Ana Sayfa
Kavram Arama : THS Google   |   Forum İçi Arama  

Üye İsmi
Şifre

Meslektaşların Soruları Hukukçu meslektaşların hukuki nitelikte sorularını birbirlerine yöneltecekleri mesleki yardımlaşma forumu. SADECE hukuk fakültesi mezunları ile hukuk profesyonellerinin (bilirkişi, icra müdürü vb.) yazışmasına açıktır. [Yeni Soru Sorun]

Taksicilerin Yolcu Kabul Etmemesi- Akit Yapma Zorunluluğu

Yanıt
Konuyu Değerlendirin Konu İçinde Arama Konu Araçları  
Old 30-01-2012, 08:23   #1
halit pamuk

 
Varsayılan Taksicilerin Yolcu Kabul Etmemesi- Akit Yapma Zorunluluğu

İstanbul'da bazı taksiciler gidilmesi istenilen yeri beğenmediklerinde (örneğin çok yakın bir yer ise) müşteri(yolcu) kabul etmiyorlar.

Tüketicinin Korunması Hakkındaki Kanunun 5. maddesi ve TMK.m. 2 uyarınca dürüstlük kuralı dikkate alındığında, taksicilerin yolcu kabul etmeme gibi bir haklarının olmadığını yani hukuken nitelendirirsek, "akit yapma zorunlulukları" olduklarını düşünüyorum.

Siz ne dersiniz?
Old 30-01-2012, 11:27   #2
Av. Ali YILMAZKARA

 
Varsayılan

BİRİNCİ KISIM
UMUMİ HÜKÜMLER
BİRİNCİ BAP
BORÇLARIN TEŞEKKÜLÜ
BİRİNCİ FASIL
AKİTTEN DOĞAN BORÇLAR
A) AKDİN İNİKADI
I - İKİ TARAFIN MUVAFAKATİ
1 - UMUMİ ŞARTLAR
MADDE 1. İki taraf karşılıklı ve birbirine uygun surette rızalarını beyan ettikleri takdirde, akit tamam olur.

Akit serbestisi ilkesi doğrultusunda taksicinin ticari faaliyetinde, akit yapma zorunluluğu olmadığını düşünüyorum.
Old 30-01-2012, 11:43   #3
halit pamuk

 
Varsayılan

Doktrinde bir görüş diyor ki, sinema, tiyaro ve ulaşım ve gezinti aracı gibi sunulan hizmetlerin, "genele yapılmış icap" saymakta, müşterinin talebibini "kabul" sayarak sözleşme kurulduğunu varsaymakta.. (Shwarz, Borçlar Hukuku s.265)

Oğuzman ise, Otel, tiyatro vs gibi yerler için akit yapma zorunluluğunu dürüstlük kuralına dayandırmaktadır. /Oğuzman, Borçlar Hukuku sh. 133
Old 30-01-2012, 15:29   #4
av.cemil

 
Varsayılan

Bu olaya sadece sözleşme açısından bakılamaz..Ruhsat karşılığı,bir kamu hizmeti yapılmaktadır..Bildiğim kadarı ile bı konuda şikayetci olunan Taksiye disiplin cezası verilmekte,tekrarları halinde ruhsat iptaline dahi gidilmektedir..
Old 30-01-2012, 15:55   #5
Av. R. Onur ÇINAR

 
Varsayılan

Hukuk Fak 2. sınıf pdö sıralarından kalan bir bilgime göre serbest meslek icra eden esnaf ve diğer aleni icap sahipleri, kabul anlamına gelen beyandan sonra sözleşmeden dönemez.

Süpermarket tanıtımlarındaki "stoklarla sınırlıdır" - "ilk satılacak 50 ürün için geçerlidir" - "sadece görsel için geçerlidir" - "aksesuarlar fiyata dahil değildir" ibareleri bu uğurda icap değil de icaba davet olarak nitelendirilmesi için eklenen kayıtlardır.

Taksi ücret tarifesi aleni olarak ilan edilmekte, taksicilerin kısa mesafe ulaşımında zarara uğramaması maksadı ile de bir açılış ücreti tanzim edilmekte, yolcunun niteliği ise sözleşmenin icrasında önem arz etmemekte (ulaşım harici kullanım amacında taraflar bu sözleşmeye bağlı kalmamak istememeleri doğaldır) olduğu düşünülerek taksicilerin akit yapma zorunluluğu vardır diyebilirim.

