk Dairesi
Esas: 2012/20879
Karar: 2013/7491
Karar Tarihi: 19.03.2013
ÖZET: Türk Medeni Kanununun 197. maddesine dayanan nafaka davasında, <ayrı yaşamakta ve nafaka talebinde haklı olduğu> kabul edilerek, kadın yararına nafakaya hükmedilmiştir. Umarım işinize yarar