Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Aktif ve pasifiyle devir alan şirketin sorumluluğu

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 14-01-2010, 17:30   #1
avukat erdoğan

 
Varsayılan Aktif ve pasifiyle devir alan şirketin sorumluluğu

1995-2000 yılları arasında A adlı adi ortaklıkta işçi sigortasız olarak çalıştıırlmış.Daha sonra A adi ortaklığı B ltd. Şti.'ye pasif ve aktifleri ile devri olmuş.İşçi daha sonra B 'de de çalışmış ve yeni tarihte çıkmış.İşçi bugün B ye hizmet tespit davası açabilir mi?Yoksa devir alan olarak o dönemden sorumluluk yok mudur?
Old 14-01-2010, 17:41   #2
Av.Ali GÖKBAYRAK

 
Varsayılan Bence mümkündür.

Bilindiği üzere adi ortaklığın herhangi bir tüzel kişiliği yoktur. Bu adi ortaklık, tüzel kişiliği haiz bir şirket haline dödüşmüş ise, hem adi ortaklıkta, hem de yeni şirkette çalışan bir işçi, hizmet akdine dayalı her türlü taleplerini (hizmet tespiti, ihbar, kıdem tazminatı ve benzeri) şirkete karşı ileri sürebilir. Yargıtay iki şirket (işveren) arasında organik bağın bulunması halinde, hizmet akdini başından sonuna kadar "tek hizmet akdine dayalı çalışma" olarak değerlendirmektedir. Konuyla ilgili Yargıtay kararını bulduğumda sizinle paylaşacağım.
Old 15-01-2010, 10:15   #3
HaticeBilgici