Avukatlık mesleği de bir serbest meslek olmasının yanısı ra sebepsiz reddetme hakkı tanıyan Av. Kanunu bizi bu zorunluluktan kurtarmaktadır. Aksine yorumla da serbest meslek erbablarının akit yapma zorunluluğu bulunduğunu görebiliriz,zira böyle bir zorunluluk olmasaydı kanun koyucu avukatlar için böyle bir istisna getirmezdi.

Sonuç olarak, ulaşım hizmeti sözleşmesinin tüm şartları tip olarak hazır, sapsarı rengiyle yolun sağında duran yahut el kaldırmamızla yanımıza yanaşan taksi ile bizi dilediğimiz yere götürmek üzere anlaşmamız için sadece ulaşım sözleşmesi yapma irademizi aktarmamız gerekmektedir. Ayrıca - şuraya sözü ile sözleşme kurulmuş ve ifa aşamasına geçilmiştir. Bundan sonraki yükümlülükler sözleşmeye aykırılık, taksinin durmayıp es geçmesi ise sözleşme öncesi sorumluluk şartlarına (culpa in contrahendo) aykırılık olarak nitelendirilmesi gerektiği kanaatindeyim.

konu ile ilgili olarak Ankara Üni. Dergisinde yayınlanmış bir makaleyi paylaşmak isterim.

Saygılarımla.
http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/38/281/2554.pdf
Old 30-01-2012, 16:03   #6
Av. Ali YILMAZKARA

 
Varsayılan

av.cemil "kamu hizmeti" tabirinizi geniş yorumlayarak özel şoförlüğün karşıtı anlamda kamuya, talep eden her vatandaşa verilen hizmet olarak ifade ettiğinizi kabul ediyorum. Aksi halde bilindik anlamıyla taksicilik bir kamu hizmeti olamaz.
Bir şeyin kamu hizmeti olabilmesi için kamu görevi+kamu teşkilatına mensup kamu görevlisi söz konusu olmalıdır.
Ya da ben yanılıyorum.

Öte yandan Hizmetin niteliği kadar hizmet verenin de niteliği göz önünde bulundurulmalıdır. Bir gerçek kişinin özel ve ticari iş ile iradesini yok sayar bir düzenleme Hukuk Devleti ilkesine aykırıdır. Taksicilerle ilgili bir düzenleme var mı bilmiyorum ancak var ise yazık der Anayasa Mahkemesince iptali gerektiğini savunurum.

Ayrıca olaya sadece taksiciler açısından bakmıyorum. Mesai saatini kendi belirleyebiliyorsa bu hususta da kendi iradesi söz konusu olmalıdır.
Ayrıca icap hususuna katılmıyorum Teşhir tabirini geniş yorumlamamak lazımdır.
Eğer ki teşhir için bir vitrin bir reyon var ise bunun için de bir etiket koyulmuş ise bu noktada kabulden kaçınılamaz. Yoksa bir taksicinin bilinen taksimetre tarifesi ve görünen aracı bu bağlamda tutulmamalıdır.
Old 30-01-2012, 16:18   #7
Av. R. Onur ÇINAR

 
Varsayılan

Kamu hizmeti kavramını başka bir alanda tartışmaya bırakarak sn. cemil'in "amme hizmeti" anlamında kullandığını belirtmek isterim.

Taksicilerin müşteri yok iken yakmak zorunda oldukları, taksimetre açılması ile sönen tepe lambalarına dikkatinizi çekmek istiyorum.

Olay çok basittir, tepe lambası yanıyorsa taksici çalışmaya hazır, tip sözleşme ile daha önceden belirli ücret mukabilinde ulaşım hizmeti sağlamak için alenen icapta bulunmaktadır.

Aynen levhaya "... TL'ye ... ürünü ... tarafından satılıktır" yazılması gibi.

Bilindiği üzere icap sözleşmenin önemli şartlarını belirterek sadece kabul beyanı eksiği ile karşı tarafa ileten irade beyanıdır.

Taksicinin yapmış olduğu da ulaşım hizmet sözleşmesi için icapta bulunmadır. Nitekim araç, ücret, zaman belirlidir. Önemsiz olan sözleşmenin ifa yeridir. Yolcu ise 2,30 TL açılış ücreti ile km'de 2,00 TL bedelle, binek bir araç içerisinde seyahat etmeyi kabul ederek bu sözleşmeyi kurmuş olur.

Bu genel bilgilere dahil olarak konu hakkında özel düzenlemelerin de olduğu, bu kurala uyulmamanın da cezalandırıldığı malumdur. Gerekli araştırma yapılması ile kaynak norma ulaşılabileceği kanaatindeyim.
Old 30-01-2012, 16:37   #8
Av. Ali YILMAZKARA

 
Varsayılan

Amme hizmeti ve kamu hizmetinin teknik anlam olarak aynı olduğunu, yoksa sizin dahi ifade etmek istediğiniz şeyin vatandaşa hizmet olduğunu bildiğimi bilmenizi isterim [amme=kamu]

Tepe lambası olmayan taksiler var
Peki minibüscüler için ne diyeceksiniz? ya da özel otobüsler?
Old 30-01-2012, 17:22   #9
Av. R. Onur ÇINAR

 
Varsayılan

Sn. Dragonfire,
+'lar yahut ='lerin matematiksel ifadeler olduğunu belirtmekle hukuk biliminde bu tip ifadelerin pek yer almaması gerektiği kanaatindeyim. (Mantık bilimi çerçevesinde yazılabilecek önermeleri ayrık tutarım)

Sizinle sohbet güzel ama her toplu taşım aracını tek tek tartışmak pratik anlamda bir fayda sağlayacağını düşünmüyorum. Bunun raylı sistemi var, boru hattı ulaşımı var, Deniz ulaşımı var, hava ulaşımı var vs vs.

Örneğin tarifeli sefer yapan bir uçak ile özel jet arasındaki sözleşmesel fark daha lezzetli bir konu.

Ancak kısada gönlünüzü almak için, özel teşebbüs yahut kamu kuruluşlarının toplu taşıma hizmeti araçlarının (her türlü otobüs, minibüs, tramvay vs) önünde duran hat levhalarını taksi tepe lambasına, arabalı vapurların düdüklerini dolmuş deynekçilerine (hukuki olarak) benzetmek mümkün.

Hukuk bilimi açısından ise bunların tamamı tartışmasız birer icaptır.

Yolcu bu icabı kabul eder, semeni öder, tip sözleşmenin tarafı olur, sözleşme ifa edilir ve hukuki ilişki sona erer.

Konu dallandırılabilir ama benden bu kadar.

İyi çalışmalar
Old 30-01-2012, 23:10   #10
Av.Dr.Yahya DERYAL

 
Varsayılan

"Hizmetlerin sunumundan da haklı bir sebep olmaksızın kaçınılamaz (m.5/II).
Örnek olarak durakta bekleyen veya güzergahında seyretmekte olan bir dolmuşun yolcu almaması ancak “haklı” bir sebebe dayanması halinde mümkün olabilir.
Aynı şekilde bir otelin müşteri kabul etmemesi, bir hamalın yük taşımaktan kaçınması, bir tamircinin tamir yapmaktan kaçınması sadece haklı sebebin varlığında kabul edilebilir.
Elbette, sebebin haklı olup olmadığı, uyuşmazlık halinde, mahkemece ve hakkaniyet ölçüleri içinde belirlenecektir" (Yahya DERYAL, Tüketici Hukuku, Ankara 2008).

"Mal satışı veya hizmet sunumundan kaçınmayı haklı kılacak sebeplere şu örnekler gösterilebilir: 18 yaşından küçüklerin ya da erlerin girmesi yasak olan bir işletmede, küçüklere veya erlere satış yapmama veya hizmet sunmama; işyerinde çalışanların grevde olması; işyeri sahibinin çok yakınının cenazesi ile meşgul olduğundan geçici olarak hizmet verememesi; yeterli elemanı olmayan berberin bekleyen müşterilerine hizmet verememesi gibi" (Fikret EREN, Borçlar Hukuku, Genel Hükümler, C.I, 1998, s.152).
Old 31-01-2012, 02:28   #11
Gemici