 
Varsayılan

T.C
YARGITAY
9. HUKUK DAİRESİ
Esas No. 2007/31303
Karar No. 2008/106
Tarihi: 12.02.2008
İŞYERİ DEVRİ
DEVREDEN İŞVERENİN FESHE BAĞLI
HAKLARDAN SORUMLU OLMAYACAĞI
DEVİR SONRASINDA DOĞAN İŞÇİLİK
ALACAKLARINDAN DEVİREDEN İŞVERENİN
SORUMLU OLMAYACAĞI
DEVREDEN İŞVERENİN KIDEM
TAZMİNATI SORUMLULUĞUNUN DEVİR
TARİHİNDEKİ KIDEM SÜRESİ VE ÜCRETLE
SINIRLI OLACAĞI
ÖZETİ: 4857 sayılı İş Kanununun 6. maddesinde, işyeri devri halinde çalışan işçilerin iş sözleşmelerinin devralan işverene geçeceği kurala bağlanmıştır. Böyle olunca devreden işverenin feshe
bağlı işçilik haklarından olan ihbar tazminatı ile izin alacağından sorumluluğu bulunmamaktadır. İhbar tazminatı ile izin ücretinden iş sözleşmesini sona erdiren devralan işveren sorumludur. Devreden işverenler yönünden her iki istekle ilgili olarak birlikte sorumluluğa dair karar verilmesi hatalı olmuştur. 4857 sayılı İş Kanununun 6. maddesinde, devirden önce doğmuş bulunan ve devir anında ödenmesi gereken işçilik alacaklarından, devreden ve devralan işverenin birlikte sorumluluğu öngörülmüştür. Mahkemece hüküm altına alınan işçilik alacaklarından ücret, fazla çalışma, hafta tatili, bayram ve genel tatil ücretlerinin tamamı devralan şirket döneminde doğmuş olmakla devreden
işverenlerin sözü edilen istekler yönünden sorumluluğu bulunmamaktadır. Mahkemece, ücret, fazla çalışma, hafta tatili, bayram ve genel tatil ücretlerinin davalı şirketten tahsili yerine, tüm davalılar yönünden müştereken müteselsilen sorumluluğa dair karar verilmesi doğru değildir.
Kıdem tazminatı yönünden 1475 Sayılı Yasanın 14/2.maddesi uyarınca devreden gerçek şahıs ile adi
ortaklığın sorumluluğu ayrı ayrı devir tarihindeki ücret ve kendi çalıştırdıkları süreyle sınırlı olduğu
halde, mahkemece buna aykırı hüküm tesisi de hatalı olmuştur.
DAVA: Taraflar arasındaki, ihbar ve kıdem tazminatı, fazla çalışma ve izin ücreti, bayram, hafta ve genel tatil gündelikleri ile ücret alacağının ödetilmesi davasının yapılan yargılaması sonunda; ilamda yazılı nedenlerle gerçekleşen miktarın faiziyle birlikte davalıdan alınarak davacıya verilmesine ilişkin hüküm süresi içinde duruşmalı olarak temyizen incelenmesi davalılar avukatınca istenilmesi üzerine dosya incelenerek işin duruşmaya tabi olduğu anlaşılmış ve duruşma için 12.02.2008 Salı günü tayin edilerek taraflara çağrı kağıdı gönderilmişti. Duruşma günü davalı adına Avukat Ç. Y ile karşı taraf adına Avukat H.B geldiler. Duruşmaya başlanarak hazır bulunan avukatların sözlü açıklamaları dinlendikten sonra duruşmaya son verilerek dosya incelendi, gereği konuşulup düşünüldü:
1- Dosyadaki yazılara, toplanan delillerle kararın dayandığı kanuni gerektirici sebeplere göre, davalıların aşağıdaki bentlerin kapsamı dışında kalan temyiz itirazları yerinde değildir.
2- Davacı işçi 1989–1991 yıllan arasında davalılardan Halil İbrahim Sönmez, 1992- 1994 yıllan arasında ise Halil İbrahim Sönmez ve Alaatdin Sönmez adi ortaklığı işyerinde çalışmıştır. Daha sonra davalı şirket kurulmuş ve iş
ilişkisi 2.2.2006 tarihinde sona ermiştir. Mahkemece kıdem tazminatı dışında kalan ve hüküm altına alınan işçilik alacakları için davalılar gerçek şahıslar ile şirket yönünden müştereken ve müteselsilen sorumluluğa dair karar verilmiştir.
4857 sayılı İş Kanununun 6. maddesinde, işyeri devri halinde çalışan işçilerin iş sözleşmelerinin devralan işverene geçeceği kurala bağlanmıştır. Böyle olunca devreden işverenin feshe bağlı işçilik haklarından olan ihbar tazminatı ile izin alacağından sorumluluğu bulunmamaktadır. İhbar tazminatı ile izin ücretinden iş sözleşmesini sona erdiren devralan işveren sorumludur. Devreden işverenler yönünden her iki istekle ilgili olarak birlikte sorumluluğa dair karar verilmesi hatalı olmuştur.
3- 4857 sayılı İş Kanununun 6. maddesinde, devirden önce doğmuş bulunan ve devir anında ödenmesi gereken işçilik alacaklarından, devreden ve devralan işverenin birlikte sorumluluğu öngörülmüştür. Mahkemece hüküm altına alınan işçilik alacaklarından ücret, fazla çalışma, hafta tatili, bayram ve genel tatil ücretlerinin tamamı devralan şirket döneminde doğmuş olmakla devreden işverenlerin sözü edilen istekler yönünden sorumluluğu bulunmamaktadır. Mahkemece, ücret, fazla çalışma, hafta tatili, bayram ve genel tatil ücretlerinin davalı şirketten tahsili yerine, tüm davalılar yönünden müştereken müteselsilen sorumluluğa dair karar verilmesi doğru değildir.
4- Kıdem tazminatı yönünden 1475 Sayılı Yasanın 14/2.maddesi uyarınca devreden gerçek şahıs ile adi ortaklığın sorumluluğu ayrı ayrı devir tarihindeki ücret ve kendi çalıştırdıkları süreyle sınırlı olduğu halde, mahkemece buna aykırı hüküm tesisi de hatalı olmuştur.
SONUÇ: Temyiz olunan kararın yukarıda yazılı sebepten BOZULMASINA, Davalı yararına takdir edilen 550 YTL duruşma avukatlık parasının karşı tarafa yükletilmesine, peşin alınan temyiz harcının istek halinde ilgiliye iadesine, 12.02.2008 gününde oybirliği ile karar verildi.

umarım işinize yarar...
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Devralan Şirketin Borçlardan Sorumluluğu PINAR YILMAZ Meslektaşların Soruları 9 19-04-2012 15:58
hisse devir protokolünde x bedelle devir ettim ibaresi bedelin ödendiğini gösterir mi Av. Uğur TORUN Meslektaşların Soruları 1 08-08-2009 05:11
Şirketin sorumluluğu rcakmak Meslektaşların Soruları 7 26-02-2009 12:57
jet ski sahibi şirketin sorumluluğu hukukcu22 Meslektaşların Soruları 2 19-07-2008 13:28
Bonoda şirketin sorumluluğu Burak Demirci Meslektaşların Soruları 2 08-05-2008 16:00


THS Sunucusu bu sayfayı 0,04929090 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.