 
Varsayılan

Uzun süre üzerinde tartışılan 'Otellerin müşteri alıp almama konusu' için öne sürülen gerekçeler burada da geçerli.
http://www.turkhukuksitesi.com/showt...t=39020&page=2

Saygılarımla
Old 31-01-2012, 08:09   #12
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan TaitaDragonfire
av.cemil "kamu hizmeti" tabirinizi geniş yorumlayarak özel şoförlüğün karşıtı anlamda kamuya, talep eden her vatandaşa verilen hizmet olarak ifade ettiğinizi kabul ediyorum. Aksi halde bilindik anlamıyla taksicilik bir kamu hizmeti olamaz.
Bir şeyin kamu hizmeti olabilmesi için kamu görevi+kamu teşkilatına mensup kamu görevlisi söz konusu olmalıdır.
Ya da ben yanılıyorum.
Siz yanılıyorsunuz. Tıpkı taksicilik gibi, fırıncılık, akaryakıt bayiliği gibi işler de kamu hizmetidir. Kamu hizmeti yapanların iradesine bakılmaz.

Tıklayınız: http://www.turkhukuksitesi.com/makale_199.htm
Makaleden alıntı: "Kamu hizmeti olarak kabul edilen bir faaliyet, eğer bir idare lehine tekel konusu yapılmamış ise, bu faaliyet idarenin vereceği bir izin ile özel kişilere de gördürülebilir. Bu özel kişiler, hizmeti aksattıkları takdirde, ruhsatları iptal edilir.

Ruhsat usulünde, kamu hizmetlerinin özel hukuk kişilerince yürütülmesi, bir sözleşmeye dayanmaz. Hizmetin yürütülebilmesi için, yönetimin tek yanlı olarak ruhsat vermesi yeterlidir. Hizmetin yürütülme koşulları ruhsat ile belirlenir. Örneğin, toplu taşımacılıkta, taşıma ücreti idarece saptanır."

Saygılarımla
Old 31-01-2012, 09:53   #13
simurganka

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan TaitaDragonfire
Bir şeyin kamu hizmeti olabilmesi için kamu görevi+kamu teşkilatına mensup kamu görevlisi söz konusu olmalıdır.
Ya da ben yanılıyorum.

Sayın meslektaşım,
Avukatlık Kanunu

AVUKATLIĞIN MAHİYETİ:
Madde 1 - Avukatlık, kamu hizmeti ve serbest bir meslektir.

diyerek mesleğimizin niteleliğini belirtmiştir. Sizin düşüncenize göre avukatlık da kamu hizmeti sayılmayacaktır. Bir hizmetin kamu hizmeti olması için ille de kamu görevlisi tarafından yerine getirilmesi gerekmez. Bu açıdan bakarsak kamu hizmetinin sınırlarını çok fazla daraltmış oluruz. Burada taksicinin faaliyeti kamu hizmeti sayılmalıdır. Zira bir meslektaşımın da dediği gibi ruhsat alıp bu işi yapmaktadır. Dolayısıyla işi kamu hizmetidir.
Saygılarımla...
Old 31-01-2012, 10:26   #14
av.sally

 
Varsayılan

Her İstanbul'a gidişimizde bu sebeple sinirlerim bzulmaktadır.Allah daimi orda yaşayanlara sabırlar versin duası ile taksiden inmekteyiz ve hakikaten bu güzel kentin en çekilmezleri bence taksi ve taksiciler.(hepsi için değil elbette bu sözlerim)Bu kadar halinden hoşnutsuz ve mutsuz başka bir kesim var mıdır acaba?
Peki böyle bir durumda ne yapılabilir?Yahut bu sorun nasıl çözümlenmelidir?
Old 31-01-2012, 10:54   #15
Admin

 
Varsayılan

10/7/2004 tarihli 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi kanunu ve 03.07.2005 tarihli ve 5393 sayılı Belediye Kanunu, taksi, dolmuş vs. ulaşım araçlarıyla ilgili Belediyelere düzenleme yapma yetkisi getiriyor. Pekçok Belediyenin de buna bağlı olarak oluşturduğu yönetmelik, tebliğ, yönerge vs. mevzuatlar var ve yine pekçok mevzuatta taksilere bu konuda zorunluluk getiriliyor.

Örneğin:"İSTANBUL BÜYÜKŞEHİR BELEDİYESİ Ulaşım Daire Başkanlığı Toplu Ulaşım Hizmetleri Müdürlüğü TİCARİ TAKSİ VE TAKSİ DOLMUŞ YÖNERGESİ" madde 9, L bendi:
Alıntı:
l) Taksi ve taksi dolmuş şoförleri, mesafe, trafik yoğunluğu ve iklim şartları gözetmeksizin yolcu çağrılarına cevap vermek mecburiyetindedir

Neticede taksi işletimi ruhsat dahilinde yapılan bir iştir ve belirli kurallara ve denetim sistemine bağlanması zorunludur, yasal olarak da Belediye denetimine verilmiştir. Bu da doğaldır, aksi takdirde kamunun ulaşım ihtiyacının karşılanması keyfi hale gelir. Akit serbestisini her alanda bu kadar geniş düşünmeye başlarsak, o zaman taksimetre kullanımını da zorunlu kılamayız, "neticede araba benim, akit özgürlüğüm var, havalimanına gitmek istiyorsan benim fiyatım 10.000 dolar" diyen de çıkar. Nasıl ki, taksiler için taksimetre kullanımı zorunluluğu, aracın renginin sarı olma şartı, "T" sınıfı plaka taşıma mecburiyeti, ruhsat alma koşulu vs. söz konusu olabiliyorsa, yolcu seçmeme, istenilen her yere götürme vs. zorunluluğu da söz konusu olabilir ve bunlar ruhsat dahilinde yapılan işlerde kamu yararı için akit özgürlüğüne getirilen istisnalar olarak değerlendirilmelidir.

Bu yasal düzenlemenin bir an için olmadığını varsayarak tartışırsak, o zaman dahi sonuç bence değişmez (gerekçe için bakınız bu mesajım).
Old 01-02-2012, 12:51   #16
Av. Ali YILMAZKARA

 
Karar

Alıntı:
Yazan Av. R. Onur ÇINAR
+'lar yahut ='lerin matematiksel ifadeler olduğunu belirtmekle hukuk biliminde bu tip ifadelerin pek yer almaması gerektiği kanaatindeyim. (Mantık bilimi çerçevesinde yazılabilecek önermeleri ayrık tutarım)
Amme=Kamu nitelememi ayrık tuttuğunuz nazarda dile getirdiğimi -ki aksi sonuca varmak nasıl mümkün olabilir merak etmekteyim- belirtmek ister bilglilendirmeniz için teşekkür ederim. Edebi metinler dersi hocam aklıma geldi sayenizde yâd ettim kendilerini, nur içinde yatsınlar.

*Haklı bir sebep ve dürüstlük kuralından bahsedilmiş. Bilmiyorum ben hiç bir taksi ihtiyacımda geri çevrilmedim belki siz konuya çok hassasiyetle yaklaşıyorsunuz. Dolayısı ile benim nazarımda taksicinin -ki özellikle sıra usulü çalışılan yerlerde- kısa mesafe için müşteriyi kabul etmemesi de haklı görülebilir. Genel kuralın taksicinin ihtiyaca cevap vermesi olduğunu düşünmekle beraber bu tür durumların istisnai olabileceğini ve kendi iradesini ortadan kaldırılamayacak olduğunu düşünmekteyim. Her ne kadar yönetmeliklerden bahsedilmiş ise de ortada kanuni bir emir yoktur. Taksicinin her hal ve şartta müşteriye kapı açmasını emretmek nasıl ki özgürlüklere aykırı olacak ise bu haklı gerekçeyi dar anlamda değerlendirmek te o derece özgürlüklere aykırıdır kanısındayım.

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
Siz yanılıyorsunuz. Tıpkı taksicilik gibi, fırıncılık, akaryakıt bayiliği gibi işler de kamu hizmetidir. Kamu hizmeti yapanların iradesine bakılmaz.
"Siz yanılıyorsunuz." gibi keskin ve sert bir ifade kullanmanız ile Alıntı yaptığınız makale de bile tek ve üzerinde uzlaşı sağlanmış genel geçer, bir "Kamu hizmeti" tanımı olmayışının vurgusu çelişmektedir. Göreceli bir kavram söz konusu ise %100 doğru yoktur
Madem ki makale ile konuşacağız buyrun;
http://dergiler.ankara.edu.tr/dergiler/38/248/2245.pdf
Kamu Hizmeti Nedir? -Yazan Prof. Süheyp Derbil
"Kamu hizmeti = Kamusal görev + kamusal teşkilat
"Kamu hizmeti" dediğimiz işlerde kamuya hizmet maksadı güdülür. Kamu hizmeti denilen işler hükümet edenlerin idareleri veya denetleri altında görülür.
Kamu hizmetleri denilen işletmeleri düzenleyen, yürüten veya denetleyen kimselerin, hukuki durumları özel işletmeleri düzenleyen, yürüten veya denetleyen kimselerin hukuki durumlarından farklıdır. Birincileri kamu hukuku rejimine, ikincileri özel hukuk rejimine bağlıdır. Birincilerin icrai karar almak, kararlarını derhal uygulamak, kamulaştırmak, maddi vasıtalara el koymak, vatandaşları mecburi hizmete tabi tutmak gibi yetkileri vardı. İkincilerde böyle bir yetki yoktur."

Bu bağlamda bir taksicinin hizmetini kamuya, ammeye, topluma sunması fonksiyonel mana da yapılan işin hukuki anlamda "Kamu hizmeti" olduğu anlamına gelmez.

Alıntı:
Yazan Simurganka
Sayın meslektaşım,
Avukatlık Kanunu

AVUKATLIĞIN MAHİYETİ:
Madde 1 - Avukatlık, kamu hizmeti ve serbest bir meslektir.

diyerek mesleğimizin niteleliğini belirtmiştir. Sizin düşüncenize göre avukatlık da kamu hizmeti sayılmayacaktır. Bir hizmetin kamu hizmeti olması için ille de kamu görevlisi tarafından yerine getirilmesi gerekmez. Bu açıdan bakarsak kamu hizmetinin sınırlarını çok fazla daraltmış oluruz. Burada taksicinin faaliyeti kamu hizmeti sayılmalıdır. Zira bir meslektaşımın da dediği gibi ruhsat alıp bu işi yapmaktadır. Dolayısıyla işi kamu hizmetidir.

1- Avukatlık KANUNU açık ve net bir şekilde hizmetin az önce yukarıda bahsettiğim ve gerçek anlamda aslında hepimizin bildiği "Kamu hizmeti" olduğunu açık ve net bir şekilde belirtmiştir. Bu bağlamda ben Avukatlık da kamu hizmeti değildir diyemem. Demedim de... Bu sizin çıkarımınız, varsayımınız. "Bir hizmetin kamu hizmeti olması için ille de kamu görevlisi tarafından yerine getirilmesi gerekmez." Burada bir durmak ve düşünmek lazım. Avukatlık kanunu hizmetin "Kamu hizmeti" olduğu vurgusunu yapmakla beraber Avukatı bu hizmeti sunarken "Kamu görevlisi" konumuna da çıkartmaktadır. Misal; Avukata mesleğini icra ederken, mesleğinden veyahut yaptığı işten dolayı hakaret eden kişi TCK'ya göre "Kamu görevlisi"ne hakaretten yargılanır. Kafi gelmedi ise bir misal daha; Avukat mesleğini icra ederken "Kamu görevlisinin görevi ihmal suçunu işlemesine tabidir."

Hadi siz gidin taksiciyi bu bağlamda yargılayın yargılatın bakalım? Ya da taksici beni taksisine almadı diye idare mahkemesinde tam yargı davası açın...

Yüzeysel olarak hizmetin kamuya verilmesi ve bazı düzenlemelerin kamusal çerçevede yapılması yapılan işin ÖZEL olduğu gerçeğini ortadan kaldırmaz.

Taksinin T plaka olmasına dem vurulmuş, Peki sorarım neden Siyah plaka değil? Taksicilik ÖZEL HUKUK Rejimine tabi bir mesleki fonksiyondur. Ve özel hukukun temeli İRADEDİR taksicinin sizi kısa mesafe nedeniyle geri çevirmesine karşı "ZORUNDALIK" gerekçesi ile kendinizi savunamamalısınız.
Asıl bu hakkaniyete uygun olmaz.

Doğru veya yanlış fikirlerim bunlardır, karşıt fikirlere saygı duyuyor ve teşekkür ediyorum. Saygılar.
Old 02-02-2012, 09:29   #17
Armağan Konyalı

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan TaitaDragonfire
"Siz yanılıyorsunuz." gibi keskin ve sert bir ifade kullanmanız
İlk mesajınızda yanılıyordunuz. Hoşgörülebilirdi. Hoşgördük.
Bu mesajınızda ise inatla yanılıyorsunuz. Yanılmanız yine hoşgörülebilir ama inadınız için aynı şey söylenemez.

İstanbul'da şehiriçi ulaşımının (ve özellikle taksiciliğin ruhsat verme yoluyla görülen) bir kamu hizmeti olduğuna ilişkin 5216 sayılı Büyükşehir Belediyesi Kanunu'nun 7/f bendini sunuyorum:
f) Büyükşehir ulaşım ana planını yapmak veya yaptırmak ve uygulamak; ulaşım ve toplu taşıma hizmetlerini planlamak ve koordinasyonu sağlamak; kara, deniz, su ve demiryolu üzerinde işletilen her türlü servis ve toplu taşıma araçları ile taksi sayılarını, bilet ücret ve tarifelerini, zaman ve güzergahlarını belirlemek; durak yerleri ile karayolu, yol, cadde, sokak, meydan ve benzeri yerler üzerinde araç park yerlerini tespit etmek ve işletmek, işlettirmek veya kiraya vermek; kanunların belediyelere verdiği trafik düzenlemesinin gerektirdiği bütün işleri yürütmek.

Avukatlar yanılmaktan korkmamalı, yanıltmaktan korkmalı.

Saygılarımla
Old 02-02-2012, 11:32   #18
Av. Ali YILMAZKARA

 
Varsayılan

Alıntı:
Yazan Av.Armağan Konyalı
İlk mesajınızda yanılıyordunuz. Hoşgörülebilirdi. Hoşgördük.
Bu mesajınızda ise inatla yanılıyorsunuz. Yanılmanız yine hoşgörülebilir ama inadınız için aynı şey söylenemez.

Karşı düşüncemi; inat, inadımı da hoşgörülemeyecek bir şey olarak görmenizi hoşgörüyorum

Her ne kadar tarifesi, güzergahı idarece düzenlense de ruhsatı verilse de yapılan işin kamuya/topluma/halka/vatandaşlara hizmet olması Taksicinin durumunun zorunluluk getirdiği anlamına gelmediğini ve bu iç düzenlemenin fonksiyonel mana da "Kamu Hizmeti" olmadığında ısrarcıyım. İyi çalışmalar. Saygılar.
Yanıt


Şu anda Bu Konuyu Okuyan Ziyaretçiler : 1 (0 Site Üyesi ve 1 konuk)
 

 
Forum Listesi

Benzer Konular
Konu Konuyu Başlatan Forum Yanıt Son Mesaj
Kredİ Veren Bankanin Hayat Sİgortasi Yapma ZorunluluĞu idris sağlam Meslektaşların Soruları 7 03-07-2010 16:31
Anonİm Şİrket Genel Kurul Yapma ZorunluluĞu BORATAN Meslektaşların Soruları 2 21-03-2009 02:24
kurumun sözleşme yapma zorunluluğu elektrik hamburabi42 Meslektaşların Soruları 4 29-05-2007 20:12


THS Sunucusu bu sayfayı 0,11736202 saniyede 14 sorgu ile oluşturdu.

Türk Hukuk Sitesi (1997 - 2016) © Sitenin Tüm Hakları Saklıdır. Kurallar, yararlanma şartları, site sözleşmesi ve çekinceler için buraya tıklayınız. Site içeriği izinsiz başka site ya da medyalarda yayınlanamaz. Türk Hukuk Sitesi, ağır çalışma şartları içinde büyük bir mesleki mücadele veren ve en zor koşullar altında dahi "Adalet" savaşından yılmayan Türk Hukukçuları ile Hukukun üstünlüğü ilkesine inanan tüm Hukukseverlere adanmıştır. Sitemiz ticari kaygılardan uzak, ücretsiz bir sitedir ve her meslekten hukukçular tarafından hazırlanmakta ve yönetilmektedir.